www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Abdurrahim Karakoç Köşesi (https://www.cakal.net/showthread.php?t=115401)

Kéan aRs 02-19-2008 03:54 PM

HASAN'A MEKTUP - 18



İbiş'in saye-i himmetlerinde

Çamura oturduk, bir bayram arttı.

Kinler halay çekti bayram yerinde

Beş bayram yitirdik, bir bayram arttı.



Borç boydan yukarı eski hesaptan

Felek yâr olursa ödetir toptan

Yaşasın tayfalar, sağ olsun kaptan

Gemiyi batırdık, bir bayram arttı.



Her gün biraz daha bulandı dere

Hiç kimse bilmiyor bu gidiş nere?

Kartalın hürmetle girdiği yere

Beş karga götürdük, bir bayram arttı.



Odunun irisin eyledik destek

Ve derken yerini buldu her istek

Ağıza gem vurduk, ayağa köstek

Dilde tüy bitirdik, bir bayram arttı.



Türedi Kel Bayram, Kötüce Bayram

Uyuz tazılara sel oldu ayran

Ağlarken eşini yitiren ceylan

Biz verem getirdik, bir bayram arttı.



Ak sütü doldurduk kızıl bakıra

Gelecekler yüzümüze tüküre

Eti`lerden kalma üç beş çukura

Kırk ölü yatırdık, bir bayram arttı.

Kéan aRs 02-19-2008 03:54 PM

HASAN'A MEKTUP - 19



Anladım be Hasan sende de iş yok

Bir şey düşünmezsin ekmekten gayrı.

Allah sonumuzu hayır getirsin

Güvencim kalmadı felekten gayrı.



Ne yapsalar hemen unutuyorsun

Hülyalarla gönül avutuyorsun

Rahatı, davadan yeğ tutuyorsun

Yoldaşın bulunmaz eşekten gayrı.



.................................................. ....

.................................................. ....

.................................................. ....

.................................................. ....



Yazarım, yazarım okur geçersin

Sen kendini korumadan naçarsın

Akşam-sabah kovalarlar, kaçarsın

Allah'asen nesin ödlekten gayrı?



Küfür ile doldurdular hurcunu

Ödemekten korkuyorsun borcunu

Yiğit olan bulamazsa harcı nı

Ömrü bir şey olmaz şelekten gayrı.



Kuduz itler sokaklar da kol gezer

Zulüm heybetleşen bir çıığa benzer

Saklanma, gün olur seni de ezer

Yeter, adam ol, çı k tünekten gayrı.



Geçmişi unuttun, geleceğin hiç...

Bir koca duvarı yıkar bir ker***

Gerekirse ecel şerbetini iç,

Yiğite servet yok yürekten gayrı.



.................................................. ....

.................................................. ....

.................................................. ....

.................................................. .....

Kéan aRs 02-19-2008 03:54 PM

HASAN'A MEKTUP - 21



Kırk yıl geçti değişen yok be Hasan

Sahnedeki deli yerli/yerinde..

Taşlar mı anlasın sen anlamazsan

Başımızın keli yerli/yerinde..



Siyaset meydanı yine toz/duman

Kurtuldum sanıyor gözünü yuman

Vallahi halimiz dünkünden yaman

İşte sağı-solu yerli/yerinde..



İrfanı kaybettik, köreldi zekâ

İlk önce kılavuz basıyor faka

Rehavet kırtlakta, keyifler keka

Gözümüzün külü yerli/yerinde..



Adalet arardık, el’an ararız

Mezarlıkta bayram, şölen ararız

Kendi koynumuzda yılan ararız

Medyumların falı yerli/yerinde..



Daraldı, sıkıştı huzur çemberi

Bir adım atmadın daha sen beri

Çürümüş olsa da et, kemik, deri

Mezardaki ölü yerli/yerinde..



Hakkımız dibine gömüldü hâk’in

Nasihat ederler; sakin ol, sakin

Devlet çırılçıplak soyuldu lâkin

Bak devlet-i âli yerli/yerinde..



Borçlarımız katlandıkça katlandı

Kimi aç ölürken kimi yat’landı

Ne şevk bulduk, ne ağzımız tadlandı

Ve herkesin dili yerli/yerinde..



Muhasip taksimden, kesirden aciz

Aydını cümleyi tefsirden aciz

Yazı da, kelâm da te’sirden aciz

Eyyamcının yolu yerli/yerinde..



Milli kanalları kurutturdular

Milleti pop ile uyutturdular

Türk’e türküsünü unutturdular

Bağlamanın teli yerli/yerinde..



Çabuk yoldan köşe dönme gereği

Kaşık gibi kullanan var küreği

Gasp edildi namuslunun yüreği

Vurguncunun eli yerli/yerinde..



Yüz misli çoğaldı angut’u, toy’u

Bananeci sebil, ahmak diz boyu

Doldurdu üstsüzler sahili, koy’u

Sapanca’nın gölü yerli/yerinde..



Karamsar bir tablo çizdimse boşver

Riskli sahalarda gezdimse boşver

İdrakini yorup üzdümse boşver

Her kapının kulu yerli/yerinde..



Farkı fark eyledik, farka bağlandık

Topyekün bir koca çarka bağlandık

Borsaya, dolara, marka bağlandık

IMF’nin pili yerli/yerinde..



Keçileri dağa kaçırma sakın

Gelecek müjdeli haberler, yakın

At gözden perdeyi, etrafa bakın

Her bahçenin gülü yerli/yerinde..

Kéan aRs 02-19-2008 03:55 PM

HATIRLATMA



Mektup derken şiir oldu bak gene

Darılırsan ben ölürüm, unutma...

Taze şarmaşığım, hoyrat bedene...

Sarılırsan ben ölürüm, unutma...



Bir gün güneş olur göle doğarsın

Bir gün yağmur olur yola yağarsın

Bir gün çiçeklerden koku sağarsın

Yorulursan ben ölürüm, unutma...



Kılıç ağzı yoldur, ok ucu meydan

Dikkat et; sen benim canımsın ey can! .

Koyakta kekliksin, kayada ceylan

Vurulursan ben ölürüm, unutma...



“Aşk” denince aklı bırak, deli ol! .

Işık ışık gökten inen dolu ol

Boz-bulanık akan yağmur seli ol

Durulursan ben ölürüm, unutma...



Dinlemek zor, anlamak zor yâr beni

Göreceksen dertte, gamda gör beni

Gönül toprağıma yaptım türbeni

Dirilirsen ben ölürüm, unutma...

Kéan aRs 02-19-2008 03:55 PM

HAYAL VE GERÇEK



Ay ışığı pencereden girende,

Senden yana hayâl kurmak ne güzel.

Ya bir otobüste, ya bir trende,

Gurbet ilden sana varmak ne güzel.



Aşkın mayasını senden alıp da,

Şekillendim sevda denen kalıpta.

Evinizin kapısını çalıp da,

İlk çıkandan seni sormak ne güzel.



Umudu yoksula bol verir Hudâ;

Bin tohuma can var bir damla suda.

Gerek uyanık ol, gerek uykuda,

Benden bakıp seni görmek ne güzel.



Kurumadan daha yolculuk teri,

”Gel” diye yanına çağırsan beni;

Bırakıp bir yana gamı, kederi,

Doya doya seni sarmak ne güzel.



Aşk deyince anlattığı her şeydir;

Öldürdükçe tadı gelen bir şeydir..

Azrai'le can vermesi zor şeydir;

Sen istersen sana vermek ne güzel.

Kéan aRs 02-19-2008 03:55 PM

HEDEF



- Oğlum Türk-İslâm ile Enderhan'a -

Çıktık Ötüken'den günün birinde,

Yıkandık Mekke'nin tevhid nurunda.

Hem dünde, bugünde, hemi yarında

İslâmlık Miraçtır, Ülkü sancaktır

Bu mübarek yoldan dönen alçaktır.



Yürüdük 'Nizam-ı Âlem' uğruna

Doğduk güneş gibi küfrün bağrına

Batılın elleri düştü böğrüne

İslâmlık rahmettir, Ülkü sancaktır

Bu mübarek yoldan dönen alçaktır.



Hep karaya kara, aka ak dedik

Korkaktan, millete fayda yok dedik

Hayat mücadele, ölüm hak dedik

İslâmlık cihaddır, Ülkü sancaktır

Bu mübarek yoldan dönen alçaktır.



Biz dava uğruna serden geçmişiz

Anadan, babadan, yârdan geçmişiz

İman denizine yelken açmışız

İslâmlık hedeftir, Ülkü sancaktır

Bu mübarek yoldan dönen alçaktır.



Engeller yıldırmaz Müslüman Türk'ü

Şüphesiz, inandık; söz verdik çünkü...

Kıyamete kadar yaşar bu ülkü!

İslâmlık sevdadır, Ülkü sancaktır

Bu mübarek yoldan dönen alçaktır.

Kéan aRs 02-19-2008 03:55 PM

HEPSİ BİZİM KESEMİZDEN



Müdür, Bakana yağ yakar

Tel parası kesemizden.

Teri bile şipir kokar

Gül parası kesemizden.



Kahvaltısı kaymakla bal

Sepet sepet muz, portakal...

Viski içer, yüzü al a

Yal parası kesemizden.



Hanım berberde kırıtır

Kızı terzide sırıtır

Her gün bir makam donatır

Çul parası kesemizden.



Fakir gelir ters ters süzer

Torpilliye fıstık ezer

Metres'ine mektup yazar

Pul parası kesemizden.



İskoç giyer, Salem içer

Sekreterle dalga geçer

Sık sık yolluk alır uçar

Yol parası kesemizden.

Kéan aRs 02-19-2008 03:55 PM

HİKAYE-İ FARZIMUHAL



Lideri dese ki; 'evladım Hayri

Dört ayak üstünde yürü sen gayri'



Hiç itiraz etmez, bu emre uyar

Lider ne söylese 'hikmet var' sayar



Takla atar, lider 'takla at' dese

Yatar her çamura 'hadi yat' dese



Lideri düşünür, Hayri düşünmez

Hayri liderlerinden ayrı düşünmez



Lideri karaya demiş ise ak

'Onun bir bildiği vardır muhakkak'



Aklı yok, beyni yok mazurdur Hayri

Kula kulluk için hazırdır Hayri



'Keramet' hükmünü verir zırvaya

Emin adımlarla yürür zirveye



Lidere sarılan sarmaşık Hayri

Biraz bencil, biraz karmaşık Hayri



Tek gayesi makam, artı menfaat

Lider basamaktır, parti menfaat



Emeline vasıl olursa Hayri

Umut ettiğini bulursa Hayri



Kendine münasip köleler seçer

Açar tekkesini irşada geçer



İki ayak üzre yürür artık O

Sırrı bilir, gaybı görür artık O





Dalkavukluk böyle verir semere

Bundan sonra eşek biner semere.

Kéan aRs 02-19-2008 03:55 PM

HIYARNAME



Belli vazifesini yapmış Bostancıbaşı

Sabahleyin baktım ki hıyarla dolmuş çarşı



Dizilmiş tablalara uzunu ve kısası

Kurmuşlar hal içinde maruf hıyar masası



Hıyar deyip geçmeyin, şifadır çok maraza

Koklatırsınız kurda, yedirirsiniz kaza



Hıyarın pörsümüşü çobana azık olur

Tazesi, endamlısı çadıra kazık olur



Hıyarın çaparı var, beyazı, langası var

Pazarlarda bölüğü, bakkalda mangası var



Al küçüğü turşu kur, büyüğü salata yap

Kırk dört santimliğini kamyona balata yap



Memleket baştan başa hıyar tarlası gardaş

Bu toprakta yetişir hıyarın hası gardaş



Seyreyle hıyarları sabahın seherinde

Altmış okka vitamin dans eder beherinde



Seracı hıyarları cılız ve kısa olur

Medya suyu verince topala asa olur



Hıyarın kıymetini bilmemek nankörlüktür

Halka hıyar dağıtmak en büyük bonkörlüktür



Çiçeği burnundası makbulmüş bir zamanlar

Hıyardaki hassayı bostancıbaşı anlar



Derler ki, hıyar taze, hıyar ucuz olmalı

Hıyar seven adamda beş çuval tuz olmalı



Nerde konuşan hıyar, nerde yürüyen hıyar

Peşinden milyonlarca dâhi sürüyen hıyar



Gün gelecek hepsini göreceksiniz elbet

Her hıyara statü vereceksiniz elbet



Belâgatı yükselir hıyar yiyen adamın

Ruhuna revnak gelir hıyar yiyen madamın



Günümüz hıyar kesme, hıyar soyma günüdür

Vatan-millet aşkıyla hıyar oyma günüdür



Kral sofralarına lâyık olmalı hıyar

Siyaset denizinde kayık olmalı hıyar



Kalkınacak bir ülke hıyar ihraç etmeli

Yetişmiş hıyarları başına taç etmeli



Hıyar seminerleri yapmalıyız durmadan

Kuru hıyar evlâdır baldan ve kavurmadan



Bırakın çağdaşlığı, bırakın sağı-solu

Toprağımız mümbittir, her taraf hıyar dolu



Çıktık açık alınla hıyarlar bostanından

Alınmasın kelekler bu hıyar destanından



Selâm olsun tablada, dalda yatan hıyara

Selâm olsun alkışa göbek atan hıyara



Selâm olsun toprağa ve suya ve gübreye

Helâl olsun besteye, helâl olsun güfteye



Tazelendi bilcümle hıyarların şerefi

Ne mutluluk bizlere, tutturduysak hedefi.

Kéan aRs 02-19-2008 03:55 PM

HUDUT TAŞLARI



Bu bulanık hava,bu toprak, bu su

Beni benden.. beni senden ayırır.

Bu sabahsız gece, bu düş, bu uyku

Beni benden.. beni senden ayırır.



Doğmadık güneşin aydınlığında

Uzarsa gölgeler dost kılığında

Şüphe keleplenir gönül çığında

Beni benden.. beni senden ayırır.



Doğrultmak istesem, kırılır dallar

Sınadım, zamana sığmadı yıllar

Bu dikenli yollar, bu taşlı yollar

Beni benden.. beni senden ayırır.



Sevgi bulutundan rahmet damlası

Düşmeden, ayrılık doldurur tası.

Yoğun maddelerin ince mânâsı

Beni benden.. beni senden ayırır.



Sen aşka hiç dersin, bense hayata..

Kimbilir, belki de bendedir hata.

Bu dalgalı deniz, bu yanlış rota

Beni benden.. beni senden ayırır.


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:40 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.