www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

 
 
Konu Seçenekleri Görünüm Şekli
Prev önceki Mesaj   Sonraki Mesaj Next
Eski 11-29-2006, 01:31 PM   #1
zagor
Müstakbel Üye
 
Kayit Tarihi: Sep 2006
Yaş: 48
Mesajlari: 225
Teşekkür Etme: 21
Teşekkür Edilme: 21
Teşekkür Aldığı Konusu: 10
Üye No: 18301
Rep Power: 1351
Rep Puanı : 1060
Rep Derecesi : zagor is on a distinguished roadzagor is on a distinguished roadzagor is on a distinguished roadzagor is on a distinguished roadzagor is on a distinguished roadzagor is on a distinguished roadzagor is on a distinguished roadzagor is on a distinguished road
Cinsiyet :
Belirlenen 30.000 yıl önce daha mı uygardık?

Bilim geliştikçe geçmişimizle ilgili çarpıcı buluşlarla karşılaşıyoruz. İnsanlığın geçmişinde kayıp zamanlar var. 50.000 yıl öncesini biliyor ama 8.000 yıl öncesini bilmiyoruz, 35.000 yıl öncesinin kanıtlarını buluyor ve bu kanıtların 6.000 yıl öncesinden daha ileri bir uygarlığı ima ettiğini görüyoruz fakat nedenlerini bulamıyoruz. Ama en azından artık atalarımız maymundu demiyoruz...

İnsanlığın geçmişi aşağı yukarı 8.000-10.000 yıl arasındadır, bu periyod Buzul Çağı öncesine götürülerek arttırabilir ama Buzul Çağı´ndan ve öncesinden kalan izler kafamızı daha çok karıştırabilir. Bilim "Homo Sapiens" in yani bugünkü insanın geçmişini arkeolojik olarak 6 bölüme ayırmaktadır;

Tarih Çağı Bugün-Milat/1. Yıl
Demir Çağı Milat-MÖ 1.000
Bronz Çağı MÖ 1.000-MÖ 2.000
Neolitik Çağ MÖ 2.000-MÖ 4.000
Mezolitik Çağ MÖ 4.000-MÖ 8.000
Geç Paleolitik Çağ MÖ 8.000-MÖ 12.000




Ama bu ayırım sadece bir genellemedir, tarihsel deneyseldir ve bölünmeler yapaydır, öte yandan buluşlara ve bilimsel gelişmelere göre de değişkendir. Örneğin Bronz Çağı´ndan önceki döneme bir zaman evvel Taş Devri deniyordu ve bu tanım çok hatalıydı. Çünkü Taş Çağı veya devri günümüzde de sürmektedir, Avustralya Aborjinleri, Yeni Gine yerlileri, Amazon içlerinde yaşayan kabileler, Afrika Kalahari Çölü´ndeki Buşmenler 20. Yüzyıl´da yaşamalarına rağmen Taş Çağı kültüründedirler. Olası bir nükleer savaş sonrasında belki de beş veya on bin yol sonra onlar yine varolabilirler ve yaşamlarını bugünkü gibi sürdürebilirler.

Onbin yıl önceki çiçekli cenaze töreni;

Bilindiği kadarıyla Homo Sapiens yani bizler son büyük buzlanma döneminin ortalarında ortaya çıktık ve bu dönem yaklaşık 10.000 yıl önce sona ermişti. Gerçek insanın izleri bugün çoğunlukla Avrupa´da, İskandinavya, Fransa ve Almanya´da bulunmuştur ve bazı güncel kuramlara göre ise, Artrik Bölgesi yani Kuzey Kutbu buzlanmanın merkeziydi, çok sert kışlar, rutubetli, karlı soğuk yazlar yaşanıyordu. Yaşamak için öncelikle soğuktan korunmaya çalışılıyor, örtünme güdüsü gelişiyor ve daha sıcak yerlere ulaşılmaya çalışılıyordu. Zekanın gelişmesi için sıcak iklimler şarttı, açık havada yaşamak, tarım yapabilmek için gerekliydi. Neandertal insanın Homo Sapiens insanın ilk döneminde yaşadığı düşünülmektedir, mitik bir inanç olarak Neandertal insanın Sapiens´in atası olduğu da varsayılmaktadır. Orta Doğu, Cebelitarık ve Kuzey Afrika´da bulunan Neandertal insan kafataslarının genel olarak, alınları çıkıntılı ve çeneleri sivridir ama kafatası kapasiteleri yüksektir; 1300-1500 cm3 arasındadır buna karşın Avrupalı Homo Sapiens´lerinki 1100-1700 cm3 arasında değişmektedir. Fakat kafatası büyüklüğünün yani beynin büyüklüğünün zeka ile ilgili olduğu artık kabul edilmemektedir yani beynin büyüklüğü üstün zekayı göstermez. Burada asıl önemli olan Neandertal insanın davranış biçimidir, Neandertaller ölülerini gömecek hatta bir cenaze töreni yapacak kadar bilinçliydiler, Irak´da Şanidar´da Mağarası´nda bulunan bir mezarda ölünün çevresi yaban çiçeği kalıntılarıyla doluydu; bu bir insan davranışıdır ve maymunsu bir hayvanı göstermemektedir.

Cro-Magnon insanların giyim modası;

Eğer Neardertal insanı bir maymunsu insan türü olarak varsaymazsak, Homo Sapiens´in yani bizlerin atası olduğunu daha kolay kabul edebiliriz. Her iki grup da, Kuzey Yarımküre´de yaşamışlar, Güney İngiltere´den Missisipi Deltası´na kadar yayılmışlardı ama karanlık bir nokta daha vardır; Neden her iki grup buz kütlelerinin daha az olduğu batı Avrupa´yı tercih etmemiştir? Acaba Kuzey Kutup noktasının daha güneyde bulunduğu varsayımında yanılıyor olabilir miyiz? Homo Sapiens´in ilk örneklerini Cro-Magnon diye tanımlıyoruz, Güney Fransa´da bulunan iskeletler bize onların tipik Avrupalı olduklarını gösteriyor, ortalama boy 1.80´dir ve kafatasları bugünkü insanlardan daha büyüktür. Bazı antropologların ilginç bir iddiası vardır; bir toplum olarak yaşamayı bilen Cro-Magnon insanların zekasının bugünkü insanın zekasından daha yüksek olduğunu öne sürerken örnek olarak da o dönemin yaşam koşullarında ancak üstün bir zekanın yaşamını sürdürebileceğini iddia ediyorlar. Örnek olarak da, mağara duvar resimlerini gösterirken, resimleri bir sanat eseri olarak tanımlıyorlar. Cro-Magnon ressamlar gördükleri hayvanları kusursuz resmederken, insanları da çizmişlerdi ve resimlerde bu insanların giyimli oldukları görülüyordu. Gerçekten de, Rusya´da bulunan bir Cro-Magnon kalıntısının üzerinde kürklü bir pantalon, işlemeli bir gömlek, boynunda bir kolye vardı. Takılar, deniz kabuklarından ve hayvan kemiklerinden yapılmıştı. Antropologlar, kalıntıların 33.000 yıl öncesinden kalmış olduğunu belirlediler.

Ya 30.000 yıl önceki beyin ameliyatı gerçekse?

Bu tarihleme, diğer geleneksel görüşlerin çok ötesine taşmaktadır. Kaya resimleri daha birçok yerde bize yüksek bir kültürün izlerini gösteriyorlar; insanlar giyimlidir, kadınları etekleri vardır, pantalonlu erkeklerin yanısıra şortlu olanları da vardır hatta ayakkabı ve bot giymektedirler. İnsan yüzleri daha da şaşırtıcıdır; erkeklerin yüzleri traşlıdır ve saçları kesilmiştir, bunu nasıly yapıyorlardı? Demir Çağı öncesinde metalik aletler yoksa, neyle traş oluyorlardı? Ve en garibi aralarında beyaz uzun saçlı olanları görülüyordu. Neolitik ve Mezolitik insanın giyimli ve traşlı olduğunu biliyoruz ama onların yaşam dönemi MÖ 8.000 ile 4.000 arasındadır, oysa biz burada 30.000 yıl evvel yaşayan insan türünden söz ediyoruz. Cro-Magnon insanların yaşam merkezlerinde kemik ve fildişinden yapılmış mükemmel iğneler ve düğmeler bulunmuştur. Aynı tür düğme ve iğnelerin Avrupa kültüründe birkaç bin öncesinde ancak kullanıldığı bir diğer gerçektir. Ama inanılmaz bir gerçek daha var; Bazı Neolitik kafataslarında düzgün delikler bulundu. Kafatasını delme operasyonu gönümüzde bir tümörü veya kan pıhtısını almak için ya da kafatası kırılmalarında çökük parçayı düzeltmek için yapılmaktadır. Güç bir operasyon olduğu kadar, büyük bir dikkat, ustalık ve performans gerektirir. Neolitik insanların bunu yapabildiklerine inanmak çok güçtür. Eğer yaptılarsa ilkel aletlerin çok ötesinde aletleri olması gerekirdi, çakmaktaşından bıçaklarla, anestezi olmadan ve hijyenik kurallar bilinmeden böyle bir beyin operasyonu nasıl yapılırdı? Ve günümüzün Neolitik toplumlarında böyle bir bilgi ve olay yoktur. Öyleyse, insanlığın ilkel dönemi olarak kabul ettiğimiz çağlarda yaşayan atalarımızın ulaştığı uygarlık düzeyi sandığımızın ya da bildiğimizi zannettiğimizin çok üstündedir. Eski Mısır ressamları Ebu Simbel Tapınağı´nda görüldüğü gibi karanlık koridorlara ve yeraltı odalarının duvarlarına resim yapabilmek veya yazı yazabilmek için, yağ kandilleri kullanıyorlardı, kandillerin bıraktığı is lekeleri hala görülmektedir. Ama gerek Cro-Magnon´ların, gerekse de Neolitik insanların mağaralarında bu tür izler yoktur. Fransa, Cabrerets´de bulunan labirent türü dev mağara sisteminde yüzlerce metrelik dar koridorlar bulunmaktadır ve o karanlık koridorların duvarlarına muhteşem bizon resimleri yapılmıştır. Peki, ilkel insanlar, hangi teknikle karanlık mağaraları aydınlatıyorlardı? Bizim hala bulamadığımız bir teknikleri mi vardı? Eğer böyleyse, Eski Mısırlılar bu tekniği neden bilmiyorlardı? Kısacası, ilk insanlar bizlerden daha akıllı mıydılar? Eidetik belleklerinin yani önceden algılanan objelerin zihinde çok net bir şekilde canlandırılması yeteneklerinin çok gelişmiş olduğu kesindir. Gördükleri tüm detayları duvar resimlerine aktarıyorlardı.

Mağaralarda ne arıyorlardı?

Ve şimdi bir paradoksumuz var; bizler Paleolitik insanın Cro-Magnon insan tarafından karakterize edildiğini söylüyoruz, fiziksel üstünlükleri, geniş beyin kapasiteleri ve zekaları ortadadır, eidetik belleklerini de biliyoruz ama onları en ilkel koşullarda buluyoruz. Neden ve nasıl? Neolitik dönemden kalma bir kent, köy ya da büyük bir yerleşim merkezi henüz bulunamamıştır, neden mağaralarda yaşıyorlardı? Buna karşın, Paleolitik insanların yaşadıkları küçük köylerin Avrupa´da kalıntıları bulunmuştur. Arada neler oldu? Paleolitik dönemden sonra yaşayan Neolitik insanların yerleşim merkezleri neden bulunamıyor? Ya daha da öncesi? 30.000 yıl önce üstün bir uygarlık var olduysa, 12.000 yıl önceki Paleolitik Çağ´da bu uygarlık yok olduysa ve sonra yine Neolitik Çağ´da yükseldiyse, iniş ve çıkışların nedeni nedir? Gerçeği nasıl öğreneceğiz? Güney İspanya Sierra Morena´daki mağara duvarlarında bulunan bir grup simge bizlere bir yazı türünü göstermektedir ve 20.000 yıl öncesine aittir, benzerleri Brezilya ve İzlanda´da bulunmuştur. Homo Sapiens ile yani bizim geçmişimizle ilgili iki bulmacayı çözmemiz gerekiyor; Eğer Homo Sapiens´in gelişmiş yeteneklerinin tarihi 12.000 yıllıksa, Taş Çağı insanının yeteneklerini nereye koyacağız? Ve eğer ciddi kanıtlara göre, insan zekasının geçmişi 35.000 yıl öncesine kadar gidiyorsa neden yerleşik düzeni gösteren uygarlık izlerini bulamıyoruz? Önümüzde sadece 6.000 yıllık bir uygarlığın kalıntıları duruyor. 30.000 yıllık bir boşluktan sonra, nasıl oldu da topu topu 5.000 yıl içinde kentleşmeye ve teknolojiye ulaşıp, matematiği, tarımı, tıbbı birdenbire öğrendik? Aradaki dev boşluğu açıklayabilecek hiçbir bilimsel görüş yoktur. Aranan açıklama, Daniken türü uzaylılar yaklaşımı şeklinde değildir ama dünyadışı bir ilişki olasılığı da hemen reddedilemez çünkü mantıklıdır.

Efsaneler bizi gerçeğe götürebilir...

Sayısız mitolojik anlatı, hep göklerle ilgilidir ve daima uçan insandışı yaratıklardan söz edilir. Eğer bir zamanlar dünyadışı canlılar buradaysalar, acaba Cro-Magnon insanlara birşeyler öğretmiş veya bırakmış olamazlar mı? Uzak geçmişin uygarlık düzeyinin nedeni bu olabilir mi? Aranan ve gerekli olan kanıtlar milyonlarca tonluk buz kütlelerinin altında yani kuzey yarımkürenin kuzeyinde olabilirler ve bizler onlara ulaşıncaya kadar orada duracaklar. Tarih öncesi insanlar artık ilgimizin odağıdır, Erken Paleolitik Çağ´ın başlangıcı 3 milyon yıl öncelere ulaşır yani karşımızda kapkara dev zaman dilimleri vardır. Taş Çağı´nın küçük insan toplulukları bize tüm öyküyü anlatmıyorlar, elimizde milyonlarca insanın yokolduğunu anlatan efsanelerden başka birşey yok. Eğer bu efsanelerin temelinde gerçek saklıysa, geçmişimizde zeki insanlar, kültür ve hatta uygarlıklar varolmuş olabilir. Onları neyin yok ettiğini bilmiyoruz? Doğa mı neden oldu yoksa kendilerini mi yok ettiler? Fakat topyekün yokuluşu ve yıkımı gösteren kanıtların azlığı nedeniyle doğasal felaketler olasılığı daha fazladır. Vardığımız sonuç açıktır; insan bir hayvanın sonucu değildir yani bir maymundan insan ortaya çıkmamıştır, Prehistorik insanların zekasını bir maymunun düzeyine indirmek insanın kendisini küçümsemesidir. Maymunlar 50.000 yıldan bu yana henüz akıllanıp, zeka sahibi olamadılar. Aksi halde, "Maymunlar Cehennemi" nin gerçekleştiğini gerçekten görürdük...
__________________
önemli olan başarı merdivenini üçer beşer çıkmak değil, çıktığın yerde kalmaktır.

Son Düzenleme zagor : 11-29-2006 Tarih02:21 PM.
zagor Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
 


Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1)
 

Mesaj kurallari
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Acik
[IMG] kodlarAcik
HTML kodlari Kapali


Benzer Konular
Konu Konu Baslangic Forum Cevaplar Son Mesaj
Dünyanın Sonu C0M!S3R-eX Komik Fıkralar 0 06-25-2009 03:08 PM
Dünyanın sonu mu geliyor? GooD aNd EvıL Bilim Ve Teknoloji Haberleri 1 02-28-2009 09:06 PM
Dünyanın Sonu F.S.Mehmet1453 Eskiler (Arşiv) 0 03-01-2008 01:50 PM
Dünyanın Sonu jockeя Korku Videoları 1 09-16-2007 03:13 PM

Saat Dururmu GMT +3. Şimdiki Zaman 07:33 PM.

Powered by vBulletin Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.