10-23-2007, 06:45 PM | #21 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
A ve Ş ve K
Bir garip mengene yüreğimi sıkar Bir kuşun kanadının gölgesi düşse yüreğine Kıskanırım …. Ben mavzerde fişek Ben ki kını da bıçağım Gökyüzünü paslı bir maviye Yeryüzünü kızıla boyarım İsterim ki mutluluk gölgen olsun Gözlerinin gülen tılsımı hiç bozulmasın Ben bir bedevinin su aradığı gibi Arıyorum şimdi seni Ve nasıl özlüyorsa yarasalar geceyi Bende seni öyle özlüyorum Eylülün geldiğini Sızlamasından anlıyorum dizlerimin Bilirimsin karanlık bir gecede Yalnızlığın insana nasıl koyduğunu Bilirimsin kara bir karıncanın Beyaz kalbi gibi bir hisle sevdiğimi seni Bilirimsin içinde aşk geçmeyen şiirleri yazmadığımı A Ve Ş Ve K Harfleri Mazi urganın ucuna bağlıdır, benim gönlümde Bir tren penceresinden el salladığım gün Siyah saçlı bir kıza Bir otogarda bıraktım bu harfleri Sol göğsümün üstünde muska gibi Sakladığım resmi uzayıp giden Yollara bıraktım |
10-23-2007, 06:45 PM | #22 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
AÇ KAPIYI BEN GELDİM
Korka korka değil, usul usul değil Elim yüreğimde çarpa çarpa geldim Aç kapıyı bak ne diyeceğim Bir senin ellerinden, bir senin gözlerinden Dişlerinden dudaklarından Nergisler Ocak ayında açtı Kendimden bahsetmeyeceğim Yediveren güllerden Duvardan sarkan güllerden Çocuklardan, sabah erken okula giderlerken Atlardan bahsedeceğim Kan ter içinde atlardan. Aç kapıyı bak ne diyeceğim Ne kadar küsülü çocuk varsa barıştırdım, oynuyorlar Tam kırk çeşit sarmaşık gül buldum Penceremin dibinde açacak. Ekinleri dolu vurmadı, Çekirge gelmedi, Kurak olmadı. Yorgunum demeyeceğim, Bir evimiz olsa demeyeceğim, Yüreğim daralıyor demeyeceğim. Bir baksan gözlerime Başını çevirmeyeceksin, Yürüyüp gitmeyeceksin, Elini çekmeyeceksin. Bir baksan gözlerime Dağda yakılmış ateşler göreceksin. Aç kapıyı kim geldi bak Bak nasıl havalandı güvercin. Açmam diyemezsin artık, Aç! |
10-23-2007, 06:45 PM | #23 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Soruyorum sevgilime
- Darağacından Notlar’ı okudun mu? Bu bizim hayatımız. Gece doluyor içeri Yıldızlarıyla. Üç ilde Sıkıyönetim var. “Askeri savcı” Sözü Yer alıyor Günlük bir sözcük olarak Hayatımızın sözlüğünde. Aşklar kelepçeli Güney Amerika’da. Kederden Geberiyorum. Herkes hayatını anlatıyor. Deli anneler Yıkık binalar Paramparça Bir gençlik Yaşadığımız. Hayatımızın kanadığını görmüyor musun? - Darağacından notları’ı okudun mu? İşkence Ve umut Şiiri fışkırtır. Ruhumun yaralarını saracak Şafağın sözcüklerini Arıyorum. “Kalın devrimci romanların Sonundaki keder” Kalın Devrimci Bir roman olarak hayatımız. - Darağacından Notlar’ı okudun mu? Sevgilim Seni Öpüyorum. Her gün Geçtiğim denize Yabancılaşmasam Bütün hayatları Anlatabilsem. Ölüme karşı Dururken bir adam Tek bir mısra halinde Hayatını Okuyor. Çıldırasıya Boğuntuluyum. Çıldırasıya Bir özlem Günler ve Prag Ve trenler Ve alıp beni Götüren keder. Günleri zincire Vuruyorlar. Aşklar kelepçelidir. Güney Amerika Çe Guevara. Her şeyi bir bir Anımsıyorum. Kalın Devrimci romanları. Hayat Dolduruyor beni Nasıl Yıkık bir binayı Gökyüzü doldurursa. - Darağacından Notları’ı okudun mu? Prag’da Bir sevgilim var. Ve ikinci dünya savaşı Ve tanklar Ve ellerim Sana son kez dokunduğunda Artık Senin Olmayacağını bilmek; Artık Olmayacağımız. Çünkü Çıkış yok buradan. Silah sesleri Bir bahar. Ey uçuşan Güvercinleri kalbimin. Ey bir imkanı Yaşamak duygusu. Ey içime Sindirdiğim sevgin. Prag’daki Sevgilim. Karlı *******de Anımsarım seni Yağmurlar altında Dolaştığımız Litvanya’yı. “Kanal”ı Seyrederken Bütün Slav Ve Slavak güzellikleri. Kalın sesli Kadınlar. Ortodoks Hüznü. Ve “Tütün”ü Okurken Ve Fuçiği. Kanımızla Yazılmıştır Hayatın destanı Toprakta Dudaklarımızın İzi var. Ve donup kaldığımız Cephelerde Buruşuk Mektuplar Ve yerlerine Ulaşmamış. Savaş Ve keder Ve şiirler Korkunç bir Aşk özlemi. İnsanlara Duyduğum sevgiden Boğulurcasına Kalbimi Çatlatırcasına İmgeler Ve trenler boyunca Taşıdığım. Şehirlerden Geçerek Ve her bir insanın Bakışlarında Köyler ve uzak Duygular. Sonsuzca seninle Sevişme özlemi Ve erkek olduğumun Bilincinde olarak Ve idama Giden bir adamın Karısına Bıraktığı Mektup kadar Çağdaş ve anlaşılır. Ekmek kadar Kederli. Vaptzarov’un Şiirleri kadar. Sevgilim, binlerce kilometreye Yayılan kalbim Ve gözyaşlarım Ve her şeye Yetişme duygusu. Bütün romanları Yutarak Bütün aşkları Yaşayarak Ve çağdaş ve sarsak Kalbimi Avutamaz Ne yağmur... Ne şiirler... |
10-23-2007, 06:45 PM | #24 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Nicedir özlemişim
Bu rüzgarı Hani Doğu'da eser Bahar akşamları Nicedir özlemişim Bir elma ağacının Dibine oturmayı Nicedir özlemişim Şoseleri,dağları Nicedir özlemişim Bir dosta sarılıp Ağlamayı |
10-23-2007, 06:46 PM | #25 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
O kadar güzel bir yüzdü ki
Gelip geçici olamazdı Ya da bir resimdi çizilmiş yastığıma Onunla hep Bir uçurum kıyısında gibi seviştik Kanatlanıp Birbirimizin uçurumuna Sevişmek bir şiir Bir uçurum dengesidir Yer çekiminin Ve akıl çekiminin dışında |
10-23-2007, 06:54 PM | #26 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Öğrendim ki... Kimseyi sizi sevmeye zorlayamazsınız. Kendinizi sevilecek insan yapabilirsiniz, Gerisini karşı tarafa bırakırsınız. yapılması gerektiğinde Yapılması gerekeni Şartlar ne olursa olsun yapanlar. Öğrendim ki... Affetmeyi öğrenmek deneyerek oluyor. Öğrendim ki... Bazı insanlar sizi çok seviyor Ama bunu nasıl göstereceğini bilemiyor. Öğrendim ki... Ne kadar ilgi ve ihtimam gösterseniz Bazıları hiç karşılık vermiyor. Öğrendim ki... Para ucuz bir başarı. Öğrendim ki... En iyi arkadaşla sıkıcı an olmaz. Öğrendim ki... Düştüğün anda seni tekmeleyeceğini düşündüklerinden bazıları Kaldırmak için elini uzatır. Öğrendim ki... İki insan aynı şeye bakıp Tamamen farklı şeyler görebilir. Öğrendim ki... Aşık olmanın ve aşkı yaşamanın çok çeşidi vardır. Öğrendim ki... Her şartta kendisiyle dürüst kalanlar Daha uzun yol yürüyor. Öğrendim ki... Hiç tanımadığın insanlar, iki saat içinde, senin hayatını değiştirir. Öğrendim ki... Anlatmak ve yazmak ruhu rahatlatır. Öğrendim ki... Duvarda asılı diplomalar İnsanı insan yapmaya yetmez. Öğrendim ki... Aşk kelimesi ne kadar çok kullanılırsa, anlam yükü o kadar azalır. Öğrendim ki... Karşısındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında çizginin nereden geçtiğini bulmak zor. Öğrendim ki... Gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez. Gerçek aşkların da! Öğrendim ki... Tecrübenin kaç yaşgünü partisi yaşadığınızla ilgisi yok, Ne tür deneyimler yaşadığınızla var. Öğrendim ki... Aile hep insanın yanında olmuyor. Akrabanız olmayan insanlardan ilgi, sevgi ve güven öğrenebiliyorsunuz. Aile her zaman biyolojik değil. Öğrendim ki... Ne kadar yakın olursa olsunlar En iyi arkadaşlar da ara sıra üzebilir. Onları affetmek gerekir. Öğrendim ki... Bazen başkalarını affetmek yetmiyor. Bazen insanın kendisini affedebilmesi gerekiyor. Öğrendim ki... Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın Dünya sizin için dönmesini durdurmuyor. Öğrendim ki... Şartlar ve olaylar, Kim olduğumuzu etkilemiş olabilir. Ama ne olduğumuzdan kendimiz sorumluyuz. Öğrendim ki... İki kişi münakaşa ediyorsa, Bu birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmez. Etmemeleri de sevdikleri anlamına gelmez. Öğrendim ki... Her problem kendi içinde bir fırsat saklar. Ve problem, fırsatın yanında cüce kalır. Öğrendim ki... Sevgiyi çabuk kaybediyorsun, pişmanlığın uzun yıllar sürüyor. |
10-23-2007, 06:54 PM | #27 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
ACI .
Yaşamak uğruna ölmek bu olsa gerek Sevmek uğruna acı çekmek bu olsa gerek Hayat uğruna savaşmak bu olsa gerek Peki ya senin uğruna Üzülmek niye? |
10-23-2007, 06:54 PM | #28 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Gece sessizce başlıyor ve ırmağın
Öte yakasına geçiyor atlılar. Bir papatyanın acısını dinliyorum. Gökyüzü gitgide genişliyor. Islak yaprakların derin yeşilliği Islak dağların uyandırdığı keder. Kendime bir demet çiçek topluyorum Öğretmenimin iliklediği göğsüm Ne kadar genç Ağzımda taptaze bir tütün kokusu Ve taze ceviz kabuklarının kararttığı parmaklarımda Bir ağız mızıkası. Öğrendiğim ilk şarkılar Yollar yollar yollar boyunca Söylediğim ilk şarkılar Sevgilim olan bütün kızlar Siyah önlükleri ve Kaçamak bakışlarıyla geçip gittiler İlk fotoğraflarımdaki yakışıklı saçım... Ey akşam, ey bir aşkın Başlaması ve bitmesi Ey turuncu akşam, bütün akşamların akşamı Ey mor akşam, dudaklarım gibi moraran. Gece evleri sardığında Ve bahçeleri Işıklar içinde kaçıp giden Bir tavşan gibi yalnızım. Yolun iki yanında kalan Karanlık dağların ötesinde Neler olup biter Ve girdiğimiz uykulu kasabada Lokantadaki uykulu çocuk Olgun ışıklı lokantada Olgun patatesler. Bir adamın Doğması ve ölmesi Ve bazı işlemeler yapması hayatında Bazı bağlardan Üzüm toplaması Bazı sinemalara gitmesi Bazı kızları sevmesi Ve ölesiye yalnızlık çekmesi Bazı şehirlerde. Ey akşam, turuncu ve mor akşam Ey gökyüzü, ey benim Gittikçe esmerleşen kalbim. Şimdi beyaz bir kızın Yanında olabilmek için Bazı çılgınlıklar yapabilirim Onu boynundan öpsem ve onunla Dönyada olup bitenleri konuşsak İngiliz birahanelerinde Damalı kasketleri Ve şaşılacak kadar yorgun yüzleriyle Ve bütün emekçiler gibi Çocuksu gözleri Partal elleriyle oturan İşçilerden konuşsak Zencilerden konuşsak sonra Gülünce bütün yüzleriyle gülen Yakışıklı ve hazin Zencilerden. Gece dünyanın her yerinde Geliyor ve her yerde Aynı duygu uyanıyor kalbimizde. Sen şimdi Duvarına bir şiirimi asmışsındır Uyuyorsundur Belki düşünüyorsundur Sonuncu kattaki odandan Yıldızlara bakarak. Ve yıldızlar her zaman Eski ve tanıdıktır. Özellikle bir tren penceresinden bakıldığında. İçimiz nedensiz bir hüzünle dolduğunda Sırtüstü uzanıp toprağa Baktığımız yıldızlar. Bir harman yerinde ya da Düz bir damda. Uzaktan Bütün türküler gibi Yanık bir türkü gelirken Sıcaktan bunalırken Evler ve yollar; Ve yaşlı kadınlar Uyuklar gibi büzülüp minderlerine Düşünürlerken eskisini Olağanüstü günlerini Gece sesizce başlıyor ve ırmağın Öte yakasına geçiyor atlılar Çalıların hışırtısını dinliyorum. Sana seslenmek için Yeni şiirler tasarlıyorum.. |
10-23-2007, 06:56 PM | #29 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Seni elinden tutmuştum...yaz geçiyordu
Yaz geçiyordu, biz geçiyorduk Yazı elinden tutmuştuk Birazdan geleceksin, bakışacağız Bakışacağız, hem var hem yok gibi Hem var hem yok gibi öpüşeceğiz Aramızda söylenmemiş sözlerin uzaklığı Aramızda yaşanmamış şeylerin uzaklığı Yakın ayrılıkların sezgisi tenimizde Hayat geçiyor biz geçiyorduk Bir denizin üzgün kıyısında Güz bir hastalık gibi ilerliyordu Olgun ışığıyla güz Ve biz yaklaşan ayrılıkların önünde Kış duygularına bürünmüşüz Dışardan ağlayışı geliyor çocuğumuzun |
10-23-2007, 06:56 PM | #30 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Dec 2006
Nerden: KoCaELi
Yaş: 39
Mesajlari: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Teşekkür Edilme: 162 Teşekkür Aldığı Konusu: 97
Üye No: 23848
Rep Power: 8690
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
İnsan seslerine tutunarak ilerliyorum
Kollarım alabildiğine açık Yuvarlanmamak için uçuruma İnsan seslerine tutunarak ilerliyorum Yolumu yitirmemek için Boğucu karanlıkta Kızımın sesi 'anne' diyen 'i' gibi incelterek 'e' sesini Babacığım derken kırık dökük Ve öğrendiği ilk fiilleri sıralarken O henüz dalında ham bir meyve gibi ses Tutkulu,güvensiz,birden tizleşen Karımın sesi,gülümseyiş gibi umutlu Ve bir kızkardeş sesi gibi sevecenlikle dolu Telefondaki sesi babamın Kısık,uzakta,ama can kadar yakın Gurbetteki kardeşlerimin sesleri Ansızın bir selam gibi ulaşan Çocukluğu Ve daha nice şeyleri ışıldatan Unuttuğum sesi annemin Bazen düşlerimde çınlayan Ve dostların sesi,bunaldığımda Dokunurcasına duymak istediğim Yolumu yitirmemek için Yitip gitmemek için boğuntuda 'Kendine iyi bak' diyen sesler 'Nasılsın' diyen sesler Kaygılı,dostça çınıltılı,ince kalın,boğuk ya da tiz Kendimi en kötü duyumsadığım zamanlarda Duymak istediğim o sesler Tutunarak güven duyduğum Birlikte bir karanlığı geçtiğimiz... |
Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1) | |
|
|