www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Seçenekleri Görünüm Şekli
Eski 06-27-2006, 01:13 AM   #1
Karizmatix
Forum Müdavimi
 
Karizmatix 'in Avatari
 
Kayit Tarihi: Jan 2006
Nerden: Uzak diyarlar
Yaş: 40
Mesajlari: 2,516
Teşekkür Etme: 17
Teşekkür Edilme: 126
Teşekkür Aldığı Konusu: 56
Üye No: 7388
Rep Power: 2128
Rep Puanı : 28094
Rep Derecesi : Karizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond reputeKarizmatix has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Lightbulb Ses KisikliĞi Hakkinda...

01. SES KISIKLIĞI KAÇ GÜN SÜRERSE BİR KBB HASTALIKLARI UZMANINA GİTMEMİZ GEREKİR ? 15 günden fazla süren ses kısıklıklarında mutlaka bir KBB hastalıkları uzmanına başvurmak gerekir.
Ayrıca ses kısıklığı ile beraber yutma güçlüğü, boyunda şişlik ya da öksürükle beraber kan gelmesi gibi yakınmalar söz konusuysa vakit geçirmeden bir KBB hastalıkları uzmanına başvurmakta fayda vardır.
Ses kısıklığı enfeksiyonlara, tahrişlere ( sigara, alkol, yüksek sesle bağırma gibi sesi kötü kullanma alışkanlıkları ) ya da travmalara bağlı olabileceği gibi gırtlak kanserlerine de bağlı olabilir.
Gırtlak kanserlerinin çoğunda ilk bulgu ses kısıklığıdır.
02. SES KISIKLIĞI OLAN HASTALARIN UYMASI GEREKEN KURALLAR NELERDİR ?
Ses tellerinin en büyük düşmanı olan sigarayı kesinlikle bırakın.


Direkt toksik etkiye sahip olduklarından ve ses tellerinde şişmeye neden olabildiklerinden dolayı alkol almaktan kaçının.
Sesinizi dinlendirin, mümkün olduğunca az konuşun, yüksek sesle uzun süreli bağırma şeklinde konuşmayın ya da şarkı söylemeyin ( sınırlı ve düşük ses kullanımı ).


Sadece konuşma sıklığı değil aynı zamanda konuşma süresi de sınırlandırılmalıdır. Konuşmalarınız mümkün olduğunca 10-15 dakikayı geçmemelidir.
Yüksek sesle konuşma ihtiyacı duyacağınız için gürültülü ortamlarda bulunmaktan kaçının. Hastalar sıklıkla en kolay ve yumuşak ses olduğuna inandıkları için fısıltı sesi ile konuşmayı yeğlerler. Halbuki fısıltı şeklinde konuşma ses telleri üzerindeki gerilimi artırarak ses tellerine zarar verebilmektedir.
Kuru ve havası kirli ortamlardan uzak durun, nemli ortamları tercih edin.
Fırsat buldukça buhar banyosu yapın.
Günde en az 2 litre su için.
Tiner, benzin, boya, tuz ruhu gibi keskin kokulu maddeleri solumaktan kaçının.
Sesiniz kısıldığında mümkünse ses tellerinde kanamaya neden olma ihtimallerinden dolayı aspirin kullanmaktan kaçının.
Ses kısıklığı olanlarda belirgin ya da sessiz seyreden yemek borusu veya mide problemleri olabilir. Bunların içerisinde en popüler olanı “ reflü “ dediğimiz mide asitinin boğaza geri kaçması olayıdır. Boğaza kaçan asit ses tellerini tahriş edebilir.
03. UZUN YILLARDIR ÖĞRETMENLİK YAPIYORUM, ” SES TELLERİMDE NODÜL “ OLDUĞU SÖYLENDİ, MESLEĞİMİ BIRAKAMAYACAĞIMA GÖRE NE YAPMAMI ÖNERİRSİNİZ ?
Genellikle sesi kötü kullanmaya ve sigara içmeye bağlı olarak ses tellerinde gelişen küçük şişliklere nodül denir. Toplu iğne başı gibi küçük olabileceği gibi ihmal edilmiş vakalarda daha da büyük olabilirler.


Öncelikle yukarıda saydığımız kurallara titizlikle uymanız gerekmektedir
Bunların dışında tedavide uygulanacak ilk yöntem “ ses tedavisi “ dir.
Nodüllerin çoğu uygun ( özellikle yeni oluşmuş ) ses tedavisi ve önlemlerle yok olabilir. Ses tedavisinden umulan yarar elde edilemez ise geriye tek tedavi seçeneği olarak cerrahi kalmaktadır
04. SES TEDAVİSİ NEDİR ?
Sesinizi düzgün olarak kullanmanızı öğreten bir dizi uygun ses çıkarma egzersizleridir.
Sesin ana kaynağı havadır. Bu yüzden iyi bir ses için, doğru ve etkili bir solunum tekniğine gerek vardır.
Ses telleri ile oluşturulan sesin tınılarının şekillendirilmesinde boyun kasları önemli rol oynamaktadır.
Bu tedavi yönteminde diyafram ve boyun kaslarınızı nasıl kullanacağınız, nasıl soluk alıp vereceğiniz, kendinizi sıkmadan, ses tellerinizi yormadan nasıl ses çıkarabileceğiniz öğretilmektedir.


Nodüllerin çoğu bu tedaviden oldukça büyük fayda görmektedir.
Nodül ameliyatla alınsa bile sesinizi kötü kullandığınız sürece her zaman nüks görülme ihtimali vardır. Bu nedenle sesinizi hayatınız boyunca daima iyi kullanmayı öğrenmeniz gerekmektedir .
Bu tedaviden fayda görebilecek hastalar belli başlı 5 guruba ayrılır:

1.Ses tellerinde nodülü olanlar : Hastaların büyük çoğunluğu bu guruba girer. Nodül ne kadar erken yakalanırsa tedaviden alınan başarı bir o kadar daha fazla olacaktır.

2.Gırtlak kanseri nedeni ile gırtlağının tamamı ya da bir kısmı alınmış olan hastalar veya başka nedenlerden dolayı ses tellerinden ameliyat olan hastalar.

3.Kekemelik ve kelimelerin eklemlendirilmesinde problemi olanlar.

4.Ses sanatçıları

5.Diğerleri: Ses teli felçleri, ergenlik dönemi sonrası ses bozukluğu, yarık damak ve yarık dudak, psikolojik olarak ses çıkaramama problemi olanlar.

* Konuşma tedavisinde kullanılan yöntemler hastalığın türüne göre değişmektedir. Ancak aşağıda izah edeceğimiz teknikler tüm hastalarda faydalı olmaktadır ( temel teknikler )

* Konuşma tedavisi her hastada faydalı olmayabilir. Erişkinlerde 1 yıl kadar sürebilirken , öocuklarda genellikle 4-6 ay kadar sürer.

* Ses tellerine yönelik ameliyatlar sonrasında kesin ses istirahatı sadece aşırı bağırma vs nedenlerle ses tellerinde kanama oluşmuş ise önermekteyiz. Bunun haricinde ameliyat sonrası hastaya 7-10 gün süreyle sınırlı ve düşük ses kullanımını tavsiye ediyoruz ( konuşabilirsin ancak düşük seste ve kendini zorlamadan.....! )
05. SES TEDAVİSİNİ EVDE KENDİ KENDİME UYGULAYABİLİR MİYİM ?
Aslında bu tedavinin en önemli parçası evde yapılan egzersizlerdir.
Evde uygulamanız için size çeşitli alıştırmalar verilecektir, tedavinin başarısı ev ödevlerindeki başarınızla doğru orantılıdır.
06. SES TEDAVİSİNDE EVDE UYGULAMAMIZ GEREKEN EGZERSİZLER NELERDİR ?
a). SOLUNUM EGZERSİZLERİ:
Genellikle konuşurken yüzeysel solunumu kullanırız. Yani diyafram kasımızı kullanmayız, konuşurken karnımız değil göğsümüz kalkıp iner .Düzeltilmesi gereken birinci yanlış budur. Diyafram kası hem göğüs kafesi alt kısmının hem de karnın şişmesini sağlamaktadır.
Diyafram kasını çalıştırabilmeniz için şu egzersizi yapın: ayakta durun bir elinizi göğüs üstüne, diğer elinizi karın üstüne koyun, hızlı ve derin soluk alın, dikkat edin bu işlem sırasında göğüs az hareket etmeli, karın ise dışa doğru şişmelidir. Daha sonra karnı gevşeterek yavaşça nefes verin ve bunları tekrarlayın
b) BOYUN VE GIRTLAK KASLARINI GEVŞETME EGZERSİZLERİ
Önce genel gevşemeyi sağlamak için bir sandalyeye oturun, daha sonra başı gevşek olarak öne ve arkaya döndürün, bu sırada esneme hareketi yapın, esneme sırasında yavaş ve düzenli nefes alın, bu iç çekme, esneme hareketi soluk vermeyi de kolaylaştırır. Bu egzersizi sırt üstü yatarak ta yapabilirsiniz
Diğer bir egzersiz de çiğneme hareketidir: aynanın karşısına oturun ağzınızda hayali bir lokma varmış gibi ağız açık şekilde, abartılı dil hareketleri ile çiğniyormuş gibi yapın, bu işlemi yaparken yavaş yavaş farklı sesler çıkararak konuşmaya çalışın.
Başka bir yöntem ise iç çekerek konuşma tekniğidir. Bunun için iç çekme sırasında “ H “ sesiyle başlayan kelimeleri söyleyin.
Çığlık atmak, bağırmak ses tellerinin birbirlerine hızla çarpmalarına neden olur. İşte bu hareketi yavaşlatmak için ağzınız kapalı olarak “ M “ sesi çıkarmaya çalışın.
Okuma hızını düşürün, bunun için 4-5 kelimeden oluşan deyimleri yavaş yavaş okuyarak alıştırma yapın
07. ÇOCUKLARIN SES TELLERİNDE NODÜL GELİŞEBİLİR Mİ, GELİŞİYORSA ERİŞKİN NODÜL’LERİNDEN FARKI NEDİR ?
Çocuklarda aşırı bağırma ve çığlık atmaya bağlı olarak nodül gelişebilir.
Çocuklarda cerrahiden kaçınmak gerekir. Daha çok ses terapisi ve psikoterapi önerilmektedir. Erişkinlerde konuşma tedavisi 1 yıl kadar sürebilirken çocuklarda bu süre 4-6 ayı geçmemelidir
07a. ERGENLİK ÇAĞINI ATLATMASINA RAĞMEN OĞLUMUN SESİ ÇOK İNCE VE DALGALI, BU DURUMDA NE YAPABİLİRİM ?
"Mutasyonel Falsetto" denilen bu olay aslında bir çeşit psikojenik ses bozukluğudur.Ergenlik sonrası monoton, tiz ve zaman zaman kalın ses çıkarma şeklinde bölünmelerle karakterizedir. Çevre baskısı ya da utanç nedeniyle erişkin sesinin reddinden kaynaklanabileceği gibi, tiz sesle şarkı söylemenin daha çok ödüllendirilmesi nedeniyle de ortaya çıkabilir. Nadiren işitme kaybı, endokrin bozukluklar veya ergenlikteki sistemik hastalıklar sonucu da meydana gelebilir.
Ergenlik çağına kadar kız ve erkek sesleri arasında fark yoktur. Sesteki değişiklikler genellikle 9-12 yaşlar arası başlamaktadır. Özellikle erkeklerde değişim çok belirgindir ( seste kabalaşma, zaman zaman kesilme, incelip kalınlaşma, kısılma gibi ) Ses değişimi erkeklerde 6-12 ay , kızlarda 3-12 hafta arasında sürmektedir.
Ergenlikten sonra kız ve erkeklerde sesin inceliğinin devam etmesi anormal olarak kabul edilir.
Muayenede hastanın gırtlağı normal olarak değerlendirilir ( bazen ses telleri arasında küçük bir açıklık fark edilebilir ). Hastada tespit edilen anormal ses gırtlak kaslarından birinin aşırı kasılmasından dolayı meydana gelmektedir.
Tedavide ses terapisi uygulanır,12 yaşından sonra 1 yılı aşan ses bozukluklarında ses terapisi gerekmektedir, aynı zamanda psikoterapi de gerekebilir. Doğal sesler olan kaba sesle öksürük veya boğaz temizlemeden yararlanılır ve bu sesler konuşma sesine taşınmaya çalışılır. Tedaviden alınan cevap oldukça tatminkardır.
08. GUATR AMELİYATI SONRASINDA SESİM KISILDI, NEDENİ NE OLABİLİR ?
Guatr ameliyatı boynun ön tarafındaki tiroid bezine yapılan bir ameliyattır.
Ameliyat sonrası olan ses kısıklıkları genellikle bu bölgedeki ses tellerini hareket ettiren sinirin zedelenmesi ya da şişmesi sonucunda ortaya çıkar.
Bir kısım hastada sinir kendini toparlarken bir kısım hastada ise düzelme görülmez.
6-9 ay geçmesine rağmen sinir kendini toparlamaz ise sesin düzeltilmesi amacıyla başka tip ameliyatlar yapmak gerekebilir.
09. GIRTLAK KANSERİ İLE SİGARA KULLANIMI ARASINDA HERHANGİ BİR İLİŞKİ VAR MIDIR ?
Gırtlak kanserlerinin en önemli nedeni sigara kullanımıdır.
Sigara içmeyenlerde gırtlak kanserinin görülme riski son derece düşüktür.
Sigara içindeki kanser yapıcı asıl etken nikotin değil, sigara kağıdının yanması sonucu açığa çıkan karbon molekülleridir.
Kanser riski içilen sigara miktarı ile doğru orantılıdır.
Sigara bırakıldığında 5-6 yıl sonra gırtlak kanseri riski azalmaya başlar ve 10-15 yıl sonra hiç sigara içmeyenlerle aynı orana gelir.
10. GIRTLAK KANSERİ NEDENİ İLE GIRTLAĞININ TAMAMI ALINAN BİR HASTANIN BİR DAHA KONUŞABİLMESİ MÜMKÜN MÜDÜR ?
Sesin oluşumu sadece gırtlak etkisiyle değil aynı zamanda akciğer, yutak, ağız, geniz, dil, diş ve dudakların katkısıyla da olmaktadır.
Gırtlağının tamamı alınan bir hastanın yeniden ses çıkarabilmesi bu yapıların daha aktif kullanılmasıyla mümkün olabilir.
Elde edilen ses doğaldır ki gırtlak çıkarılmadan önceki sesten farklı olacaktır.
11. GIRTLAK KANSERİ AMELİYATINDAN SONRA YENİDEN KONUŞABİLMENİN YÖNTEMLERİ NELERDİR ?
Gırtlak kanserlerinde her zaman gırtlağın tamamı alınmaz bazen kanserli dokunun yaygınlık derecesine göre sesi korumak amacıyla gırtlağın bir kısmı alınabilir. Böylelikle hasta hiçbir özel yöntem ve aygıtlara gerek duymadan konuşabilir. Gırtlağın tamamının alındığı hastalarda ise:
Hiçbir proteze gerek kalmadan hasta yemek borusuyla konuşmayı öğrenebilir. Buradaki esas olan şey geğirme sesinin kontrol edilmesidir. Hasta geğirirken ses çıkarmaya çalışır, hasta bu tip egzersizleri kola ya da soda gibi gazlı içeceklerle yapar.
Bir takım elektronik aletleri boynuna değdirerek konuşabilir ( Toplumda çoğumuz bu aleti kullanan hastaları görmüşüzdür, bu sesi robot sesi gibi tanımlayabiliriz ) .
Ameliyat sırasında veya sonrasında “ konuşma protezi “ olarak adlandırılan özel aygıtlar ( küçük bir düğme gibi ) boğazdaki deliğin çeperine takılabilir ve hasta bu aygıt sayesinde konuşabilir. Bu protezlerin ömürleri sınırlıdır birkaç senede bir değiştirilmelidir.
12. KARACİĞER, BÖBREK VE KALP NAKLİNİN BAŞARIYLA YAPILDIĞINI BİLİYORUM ACABA GIRTLAK NAKLİ MÜMKÜN DEĞİL Mİ ?
Yıllardan beri hayvanlar, kadavralar ve çok az insan üzerinde gırtlak nakli denenmiştir ve hala denenmektedir.
Bugün gelinen nokta umut verici olmakla beraber, çalışmalar henüz deneme safhasındadır.
12a. GIRTLAK KANSERİ NEDENİYLE IŞIN TEDAVİSİ ( RADYOTERAPİ – ŞUA ) ÖNERİLDİ. BU TEDAVİNİN YAN ETKİLERİ NELERDİR ?
Kanser tedavisinde cerrahi haricinde radyoterapi ( ışın ) ve kemoterapi ( kanser ilaçları ) yöntemleri de uygulanmaktadır. Bazen bu yöntemler ikili ya da üçlü şekilde kombine olarak beraberce kullanılabilirler.
Her iki yönteminde kendine özgü yan etkileri vardır. Bu tedavi yöntemlerini basite almamak gerekir. Tedavinin uygulandığı dönem boyunca ve bazen sonrasında hastayı oldukça rahatsız eden yakınmalara neden olabilirler. Bu nedenle bu hastalar oldukça yakından takip edilmeli ve uzman ekipler tarafından tedavi sürdürülmelidir.
Ne yazık ki hastaların bir kısmı bu yan etkilerden dolayı tedaviyi yarım bırakabilmektedir. Kanser tedavisi uzun soluklu ve sabır isteyen bir tedavidir. Her türlü güçlüğe direnerek, tedaviyi sonuna kadar tamamlamak gerekir.
Meydana gelebilecek yan etkiler hastanın bağışıklık sistemine, yaşına, genel durumuna, eş zamanlı olarak kemoterapi uygulanıp uygulanmamasına, tümörün davranışına, kullanılan ilaçların tipine, dozuna, uygulama şekline, şuanın uygulanma yeri, süresi ve yoğunluğuna bağlıdır.
ERKEN YAN ETKİLER:
Şua tedavisi sırasında ve tedaviden sonraki ilk 3 ay içerisinde ortaya çıkan yan etkilerdir.
Daha çok tedavi alanı içerisine giren ve hızlı çoğalan dokularda ( ağız içi mukozası, deri, kemik iliği gibi ) görülür.
Genellikle radyoterapinin standart tedavi süresi 5 – 8 haftadır. Eğer bu süre kısa tutulursa ve ışın verilen alan ne kadar büyükse erken yan etkiler o oranda daha fazla ortaya çıkmaktadır.
Tedavinin bitiminden sonraki 3-6 hafta içinde yakınmalar azalarak kaybolur.
Bu yan etkiler:
Tükürükte koyulaşma, ağız kuruluğu, tat alamama
Ağız kuruluğuna bağlı olarak dişlerde çürüme ve dökülme ( not: Şua tedavisi öncesi dişleriniz mutlaka gözden geçirilmeli ve tedavi edilmelidir, şua öncesi dişiniz çekilirse, tedaviye başlamak için en az 2-3 hafta beklemek gerekir, şua tedavisi sonrası diş çektirirseniz bazen dişin oturduğu çene kemiğinde yaralar oluşabilir )
Ağız içinde yaralar, kanamalar ( genellikle 3. haftadan sonra ortaya çıkar )
Yemek borusu içinde yaralar
Gırtlakta ödem –şişlik, nadiren nefes darlığı
Burunda kaşıntı, kuruma
Dış ya da orta kulak iltihabı
Yutma güçlüğü
Cilt üzerinde kızarıklık, iltihaplanma , kuruma, esmerleşme, kepeklenme ( not: tedavi alanı içerisinde bulunan deri yıkanabilir, ancak liflenme, keselenme ya da sabunlanma şeklinde tahriş edilmemelidir, losyon ve deodorant sürülmemelidir.
Tükürük bezlerinde şişme ve ağrı ( tedavinin ilk 2-3 gününde ortaya çıkar, genellikle kendiliğinden geçer )
GEÇ YAN ETKİLER:
Tedavi alanı içerisine giren ve özellikle de yavaş çoğalan dokularda görülürler ( bağ dokusu, kemik, kıkırdak ve sinir dokusu )
Tedavinin bitiminden sonra 3. –6. aydan itibaren ortaya çıkabildikleri gibi uzun yıllar sonra dahi çıkabilirler.
Bu yan etkiler:
Deride buruşma ve incelme, örümceğe benzer kılcal damar toparlanmaları, rengin koyulaşması ya da tam tersine açılması
Kıkırdak ve kemiklerde harabiyet ya da yaralar
İşitme kaybı
Katarakt ve görme kayıpları
Sinir felçleri
Hormonal yetersizlikler
Çocuklarda gelişme geriliği
Alan içerisinde gelişen yeni ve başka tip kanserler
Lhermit bulgusu: Sinir dejenerasyonuna bağlı olarak gelişen baş eğildiğinde ya da bacak bacak üstüne atıldığında vücutta hissedilen elektrik çarpması şeklinde bir his. 3-12 ay devam ettikten sonra kendiliğinden geçer.
12b.CERRAHİ İLE KARŞILAŞTIRILDIĞINDA ŞUA TEDAVİSİNİN AVANTAJLARI NELERDİR ?

Hastanın günlük aktiviteleri kesintisiz devam eder.
Hasta ayaktan tedavi edilir.
Hastanın genel sağlık durumu şua tedavisi almasını engellemez
Kanama ve anestezi gibi riskler söz konusu değildir.
Fiziksel deformiteye cerrahiden daha az neden olur.
Organı koruyarak yaşam kalitesini düzeltir.

12c.CERRAHİ İLE KARŞILAŞTIRILDIĞINDA ŞUA TEDAVİSİNİN DEZ AVANTAJLARI NELERDİR ?

6-8 hafta boyunca hastaneye gidip gelmeyi gerektirir.

Tümör kontrolü, tümörün yerleştiği bölgeye ve şua sırasında verilen en yüksek doza bağlıdır.Bu nedenle büyük tümörlerin ve duyarlı dokuların ( çene, göz gibi ) yakınında yerleşen tümörlerin şua ile kontrol edilmesi zor olmaktadır.
12d. GIRTLAK KANSERİ NEDENİYLE KANSER İLAÇLARI KULLANIYORUM ( KEMOTERAPİ ), TEDAVİ BOYUNCA NELERE DİKKAT ETMELİYİM ?
Evde temiz bir odada kalın
Ellerinizi sık sık sabun ile yıkayın
Dişlerinizi yumuşak bir fırça ile kanatmadan fırçalayın
Her yemekten sonra bikarbonatlı suyla gargara yapın
Eve çok sayıda ziyaretçi kabul etmeyin
Tokalaşma ve öpüşmelerden kaçının
Bulaşıcı hastalığı olan insanlarla aynı ortamda bulunmamaya özen gösterin
Alkol ve sigara kullanmayın
Yiyecekleri iyi pişirin ve iyi yıkayın
Bazı ilaçların ishal yapabileceğini ( ör 5-FU adlı ilaç ) unutmayın. İshal günde 4-5 kez oluyorsa doktorunuzla temasa geçin
Bazı ilaçların idrarınızın rengini değiştirebileceğini bilin ( ör Adriablastin adlı ilaç idrarı kırmızı yapar.)
Düzenli olarak ateşinizi ölçün, ateşiniz yükseldiğinde mutlaka kan sayımı yapılmalıdır, bu yüzden hemen doktorunuz ile temas kurun.
13. KENDİMİ BİLDİM BİLELİ SESİM ERKEK GİBİ ÇIKIYOR SİGARA VE ALKOL KULLANMIYORUM VE SESİME ÇOK DİKKAT EDİYORUM ANCAK BU DURUM BENİ ARTIK RAHATSIZ EDİYOR ERKEK GİBİ ALGILANMAK İSTEMİYORUM, BU PROBLEMİMİ NASIL ÇÖZEBİLİRİM ?
Şayet ses tellerinizde seste kalınlaşma yapacak başka bir hastalık yoksa, yani sesinizin bu özelliği göz renginiz gibi yapısal bir özellikse sesi inceltmek amacıyla yapılan bir takım ameliyatlar vardır.
Bu ameliyatlar lokal yani hastayı uyutmadan yapılmakta ve oldukça başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Bu tip durumların tam tersi de söz konusu olabilir yani sesi ince olanların sesini kalınlaştırmak için de ameliyatlar yapılabilir.
14. YEMEK YERKEN ARKADAŞIMIN BOĞAZINA BİRDEN BİR ŞEY TAKILDI ÖKSÜRMEYE BAŞLADI, MORARDI, BOĞULUR GİBİ OLDU, BU GİBİ DURUMLARDA NE YAPMAMIZI ÖNERİRSİNİZ ?
Boğaza bir şey takıldığında ve solunum problemi yaşandığında yapılacak ilk şey kesinlikle paniğe kapılmamaktır.
1 yaşın altındaki çocuklarda sırta vurma veya karına bastırma yöntemi uygulanabilir. Daha büyük hastalarda hastanın sırtına kuvvetlice vurmak, su içirmeye kalkmak zararlı olabilecek hareketlerdir.
Bu durumda uygulamamız gereken manevra şudur: Derhal hastanın arkasına geçilir sol el yumruk yapılarak mide üzerine diyafram kasının hemen altına yerleştirilir, sağ el ile yumruk kavranır, hasta soluğunu vermeye başladığı esnada birden bu bölgeye bastırılarak ani bir basınç oluşturulur, bu basınçla yabancı maddenin dışarı atılması sağlanır.
15. HANGİ DURUMLARDA ÇOCUĞUMUN NEFES BORUSUNA BİR ŞEY KAÇTIĞINDAN ŞÜPHELENMELİYİM ?
Daha önce hiçbir şikayeti olmayan bir çocuğun:
Aniden boğulur tarzda öksürmeye başlaması ve bir kısım hastada bu öksürüğün inatçı bir şekilde devam etmesi
Öksürükle beraber morarmanın olması
Hırıltılı soluması
Soluk alırken göğüste ve boğaz altındaki çukurlukta belirgin çökmelerin olması solunum yollarında yabancı bir cismin olabileceğini düşündürmelidir.
16. YEMEK BORUSUNA BİR ŞEY TAKILIRSA ( ÖRNEĞİN MADENİ PARA ) NE GİBİ ŞİKAYETLER ORTAYA ÇIKABİLİR ?
Yutma güçlüğü
Yutkunurken ağrı
Ağız ve boğazda tükürük birikmesi
Uzun dönemde kilo kaybı
__________________
Haraket Zamanı
Karizmatix Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
Eski 06-27-2006, 01:18 AM   #2
CaKaLBoT
ÇaKaL Üye
 
Kayit Tarihi: Jan 2006
Mesajlari: 1,791
Teşekkür Etme: 0
Teşekkür Edilme: 88
Teşekkür Aldığı Konusu: 15
Üye No: 26295
Rep Power: 2473
Rep Puanı : 76884
Rep Derecesi : CaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Belirlenen

paylasım için tşkler (ama sonra okucam)şimdi okursam kesin bayılırım...
tam bizim konu maclarda acayip gidiyo seslerimiz ) önemli şeyler var gibi
emeğine sağlık kanka...
__________________
CaKaLBot Banlanmış ve üyeliği iptal edilmiş üyelerin mesajlarını tek nickte toplayan bir bottur.
CaKaLBoT Ofline   Alinti Yaparak Cevapla
CevaplaCevapla


Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1)
 

Mesaj kurallari
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Acik
[IMG] kodlarAcik
HTML kodlari Kapali


Benzer Konular
Konu Konu Baslangic Forum Cevaplar Son Mesaj
Myo Mezunlari Hakkinda orhankah Eskiler (Arşiv) 2 10-18-2007 08:04 PM
Samsung Sgh X650 Hakkinda burak31 Eskiler (Arşiv) 0 12-17-2006 01:38 AM
FORMAT HAkkINDA alfred Eskiler (Arşiv) 10 02-16-2006 05:16 PM

Saat Dururmu GMT +3. Şimdiki Zaman 08:56 AM.

Powered by vBulletin Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.