Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Buğulu Gözler

Kov, şu yüzündeki hüzünlerini,
Buğulu gözlerle gülümse, bana.
Kahve gözlerimde senin yerini,
Senden başka kimse almaz, de bana.

Sevda yollarında yiğitsin, yiğit,
Dağıt, yüzündeki bulutu dağıt.
Pembe dudağından silinsin ağıt,
Buğulu gözlerle gülümse bana.

Yaşama umudun olurum,senin.
Ömrümce yanında kalırım, senin.
Ne zorluğu var ki,gülümsemenin?
Buğulu gözlerle gülümse bana.

Bir kez daha inan, sevildiğine.
Kahve gözlerinin gözbebeğine,
Benden başka hayal girmesin, yine,
Buğulu gözlerle gülümse bana.

Sevgidir yaşamak,sevdadır ödül.
Sil şu gözündeki yaşlarını, sil.
Gözlerime bak da, kahkahayla gül,
Buğulu gözlerle gülümse bana.

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Bulutlar

Ne zaman yüzünde gölgeler görsem,
Gönlüm deli olur, yüreğim sersem.
Hayale kapılsam, hayıra yorsam,
Gönlümün ufkundan doğar bulutlar......

Gözün gönlümdeki yarayı kaşır,
Yüzlerin en derin gizemi taşır,
Ne zaman üzülsen bana ulaşır,
Hüzüne dönüşür, ağar bulutlar.

Sanma ki, bu gönül unutur, anmaz,
Sevmese bu kadar derinden yanmaz.
Güneş doğsa bile öfkesi dinmez,
Sağanağa döner, yağar bulutlar.

Sen mutlu olunca güneşi yakar,
Özlem çiçeğini çöllere döker,
Sevda sisi olur, gönlüme çöker,
Başını yerlere eğer bulutlar.

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Bulutun Gözyaşları

Bugün bir buluta, yazdım adını,
Bir gül resmi çizdim, görmesi için.
Görünce kırarak, kör inadını,
Eliyle öpücük vermesi için.

Bulutun ucuna, bir kolye taktım,
Kalbimi resmedip, üstüne çaktım.
Sevdamı mum yaptım, yanına yaktım,
Gece ulaşırsa, görmesi için.

Farzet ki, o bulut yanına erse,
Başını kaldırıp, kalbimi görse,
Sevgiden saymaz da, çeker giderse,
Yaşlar damlayacak, durması için.

Ya bir de bulutu, görürse eğer,
Eliyle öpücük, verirse eğer,
Gitmekten vazgeçer, durursa eğer,
Kendimi gönderdim, sarması için.

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Bülbül Gönüller

Gönlümüz gizemli, şen bahçelerde,
Güvercinler gibi uçuşmaktalar.
Her akşam güneşin battığı yerde,
İki melek gibi buluşmaktalar.

Özlemle yanarak, her seferinde,
Sevda denizinin derinlerinde,
Duygu ormanının en sık yerinde,
İki yunus gibi buluşmaktalar.

Uzak yaşamanın hasreti bende,
Her sabah, umutla başlayan günde,
Tomurcuk goncalar, güller üstünde,
Türküler söyleyip, gülüşmekteler.

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Büyü

Gizem var, büyü var, ondaki seste,
İlahi bir sazla yapılmış beste,
Dökülür ağzından, birer nefeste,
Her sözü bir büyü, her sözü bir sır.

Okşayan bakışı yüzümde gezer,
Gezerken içimden geçeni sezer,
İki sandal gibi gönlümde yüzer,
Her gözü bir büyü, her gözü bir sır.

Alnını örterken saçının ucu,
Kaşları her iki yüzünün tacı,
Sevdamda mutluluk, sevdamda acı,
Her yüzü bir büyü, her yüzü bir sır...

28.06.2004

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Büyülü Yol

Sevda tepesinde dumanlar tüter,
Dumanın altında yüreğim yatar.
Günler gelir, geçer, mevsimler biter,
Gönül kapısını arala artık.

Bahçem çöl yangını, kuşlar uçmuyor.
Özlem yağmuruyla çiçek açmıyor,
Sen suskun kaldıkça günler geçmiyor,
Sevda sözlerini sırala artık.

Araya diktiğin sır duvarınnı,
Kaldırıp sevdanın gizini tanı.
Peşimdeki hüzün canavarını,
Kahve bakışınla yarala artık.

Bırak şu inadı, sevdaya gel de,
El ele gidelim, büyülü yolda.
Gönül kalemini eline al da,
Bahtımdan gamları karala artık.

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Cahil

Her ne yana baksam, güzellik yağar,
İnsanların hepsi bilgili, ehil...
Hangi akla sorsam, bin güneş doğar,
Bir tek ben kalmışım, yabani, cahil.

O hayır sahibi, akıl verirken,
Treni kaçırmış, geç kalmışım ben.
Hayat okulundan kaydı silinen,
Bir tek ben kalmışım, acemi, cahil.

Ne sevmeyi bildim, ne yaşamayı.
Paçayı sıvadım, görmeden çayı.
Boş yere eskittim, koca kafayı,
Bir tek ben kalmışım, acemi, cahil.

Köpüklü dalgayım, aşk denizinde,
Beni geri salar, çarptığım sahil.
Bir ömrü harcadım, mürşit izinde,
Bir tek ben kalmışım, acemi, cahil.

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Can Gülü

Bir yağmur ol, gönlümün,
Kararmış göklerinde.
Bir yağmur ki, damlası,
Yüreğinin şeklinde...
Yağ da, ıslat güzelim,
Islat beni ömrümce.
Hiç dinmesin bu yağmur,
Ne gündüz, ne de gece...

Bir rüzgar ol, gönlümün,
Durgun bahçelerinde,
Es güzelim, çılgın es,
Eserken çıkan her ses,
Seviyorum ben, desin.
Varsın, yıksın her yeri,
''Hepsi sevgimden,'' desin...

Bir güneş ol, gönlümün,
Ömürlük gecesine.
Bu umutsuz sevdanın,
Düğüm bilmecesine,
Işığınla yol göster.
Diken batan gönlümün,
Gözlerine gül göster.

Bulut olma, sis ol sen,
Sevdamın göllerinden,
Buğu buğu yüksel de,
Gönlümün içine dol.
Kollarını aç, gel de,
Sevgilim, can gülüm ol...

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Can Suyu

Yüreğin en derin sevgiyle besli,
Ben bir Kerem oldum, sen de bir Aslı,
Türlü çiçeklerle, güllerle süslü,
Irmak kenarında köye benzersin.

Öyle bir denizsin, sevgiyle coşan,
Sevgi dalgaları başımdan aşan,
Sevda gemisinin gölgesi düşen,
Mavi, duru, berrak koya benzersin.

Hüznümü gömmeye kuyu eştiren,
Buğu gözleriyle yara deştiren,
Gönül kanserimi iyileştiren,
Damlası bulunmaz çaya benzersin.

Seni okuyorum, kitap yerine,
Binbir sayfa sığar, hecelerine.
Ruhumun karanlık *******ine,
Büyüler gönderen aya benzersin.

İstediğin kadar sitem et bana,
Şikayetim olmaz, sevdadan yana.
Gönlümün kurumuş dudaklarına,
Can veren, kan veren suya benzersin.

23.11.2004

Mehmet Nacar

[GooD aNd EvıL]

Canım

Besteler dökülmüş, gönül setinden,
Kebaplar yapılmış, koyun etinden,
Bardağa koyduğun, aslan sütünden,
Bir duble de bana versene canım.

O bana sorduğun, benim adım mı?
Senin sevgilinim, tanımadın mı?
Çok merak ettiğin, tatlı kadın mı?
Onu sen gönlüme sorsana canım.

Uzat ellerini, bir duble doldur,
Sevda şerefine, havaya kaldır,
Sevdiğim bardağı kaldıran güldür,
Aynaya bakarak, görsene canım.

N'olacak bir ufak, aslan sütünden,
Sevdayı içmişim, sarhoşum zaten.
Sevda dediğimiz, dumanı tüten,
Büyülerle beni sarsana canım.

Sevdayı yürekte, taşıdığımız,
Bu andır güzelim, yaşadığımız.
Yürek yarasını, kaşıdığımız,
Gönül kapısını vursana canım.

Mehmet Nacar