www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Spor > Basketbol

Basketbol Basketbol ile ilgili her şeyi bulabilceğiniz bölüm

CevaplaCevapla
 
Konu Seçenekleri Görünüm Şekli
Eski 06-20-2009, 05:10 PM   #1
Author41
Daimi Üye
 
Kayit Tarihi: Jun 2009
Nerden: Starbucks
Mesajlari: 640
Teşekkür Etme: 1
Teşekkür Edilme: 30
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 84106
Rep Power: 1890
Rep Puanı : 67290
Rep Derecesi : Author41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond reputeAuthor41 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Belirlenen Facia geliyorum dedi

Facia geliyorum dedi

Daha seri başlamadan gerginlik bilet kriziyle baş gösterdi. Daha ilk maçın ardından iki coach birbirine girdi. 5. maç sonrası çalınan o ‘düdük´le gergin ip kopunca büyük rezalet yaşandı





Ne umduk, ne bulduk bu final serisinde. Yüzyılın finali olacağını tahmin ediyordum. Türk basketbolunun iki süper gücü karşı karşıya geliyordu. Gerçi saha içinde beklediğimizden fazlasını verdi bize basketbolcular. 6 maç da nefesleri kesti. Çekişme, mücadele, heyecan son ana kadar sürdü, her maç bir kaç oyuncu ön plana çıktı, sonucu hatalar belirledi.
Ama 6. maç sonrası yaşananlar, bu güzelliği bir çırpıda mahvetti.
Peki suçlu kim?
İsterseniz en başa dönelim. Maçlar başlamadan önceye...
Son iki yıl Efes Pilsen, Fenerbahçe ile oynadığı yarı final ve final maçlarında tribünleri Sarı-Lacivertli taraftarlara açmış, büyük bir jest yapmıştı. Saha içinde de rakibini hiç üzmeyen Efes, galibiyet bile almadan serileri bitirmişti. O zaman herşey güzeldi, kulüpler dosttu!..



Psikolojik savaş

Bu yıl ise Ayhan Şahenk’e taşındılar ve Fenerbahçe’ye kuralların belirlediği ölçüde yer verdiler.
Burada psikolojik savaş başladı. Fenerbahçe cephesi, sanki Efes Pilsen mecburmuş gibi kendilerine az bilet verdikleri için rakibi suçlamaya başladı. Taraftar da mızmızlanmaya başladı o anda.
Efes, kapasiteye uygun bilet vermekte haklıydı ama fiyatları 45 TL olarak belirlemesi bir tahrik unsuru, psikolojik savaş hamlesiydi.
Ardından Ayhan Şahenk’te kaybedilen ilk maç sonrası Ergin Ataman, verdiği demeçlerle gerginliği tırmandırdı. Ataman yenilgiyi hakemlere ve Tanjeviç’in milli takım antrenörlüğüne bağlarken, Fenerbahçe’nin hocası da onu ‘aptalca konuşmakla’ suçladı.
Kaybedilen ikinci karşılaşma sonrası da hakemler aleyhine konuşan Ataman, tahrik etmeye devam etti.



Kaybeden hakemi suçladı

Bu kez seri Abdi İpekçi’ye taşınmıştı.
Konuşan, yine kaybeden taraf oluyordu. Bu kez Fenerbahçe cephesi hakemlere isyan etti. Tanjeviç saha içinde hakemlere itiraz ederken, Nedim Karakaş hakemlerin yetersiz olduğundan dem vurdu.
5. karşılaşmanın bitimine 13 saniye kala çalınan ‘düdük’ ise iplerin koptuğu andı.
Kaderin bir cilvesiydi belki. ‘Akacak kan damarda durmaz’mış ya. Belki de o misal.
Mirsad’ın başlattığı itirazlar, Rasim’in hakem masasını kırması, Fenerbahçe yönetiminin Efes’i, hakemleri ve federasyonu hedef göstermesi, barut fıçısına dönen taraftarın fitilini ateşledi.
Efes’i, federasyonu tehdit etmekle suçlayan Fenerbahçe yöneticisi, alenen federayonu tehdit ediyordu, ‘desteğimizi çekeriz’ diyerek.
FB TV’den yapılan ‘hakem hataları’ ile ilgili program da taraftarı iyice dolduruşa getirmişti.
Sonuçta ilk 4 maçın sonucunu oyuncu hataları belirlemişti. Hakemler de doğal olarak
hata yaptılar.
Ama böyle mi olmalıydı?
Kaya çok antipatikti belki saha içinde. Ama karşılığında dayak mı yemeliydi?
Bir teneke kupa için, iki takım yönetimi, teknik kadrosu yapmadığını bırakmadı.
Etik uğruna bilinen herşey ayaklar altına alındı. Başarı için yer yol ‘mübah’ zihniyetiyle hareket edildi. Taraftar da buna alet edildi...
Şimdi herkes şapkasını önüne koymalı. Sorumluların çıkıp Türk spor kamuoyundan samimiyetle özür dilemesi gerekiyor. Düşünsünler kazanılan, ya da kazanılacak olan bir kupa, bütün değerleri yok saymaya değer miydi?
Author41 Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
CevaplaCevapla


Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1)
 

Mesaj kurallari
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Acik
[IMG] kodlarAcik
HTML kodlari Kapali


Saat Dururmu GMT +3. Şimdiki Zaman 08:04 PM.

Powered by vBulletin Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.