05-13-2009, 04:50 PM | #101 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57860
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Melekler Gibi Sevebilen
Ellerimde büyüdün Ben çocukluğuma yüzerken Sen yaşlılığa yelkenler açtın Göğsümde uyuturdum çocukluğunu Basit cümlelerle ağır sohbetler ederdik Sen gülüyordun Ben ağlıyordum Sonra sen ağlıyordun güldükten sonra Yaşlarını topluyordun parmaklarınla yanaklarımdan Sarılıyordum sana, unutuyordum her şeyi bir an Yasak birikintiler Bataklığa dönüştü avuçlarında Gözlerimiz kapalı yüreğimiz açık Sevişiyorduk güneş doğana kadar Ben batıyordum seni sevdikçe Sen göğe yükseliyordun merdivensiz çıplak ayakla Beni suçladılar biliyor musun Kalbimi avuçladılar yargısızca Sen uzaktan izliyordun acımaklı Ben tiksiniyordum kendimden senin yerine Çünkü, seni hala seviyordum kimseleri takmadan Bakışlarımızda boğulduk nefret edercesine Sonra sen büyüdün Ben çocuklaştım Sen beni sokağa bıraktın, sırtını döndün bana Öleceğimi bile bile Sokakta yağmur vardı Ben titredim kedi gibi Yıldırımlar korktu sana kini olan beni görünce Sen acımadın bile Belki de neredeyse çatlayacaktın İçinden güle güle Sebepsin diye bu hale Bi dakika, şunu merak ediyorum biliyor musun Ben ağlıyorum ya Acaba sen de ağlıyor musun hala güldükten sonra Oluyor mu benim gibi gözyaşlarını biriktiren Ağlarken nutku kesilen Her şeye rağmen seni yalnız seni Melekler gibi sevebilen? Zannetmem! ! ! |
05-13-2009, 04:50 PM | #102 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57860
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Mızıldıyorum
hüznüm yastı ve bastı yüreğimi çek kelepçelenmiş ruhunu çek içimden vur derinden doğmaya hazır talihsiz ümitlerimi kanat durma kanat aşka, aç yüreğimi kanat, durma kanat aç aşka aç, yüreğimi ve en nadir yerlerime birkaç aşk ek çile dolu dört bir tarafım artık yok affım sızlıyor, cızlıyor, mızlıyor milyonlarca tarafım ha ölmüşüm ha öldürmüşsün ha ölmüşmüş cesedim ha ha-yallerim ağlamış ha ha-stalanmışım ha ha-pşurmuşum ve hiç kimse “çok yaşa” dememiş tutuluyor tutkularımın tümü tutarsız ve tutulmuş tavrına sonra içime giriyorsun ve sabahlıyorsun orada ve bayıltıyorsun aşkınla ruhumu terk etmiyorsun ve çıkmıyorsun içimden, daha dünkü gibi çılgın dünyalarımın maksimum rüyalarımın içinden başka bir aşkın başka bir aşktan olan sesine zaten fırsat vermiyorum kimsenin girmesine üstüne üstük bir de çocuklar gibi anlam veremediğim bir şekilde mızıl mızıl mızıldıyorum nefesim tükenesiye bitesiye ölesiye |
05-13-2009, 04:50 PM | #103 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57860
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Minyatür Şiir
minyatür şiirlerde kalmış gecenin sessizliğinde kapışılan aşklar… gözlüklü gözlerin büyüsüne kapılan umut iklimindeki renkler gibi şu an… sürtünmeyle ortaya çıkardı önceden ama şimdi yapayalnız ve unutulmuşlar asite gerek yok ateşlendirmek için aşkları… ve güneşte kusuyordu şarabını nefret edercesine üstelik güneş de… o anda yalıtkan sevdalarda beliriverdi şirin mi şirin tatlı ve anlamlı bir yüz ve eğitilmiş sevgiler seferden dönerken işte o gamsız fevkalade vakit yaralı bir kol ve çizil bir yol yok oluverdi karanlık ortasında yaşayan ışıklar gecenin taraftarları ile çatışmada ve o çatışmada kanlar damardan patlar aşk silsilesi halinde, baloncuklara gömülmüş nihayet kalbimden akan damlacıklar gürültüsü kanlı bir beste oldu kapalı mekanlara ve hayret hayat kasetindeki bu aşk bestesi kayboldu birdenbire satış depremlerinde ve sevinç hediyelerinde aşklar bir bir ayaklar altında sürünüyorlar minyatür şiir beyitlerinin kafiyelerinde |
05-13-2009, 04:50 PM | #104 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57860
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Mühür
Hangi duvarda asılı Hangi tarihi gösteren Kaç takvim yaprağı daha koparmam Gerekecek Zamandan Kavuşma anı için… Kaç gece çabuk sabah olması ümidiyle, Dua etmeliyim Yaradana Gözlerim yanaklarıma akarak… Kaç şiir daha yazmalıyım Nazlı hasretinin kanadına Parmaklarımla Titreye titreye Bin bir duayla sevgilim… Sana hoş gelmelerim hoş kalmalarım Kaçıncı bahardan sonra Gerçekleşecek… Santim santim Vücudunu okşamalarım Seninle bitmeyen sevişmelerim Hangi çağın kapanmasından sonra Hangi çağın açılmasıyla Ebedileşecek… Bilmiyorum… Şu var ki bildiğim; Diyebileceğim Biliyor musun kadınım Bir mühür Kalbimizde Lütufla basılmış cennet kokulu Aşk yazgılı bir mühür Hiç silinmeyecek Ve zaten kimselerin de silme gibi bir lüksü Olmayacak olamayacak Bir bardak zemzem suyunun Ağzımızda canlanmasıyla Çöller yağmur duasını bırakıp Şükredecek Ve şükürlerle birlikte Yeryüzünde ıslanmayan Tek bir ağaç yaprağı hücresi bile Kalamayacak |
05-13-2009, 04:50 PM | #105 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57860
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Nazar ve Mezar
Gölgen periler gölgesi, Yüzün melekler neşesi, Nefesin güller ülkesi; Dudağında nazar durur. Gülüşün bende var iken, Canım çıksın, kalsın beden, Ruhumda dolaşır gölgen; Başucumda mezar durur. |
05-13-2009, 04:50 PM | #106 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57860
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Ne Aşklar Varmış Be!
Aşk vardır; küçük şımarık çocuk gibidir, Düşe kalka büyür. Aşk vardır; denize düşmüş damla gibidir, Halka halka büyür. Aşk vardır; sadece güneş gibidir, Yansın par par bitmez. Aşk vardır; ebedi takvim gibidir, Kopar kopar bitmez. Aşk vardır; yeni doğmuş tay gibidir, Hep dört nala gider. Aşk vardır; on beşinde toy gibidir, Her tür yola gider. Aşk vardır; bir yanı kırık ayna gibidir, Sensindir yarım-yamalak. Aşk vardır; alt-üst divan gibidir, Altı serttir üstü yumuşak. Aşk vardır; bir tepsi baklava gibidir, “OHH” yemesi hoştur. Aşk vardır; uzunca oklava gibidir, “AHH” demesi hoştur. |
Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1) | |
|
|