www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Her Telden > Din Bilimleri > İslamiyet

CevaplaCevapla
 
Konu Seçenekleri Görünüm Şekli
Eski 05-01-2010, 01:26 AM   #91
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

SEB`E

Bismillahirrahmanirrahim

1- Hamd, o Allah'indir ki göklerde ne var, yerde ne varsa hep O'nundur. Ahirette de hamd O'nundur. O hüküm ve himet sahibidir, herseyden haberdardir.

2- Yere ne giriyor ve ondan ne çikiyor, gökten ne iniyor ve ona ne çikiyorsa (Allah) hepsini bilir. O çok merhamet edicidir. Çok bagislayicidir.

3- Inkâr edenler: "Bize o kiyamet saati gelmez." dediler. De ki: "Hayir, öyle degil, gaybi bilen Rabbim hakki için kiyamet size mutlaka gelecektir. O'nun ilminden göklerde ve yerde zerre kadar bir sey kaçmaz. Bundan daha küçük ve daha büyük ne varsa, hepsi muhakkak açik bir kitaptadir."

4- Çünkü Allah iman edip iyi ameller isleyenlere mükafat verecektir. Iste onlar için bir magfiret ve cömertçe verilmis bol rizik vardir.

5- Âyetlerimizi hükümsüz birakmak için yarisanlara gelince, onlar için de pek kötü ve elem verici bir azab vardir.

6- Kendilerine ilim verilmis olanlar görüyorlar ki, Rabbinden sana indirilen Kur'ân, hakkin kendisidir. O, gücüne nihayet olmayan, her hamde lâyik bulunan Allah'in yolunu gösteriyor.

7- Böyle iken inkâr edenler söyle dediler: "Siz öldükten sonra, didik didik parçalandiginiz vakit, yeniden bir yaratilis içinde bulunacaksiniz diye, size birtakim haberler veren kisiyi gösterelim mi?"

8- O, bir yalani Allah'a iftira mi etti, yoksa kendisinde bir delilik mi var?" Hayir, dogrusu âhirete inanmayanlar, derin bir sapiklikla azab içindedirler.

9- Ya gökten ve yerden önlerindekine ve arkalarindakine bir bakmazlar mi? Dilesek kendilerini yere geçiriveririz. Yahut gökten üzerlerine parçalar düsürüveririz. Süphesiz bunda Allah'a yönelen (hakka gönül veren) her kul için bir ibret vardir.

10- Andolsun ki, biz Davud'a tarafimizdan bir fazilet verdik. "Ey daglar! Onunla beraber tesbih edin." dedik ve bunu kuslara da (emrettik) ve ona demiri yumusattik.

11- Bol bol zirhlar yap ve biçimlemede ölçüyü gözet dedik. Siz de iyi isler yapin, çünkü ben her yapacaginizi gözetiyorum.

12- Süleyman'in emrine de rüzgari verdik. Sabah gidisi bir aylik, aksam dönüsü bir aylik yol idi. Erimis bakir menbaini da ona sel gibi akittik. Hem Rabbi'nin izniyle elinin altinda cinlerden de çalisan vardi. Onlardan da kim emrimizden disari çikarsa ona ates azabindan tattirirdik.

13- Onlar, ona mihrablar, timsaller (heykeller) ve havuzlar gibi çanaklar ve sâbit kazanlardan her ne isterse yaparlardi. Çalisin ey Davud hanedani, sükür için çalisin. Ama kullarim içinde sükreden azdir.

14- Ne zaman ki Süleyman'a ölümü hükmettik, cinlere onun ölümünü sezdiren olmadi. Yalniz bir güve böcegi yere dayandigi asâsini yiyordu. Bu sebeple Süleyman yere yikilinca ortaya çikti ki, cinler eger gaybi bilir olsalar

o zilletli azab içinde bekleyip durmazlardi.

15- Andolsun ki Sebe' kavmi için oturduklari yerde bir ibret vardi: Sag

ve soldan iki bahçe! (onlara): "Rabbinizin rizkindan yiyin de O'na sükredin, ne güzel bir belde ve çok bagislayici bir Rab!" (denildi).

16- Fakat onlar (sükürden yüz çevirdiler) bakmadilar. Biz de üzerlerine Arim selini saliverdik ve o güzelim iki bahçelerini buruk yemisli, ilginlik ve içinde biraz da sidir agaci bulunan iki harap bahçeye çevirdik.

17- Bunu onlara nankörlüklerinin cezasi yaptik ve biz hep böyle çok nankör olanlari cezalandiririz.

18- Biz onlarla o bereket verdigimiz memleketler arasinda, sirt sirta sehirler meydana getirmistik. Ve onlar da muntazam gidis gelis düzenledik. (Onlara): Buralarda gecelerce ve gündüzlerce emniyet içinde gezip yürüyün (dedik).

19- Buna karsi onlar: "Ey Rabbimiz! Seferlerimizin arasini uzaklastir" dediler ve nefislerine zulmettiler. Biz de onlari efsanelere çevirdik ve tamamen didik didik dagittik. Süphesiz ki bunda çok sükredecek her sabirli için elbette ibretler vardir.

20- Yine yemin ederim ki, Iblis onlar hakkindaki zannini hakikaten dogru buldu da içlerinde müminlerden ibaret bir gruptan baskasi ona uydular.

21- Halbuki Iblis'in onlar üzerinde hiçbir saltanat kudreti yoktu. Fakat biz ahirete imani olani belli edecek, ondan süphe içinde bulunandan ayirt edecektik. Öyle ya Rabb'in her seyi gözetleyendir.

22- De ki: "Allah'i birakip da tanri saydiginiz putlariniza istediginiz kadar yalvarin. Onlarin ne göklerde, ne yerde zerre kadar güçleri yetmez. Onlarin, bunlarda bir ortakligi da yok. Allah'in da onlardan bir yardimcisi yoktur."

23- Allah'in huzurunda sefaat da fayda vermez. Ancak izin verdigi kimseninki müstesna. Nihayet kalblerinden dehset giderildigi zaman "Rabbiniz ne buyurdu?" derler. (Sefaat sahipleri de): "Hakki söyledi" derler. O, her seyden yüksek ve büyüktür.

24- De ki: "Size göklerden ve yerden rizik veren kimdir?" Yine de ki: "Allah'tir, herhalde ya biz, ya da siz mutlak bir hidayet üzerindeyiz veya açik bir sapiklik içindeyiz."

25- De ki: "Siz bizim yaptigimiz günahlardan sorumlu tutulmazsiniz. Biz de sizin yaptiklarinizdan sorumlu olmayiz."

26- De ki: "Rabbimiz hepimizi bir araya toplayacak, sonra da hak hükmü ile aramizi ayiracaktir. Asil hüküm veren ve her seyi bilen O'dur."

27- De ki: "O'na ortak diye takistirdiklarinizi bana gösterin bakayim! Hayir, öyle sey yoktur, dogrusu güçlü ve hikmet sahibi olan ancak Allah'tir."

28- Biz seni ancak bütün insanlara bir müjdeci ve bir uyarici olarak gönderdik. Fakat insanlarin çogu bilmezler.

29- Ve: "Eger gerçekçiyseniz bu vaad ne zaman olacak?" diyorlar.

30- De ki: "Size vaad edilen öyle bir gündür ki, ondan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz."

31- Kâfirler: "Biz ne bu Kur'ân'a inaniriz, ne de ondan öncekilere." dediler. Fakat o zalimler yakalanip Rablerinin huzuruna durdurulduklari zaman, birbirlerine söz atarken bir görsen! Bir taraftan zayif düsürülenler, o büyüklük taslayanlara: "Siz olmasaydiniz biz mutlaka mümin olurduk" derler.

32- Diger taraftan büyüklük taslayanlar, zayif düsürülenlere: "Size hidayet geldikten sonra, sizi ondan biz mi çevirdik? Hayir, siz kendiniz suçluydunuz." derler.

33- O zayif düsürülenler de o büyüklük taslayanlara: "Hayir, (isiniz) gece, gündüz hilekârlikti. Çünkü siz bize Allah'i inkâr etmemizi ve O'na es kosmamizi emrediyordunuz." derler. Bunlar azabi gördükleri zaman içlerinden pismanlik getirmektedirler. Biz de o kâfirlerin boyunlarina demir halkalar geçirmisizdir. Onlar sadece yaptiklarinin cezasini çekiyorlardir.

34- Biz herhangi bir memlekete tehlikeyi haber veren bir uyarici gönderdikse, mutlaka oranin refah ile simartilmis olanlari: "Biz sizin gönderildiginiz seyleri tanimayiz." dediler.

35- Ve yine dediler ki: "Biz malca da daha çoguz, evlatça da, bize azab edilmez."

36- De ki: "Rabbim rizki diledigine genisletir, diledigine sikar. Fakat insanlarin çogu bilmezler."

37- Halbuki sizi huzurumuza yaklastiracak olan, mallariniz ve evlatlariniz

degildir. Ancak iman edip de salih amel isleyenlere gelince, iste onlarin amellerine karsi kendilerine kat kat mükafat vardir. Onlar cennet kösklerinde emniyet içindedirler.

38- Âyetlerimizi hükümsüz birakmak için yarisanlara gelince, iste onlar Hakk'in huzuruna azab içinde getirileceklerdir.

39- De ki: "Gerçekten Rabbim kullarindan diledigi kimseye rizki hem genisletir, hem daraltir. Her neyi hayra harcarsaniz O, onun yerine baskasini verir. Hem O, rizik verenlerin en hayirlisidir."

40- O gün Allah, onlari hep birlikte mahsere toplayacak, sonra meleklere: "Sunlar size mi tapiyorlardi?" diyecektir.

41- Onlar da: "Seni tenzih ederiz. Bizim onlara karsi siginacak velimiz sensin. Hayir, onlar cinlere tapiyorlardi. Çogu onlara inanmislardi." diyecekler.

42- Iste o gün birbirinize ne bir menfaate, ne de bir zarara sahip olabilirsiniz. Ve biz o zulmedenlere: "Tadin bakalim o yalan deyip durdugunuz atesin azabini!" deriz.

43- Karsilarinda açik deliller halinde âyetlerimiz okundugu zaman o zalimler: "Bu, baska degil, sirf sizi atalarinizin taptigi tanrilardan men etmek isteyen bir adam." dediler. Ve: "Bu (Kur'ân), baska bir sey degil, sirf uydurulmus bir iftira" dediler. O kâfirler, hak kendilerine geldigi zaman: "Bu apaçik bir sihirden baska bir sey degil." dediler.

44- Halbuki biz onlara öyle ders alacaklari kitaplar göndermedik. Kendilerine senden önce bir uyarici da göndermedik.

45- Onlardan öncekiler de yalanlamislardi. Hem bunlar, onlara verdiklerimizin onda birine eremediler. Peygamberlerimi yalanladilar, ama beni inkâr edisin sonu nasil oldu?

46- De ki: "Size sadece bir tek nasihat edecegim. Söyle ki: Allah için ikiser, üçer ve teker teker kalkarsiniz, sonra da iyi düsünürsünüz." Arkadasinizda (peygamberde) delilikten eser yoktur. O, yalniz siddetli bir azabin önünde, sizi sakindiracak bir peygaberdir.

47- De ki: "Ben sizden herhangi bir ücret istemem, O sizin içindir. Benim ecrim ancak Allah'a aittir. O, her seye sahittir."

48- De ki: "Gerçekten Rabbim, hakki yerli yerine koyar. O, gayblari hakkiyla bilendir."

49- De ki: "Hak geldi, batilin önü de kalmaz, sonu da."

50- De ki: "Eger ben yanilirsam, yalniz kendi adima yanilirim. Ve eger hidayeti bulmussam, bilinmeli ki Rabbimin bana vahiy vermesiyledir. Çünkü O, yakindir, isitir, isittirir."

51- Onlari telasa düstükleri zaman görsen: Artik kaçamak yoktur. Yakin yerden yakalanmislardir.

52- Ve: "O'na iman ettik" demektedirler. Fakat onlar için (âhiret gibi) uzak bir yerden (imana) el sunmak (ulasabilmek) nerede?

53- Halbuki daha önce (dünyada) O'nu inkâr etmislerdi. Uzak yerden gayba tas atiyorlardi.

54- Artik kendileriyle arzularinin arasina set çekilmistir. Tipki bundan önce benzerlerine yapildigi gibi. Çünkü hepsi iskilli bir süphe içinde bulunuyorlardi.
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:26 AM   #92
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

SECDE

Bismillahirrahmanirrahim

1- Elif, Lâm, mim.

2- Kendisinde süphe olmayan bu kitabin indirilisi, âlemlerin Rabbi olan Allah tarafindandir.

3- Yoksa onu (Muhammed) uydurdu mu diyorlar? Hayir, o senden önce kendilerine bir uyarici gelmemis olan bir kavmi korkutman için, Rabbin tarafindan gelen bir haktir. Gerek ki, hidayeti kabul ederler.

4- Allah O'dur ki, gökleri, yeri ve ikisi arasindakileri alti günde yaratmis, sonra Ars üzerine istivâ buyurmustur (hakim olmustur). Sizin için O'ndan baska ne bir dost vardir, ne de bir sefaatçi! Artik düsünmeyecek misiniz?

5- O, gökten yere, (yukaridan asagiya) isleri düzenler, sonra da o isler, sizin saydiklarinizdan bin yil kadar olan bir günde O'na yükselir.

6- Iste görüleni de görülmeyeni de bilen, her seye gücü yeten, çok merhametli olan O'dur.

7- Yarattigi her seyi güzel yaratan ve insani yaratmaya bir çamurdan baslayan O'dur.

8- Sonra da onun soyunu süzülmüs bir özden, degersiz bir sudan yaratmistir.

9- Sonra onu düzenli bir sekle sokup, içine kendi ruhundan üfürdü. Ve sizin için kulaklar, gözler ve gönüller var etti. Siz pek az sükrediyorsunuz!

10- Onlar: "Biz yerde kaybolup gittikten sonra, gerçekten biz mi yeni bir yaratilista bulunacagiz?" dediler. Fakat onlar Rablerine kavusmayi (O'nun huzuruna varacaklarini) inkâr eden kâfirlerdir.

11- De ki: "Size vekil kilinmis olan ölüm melegi caninizi alacak, sonra döndürülüp Rabbinize götürüleceksiniz."

12- Ey Muhammed! Günahkârlarin, Rablerinin huzurunda baslari öne egilmis olarak: "Ey Rabbimiz! Gördük ve dinledik, simdi bizi geri çevir de salih bir amel isleyelim, çünkü biz artik kesin bir sekilde inaniyoruz." derlerken bir görsen!

13- Eger biz dilemis olsaydik her nefse hidâyetini verirdik. Fakat benden: "Bütün insanlar ve cinlerden cehennemi elbette dolduracagim." sözü hak olmustur.

14- "O halde bu gününüzle karsilasmayi unuttugunuzdan dolayi tadin azabi! Iste biz de sizi unuttuk. Yapmakta oldugunuz isler yüzünden tadin ebedî azabi!"

15- Bizim âyetlerimize öyle kimseler iman eder ki, onlarla kendilerine ögüt verildigi zaman secdelere kapanirlar ve Rablerine hamd ile tesbih ederler de büyüklük taslamazlar.

16- Onlarin yanlari yataklardan uzaklasir, korku ve ümid içinde Rablerine dua ederler ve kendilerine verdigimiz riziklardan hayira sarfederler.

17- Simdi hiç kimse kendileri için, yaptiklarina karsilik gözler aydinligi olacak seylerden neler gizlenmis oldugunu bilemez.

18- Öyle ya iman eden kimse, fâsik olan gibi olur mu? Onlar esit olamazlar.

19- Evet, iman edip de salih amelleri isleyen kimselerin, yaptiklarina karsilik bir konukluk (agirlanma) olarak me'vâ (barinak) cennetleri vardir.

20- Ama fâsiklik etmis olanlarin barinaklari atestir. Oradan her çikmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve kendilerine: "Haydi tadin o atesin yalanlayip durdugunuz azabini!" denir.

21- Su bir gerçek ki, onlara o en büyük azabdan önce yakin azabdan (dünyada) da tattiracagiz. Umulur ki, (kötülükten) dönerler.

22- Rabbinin âyetleriyle kendisine ögüt verilip de, sonra onlardan yüz çeviren kimseden daha zalim kim olabilir? Gerçekten biz, günahkârlardan intikam alacagiz.

23- Andolsun ki biz vaktiyle Musa'ya kitap vermistik. Simdi de sen ona (öyle bir kitaba) kavusmaktan süphe içinde olma. Biz onu Israilogullarina dogru yolu göstren bir rehber kilmistik.

24- Onlarin içinden, sabrettikleri zaman bizim emrimizle dogru yola ileten önderler yetistirmistik. Onlar, bizim âyetlerimize kesin bir sekilde inaniyorlardi.

25- Simdi ihtilafa düstükleri seyler hakkinda süphesiz ki Rabbin kiyamet günü aralarinda ayirici hükmü verecektir.

26- Kendilerinden önce, yurtlarinda gezip dolasmakta olduklari nice kusaklari helâk etmis olmamiz, daha onlari dogru yola iletmedi mi? Süphesiz bunda nice ibretler vardir. Hâlâ kulak vermeyecekler mi?

27- Ya hiç görmediler mi ki, biz kir yere suyu saliveriyoruz da onunla bir ekin çikariyoruz. Ondan hayvanlari da yiyor, kendileri de. Hâlâ gözlerini açmayacaklar mi?

28- Bir de "Ne zaman o fetih, eger dogru söylüyorsaniz?" diyorlar.

29- De ki: "Inkâr edenlere o fetih günü iman etmeleri fayda vermez ve onlara göz açtirilmaz."

30- Simdi sen onlardan yüz çevir de gözet. Çünkü onlar da gözetmektedirler
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:26 AM   #93
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

SEMS

Bismillahirrahmanirrahim

1- Günes'e ve onun pariltisina,

2- Günes'in ardindan gelen Ay'a,

3- Günes'i açip ortaya çikaran gündüze,

4- Onu örten geceye,

5- Göge ve onu bina edene,

6- Yere ve onu döseyene,

7- Nefse ve onu biçimlendirene,

8- Sonra da ona kötülük ve takva kabiliyetini verene yemin olsun ki,

9- Elbette nefsini temizleyip parlatan kurtulmustur.

10- Onu kirletip gömen de ziyan etmistir.

11- Semud, azginligiyla Hakk'i yalanladi,

12- En azginlari ileri atilinca,

13- Allah'in Rasulü (Salih peygamber) onlara: "Allah'in devesini ve onun su nöbetini gözetin." demisti.

14- Fakat onlar peygamberi yalanlayip deveyi kestiler. Rableri de günahlarini baslarina geçiriverdi de orayi dümdüz etti.

15-Öyle ya, Allah bu isin sonundan korkacak degil ya
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:27 AM   #94
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

SUARA

Bismillahirrahmanirrahim

1- Tâ, Sîn, Mîm.

2- Bunlar sana apaçik kitabin âyetleridir.

3- (Resulüm!) Onlar iman etmiyorlar diye adeta kendine kiyacaksin!

4- Biz dilersek onlarin üzerlerine gökten bir âyet (mucize) indiririz de, ona boyunlari egilekalir.

5- Bununla beraber kendilerine O Rahmân'dan yeni bir ögüt gelmeyedursun, ille ondan yüz çevirirler.

6- Üstelik (ona) "yalandir" dediler; fakat onlara alay edip durduklari seyin haberleri yakinda gelecektir.

7- Yeryüzüne bir bakmadilar mi? Biz orada her güzel çiftten nice bitkiler yetistirmisiz.

8- Süphesiz ki bunda mutlak bir âyet (nisane) vardir; ama onlarin çogu iman etmezler.

9- Ve süphe yok ki Rabbin, galip ve engin merhamet sahibidir.

10- Bir vakit de Rabbin, Musa'ya nida edip "Git o zalim kavme" dedi.

11- "Firavun kavmine, hâlâ sakinmayacaklar mi?"

12- (Musa) söyle seslendi: "Ya Rab! Dogrusu ben korkarim ki beni yalanci sayarlar."

13- "Ve gögsüm daralir, dilim dönmez, onun için Harun'a da elçilik ver."

14- "Hem onlarin bana isnad ettikleri bir suç var. Ondan dolayi korkarim ki, hemen beni öldürürler."

15- (Allah): "Hayir hayir" buyurdu, "haydi ikiniz âyetlerimizle (mucizelerimizle) gidin. Süphesiz ki, biz sizinle beraberiz. (Onlari) isitiyoruz."

16- "Haydin Firavun'a gidin de deyin ki: Inan biz, âlemlerin Rabbinin elçisiyiz.

17- Israil ogullarini bizimle beraber gönder."

18- "Â, dedi, biz seni çocukken himayemize alip büyütmedik mi? Hayatinin bir çok yillarini aramizda geçirmedin mi?"

19- "Sonunda o yaptigin (kötü) isi de yaptin. Sen nankörün birisin!"

20- Musa, "Ben, dedi, o isi o anda yaptim ki saskinlardandim."

21- "Sizden korkunca da hemen aranizdan kaçtim. Sonra Rabbim bana hikmet bahsetti ve beni peygamberlerden kildi."

22- "O basima kaktigin nimet de (aslinda) Israil ogullarini kendine köle edinmis olmandir. "

23- Firavun söyle dedi: "Âlemlerin Rabbi dedigin nedir ki?"

24- Musa cevap olarak: "Eger isin gerçegini düsünüp anlayan kisiler olsaniz (itiraf edersiniz ki) O, göklerin, yerin ve ikisi arasinda bulunan her seyin Rabbi'dir."

25- (Firavun) etrafinda bulunanlara: "Isitmiyor musunuz?" dedi.

26- Musa dedi ki: "O sizin de Rabbiniz, daha önce ki atalarinizin da Rabbidir."

27- (Firavun): "Size gönderilen bu elçiniz mutlaka delidir" dedi.

28- Musa devamla söyle söyledi: "Sayet aklinizi kullansaniz (anlarsiniz ki), O, dogunun, batinin ve ikisinin arasinda bulunanlarin Rabbidir."

29- Firavun: "Benden baskasini ilâh tutarsan, andolsun ki seni zindana kapatilmislardan ederim" dedi.

30- Musa sordu: "Sana apaçik bir sey getirmis olsam da mi?"

31- Firavun: "Haydi getir onu bakayim, dogrulardan isen" dedi.

32- Bunun üzerine Musa asâsini birakiverdi; apaçik bir ejderha oluverdi.

33- Elini de (koynundan) çekti çikardi; bakanlara bembeyaz (görünen, nur saçan bir sey) oluverdi.

34- Firavun çevresinde bulunan ileri gelenlere: "Bu dedi, herhalde çok bilgili bir sihirbaz!"

35- "Sizi sihriyle yurdunuzdan çikarmak istiyor. Simdi ne buyurursunuz?"

36- Dediler ki: "Bunu ve kardesini egle, sehirlere de toplayicilar gönder."

37- "Bütün bilgiç sihirbazlari sana getirsinler."

38- Böylece, sihirbazlar belli bir günün tayin edilen vaktinde bir araya getirildi.

39- Halka, "Siz de toplaniyor musunuz? (Haydi çabuk olun)" denildi.

40- "Üstün gelirlerse herhalde sihirbazlara uyariz" dediler.

41- Sihirbazlar geldiklerinde Firavun'a "Sayet biz üstün gelirsek, muhakkak bize bir ücret vardir, degil mi?" dediler.

42- Firavun cevaben: "Evet, o takdirde hiç süphe etmeyin, gözde kimselerden olacaksiniz" dedi.

43- Musa onlara "Atin, ne atacaksaniz" dedi.

44- Bunun üzerine iplerini ve degneklerini attilar ve "Firavun'un kudreti hakki için süphesiz elbette bizler galip gelecegiz" dediler.

45- Ardindan Musa asâsini atti; bir de ne görsünler, onlarin uydurduklarini yutuyor!

46- Sihirbazlar derhal secdeye kapandilar.

47- "Iman ettik, dediler, Âlemlerin Rabbine "

48- "Musa ve Harun'un Rabbine!"

49- Firavun (kizginlik içinde) dedi ki: "Ben size izin vermeden O'na iman ettiniz ha! Anlasildi ki o size sihri ögreten büyügünüzmüs! Ama simdi bileceksiniz: Andolsun, ellerinizi ve ayaklarinizi çaprazlama ke

stirecegim, hepinizi çarmiha gerdirecegim!"

50- "Zarari yok dediler nasil olsa biz Rabbimize dönecegiz."

51- "Herhalde biz müminlerin evveli oldugumuzdan dolayi, Rabbimizin bize magfiret buyuracagini ümit ederiz"

52- Biz, Musa'ya: "Kullarimi geceleyin yola çikar, çünkü takip edileceksiniz" diye vahyettik.

53- Firavun da sehirlere (asker) toplayicilar gönderdi:

54- "Esasen bunlar, sayilari azar azar, bölük pörçük bir cemaattir."

55- "(Böyle iken) hakkimizda çok gayz (öfke) besliyorlar. "

56- "Biz ise, elbette uyanik (ve tekvücut) bir cemaatiz." (diyor ve dedirtiyordu.)

57- Ama (sonunda) biz, onlari (Firavun ve kavmini) bahçelerden, pinarlardan,

58- Hazinelerden ve serefli makamlardan çikardik.

59- Ve onlara Israil ogullarini mirasçi yaptik.

60- Derken (Firavun ve adamlari) günes dogmustu ki, onlarin ardina düstüler.

61- Iki topluluk birbirini görünce, Musa'nin adamlari "Eyvah, yakalandik! dediler.

62- Musa: "Hayir, aslâ! dedi, Rabbim süphesiz benimledir, bana yolunu gösterecektir."

63- Bunun üzerine Musa'ya "Vur asân ile denize" diye vahyettik; vurunca bir infilak etti, her bölük koca bir dag gibi oluverdi,

64- Ötekilerini de buraya yanastirivermistik.

65- Musa ve beraberindekilerin hepsini kurtardik,

66- Sonra da ötekileri suda bogduk.

67- Süphesiz bunda bir âyet (ibret) vardir; ama çoklari iman etmis degillerdir.

68- Ve süphesiz, iste o Rabbin, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.

69- (Resulüm!) onlara Ibrahim'in kissasini da naklet.

70- Hani o, babasina ve kavmine, "Neye tapiyorsunuz?" demisti.

71- "Birtakim putlara tapariz da onlar sayesinde toplaniriz" dediler.

72- Ibrahim "Peki, dedi, yalvardiginizda onlar sizi isitiyorlar mi?"

73- "Veya size fayda veya zararlari olur mu?"

74- "Yok, dediler, ama biz babalarimizi böyle yapar bulduk."

75-76- Ibrahim dedi ki: "Iyi ama, ister sizin, ister önceki atalarinizin olsun, neye taptiginizi (biraz olsun) düsündünüz mü?"

77- "Hep onlar benim düsmanimdir; ancak âlemlerin Rabbi (benim dostumdur)"

78- "O ki, beni yaratan ve bana dogru yolu gösterendir,"

79- "Beni yediren, içirendir,"

80- "Hastalandigim zaman bana O, sifâ verir."

81- "O ki, benim canimi alacak, sonra diriltecektir. "

82- "Ve hesap günü, hatami bagislayacagini umdugumdur."

83- "Ya Rab! Bana hikmet (hüküm) ver ve beni iyiler (zümresin)e kat."

84- "Sonra gelecekler içinde beni dogrulukla anilanlardan eyle!"

85- "Ve beni naîm (nimeti bol) cennetin varislerinden eyle!"

86- "Babami da bagisla, çünkü o yanlis gidenlerdendir. "

87- "(Insanlarin) diriltilecekleri gün, beni mahcub etme."

88- "O gün ki ne mal fayda verir ne ogullar!"

89- "Ancak Allah'a temiz bir kalple gelenler o günde (kurtulusa erer)."

90- (O gün) Cennet müttakilere yaklastirilmistir.

91- Azginlar için de cehennem hortlatilmistir.

92, 93- Onlara, "Allah'i birakip da taptiklariniz, hani nerede? Size yardim edebiliyorlar mi veya kendilerini kurtarabiliyorlar mi?" denilir.

94- Ve arkasindan hep onlar (putlar ve azginlar) o cehennemin içine firlatilmaktadirlar.

95, 96- Ve bütün o Iblis ordulari onun içinde birbirleriyle çekisirlerken dediler ki:

97- "Vallahi biz, gerçekten apaçik bir sapiklik içindeymisiz."

98- "Çünkü biz sizi, âlemlerin Rabbi ile bir seviyede tutuyorduk."

99- "Ve bizi hep o günahkarlar saptirdi."

100- "Bak bizim için ne sefaatçiler var,"

101- "Ne de yakin bir dost."

102- "Ah keske (dünyaya) bir kere daha dönebilsek de, müminlerden olabilseydik."

103- Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir; oysa çoklari iman etmis degillerdir.

104- Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.

105- Nuh kavmi de peygamberleri yalancilikla itham etti.

106- Hani kardesleri Nuh onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"

107- "Haberiniz olsun ki ben, size gönderilmis güvenilir bir Peygamberim.

108- "Gelin artik, Allah'tan korkun ve bana itaat edin."

109- "Buna karsilik ben sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafaatimi verecek olan ancak, âlemlerin Rabbidir."

110- "Gelin, artik, Allah'tan korkun ve bana itaat edin."

111- "Â, dediler, senin ardina hep düsük kimseler düsmüsken, biz sana hiç inanir miyiz?"

112- Nuh dedi ki: "Onlarin yaptiklari hakkinda bir bilgim yoktur."

113- "Onlarin hesabi ancak Rabbime aittir. Düsünsenize!"

114- "Hem ben iman edenleri kovmaya memur degilim."

115- "Ben ancak apaçik bir uyariciyim."

116- Dediler ki: "Ey Nuh! Eger vazgeçmezsen, iyi bil ki, tasa tutulanlardan olacaksin!"

117- Nuh: "Rabbim! dedi, kavmim beni yalancilikla itham etti."

118- "Artik benimle onlarin arasinda sen hükmünü ver. Beni ve beraberimdeki müminleri kurtar."

119- Bunun üzerine biz de onu ve beraberindekileri, o dolu gemide tasiyarak kurtardik.

120- Sonra da arkasinda kalanlari suda bogduk.

121- Süphesiz bunda mutlak bir âyet (alinacak ders) vardir; ama çoklari iman etmis degillerdir.

122- Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.

123- Âd (kavmi) de peygamberleri yalancilikla itham etti.

124- Hani kardesleri Hûd onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"

125- "Haberiniz olsun ki ben, size gönderilmis, güvenilir bir Peygamberim."

126- "Gelin artik Allah'tan korkun ve bana itaat edin."

127- "Buna karsilik ben sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan ancak âlemlerin Rabbidir. "

128- "Siz her tepeye bir alâmet bina edip eglenir durur musunuz?"

129- "Temelli kalacaginizi umarak saglam yapilar mi edinirsiniz?"

130- "Hem tuttugunuz zaman merhametsiz zorbalar gibi tutuyorsunuz."

131- "Artik Allah'tan korkun ve bana itaat edin."

132- "O Allah'tan korkun ki, size o bildiginiz seyleri vermekte,"

133- "Davarlar, ogullar,"

134- "Cennet gibi baglar, bahçeler, pinarlar ihsan etmektedir."

135- "Cidden ben sizin hakkinizda büyük bir günün azabindan korkuyorum."

136- "Dediler ki: "Sen ha vaaz etmissin, ha vaaz edenlerden olmamissin, bizce birdir."

137- "Bu sirf eskilerin âdetidir."

138- "Biz azaba ugratilacak da degiliz."

139- Böylece onu yalanci saydilar; biz de kendilerini helak ettik. Süphesiz bunda mutlak bir âyet (alinacak bir ders) vardir, ama çoklari

iman etmis degillerdir.

140- Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.

141- Semûd (kavmi) de peygamberleri yalancilikla itham etti.

142- Hani kardesleri Salih onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"

143- "Haberiniz olsun ki ben size gönderilmis güvenilir bir peygamberim."

144- "Gelin artik, Allah'tan korkun ve bana itaat edin."

145- "Buna karsilik ben sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan ancak âlemlerin Rabbidir."

146- "Siz burada güven içinde birakilacak misiniz?"

147- "Bahçelerin, pinarlarin içinde,"

148- "Ekinlerin, salkimlari sarkmis hurmalar arasinda,"

149- Ki bir de daglardan keyifli keyifli kâsâneler oyuyorsunuz."

150- "Gelin! Allah'tan korkun da bana itaat edin."

151,152- "Yeryüzünde bozgunculuk yapip dirlik düzenlik vermeyen bozguncularin emrine uymayin."

153- "Sen dediler, olsa olsa iyice büyülenmis birisin!"

154- "Sen de ancak bizim gibi bir besersin. Eger dogru söyleyenlerden isen, haydi bize bir âyet (mucize) getir."

155- Salih "Iste (mucize) bu disi devedir; su içme hakki (bir gün) onundur, belli bir günün içme hakki da sizin" dedi.

156- "Sakin ona bir kötülükle ilismeyin, yoksa sizi büyük bir günün azabi yakalayiverir."

157- Derken onu kestiler; fakat pisman da oldular.

158- Çünkü kendilerini azap yakalayiverdi. Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir, ama çoklari iman etmis degillerdir.

159- Ve süphesiz Rabbin, iste O mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.

160- Lût (kavmi) de peygamberleri yalancilikla itham etti.

161- Hani kardesleri Lût onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan kormaz misiniz?"

162- "Haberiniz olsun ki, ben size gönderilmis güvenilir bir peygamberim."

163- "Gelin artik, Allah'tan korkun ve bana itaat edin."

164- "Buna karsilik ben sizden bir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan ancak âlemlerin Rabbidir."

165- "Insanlar içinden erkeklere mi gidiyorsunuz?"

166- "Birakiyorsunuz da sizler için yarattigi esleri! Dogrusu siz insanliktan çikmis bir kavimsiniz!"

167- Onlar söyle dediler: "Ey Lût! (Bu davadan) vazgeçmezsen, iyi bilki, sürülenlerden olacaksin."

168- Lût "Dogrusu ben, dedi, sizin bu isinize bugzedenlerdenim."

169- "Yâ Rabbi! Beni ve ailemi onlarin yapageldiklerin(in vebalin)den kurtar."

170- Biz de onu ve ailesinin tamamini kurtardik,

171- Ancak (geride) bir yasli kadin kaldi.

172- Sonra geridekilerin hepsini helak ettik.

173- Ve üzerlerine öyle bir yagmur yagdirdik ki, (uyarilanlarin) o yagmuru ne kötü bir yagmurdu!

174- Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir. Ama çoklari iman etmis degillerdir.

175- Ve süphesiz Rabbin, iste O mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.

176- Eyke halki da peygamberleri yalancilikla itham etti.

177- Hani Suayb onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"

178- "Haberiniz olsun ki ben size gönderilmis güvenilir bir peygamberim."

179- "Gelin, Allah'tan korkun ve bana itaat edin."

180- "Buna karsilik ben sizden bir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan yalniz âlemlerin Rabbidir."

181- "Ölçegi tam ölçün de hak yiyenlerden olmayin."

182- "Ve dogru terazi ile tartin."

183- "Halkin esyalarini degerinden düsürmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karisiklik çikarmayin."

184- "O sizi ve sizden önceki nesilleri yaratan Allah'tan korkun."

185- Onlar söyle dediler: "Sen, olsa olsa iyice büyülenmis birisin."

186- "Sen de bizim gibi bir beserden baska nesin? Bil ki, biz seni ancak yalancilardan biri sayiyoruz."

187- "Sayet dogru sözlülerden isen, üstümüze gökten bir parça düsürüver."

188- Suayb, "Rabbim, yaptiklarinizi en iyi bilendir" dedi.

189- Hülasa, onu yalanci saydilar da kendilerini o gölge gününün azabi yakalayiverdi. O cidden büyük bir günün azabi idi!

190- Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir. Ama çoklari iman etmis degillerdir.

191- Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.

192- Ve muhakkak ki bu (Kur'ân) âlemlerin Rabbinin indirmesidir.

193- (Resulüm!) Onu Rûhu'l-emin (Cebrail) indirdi;

194- Uyaricilardan olasin diye senin kalbin üzerine;

195- Açik parlak bir Arapça lisan ile.

196- O, süphesiz daha öncekilerin kitaplarinda da vardi.

197- Israilogullari bilginlerinin onu bilmesi, onlar için bir âyet (delil) degil midir?

198, 199- Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydi, yine de ona iman etmezlerdi.

200, 201- Böylece onu günahkarlarin kalplerine soktuk. (okuyup anladilar, ama yine de) acikli azabi görünceye kadar ona iman etmezler.

202- Iste bu (azab) onlara, kendileri farkinda olmadan, ansizin geliverecektir.

203- O zaman "Bize (iman etmemiz için) mühlet verilir mi acaba?...diyeceklerdir.

204- (Oysa dünyada iken) Onlar bizim azabimizi çarçabuk istiyorlardi.

205- Gördün ya artik onlara senelerce zevk ettirsek,

206- Sonra kendilerine vaad edilen (azab) gelip çatarsa,

207- O yasadiklari zevkin kendilerine hiçbir faydasi olmayacaktir.

208- Bununla birlikte, biz hangi memleketi helak ettikse muhakkak onu uyarici (peygamberleri) olmustur.

209- (Onlar) ihtar edilmistir ve biz zulmetmis degiliz.

210- Onu (Kur'ân'i) seytanlar indirmedi.

211- Bu onlara hem yarasmaz hem güçleri yetmez.

212- Süphesiz onlar vahyi isitmekten uzak tutulmuslardir.

213- O halde sakin Allah ile beraber baska tanriya kulluk edip yalvarma, yoksa azaba ugratilanlardan olursun.

214- (Önce) en yakin hisimlarini uyar.

215- Ve sana uyan müminlere kanadini indir.

216- Sayet sana karsi gelirlerse, de ki: "Ben sizin yaptiklarinizdan muhakkak uzagim."

217- Sen O, mutlak galip ve engin merhamet sahibine güvenip dayan.

218- O ki, (gece namaza) kalktigin zaman seni görüyor.

219- Ve secde edenler arasinda dolasmani da (görüyor.)

220- Çünkü her seyi isiten, her seyi bilen O'dur.

221- Seytanlarin kime inecegini size haber vereyim mi?

222- Onlar, günaha, iftiraya düskün olan herkesin üzerine inerler.

223- Onlar, (seytanlara) kulak verirler ve onlarin çogu yalancidir.

224- Sairler(e gelince), onlara da sapiklar uyar.

225, 226- Onlarin her vadide saskin saskin dolastiklarini ve gerçekte yapmadiklari seyleri söylediklerini görmedin mi?

227- Ancak iman edip iyi ameller isleyenler, Allah'i çok çok ananlar ve haksizliga ugratildiklarinda kendilerini savunanlar müstesna; haksizlik

edenler, hangi dönüse (hangi akibete) döndürüleceklerini yakinda bileceklerdir.
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:27 AM   #95
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

SURA

Bismillahirrahmanirrahim

1,2- Hâ, mîm, ayn, sîn, kaf.

3- Ey Muhammed! Çok güçlü hüküm ve hikmet sahibi olan Allah sana da senden öncekilere de böylece vahyeder.

4- Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi O'nundur. O çok yücedir, çok büyüktür.

5- Nerde ise gökler O'nun azametinden tâ üstlerinden çatlayacak gibi titresiyorlar. Melekler Rablerini hamd ile tesbih ediyorlar ve yeryüzünde bulunan kimseler için magfiret diliyorlar. Iyi bilin ki Allah çok bagislayicidir, çok merhamet edicidir.

6- Allah'tan baska dostlar edinenlere gelince, Allah onlarin üzerinde devamli bir gözetleyicidir. Ama sen onlarin üzerinde bir vekil degilsin.

7- Böylece biz sana Arapça bir Kur'ân indirdik ki, sehirlerin anasi (olan Mekke) halkini ve etrafindakileri uyarasin ve hakkinda hiç süphe olmayan kiyamet gününün dehsetinden onlari korkutasin. Bir grup cennettedir, bir grup da cehennemdedir.

8- Eger Allah dileseydi bütün insanlari bir tek ümmet yapardi. Fakat O yalniz diledigini rahmetinin içine almaktadir. Zalimler için ne bir dost vardir, ne de bir yardimci.

8- Eger Allah dileseydi bütün insanlari bir tek ümmet yapardi. Fakat O yalniz diledigini rahmetinin içine almaktadir. Zalimler için ne bir dost vardir, ne de bir yardimci.

9- Yoksa onlar Allah'tan baska dostlar mi edindiler? Oysa asil dost Allah'tir. Ölüleri diriltecek olan da O'dur. O'nun her seye gücü yeter.

10- Hakkinda ihtilafa düstügünüz herhangi bir seyin hükmü Allah'a aittir. Iste benim Rabbim olan Allah budur. Ben yalniz O'na güvendim ve yalniz O'na yöneliyorum.

11- O göklerin ve yerin yaraticisidir. O sizin için kendi nefsinizden esler ve hayvanlardan da çiftler yaratmistir. O, sizi bu düzen içerisinde üretip çogaltiyor. O'nun benzeri olan hiçbir sey yoktur. O, her seyi isitir ve görür.

12- Göklerin ve yerin kilitleri O'na aittir. O diledigine rizki genisletir ve daraltir. Süphesiz ki O, her seyi hakkiyla bilir.

13- Allah dinden Nuh'a tavsiye buyurdugu seyi sizin için de bir kanun yapti ve (Ey Muhammed!) sana vahyettigimizi, Ibrahim'e, Musa'ya ve Isa'ya tavsiye buyurdugumuzu da seriat kildi. Söyle ki: Dini dogru tutun ve onda ayriliga düsmeyin. Fakat senin kendilerini davet ettigin sey, müsriklere agir geldi. Allah diledigini kendine seçer ve kendisine yöneleni de dogru yola iletir.

14- Onlar kendilerine bilgi geldikten sonra, ancak aralarindaki, çekememezlik yüzünden ayriliga düstüler. Eger Rabbin tarafindan azabin ertelendigine dair bir söz geçmemis olsaydi aralarinda mutlaka hüküm verilirdi. Kendilerinden sonra Kitab'a vâris kilinan kitap ehli de Kur'ân hakkinda bir süphe ve tereddüt içindedirler.

15- Ey Muhammed! Iste bunun için insanlari tevhide davet et ve sana emredildigi gibi dosdogru ol. Onlarin keyiflerine uyma ve de ki: "Ben Allah'in kitaptan indirdigine inandim ve bana aranizda adaleti gerçeklestirmem emredildi. Allah bizim de rabbimiz sizin de Rabbinizdir. Bizim yaptiklarimiz bize, sizin yaptiklariniz da size aittir. Sizinle bizim aramizda hiçbir tartismaya yer yoktur. Allah hepimizi biraraya toplayacaktir. Dönüs yalniz O'nadir.

16- Allah'in davetine uyulduktan sonra, hâlâ O'nun dini hakkinda mücadele edenlerin, getirdikleri deliller Rableri yaninda batildir. Onlarin üzerinde bir gazab ve kendileri için siddetli bir azab vardir.

17- Bu kitabi ve ölçüyü hakla indiren Allah'tir. Ne bilirsin, belki de kiyamet saati yakindir!

18- O'na inanmayanlar kiyametin çabuk gelmesini istiyorlar. Inananlar ise O'ndan korkarlar ve O'nun hak oldugunu bilirler. Iyi bilin ki, kiyamet saati hakkinda tartisanlar derin bir sapiklik içindedirler.

19- Allah kullarina çok lütufkârdir. Diledigine rizik verir. O çok kuvvetlidir, çok güçlüdür.

20- Her kim ahiret kazancini isterse, biz onun kazancini artiririz, her kim de dünya kazancini isterse ona da ondan veririz, ama onun ahirette hiçbir nasibi yoktur.

21- Yoksa onlarin, Allah'in dinde izin vermedigi seyi kendilerine mesru kilacak ortaklari mi vardir? Eger azabin ertelenmesine dair kesin yargi sözü olmasaydi, aralarinda hemen hüküm verilir, isleri bitirilirdi. Gerçekten zalimler için aci bir azab vardir.

22- Sen kiyamet günü kazandiklari seyin cezasi baslarina gelirken zalimlerin korkudan titrediklerini görürsün. Iman edip salih amel isleyenler ise cennet bahçelerindedirler. Rablerinin yaninda onlar için istedikleri her sey vardir. Iste büyük lütuf budur.

23- Iste Allah iman edip salih amel isleyen kullarini bununla müjdeler. Ey Muhammed! De ki: "Ben bu tebligime karsi sizden akrabalikta sevgiden baska hiçbir ücret istemiyorum." Her kim bir iyilik yaparsa biz onun iyiligini artiririz. Süphesiz ki Allah çok bagislayicidir, sükrün karsiligini verir.

24- Yoksa onlar, senin hakkinda: "Allah'a karsi yalan uydurdu." mu diyorlar? Eger Allah dilerse senin de kalbini mühürler; batili yok eder ve sözleriyle hakki gerçeklestirir. Süphesiz ki O kalplerde bulunan seyleri hakkiyla bilir.

25- Kullarinin tevbesini kabul eden, kötülükleri affeden ve sizin yaptiklarinizi bilen O'dur.

26- Allah iman edip, salih amel isleyenlerin tevbesini kabul eder, onlara lütfundan daha fazlasini verir. Kâfirler için ise siddetli bir azap vardir.

27- Eger Allah rizki kullarina bol bol verseydi, mutlaka yeryüzünde azginlik ederlerdi. Fakat O diledigini belli bir ölçüye göre indiriyor. Süphesiz ki O, kullarindan haberdardir, onlari hakkiyla görür.

28- Insanlar ümitlerini kestikten sonra yagmuru indiren ve rahmetini her tarafa yayan O'dur. Övülmeye layik olan gerçek dost O'dur.

29- Gökleri yeri ve her ikisinde yaydigi canlilari yaratmasi da Allah'in kudretinin delillerindendir. O'nun diledigi zaman onlari biraraya toplamaya da gücü yeter.

30- Basiniza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizle kazandiklariniz yüzündendir. Bununla beraber Allah yine de çogunu affeder.

31- Siz yeryüzünde (O'nu) aciz birakamazsiniz. Sizin Allah'tan baska bir dostunuz ve yardimciniz da yoktur.

32- Denizlerde yüce daglar gibi gemilerin yürümesi de O'nun kudretinin delillerindendir.

33- Eger O dilerse rüzgari durdurur da yelkenle giden gemiler denizin üzerinde duruverirler. Süphesiz ki bunda sabirli olan ve çok sükreden kimseler için nice ibretler vardir.

34- Yahut da Allah kazandiklari günahlar yüzünden onlari helâk eder ve birçogunu da bagislar.

35- Âyetlerimiz hakkinda mücadele edenler bilsinler ki kendileri için kaçacak bir yer yoktur.

36- Size verilen herhangi bir sey sadece dünya hayatinin geçici bir menfaatidir. Allah katinda bulunanlar ise iman edip sadece Rablerine güvenen kimseler için daha hayirli ve daha kalicidir.

37- O iman edenler, büyük günahlardan ve hayasizliktan kaçinirlar. Onlar öfkelendikleri zaman da kusurlari bagislarlar.

38- Onlar, Rablerinin davetini kabul ederler ve namazi dosdogru kilarlar. Onlarin isleri de kendi aralarinda bir istisare iledir. Kendilerine verdigimiz riziktan onlar Allah yolunda harcarlar.

39- Onlar, bir zulüm ve saldiriya ugradiklari zaman birbirleriyle yardimlasirlar.

40- Bir kötülügün cezasi yine onun gibi bir kötülüktür, ama kim affeder, bagislarsa onun mükafati Allah'a aittir. Süphesiz ki Allah, zalimleri sevmez.

41- Zulme ugradiktan sonra hakkini alan kimseye gelince, iste onlarin aleyhinde ceza vermek için herhangi bir yol yoktur.

42- Yol ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksiz yere taskinlik edenler aleyhinedir. Iste onlar için aci bir azap vardir.

43- Her kim de sabreder ve kusuru bagislarsa, iste bu elbette azmedilecek islerdendir.

44- Allah kimi saptirirsa artik bundan sonra onun için hiçbir dost yoktur. Sen, azabi gördüklerinde zalimlerin: "Acaba dönecek bir yol var midir?" dediklerini görürsün.

45- Sen, onlarin asagiliktan dolayi baslari öne egilmis, göz ucuyla gizli gizli etrafa bakarlarken atese sunulduklarini görürsün, iman edenler de: "Gerçekten zarara ugrayanlar hem kendilerine hem de ailelerine kiyamet günü yazik etmis olan kimselerdir." diyeceklerdir. Iyi bilin ki zalimler devamli bir azap içerisindedirler.

46- Onlarin Allah'tan baska kendilerine yardim edecek hiçbir dostlari yoktur. Allah kimi saptirirsa, artik onun için çikar bir yol yoktur.

47- Allah tarafindan, geri çevrilemeyecek kiyamet günü gelmeden önce, Rabbinizin davetine uyun, çünkü o gün, sizin için siginacak bir yer yoktur ve siz inkâr da edemezsiniz.

48- Ey Muhammed! Eger onlar yüz çevirirlerse bilsinler ki, biz seni onlarin üzerine bir bekçi olarak göndermedik. Sana düsen sadece tebligdir. Gerçekten biz insana tarafimizdan bir rahmet tattirirsak ona sevinir, ama elleriyle yaptiklari yüzünden kendilerine bir kötülük isabet ederse, o zaman görürsün ki insan çok nankördür.

49- Göklerin ve yerin hükümranligi yalniz Allah'a aittir. O diledigini yaratir, diledigine kiz çocuk, diledigine de erkek çocuk bahseder.

50- Yahut Allah onlari erkek ve kiz olmak üzere çift verir, diledigini de kisir yapar. Süphesiz ki O her seyi bilir. O'nun her seye gücü yeter.

51- Allah bir insanla ancak vahiy yoluyla veya perde arkasindan

konusur. Yahut da bir elçi gönderir de izniyle ona diledigini vahyeder. Süphesiz ki O çok yücedir, hüküm ve hikmet sahibidir.

52- Iste biz böylece sana da emrimizden Kur'ân'i vahyettik. Yoksa sen kitap nedir? Iman nedir? bilmiyordun. Fakat biz onu bir nur kildik. Onunla kullarimizdan diledigimizi dogru yola iletiyoruz. Süphesiz ki sen de insanlari dogru bir yola götürüyorsun.

53-Göklerde ve yerde bulunanlarin sahibi olan Allah'in yoluna götürüyorsun. Iyi bilin ki bütün isler sonunda yalniz Allah'a dönecektir.
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:27 AM   #96
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

TAHA

Bismillahirrahmanirrahim

1- Tâ, Hâ,

2- Ey Muhammed! Kur'ân'i sana sikintiya düsesin diye indirmedik.

3- Ancak Allah'tan korkan kimse için bir ögüt olarak (indirdik.)

4, Yeri ve yüce gökleri yaratanin katindan yavas yavas bir indirilisle (onu) indirdik.

5- O Rahmân (kudret ve hakimiyyetiyle) Ars'a hakim oldu.

6- Bütün göklerde olanlar, bütün yerdekiler, bu ikisinin arasinda ve topragin altida bulunanlar O'nundur.

7- Sen (Allah'a ettigin dua ve zikirle) sesini yükseltirsen (bilki Allah bundan mustagnîdir.). Çünkü O süphesiz gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir.

8- Allah O'dur ki, kendisinden baska hiçbir ilâh yoktur. En güzel isimler O'nundur.

9- (Habîbim!) Musa'nin (basindan geçen hayat) hikayesi sana geldi mi?

10- Hani o bir ates görmüstü de, ailesine: "Yerinizde durun, benim gözüme bir ates ilisti, belki size bir kor getiririm, yahut atesin yaninda bir yol gösterici bulurum" demisti.

11- Atese vardigi zaman söyle çagrildi: "Ey Musa!

12- "Ben süphesiz senin Rabbinim. Hemen ayakkabilarini çikar, çünkü sen kutsal bir vadi olan Tuvâ'dasin."

13- "Ben seni seçtim, simdi (sana) vahyolunacak seyleri dinle."

14- Süphesiz ben Allah'im, benden baska hiçbir ilâh yoktur. Onun için bana kulluk et ve beni anmak için namaz kil.

15- Çünkü kiyamet muhakkak gelecektir. Onun vaktini gizli tutuyorum ki, herkes yaptiginin karsiligini görsün.

16- Sakin kiyamete inanmayip, kendi heva ve hevesine uyan kimse seni, ona iman etmekten alikoymasin; sonra helak olursun.

17- Ey Musa! Sag elindeki nedir?

18- Musa dedi: "O benim asâm (degnegim) dir, ona dayanirim, onunla davarlarima yaprak silkerim ve onda baska hacetlerim (faydalanacagim seyler) de var"

19- Allah: "Ey Musa! onu (yere) birak"dedi.

20- Musa da onu birakti, bir de ne görsün! o bir yilan olmus kosuyor.

21- Allah buyurdu ki: "Tut onu, korkma; biz onu yine eski durumuna çevirecegiz"

22- "Bir de diger bir mucize olmak üzere elini koynuna koy ki, kusursuz olarak bembeyaz çiksin."

23- "Bunlari sana en büyük mucizelerimizden (bir kismini) gösterelim diye yaptik."

24- "Firavun'a git, çünkü o hakikaten azdi."

25- Musa dedi ki: "Ey Rabbim! Benim gögsüme genislik ver,

26- Isimi kolaylastir,

27- Dilimden dügümü çöz

28- Ki, sözümü iyi anlasinlar.

29- Bir de bana ailemden bir vezir ver.

30- Kardesim Harun'u (ver).

31- Onunla arkami kuvvetlendir.

32- (Elçilik) isimde onu bana ortak et.

33- Ki seni çok tesbih edelim.

34- Seni çok analim.

35- Süphe yok ki sen bizi görüp duruyorsun."

36- Allah buyurdu: "Ey Musa! Diledigin (seyler) sana verildi."

37- "And olsun biz, sana diger bir defa daha ihsan etmistik"

38- Hani bir vakit ilham edilmesi gereken (ancak ilham ile bilinebilen) su ilhami annene verdik:

39- "Onu (Musa'yi) tabut içine koy da denize birak. Deniz de onu sahile atsin. Onu hem bana düsman, hem ona düsman olan biri alsin." Bir de benim gözetimim altinda yetistirilmen için, üzerine katimdan bir sevgi birakmistim. (Ey Musa!)

40- Hani kiz kardesin (Firavun'un sarayina) giderek: "Ona bakacak birini size buluvereyim mi? diyordu. Böylece seni tekrar annene verdik ki, gözü aydin olsun da kederlenmesin. Hem sen, bir adam öldürdün de seni gamdan kurtardik. Seni çesitli musibetlerle imtihan ettik. Bu sebeple yillarca Medyen halki içinde kaldin. Sonra ey Musa! Belli bir çaga (peygamberlik görevini yüklenecek bir yasa) geldin.

41- Ben, seni kendime (peygamber) seçtim.

42- Sen kardesinle birlikte mucizelerimle git. Ikiniz de beni anmakta gevseklik etmeyin.

43- Firavun'a gidin, çünkü o gerçekten azdi.

44- Varin da ona yumusak söz söyleyin; olur ki, ögüt dinler, yahut korkar.

45- (Musa ile Harun) "Rabbimiz! Onun bize kötülük yapmasindan veya azginligini artirmasindan korkariz" dediler.

46- Allah buyurdu ki: "Korkmayin, zira ben sizinle beraberim, isitir ve görürüm."

47- Hemen gidin de Firavun'a deyin ki: "Biz Rabbinin (sana gönderilen) elçileriyiz. Artik Israilogullari'ni bizimle gönder, onlara azab etme; biz sana Rabbinden bir mucize ile geldik. Selam dogru yolda gidenleredir."

48- "Bize kesin olarak vahyolundu ki, azab süphesiz (gerçegi) inkâr edip ona sirt çevirenleredir."

49- Firavun: "Ey Musa! Sizin Rabbiniz kimdir?" dedi.

50- Musa: "Bizim Rabbimiz her seye seklini veren, sonra da yolunu gösterendir." dedi.

51- Firavun : "Öyleyse geçmis asirlar (daki insanlar)in durumu nedir?" dedi.

52- Musa dedi ki: "Onlarin bilgisi Rabbimin katinda bir kitapta (yazili)dir. Rabbim yanlis yapmaz ve unutmaz."

53- "Yeryüzünü sizin için bir dösek yapan, oradan sizin için yollar açan ve gökten bir su indiren O'dur." Iste biz o su ile türlü türlü bitkilerden çiftler çikardik.

54- Hem siz yiyin, hem de hayvanlarinizi otlatin. Akil sahibleri için bunda nice ibretler vardir!

55- Sizi yerden (topraktan) yarattik, yine (ölümünüzden sonra) ona döndürecegiz. Hem de ondan sizi bir kere daha çikaracagiz.

56- And olsun ki, biz, Firavun'a mucizelerimizin hepsini gösterdik. Böyle iken o yine onlari yalan sayip kabulden çekindi.

57- (Firavun Musa'ya söyle) dedi: "Ey Musa! Sen sihrinle bizi yerimizden çikarmak için mi geldin bize?"

58- "O halde biz de senin sihrin gibi bir sihirle sana gelecegiz (karsina çikacagiz); simdi bizimle senin aranda bir vakit ve bir bulusma yeri tayin et ki; ne senin, ne bizim caymayacagimiz uygun bir yer olsun."

59- Musa: "Sizinle bulusma zamani, süs (bayrami) günü ve insanlarin toplanacagi kusluk vaktidir." dedi.

60- Bunun üzerine Firavun döndü gitti ve bütün hile vasitalarini topladiktan sonra geldi.

61- Musa onlara dedi ki: "Yaziklar olsun size! Allah'a yalan uydur

mayin. Sonra bir azab ile kökünüzü keser. Gerçekten (Allah'a) iftira eden hüsrana ugramistir."

62- Sihirbazlar aralarinda islerini tartistilar ve konusmalarini gizli tuttular

63- (Sihirbazlar daha sonra Musa ve Harun'u göstererek söyle) dediler: "Bu ikisi muhakkak sihirbazdir; büyüleriyle sizi yurdunuzdan çikarmak ve de örnek dininizi yok etmek istiyorlar."

64- "Onun için bütün tuzaklarinizi bir araya getirin, sonra hep bir sira halinde gelin. Bugün üstün gelen muhakkak zafer kazanmistir."

65- Sihirbazlar: "Ey Musa! Ya sen at, yahud ilk atan biz olalim" dediler.

66- Musa dedi ki: "Hayir, siz atin." Bir de ne görsün! Onlarin ipleri ve degnekleri, yaptiklari sihirden ötürü kendisine sanki yürüyorlarmis gibi geldi.

67- Bu yüzden Musa içinde bir korku hissetti.

68- Biz dedik ki: "Korkma, çünkü sen muhakkak üstünsün (galib geleceksin) "

69- "Sag elindekini ativer, o, onlarin yaptiklarini yutar. Çünkü onlarin yaptiklari ancak bir büyücü tuzagidir. Büyücü ise, her nerede olursa olsun basariya ulasamaz."

70- Sonunda bütün sihirbazlar secdeye kapandilar, "Musa ile Harun'un Rabbine iman ettik" dediler.

71- Firavun: "Ben size izin vermeden mi ona iman ettiniz? O, muhakkak size sihir ögreten büyügünüzdür. And olsun ki, ellerinizi ve ayaklarinizi çaprazlama kesecegim ve muhakkak sizi hurma dallarina asacagim. Böylece hangimizin azabinin daha siddetli ve devamli oldugunu bileceksiniz" dedi.

72- (Iman eden sihirbazlar söyle) dediler: "Bize gelen bu açik mucizeler ve bizi yaratana karsi, asla seni tercih edemeyiz. Ne hüküm vereceksen ver. Sen, ancak bu dünya hayatina hükmedebilirsin."

73- "Dogrusu biz hem günahlarimiza, hem bizi zorladigin sihre karsi, bizi bagislasin diye, Rabbimize iman ettik. Allah (sevabça senden) daha hayirli ve (azab verme bakimindan da) daha devamlidir."

74- Her kim Rabbine suçlu olarak varirsa, süphesiz ki ona cehennem vardir. Orada ne ölür, ne de dirilir.

75- Kim de ona bir mümin olarak salih ameller islemis oldugu halde varirsa, iste onlara en yüksek dereceler vardir.

76- Adn cennetleri vardir ki, altlarindan irmaklar akar, onlar, orada ebedî olarak kalacaklardir. Ve iste bu, (küfür ve isyandan) arinanlarin mükafatidir.

Meâl-i Serifi

77- Gerçekten Musa'ya söyle vahyettik: "Kullarimla geceleyin yürü (Misir'dan çik) de (asâni vurarak) onlara denizde kuru bir yol aç; (artik firavun tarafindan) yetisilmekten korkmazsin ve (bogulmaktan) endise de etmezsin."

78- Firavun ordulariyla hemen onlari takip etti, denizden kendilerini sariveren (korkunç bogulma) sariverdi

79- Böylece Firavun kavmini yanlis yola sürükledi ve dogru yola götürmedi.

80- Ey Israilogullari! Sizleri düsmaninizdan kurtardik ve Tûr daginin sag yaninda size söz verdik, üzerinize de kudret helvasi ve bildircin indirdik.

81- Size verdigimiz riziklarin en temizlerinden yiyin ve bunda taskinlik etmeyin, sonra üzerinize gazabim iner. Kimin üzerine de gazabim inerse, muhakkak o mahvolur.

82- Bununla beraber, süphe yok ki ben, tevbe eden, iman edip salih amel isleyen, sonra da hak yolda sebat gösteren kimse için çok bagislayiciyim.

83- "Ey Musa! Seni kavminden (ayirip) daha çabuk (gelmeye) sevkeden nedir?" (dedik.)

84- Musa: "Onlar benim izimdeler (arkamdan beni takip edip geliyorlar). Ben sana acele ettim (geldim) ki, hosnud olasin" dedi.

85- Allah: "Dogrusu biz senden sonra kavmini imtihan ettik. Sâmirî onlari saptirdi" dedi.

86- Hemen Musa öfkeli ve üzgün olarak kavmine döndü (onlara söyle)

dedi: "Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaad ile söz vermedi mi? Size bu süre mi çok uzun geldi, yoksa Rabbinizden size bir gazab inmesini arzu ettiniz de mi, bana olan vaadinizden caydiniz?"

87- Onlar dediler ki: "Biz sana verdigimiz sözden, kendiligimizden caymadik. Fakat biz o (Kibtî) kavminin süs esyasindan bir takim agirliklar yüklenmistik. Onlari (atese) attik. Sâmirî de (kendi mücevheratini) böylece atmisti."

88- Nihayet Sâmirî onlara bögüren bir buzagi heykeli ortaya çikardi. Bunun üzerine Sâmirî ve adamlari: "Iste sizin de, Musa'nin da ilâhi budur, ama o unuttu" dediler.

89- Onlar görmüyorlar miydi ki, o buzagi, kendilerine hiçbir sözle karsilik veremiyor; onlara ne bir zarar, ne de bir yarar vermeye sahip bulunamiyordu.

90- And olsun ki Harun daha önce onlara: "Ey kavmim! Siz bununla (buzagi ile) imtihana çekildiniz. Sizin gerçek Rabbiniz Rahmân'dir. Gelin bana uyun ve emrime itaat edin" demisti.

91- Onlar (cevap olarak söyle) demislerdi: "Musa bize dönüp gelinceye kadar, biz ona tapmaya elbette devam edecegiz."

92- (Musa gelince kardesine söyle) dedi: "Ey Harun! bunlarin sapikliga düstügünü gördügün vakit, seni engelleyen ne oldu?"

93- "(Neden) benim yolumu takip etmedin, benim emrime karsi mi geldin?"

94- Harun: "Ey anamin oglu! Sakalimi ve basimi (saçimi) tutma. Ben senin 'Israilogullari arasinda ayrilik çikardin, sözüme bakmadin' diyeceginden korktum." dedi.

95- (Hz. Musa bu defa Sâmirî'ye dönerek) "Ey Sâmirî! Senin bu yaptigin nedir?" dedi.

96- Sâmirî: "Onlarin görmedikleri bir sey gördüm: (Sana gelen) ilâhî elçinin (Cebrail'in) izinden bir avuç (toprak) aldim ve onu (erimis mücevheratin içine) attim. Bunu, bana böylece nefsim hos gösterdi" dedi.

97- (Musa ona söyle) dedi: "Haydi çekil git. Artik senin için hayat boyunca, 'benimle temas yok' diye söylemen var (bir vahsi gibi yapayalniz yasamaga mahkum olacaksin). Hem senin için asla kaçamayacagin bir ceza daha vardir. Bir de ibadet edip durdugun ilâhina bak; elbette biz onu yakacagiz, sonra da kül edip muhakkak onu denize savuracagiz."

98- Sizin ilâhiniz, ancak kendisinden baska hiçbir ilâh bulunmayan Allah'dir. Onun ilmi her seyi kusatmistir.

99- (Ey Muhammed!) Sana geçmisin haberlerinden bir kismini böylece anlatiyoruz. Süphe yok ki, sana katimizdan bir zikir (düsünüp kendisinden ibret alinacak bir kitab) verdik.

100- Kim ondan yüz çevirirse, süphesiz o, kiyamet günü bir günah yüklenecektir.

101- Devamli o azabin altinda kalacaklar. Kiyamet günü onlar için, bu ne fena bir yüktür!

102- Sûr'a üfürülecegi gün ki biz suçlulari o gün, (gözleri korkudan) gögermis olarak mahserde toplayacagiz.

103- "Siz dünyada sadece on(gün) kaldiniz" diye kendi aralarinda gizli gizli konusurlar.

104- Aralarinda ne konusacaklarini biz çok iyi biliriz. Görüsü en üstün olan: "Ancak bir gün kaldiniz" diyecektir.

105- (Ey Muhammed!) Sana daglar(in kiyametteki durumunu) sorarlar, de ki: "Rabbim onlari ufalayip savuracak."

106- "Böylece yerlerini dümdüz bos bir halde birakacak."

107- "Orada ne bir çukur, ne de bir tümsek göreceksin."

108- O gün, hiçbir tarafa sapmadan o davetçiye (Sûr'a üfleyenin çagrisina) uyarlar. Öyleki, Rahmân'in heybetinden sesler kisilmistir. Artik bir fisiltidan baska hiçbir sey isitemezsin.

109- O gün, Rahmân'in kendisine izin verdigi ve sözünden hosnud oldugu kimselerden baskasinin sefaati fayda vermez.

110- Allah, onlarin geleceklerini de, geçmislerini de bilir. Onlar ise O'nu ilmen kavrayamazlar.

111- Bütün yüzler, diri ve bütün yarattiklarini gözetip duran Allah'a bas egmistir. Bir zulüm yüklenen gerçekten hüsrana ugramistir.

112- Her kim de mümin olarak salih amelleri islerse, artik o, ne bir haksizliktan ve ne de çignenmekden korkar.

113- Iste böylece biz onu Arapça bir Kur'ân olarak indirdik. Onda tehditlerden nice türlüsünü tekrar tekrar açikladik ki belki sakinirlar, yahut onlara bir ibret ve uyanis verir.

114- Hükmü her yerde geçerli gerçek hükümdar olan Allah yücedir. (Ey Muhammed!) Kur'ân sana vahyedilirken, vahiy bitmeden önce (unutma korkusu ile) Kur'ân'i okumada acele etme; "Rabbim! benim ilmimi artir" de.

115- Dogrusu bundan önce Âdem'e (bu agaçtan yeme diye) emrettik, fakat unuttu ve biz onda bir azim (bir kararlilik) bulmadik.

116- Bir vakit meleklere: "Âdem(e hürmet) için secde edin" demistik; Iblis'ten baska hepsi secde etmis, o çekinmisti.

117- Biz de (Âdem'e) söyle demistik: "Ey Âdem! Süphesiz bu (Iblis) sana ve esine düsmandir. Sakin sizi cennetten çikarmasin, sonra bedbaht olursun (sikinti çeker, perisan olursun)."

118- "Dogrusu senin acikmaman ve çiplak kalmaman (ancak) cennettedir. "

119- Ve sen orada ne susarsin, ne de günesin sicaginda kalirsin"

120- Nihayet seytan ona vesvese verdi. Söyle dedi: "Ey Âdem! Sana sonsuzluk agacini ve çökmesi olmayan bir saltanati göstereyim mi?"

121- Bunun üzerine ikisi de o agaçtan yediler. Hemen ayip yerleri kendilerine açilip görünüverdi. Ve üzerlerine cennet yapragindan örtüp yamamaya basladilar. Âdem Rabbinin emrinden çikti da sasirdi.

122- Sonra Rabbi, onu seçti de tevbesini kabul buyurdu ve ona dogru yolu gösterdi.

123- Allah (onlara) söyle dedi: "Birbirinize düsman olmak üzere hepiniz oradan (cennetten) inin. Artik benden size bir hidayet (kitab) geldigi zaman, kim benim hidayetime uyarsa iste o, sapikliga düsmez ve (ahirette) zahmet çekmez.

124- Her kim de benim zikrimden (Kur'ân'dan) yüz çevirirse, (bilsin ki) ona dar bir geçim vardir ve onu kiyamet günü kör olarak hasrederiz.

125- (O zaman Kur'ândan yüz çeviren kimse) "Rabbim! beni niçin kör olarak hasrettin, oysa ben gören bir kimseydim" der.

126- Allah: "Böyledir, sana âyetlerimiz gelmisti de onlari sen unutmustun, bugün de öylece unutulursun" der.

127- Iste haddi asanlari, Rabbinin âyetlerine inanmayanlari biz böyle cezalandiririz. Ve muhakkak ki ahiret azabi (dünya azabindan) daha siddetli ve daha devamlidir.

128- Onlari, yerlerinde gezip durduklari su kendilerinden önce yok ettigimiz bunca nesiller(in o korkunç akibeti) dogru yola sevk etmedi mi? Dogrusu bunda ibret alacak akli olanlar için nice deliller vardir.

129- Eger Rabbinin verdigi bir hüküm ve tayin ettigi bir süre olmasaydi, hemen azaba ugrarlardi.

130- O halde, dediklerine sabret; günesin dogmasindan önce ve batmasindan önce Rabbini hamd ile tesbih et. Gecenin bir kisim vakitlerinde ve gündüzün etrafinda da tesbih et ki hosnudluga eresin.

131- Kâfirlerden bir kismina, onlari sinamak için dünya hayatinin zineti olarak verdigimiz ve onunla kendilerini geçindirdigimiz seye (mal ve saltanata) sakin ragbetle bakma. Rabbinin (ahiretteki) rizki daha hayirli ve daha devamlidir.

132- (Ey Muhammed!) Ehline namaz kilmalarini emret, kendin de ona sabirla devam et. Biz senden bir rizik istemiyoruz. Seni biz riziklandiririz. Güzel akibet takva sahiplerinindir.

133- (Inkâr edenler): "Rabbinden bize bir mucize getirse ya" dediler. Onlara önceki kitablarda olan apaçik deliller gelmedi mi?

134- Eger biz, onlari bundan (peygamber veya Kur'ân'dan) önce bir azab ile yok etseydik, muhakkak "Ey Rabbimiz! bize bir peygamber gönderseydin de, alçak ve rezil olmadan önce âyetlerine uysaydik, olmaz miydi?" diyeceklerdi.

135- De ki: "Hepimiz beklemekteyiz, siz de bekleyedurun. Süphesiz düz yolun sahiplerinin kimler oldugunu ve kimlerin dogru yolda bulundugunu yakinda bileceksiniz.
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:28 AM   #97
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

TAHRİM

Bismillahirrahmanirrahim

1- Ey Peygamber! Eslerinin rizasini arayarak Allah'in sana helâl kildigi seyi niçin sen kendine haram ediyorsun? Allah çok bagislayan çok esirgeyendir.

2- Allah size yeminlerinizi çözmeyi mesrû kilmistir. Allah sizin sahibinizdir. O bilendir, hikmetle yönetendir.

3- Peygamber, eslerinden birine gizlice bir söz söylemisti. Fakat esi, o sözü baskalarina haber verip Allah da bunu Peygamber'e açiklayinca, Peygamber (esine) bir kismini bildirmis bir kismindan da vazgeçmisti. Peygamber bunu ona haber verince esi: "Bunu sana kim söyledi?" dedi. Peygamber "Bilen, her seyden haberi olan Allah bana söyledi." dedi.

4- Eger ikiniz de Allah'a tevbe ederseniz ne iyi, çünkü kalpleriniz egildi. Ve eger Peygamber'e karsi birbirinize arka olursaniz (bilin ki) onun dostu ve yardimcisi Allah, Cibrîl ve müminlerin iyileridir. Bunun ardindan melekler de ona arkadir.

5- Eger o sizi bosarsa belki de Rabbi ona, sizden daha hayirli, kendisini Allah'a teslim eden, inanan, gönülden itaat eden, tevbe eden, oruç tutan dul ve bakire esler verir.

6- Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi bir atesten koruyun ki onun yakiti insanlar ve taslardir. Onun basinda gayet kati, siddetli, Allah'in kendilerine buyurduguna karsi gelmeyen ve emredildikleri seyi yapan melekler vardir.

7- (Inkâr edenlere): "Ey kâfirler! Bugün özür dilemeyin. Siz ancak islediklerinizin cezasini çekeceksiniz." (denilir.)

8- Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah'a dönün. Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter, Peygamber'i ve onunla birlikte iman edenleri utandirmayacagi günde Allah sizi, içlerinden irmaklar akan cennetlere sokar. Çünkü onlarin nurlari, önlerinde ve yanlarinda kosar da, "Ey Rabbimiz! Nurumuzu tamamla, bizi bagisla, çünkü sen her seye kâdirsin." derler.

9- Ey Peygamber! Kâfirler ve münafiklarla savas, onlara karsi sert davran. Onlarin varacagi yer cehennemdir. O gidilecek yer, ne de kötüdür!

10- Allah, inkâr edenlere, Nuh'un karisi ile Lut'un karisini misal verdi. Bu ikisi, kullarimizdan iki salih kulun (nikahi) altinda idiler, onlara hiyanet ettiler. (Kocalari,) Allah'tan hiçbir seyi onlardan savamadi. (Onlara): "Haydi girenlerle birlikte siz de atese girin!" denildi.

11- Allah, inananlara da Firavun'un karisini örnek gösterdi. O söyle demisti: "Rabbim! Bana yaninda cennetin içinde bir ev yap, beni Firavun'dan ve onun (kötü) isinden kurtar. Ve beni su zalim toplumdan kurtar!"

12-Irzini korumus olan, Imrân kizi Meryem'i de Allah örnek gösterdi. Biz, ona ruhumuzdan üfledik ve Rabbinin sözlerini ve kitaplarini tasdik etti. O, gönülden itaat edenlerdendi.
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:28 AM   #98
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

TALAK

Bismillahirrahmanirrahim

1- Ey Peygamber! Kadinlari bosamak istediginiz zaman onlari iddetleri içinde bosayin ve iddeti de sayin. Rabbiniz Allah'tan korkun. Apaçik bir hayasizlik yapmalari hali bir yana, onlari evlerinden çikarmayin, kendileri de çikmasinlar. Bunlar Allah'in sinirlaridir. Kim Allah'in sinirlarini asarsa, süphesiz kendine zulmetmis olur. Bilmezsin, olur ki Allah, bundan sonra bir durum ortaya çikariverir.

2- Sürelerinin sonuna vardiklarinda onlari güzelce tutun, yahut güzellikle onlardan ayrilin. Içinizden adalet sahibi iki kisiyi sahit tutun. Sahidligi Allah için yapin. Iste Allah'a ve son güne inanan kimseye ögütlenen budur. Kim Allah'tan korkarsa Allah ona bir çikis yolu yaratir.

3- Ve onu ummadigi yerden riziklandirir. Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter. Allah, emrini yerine getirendir. Allah her sey için bir ölçü koymustur.

4- Kadinlariniz içinden âdetten kesilmis olanlarla, henüz âdetini görmemis bulunanlardan eger süphe ederseniz (iddetlerinin nasil olacaginda tereddüt ederseniz), onlarin bekleme süresi üç aydir. Gebe olanlarin bekleme süresi ise, yüklerini birakmalari, dogum yapmalaridir. Kim Allah'tan korkarsa, Allah ona isinde bir kolaylik verir.

5- Bu, Allah'in size indirdigi buyrugudur. Kim Allah'tan korkarsa Allah onun kötülüklerini örter ve onun mükafatini büyütür.

6- O kadinlari, gücünüz ölçüsünde oturdugunuz yerin bir bölümünde oturtun ve onlari sikistirmak için kendilerine zarar vermeye kalkismayin. Sayet gebe iseler, yüklerini birakincaya kadar onlari besleyin. Sonra sizin için emzirirlerse ücretlerini verin ve aranizda güzellikle konusup danisin. Güçlük çekerseniz çocugu, baska bir kadin emzirecektir.

7- Eli genis olan genisligine göre nafaka versin. Rizki kisilmis bulunan da Allah'in kendisine verdiginden versin. Allah bir kisiye ne vermisse ancak onu teklif eder. Allah bir güçlükten sonra bir kolaylik yaratacaktir.

8- Nice kent var ki Rablerinin ve O'nun elçilerinin emrine baskaldirdi, biz de onlari çetin bir hesaba çektik ve onlara görülmemis sekilde azab ettik.

9- Islerinin vebalini tattilar. Islerinin sonucu tam bir hüsran olmustur.

10- Allah onlara siddetli bir azap hazirlamistir. O halde ey inanan akl-i selim sahipleri! Allah'tan korkun, Allah size bir uyarici gönderdi.

11- Size Allah'in açik açik âyetlerini okuyan bir elçi (gönderdi) ki inanip faydali isler yapanlari, karanliklardan aydinliga çikarsin. Kim Allah'a inanir ve yararli is yaparsa (Allah) onu, altlarindan irmaklar akan, içinde ebedi kalacaklari cennetlere sokar. Allah ona gerçekten ne güzel rizik vermistir.

12-Allah O'dur ki yedi gögü ve yerden de onlar kadarini yaratti. Emir bunlar arasinda iner ki Allah'in her seye kâdir oldugunu ve Allah'in bilgisinin, her seyi kusattigini bilesiniz.
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:28 AM   #99
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

TARIK

Bismillahirrahmanirrahim

1- Andolsun o göge ve Târik'a,

2- Târik nedir, bildin mi?

3- O, karanligi delen yildizdir.

4- Hiçbir nefis yoktur ki basinda bir denetleyici bulunmasin.

5- Onun için insan neden yaratildigina bir baksin.

6- Atilan bir sudan yaratildi.

7- O su, erkegin sulbü ile kadinin gögüs kemikleri arasindan çikar.

8- Elbette Allah'in onu döndürmeye gücü yeter.

9- O gün bütün sirlar yoklanip, meydana çikarilir.

10- Insanin o gün ne bir gücü vardir, ne de bir yardimcisi.

11- Andolsun o dönüslü göge,

12- O yarilip çatlayan yere,

13. Kuskusuz Kur'ân, ayirici bir sözdür.

14. O asla bir saka degildir.

15. Haberin olsun ki, kâfirler hep hile kuruyorlar.

16. Ben de hilelerine karsilik veririm.

17. Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tani
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 05-01-2010, 01:28 AM   #100
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Aug 2005
Nerden: ManisA
Yaş: 38
Mesajlari: 7,071
Teşekkür Etme: 5
Teşekkür Edilme: 16
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 4
Rep Power: 3457
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen

TEGABUN

Bismillahirrahmanirrahim

1- Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'i tesbih eder. Mülk O'nundur, hamd O'nadir. Her seye gücü yeten O'dur.

2- Sizi O yaratti. Kiminiz kâfirdir, kiminiz mümin. Allah yaptiklarinizi görmektedir.

3- Zira gökleri ve yeri hak ile yaratti. Sizi sekillendirdi ve sekillerinizi de güzel yapti. Dönüs ancak O'nadir.

4- Göklerde ve yerde olanlari, gizlediginiz ve açiga vurdugunuz seyleri bilir. Allah, gögüslerin özünü bilir.

5- Önceden inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? (Onlar) islerinin vebalini tattilar ve onlar için aci bir azap vardir.

6- Böyledir, çünkü onlara peygamberleri, açik deliller getirirlerdi, fakat onlar: "Bir insan mi bize yol gösterecek?" dediler ve yüz çevirdiler. Allah da muhtaç olmadigini gösterdi. Allah zengindir, övülmeye lâyiktir.

7- Inkâr edenler, katiyyen diriltilmeyeceklerini sandilar. De ki: "Hayir! Rabbim hakki için mutlaka diriltileceksiniz, sonra yaptiklariniz size haber verilecektir. Bu, Allah'a göre kolaydir".

8- Artik Allah'a, Resulüne ve indirdigimiz nura (Kur'ân'a) inanin. Allah yaptiklarinizdan haberdardir.

9- Toplanma günü için sizi topladigi zaman var ya, iste o gün, kimin aldandiginin açiga çikacagi aldanma günüdür. Kim Allah'a inanir ve yararli is yaparsa, Allah onun kötülüklerini örter ve onu, içinde ebedi kalacaklari, altlarindan irmaklar akan cennetlere sokar. Iste büyük kurtulus budur.

10- Inkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, iste onlar cehennem ehlidirler. Orada ebedi kalacaklardir. Ne kötü gidilecek yerdir orasi!

11- Allah'in izni olmayinca hiç bir musibet isabet etmez. Kim Allah'a inanirsa, Allah onun kalbini dogruya götürür. Allah her seyi bilendir.

12- Allah'a itaat edin, Peygamber'e de itaat edin. Yüz çevirirseniz bilin ki, elçimize düsen apaçik bir duyurmadir.

13- Allah ki O'ndan baska tanri yoktur. Müminler Allah'a dayansinlar.

14- Ey iman edenler! Eslerinizden ve çocuklarinizdan size düsman olanlar da vardir. Onlardan sakinin. Ama affeder, kusurlarini baslarina kakmaz, hos görür ve bagislarsaniz, bilin ki Allah çok bagislayan çok merhamet edendir.

15- Dogrusu mallariniz ve çocuklariniz sizin için bir imtihandir. Büyük mükafat ise Allah'in yanindadir.

16- O halde gücünüzün yettigi kadar Allah'tan korkun, dinleyin, itaat edin, kendi iyiliginize olarak harcayin. Kim nefsinin cimriliginden korunursa iste onlar kurtulusa erenlerdir.

17- Eger Allah'a güzel bir borç verirseniz, Allah onu sizin için kat kat yapar ve sizi bagislar. Allah çok mükafat verendir, halimdir.

18-Görünmeyeni ve görüneni bilendir. Üstündür, hikmet sahibidir
styla45 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
CevaplaCevapla


Bu Konudaki Online üyeler: 3 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 3)
 

Mesaj kurallari
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Acik
[IMG] kodlarAcik
HTML kodlari Kapali


Saat Dururmu GMT +3. Şimdiki Zaman 10:51 AM.

Powered by vBulletin Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.