![]() |
YAŞANMIŞ BİR HİKAYE:
Adıyaman Vali Yardımcısı otobüsle Ankara'ya gidiyormuş. Vali yardımcısının en büyük özelliği; çok su içmesiymiş. Otobüs Adıyaman'dan hareket edeli on dakika kadar olmuş veya olmamış, otobüsün muavinine işaret ederek bir su vermesini istemiş. Muavin de suyu getirmiş. Aradan geçen bir on dakika sonra yine işaret yine su, bir on dakika sonra yine aynı. Derken otobüs Adıyaman'ın Gölbaşı ilçesine gelmiş. Aradaki 60 km lik yolda vali yardımcısı 5-6 defa su istemiş. Gölbaşı'ndaki yarım saatlik moladan sonra hareket edilmiş ve on dakika sonra Balkar beldesi civarına geldiklerinde Vali yardımcısı yine işaret ederek: -Bir su verir misiniz? demiş. Adıyaman'dan bu yana su vermekten bıkmış olan muavin: -Bu ne babam? Kelle mi yedin? Adıyaman'dan çıktık çıkalı, su...su... su... Yok bitti, arabada su kalmadı! demiş. Vali yardımcısı: -Terbiyesiz herif! Sen nasıl konuşuyorsun? Ben Vali Muaviniyim, demiş. Bizim otobüs muavini gayet rahat bir şekilde cevap vermiş: -Olsun, ben de muavinim! |
Yaşlı bir adam emekliye ayrılır ve kendine bir lisenin yanında küçük bir ev alır. Emekliliğinin ilk bir kaç haftasını huzur içinde geçirir ama sonra ders yılı başlar. Okulların açıldığı ilk gün, dersten çıkan öğrenciler yollarının üzerindeki her çöp bidonunu tekmelerler, bağırıp, çağırarak. Bu çekilmez gürültü günler sürer ve yaşlı adam bir önlem almaya karar verir. Ertesi gün çocuklar gürültüyle evine doğru yaklaşırken, kapısının önüne çıkar, onları durdurur ve, "Çok tatlı çocuklarsınız, çok da eğleniyorsunuz. Bu neşenizi sürdürmenizi istiyorum sizden. Ben de sizlerin yaşındayken aynı şekilde gürültüler çıkarmaktan hoşlanırdım bana gençliğimi hatırlatıyorsunuz. Eğer her gün buradan geçer ve gürültü yaparsanız size her gün 1 dolar vereceğim..."
der. Bu teklif çocukların çok hoşuna gider ve gürültüyü sürdürürler. Birkaç gün sonra yaşlı adam yine çocukların önüne çıkar ve onlara şöyle der; "Çocuklar enflasyon beni de etkilemeye başladı bundan böyle size sadece 50 sent verebilirim." Çocuklar pek hoşlanmazlar ama yine devam ederler gürültüye. Aradan bir kaç gün daha geçer ve yaşlı adam yine karşılar onları. "Bakın" der, "Henüz maaşımı alamadım bu yüzden size günde ancak 25 sent verebilirim, tamam mı?" "Olanaksız bayım" der içlerinden biri, "Günde 25 sent için bu işi yapacağımızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Biz işi bırakıyoruz." |
Nasreddin hoca 10 yıldır ayrı kaldığı köyüne geri dönüyormuş yolda eski tanıdıkları biriyle karşılaşmış.Adam gülümseyerek selam vermiş.Merhaba hocam köye hoş geldiniz,merhaba Öküz ağa hoş bulduk.Hocam nasıl söz bu öküz ağa'yıda nereden çıkardın.Ya ben buralardan ayrılalı sen 12 yaşında bir çocuktun adında tosun du değil mi? Ben buralardan ayrılalı ne kadar oluyor?Şöyle böyle 10 yıl.Eh insaf et artık bu on yılda tosunluktan çıkıp öküz olmadın mı hala?
|
kadının biri oğlunu evlendirmek istiyomuş ve bir hocaya gidip akıl danışmak istemiş-hocam benim oğlanın yaşı geldi geçiyo ne dersin hayırlı bir kısmette buldum evlendireyimmi.Hoca -aman ha gelin eve girince görümce olur ülser,kaynana olur kanser.gelin evde olur baş komiser.Diyince kadın kalpten gitmiş
|
bir yarışma varmış en gelişmiş ata seçilecekti.bu yarışmaya 3 ülke katılmıştı.almanlar,fransızlar ve de türkler.almanlar büyük bir kazı yaptıktan sonra telefon tellerine rastlamışlar:
en gelişmiş ata bizim atamız çünkü telefon kulanıyorlarmış daha sonra fransızlar kazma sonucunda elektrik telleri bulmuşlar en gelişmiş ata bizim atamız çünkü elektrik kullanıyorlarmış en son türkler kazı sonucunda hiçbir şey bulamamışlar ve: en gelişmiş ata bizim atatlarımız çünkü telsiz telefon kullanıyorlarmış demiş. |
Doğu
illerindeki bir ağanın en büyük zevki, kar üzerine çişiyle imzasını > >atmakmış. Bu nedenle kar yağmaya başladığı andan itibaren köyde > >hayvanlar dahil hiç kimse sokağa çıkamazmış. > > >> > Kar biraz > >kalınlaşınca, ağa sırtına kürkünü giyer ve köy meydanına gelirmiş. > > >> > Yanında da en yakın > >yardımcısı Haso. > > >> > > > > > >> > Ağa sırtını köye doğru > >döner sonra sorarmış: > > >> > > >-"Ula Hasso, ahali bakiy mi?" > > >> > > >Hasso cevap verirmiş: > > >> > > >-"Evet ağam, hepisi de bir olmuş, pencerelerden bakir." > > >> > Ağa çisiyle karın > >üzerine imzasını atarmış > >"Abdullah > >Cizrelioglu". Sonrada bir nokta > >koyarmış ve sorarmış: -"Hala bakirler mi?" > > >> > -"He ağam, hem bakirler > >hem de çılgın gibim alkıslirler." > > >> > Her > >sene ayni tören sürermiş. > > >> > > > > > >> > Aradan 7 yıl > >geçmiş. > > >> > Ağa yine, kar tuttuktan > >sonra, çıkmış köy meydanına. > > >> > > >Sormuş Hasso'ya: > > >> > -"Ahali bakir > >mi?" > > >> > -"He ağam, bakirler, > >köpekler, kediler bile camdadır." > > >> > Ağa > >"Abdullah" diye adini, arkasından > >"Cizrelioglu" > > >> > diye soyadını yazmaya > >başlamış ki; > > >> > kalakalmış, çünkü yaş > >gereği prostat. > > >> > Halka rezil olmak > >var. Alçak sesle Haso'ya sormuş: > > >> > > >-"Bakirler mi?" > > >> > -"He ağam, > >bakirler de, sen ne diye durdin > >öyle?" > > >> > Ağa > >çaresiz: > > >> > -"Ula gel yanıma, > >arkanı dön ahaliye, tamamla > >şunu." > > >> > diye > >emretmis. > > >> > Hasso bir an durmuş, > >sonra çişini yapmaya hazırlanmış > >ve > >ağanın kulağına eğilip : -"Ağam" > >demiş, "Kırk yıldır kafama vurdin, > >salak > >dedin, sırtıma vurdin > >aptal > > >> > > >dedin. > > >> > Ha bu kulun okumayi > >yazmayi sökemedi ki, ucuni tut da yazının devamını sen yaz." |
Bir zamanlar bi kız varmış varmış. Annesi ona üzerinde kırmızı kapağı olan bir laptop almış. Kız bu laptopu çok seviyormuş ve nereye gitse onunla gidiyormuş. Bu nedenle de herkes ona Kırmızı laptoplu Kız diyormuş.
Bir gün “Kırmızı Laptoplu Kız!” diye özel mesaj atmış kızın annesi. “Büyükannen hâlâ hasta. Hadi nete gir de, ona yaptığım şu ilaç tarifini yolla .” Kırmızı Laptoplu Kız da laptopunu almış , ve nete girmiş. “seni biri msn e eklerse sakın kabul etme demiş annesi.ama kızın listesi bomboşmuş!çok üzülüyormuş buna “eklemem anne,” demiş Kırmızı Laptoplu Kız. Tam nete girmiş, bikaç saniye olmuş ki kurt nickli birinin msne eklediğini görmüş. Kırmızı Laptolu Kız heyecandan az kalsın elindeki mauseyi düşürüyormuş. eklemeye karar vermiş kurt'u. “napıosun nette güzel kız'' demiş kurt. “Büyükanneme bi dosya göndermeye uğraşıyorum ,” demiş Kırmızı Laptoplu Kız. “adresi büyükanne@....... Büyükannemin sağlığı pek iyi değil. Bu arada adım ‘güzel kız’ değil, ‘Kırmızı Laptoplu Kız.’ ”demiş “Özür dilerim Bilmiyordum.”demiş kurt! Ardından hemen büyük annenin msnı hackleyıp oturum açmış. Kırmızı Laptoplu kız büyükannesinin oturumu açtığını görünce çok sevinmiş. merhaba büyükanne, demiş “senmisin ?”demiş kurt. “Benim, Kırmızı Laptoplu Kız.” “hoşgeldn kızm” demiş kurt. “noldu neden nettesin?”demiş ardından sana ilaç için tarif yaptı annem onu yollıacam demiş.Kırmızı Laptoplu Kız şüphelenmiş neden böyle kısaltmalarla yazıo büyükannem diye düşünmüş!sonra büyükannesinin hasta olduğu aklına gelmiş ondan kısaltmalar falan yapıo herhalde demiş Kurt,büyük annenin avatarından bulup koymuş! “yolla dosyayı” demiş kurt. Kırmızı Laptoplu Kız , yollamış dosyayı!ama aktarım hızı çok düşükmüş kurt da bı dosya yollamış sen bunu yükle daa cabuk ındırırım o zaman ben senın yolladıgın dosyayı demiş kabul etmiş Kırmızı Laptoplu Kız “bu dosya niye rar'lı Büyükanne?” “daa cabuk yükle diye kızım” demiş kurt. “bunun da aktarım hızı yavaş neden yükleyip zaman kaybediyoruz” “ilerde yollıcağın dosyalar hep hızlı gelcek de ondan” demiş kurt. “neden bu dosyanın üstünde hack.prog yazıo?” “Seni haclemek için ” demiş kurt. aktarım tamamlanmış ve kurt bizim Kırmızı Leptoplu Kızın laptopuna girmişşşşş dosyalara falan bakmış .Kırmızı Laptoplu Kızın resimlerini falan çalmış!! öleee oyalanıomuş bizim kurt Ama ne var ki Kırmızı Laptoplu Kızın büyükannesi ünlü hacker HACKER ANAymış “Aylardır senin peşindeyim pis yaratık,” diye mesaj yollamış HACKER ANA.çaldığı tüm dosyaları geri almış.ve kurdun hard disc'ini yakmış Büyükanne, Kırmızı Laptoplu Kız’ın ona yolladığı dosyayı almış!. tarife göre hazırlamış ilacı ve içmiş.büyük anne iyileşmiş!Kırmızı Laptoplu Kız da bı daa tanımadığı kımselerı msn'e eklemeyecegıne söz vermiş... alınacak ders:tanımadığınız insanları msn nize eklemeyiinnn |
Güneşin tutulacağı günün sabahı coğrayfa dersindeyiz.
Coğrafya öğretmenimiz: ''çocuklar saatlerinizi ayarlayın 14.05'e güneş tutulmasını izleyin'' diyor. Sınıftan bir adet sazan çıkıp şu soruyu soruyor: ''öğlen iki mi hocam???''... Arkadaşa sevgiler... |
birgün temel ve arkadaşı genel ev arıyomuşlar heryere gitmişler ama bulamamışla yolda iki turist görmüşler ikiside erkekmiş temelle arkadaşı belki onlar biliolardır die sormaya karar vermişler temel:siz genel ev nerde bilionuzmu turistler l m sorry demişler temelin arkadaşı:temel bunlar ne dedi demiş temelde:bunlarda bizim gibi am sorruyolar demişşşş
|
adamın birinin boğazı ağrıyomuş.Doktora gitmiş doktor:
-kardeş hep büsküvüt ye adam tamam demiş 2 ay sonra yine doktora gitmiş:test yaptırmış doktor söylememiş solucan olduğunu adam eve gitmiş lavaboya yükürmüş solucan çıkmış demişki: --hişt bisküvivarmı bisküvi |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:04 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.