![]() |
Ne Güzellik
Kürdü, Türkü hep beraber Kardeş gibi yaşıyorduk. Vatan, Bayrak bir, beraber Çok engeller aşıyorduk. Bölücüler bölük, bölük Bölmeseler ne güzeldik. Saçı, başı yoluk yoluk Yolmasalar ne güzeldik. Bayrağın alı alımdı Alta serdiğim kilimdi. Benim mürşidim ilimdi, Derya, umman taşıyorduk. Araya nifak soktular, Milli serveti yıktılar. Düşmanlar kına yaktılar, Sevgi dolu, göz gözeydik. "Hubbül vatan-minel iman" Sevgisizler olmaz insan. İNCE olmazsın müslüman, Öz de birdik, öz özeydik. |
Ne Yapayım
Dünya girdabına attın fırlattın, Bu girdabda ne yapayım sevdiğim. Kolay kıl dedikçe sen hep zorlattın, Zor dünyada ne yapayım sevdiğim. Dünya meşakkatli çile yeridir, İnsanı bitirir yakar eritir. Leşini çöllerde çakal sürüdür, Ben çöllerde ne yapayım sevdiğim. Seni sevdim her nazına katlandım, Yaya yürüttürdün sonra atlandım, Beni sever diye çok umutlandım, İlahım ol gel tapayım sevdiğim. Yeter artık cevri cefa nazların, Sayısızmış ördeklerin kazların. Huri gılmanların bakir kızların, Senin olsun ne yapayım sevdiğim. Biliyorum günah benim suç benim, Cana can gelince seni sevenim. Dilimle gönlümle seni överim, Bundan başka ne yapayım sevdiğim. Bir canım var ister isen al gitsin, Kainatda senin ocağın tütsün. Cemalin seversen bu oyun bitsin, İNCE petek bal yapayım sevdiğim. |
O Güzel
Yayından fırlamış ok birden içeri girdi gözleri ateş saçar, kibarca selam verdi. sırtındaki ceketi sanki zerafet simgesi etek topuğa değmiş bir gündüzün gecesi merhaba hocam dedi nazik referans eyledi gözleri güneş mi ne nasıl dayansın sine dudakları gülünce gece ay doğdu bence sordum bu güzel kimdir ferhatın şirinidir.. işte böyle bir sevda yaşanıyor heryerde bülbül güle yanıyor yine yaram kanıyor sevda ve aşk deyince okyanus kabarıyor bu dünyada sevmeyen boşa oyalanıyorrrr.... |
O'nun Yolunda
Bulanlar Hakk’ı buldu, buldular cân içinde. Kalanlar yolda kaldı, kaldılar zân içinde. Arayan bulur mutlak, miskine bulmak ırak, Kuluna O son durak, gönülden hân içinde... O’nu dost bilmeyen ruh, yokluğa ermeyen rûh, Uğrunda ölmeyen rûh, kaldı hüsrân içinde. Haydin dostlar varalım! Yâr eline erelim! Gül cemâlin görelim! Nurlu bir ân içinde. Dünyâ gaddâr ve yamân, etraf sisli ve duman, Böylece kalmak ziyân, en az zamân içinde. Bizler yolcu O gâye, O’na ermek ne pâye! İmân buna sermâye, ve bir (emân) içinde... |
Olmadım Mı?
Nedir bu eziyet ettiğin cefa, Eğilip kapında kul olmadım mı? Anladım ki sende zerre yok vefa, Harcanıp elinde pul olmadım mı? Durmadım ben hep peşinde yeldirdim, Sevgimi ben yeller ile bildirdim. Adını hep teller ile çaldırdım, Serilip önünde yol olmadım mı? Gökteki yıldız da ay da aradım, Rüzgarın sesiyle zülfün taradım, Mutlu olmak idi senle muradım, Çoşup derelerde sel olmadım mı? Dünyada gülmedim ahreti bilmem, Sen cennette yoksan billahi gelmem, Azraile bile bu canı vermem, Sevdayın peşinde del'olmadım mı? İnce bir sızıdır gönlümde adın, Kavlimiz var idi, bu mu muradın. Ben koştukca sen hep kaçıp ıradın, Sevda türkümüzde dil olmadım mı? |
Olmaz Mı Sandın?
Çile ile geçen ömür yolunda, Güz gelirde güller solmaz mı sandın. Hangi çicek kaldı kendi dalında, Bir hoyrat el değip yolmaz mı sandın. Boşuna ağlama, boşa da yanma, Dost gibi söylenen söze aldanma. Nefsine hoş gelen güzele kanma, Seni tek başına koymaz mı sandın. Kurulan tuzağı sezerim sanma, Uğruna canını verse inanma. İNCE şu girdap da boşa dolanma, Kuduran bir dalga almaz mı sandın. |
Olur Mu?
Yürü bre deli gönül, Yaz gününde kar olur mu? Yaşlanmaz, kocamaz gönül, Aşıklarda ar olur mu? Olur mu dünyada vefa, Çekmedin mi çile, cefa? Her mahlukta varya kafa, İnsana hiç zor olur mu? Olur mu canların sonu, Arif olan bilir bunu. Gramı, kilosu, tonu, Tartılmadan kar olur mu? |
Oruç
Etiketler oruç tuttu, Büyüdükçe sıfır yuttu. Fakir ekmeği unuttu, Gene geldi bir ramazan. Duyun ekmekde zamlandı, Vitrinde lambalar yandı. Esneyerek aç uyandı, Böyle geçti bir ramazan. Zengin zenginle sofrada, Mide şişkin laf tafrada, İNCE din iman ortada, Öyle bitti bir ramazan. |
Refik Başaran
Şenolasın ürgüp diye, Çağırdı refik başaran. Dillerde söylensin diye, Çağırdı refik başaran. Ürgüplü diye anıldı, Halkın gönlüne konuldu. Öldü diyenler yanıldı, Sağaldı refik başaran. Gezdi gurbet ellerinde, Mecnun ürgüp çöllerinde. O, halkının dillerinde, Ün aldı refik başaran. Bindi kıratın terkine, Sarıldı yattı kürküne, Akan suların arkına, Dem oldu refik başaran. Yürü ürgüp yollarında, Ahı kaldı kullarında, Türkmenlerin kollarında, Sır oldu refik başaran. Taş plaktan sesi geldi, Aşkın sevdasına yeldi, İNCE'de dedesin bildi, Pir oldu refik başaran |
Rûhumun Emeli
Eşyânın kollarında ve nizamla diz dize, Büyülendimdi gelince âhenkle yüz yüze... Rengârenk her yan, tüllenen manâ buğu buğu, Bir tomurcuk açar gibi var olmaya doğru... Her perdede ayrı bir visâl, ayrı bir huzûr; Vicdandaki irfanla bakınca her taraf nûr... İç içe güzellik her köşe, iç içe manâ, Duruyor karşımda tabiat bir gül-i ra’nâ, Sesler, renkler, buudlar... Bu ne müthiş hendese! Vuruldum kâinat mûsikîsindeki sese... Gökler ayrı bir kaneviçe... ve ötesinde, Kudret; inse, cinne bir şey anlatma kasdinde. Yer cıvıl cıvıl insan, hayvan, ağaç ve toprak... Semâ başlar üstünde bir kitap; yaprak yaprak... Yüzyüze iki levhâ birbirine bakıyor, Yıldızlar bizlere dâvet gamzesi çakıyor. O’na dâvet, sonsuza dâvet bütün soluklar, Her köşeye nurlar taşıyor nurdan oluklar. Sen’den ey Yüce Mevlâ, Sen’den bütün bu işler! Senden, ey bencil nefsim, senden bütün teşvişler! Ey Rab! Sen’i bilmemek hasret, yakınlık ateş; Sînelerde yanan kor ocaklardakine eş... Hele aşkın-hele aşkın... aşkın tam bir Cennet! Aşkınla dirilmeme, ne olur inâyet et! Esmâ ve sıfâtın her biri sır üstüne sır, Sırların da ancak kapıkullarına hazır... Sultanlık işim mi! Ben bir kulağı küpeli, Kabûl et, budur İlâhî rûhumun emeli...! |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:25 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.