![]() |
Gerze
Boyabat'da pilav yedim, Dranaz'da soluk aldım, Gerze'de denize girdim, Sinop'ta Sarıkum'da yattım, Acısu'dan içtim acıktım, Alaçam'da kebap yedim, Çeçe Sultan'a çıktım. Aslında bir hafta kalacaktım, Üç günde sıkıldım. Atladım arabaya Samsun'a çıktım, O da bitti, Ver elini İstanbul, Sıkılmasam bir hafta kalacaktım, Seneye gene gelirim, Hoşça kalın. |
Gerze ve Deniz
İçilesi bir bardak soğuk su gibidir, Gerze’nin denizi. Yaz günlerinde durgun olur, sıcak döşek gibidir sabah ve ikindi vakti kulaç kulaç yüzülen. Kuşluk vakti sessizlik ve Muş ovası gibidir deniz, sandalla, rotasız, dümensiz gezilen. Eski sarı renkli bir fotoğraftır, oturma odamdaki aynanın kenarında, Gerze’nin İskele Çay Bahçesi. Veya; Bilgisayarımda arka fondur çay bahçesindeki yeşil çam, ayaklarının altına serilmiş deniz, karşıda Acısu, Hacıselli, Çeçe ve Dikmen. Güneşin kırmızısı çalınmış sarı hali, denizin açık uçuk mavisi, dağların yeşil entarisi. Yeşil Gerze'm özledim seni. |
Gerzeli
Memleketim Gerze, Doğumum bindokuzyüzelliyedi, Bir tüccar bana sen aptalsın dedi. Şu anda o tüccar iflas etti gitti, Bana bir fabrika hediye edecekti. Her neyse konumuz bu değil, Ben Gerze'liyim ayrıca bu bir şiir. Karadeniz sahilinde şirin bir seyir Pidesini tadın. Yabana atılır gibi değil, Yağmurlu günlerde çoktur bunu bil. Sahil çay bahçeleri *******i dolar taşar, Yaz aylarında insanlar gelir yaşar Benim tercihim pidede kıymalı ve yumurtalıdır, Kimileri sevse de taze veya bayat kaşar. Gerze sahilinde mütevazi insanlar yaşar. Oranın unutulmsaz meczupları Sabri ve Hamdi Ya Aydın balinaya ne demeli İklimi yağmurlu ve puslu Arkadaşım Bay Blanco Tunus'lu Bir kahvehanesi var, insanların bileklerinde atmaca kuşlu. Cumhuriyet Caddesi, Fuğla yokuşlu, Toprağı verimli, humuslu, Yerleş otur Gerze'de uslu uslu, Senin nene gerek Trabzon'lu, Foroz'lu Gerze'nin amblemi horozlu. |
Girne
Mare Monte, Girne Roks Otel, Diğer yerler, üniversiteler Kıbrıs yavru vatan, Buzlu portakal suyu Casmin otelde havuz başı, Limanda ikindi telaşı, Çarşılar canlı, Alışveriş heyecanlı, İnsanlar karabacaklı, Yaşayanların çoğu Adana'lı, Maraş'lı, Hatay'lı, 'Açayım kalbimi öleyim' Dedi bir Kıbrıs'lı Pazarlık esnasında bana, Heyecanlı heyecanlı. |
Gizli Şehir
Ressamın tualinde, bir eski evin Ahşap penceresinde Siyah bir gecenin Etrafına ıssızlık çöktüğünde İstanbul’un tarihi bir yerleşim bölgesinde Tütsüsü yayılır ruhuma Haliç’e esen bad-ı seherin Eminönü Yeni Cami uzakta Koşamaz balıkçı motorları Boğuşur dalgasız denizde Kulaç atar karşıki sahile, Bir başka mor gece yaşanır Piyer Loti de. Bir şehr-i İstanbul gizlidir Bu mezarlıkta. Ay süzülür, Halic'e selam verip Çeker gider Ulvi sessizlik her gece böyle Devam eder Bu beldenin Sultan'ına hayran olur etraf İnsanlar ibadet ederler beş vakit Çevresinde saf tutarak İstekler sunulur, dilekler arz olunur, Dost-u yarin dibinde dualar okunur. Bu çarkın içine giren çıkamaz bir daha Hacetler iletilir buradan Allah’a Sebepler aleminde yaşıyorsak dünyada, Sebep yahu duamıza, bizi bağışla. |
Global Uyum Veya Metodoloji (Veya Kısacası Terinos)
Bir yandan borsa düşecek, diğer yandan bebekler büyüyecek... Sana soran oldu mu Terinos? Global uyum gerçekleşecek... Eşyalar, insanlar eskiyecek, Çürüyecek veya kokuşacak; Senin gibi Terinos... Gene vurdun beline şişenin! Ayyaş ihtiyar... Terinos sen kaç yaşındasın? Hiç aşık oldun mu? Bana doğruyu söylersin bilirim... İki kadehten sonra ben seni dinlerim. Oldun ha! Nasıl bir şey anlat da dinleyeyim... Neden yalnızsın şimdi? Hata sende miydi Terinos? Bana anlat da bileyim... Bilsem ne fark eder değil mi? Bilmesem daha iyi... Yıllar yıprattı bizi Terinos; Zaman dur durak bilmedi... Bir varmış bir yokmuş... İşte böyle hayat değil mi? Dinliyormusun beni Terinos? Hişşt! Terinos... Bir kelebek misali, Terinos da gitti Lakin devam ediyor metodoloji... 'Ördek suya dal da gel Yardan haber...' Terinos...Terinoss! .. Boş dünya boş... |
Gole Bak Gole
Yaptın gene numaranı arap çocuğu Gole bak gole Aslında hayatımız bir televole. Heyy diyelim hey huu, Maşukiye'de Hakkı verdi avukata atomu(helva) Avukat Sapanca'yı seviyordu, Sapanca sevgisi pirinden geliyordu. Pirimiz Sapanca'da yaşıyordu, Dertleri dertlerimizi aşıyordu. Ama yüzü hep gülerdi, Konuştukça insanın kalmazdı derdi. Bana koskoca bir ceviz ağacını hediye verdi. Avukat güngörmüş bir adam, sırdaşımdı, Hem babam hem arkadaşımdı. Derdi bize-'çocuklar neşenizi kaybetmeyin' 'Hiç bir şeyi kendinize dert etmeyin.' O zaman versene biraz para avukat derdim, Gole bak gole Her şey parayla olmaz hey hat Yaptın gene numaranı arap çocuğu Derdi bana rahmetli Şimdi ona dua rica ediyorum sizden, Allah rahmet eylesin dua bizden. Allat'da razı olsun emi sizden. Şimdi olsa derdi bana rahmetli; Yaptın gene numaranı arap çocuğu, En son golü o attı, En son numarayı o yaptı. |
Göksu *******i
Vaktiyle bu koltukta Kimler oturdu, kimler kuruldu Bu işlemeli aynalara Kimler baktı durdu Altın varaklı mobilyalar oldu, Evlerde baş köşelere koyuldu, El işçiliği dönem dönem makbul oldu Ebrular, hatlar, sedef kakmalar, Elde dokunurdu bir zamanlar halılar Denize karşıydı büyük yalılar, Boğazın çalkantılı suları hareketli, Göksu'da ******* mehtaplı ve debdebeli, Saltanat kayıkları el yapımı, Beyler sandallarda gezerdi, Hanımlar konaklarda nakış işler, İstanbul'da *******i Bekçiler sokak sokak gezer, Tepelerden batan güneş Boğaza göz süzerdi. Mehtaplı ******* boğazda ne güzeldi. |
Göl ve Orman
Altından suların kaynadığı bir göl, Başı dumanlı, bol ağaçlı bir dağ havası İşte başladı bir Sapanca muamması. Yol kenarlarında sonbaharda hurma ağaçları, Baharda erik ve kiraz baş tacı. Eşme'nin ve Geyve'nin makbuldür ayvası. Kazımpaşa yöresi hep at harası, Ayrıca meşhurdur köftesi oranın. Havasını koklamak ayrıcalıktır Sapanca'nın Uzuntarla Özdilek'te severim açık büfe sabah kahvaltısı, Köfteci Kemal'in Sapanca'da kaldı hatırası. Uykunuzu getirir onun köfte piyaz ve kemalpaşa tatlısı, Yanında buz gibi açık Sapanca suyu hoşgeldin der size, Bedeldir o musluktan akan su güle, nergise. Atın kendinizi daha sonra ormana, Bol oksijenli havayı doldurun ciğerlerinize. Zira İstanbul'da, Ankara'da orayı çok ararsınız, Artık Sapanca sizin, siz de Sapanca'lısınız. Ayrılırken oradan ağaçlar el sallar, Güneş size eşlik eder, İstanbul'da uğurlar. |
Gölge Etme
Şair esnaf, esnafa şiir yazarmış, İnsanlar saçlarını tarakla tararmış, Kim demiş ki Diyojen aptalmış, safmış Gündüz vakti fener ile adam ararmış. Sinoplu filozof bir tahta fıçıda yaşarmış 'Gölge etme başka ihsan istemem' cümlesi Bu büyük düşünürden kalmış. Ceza evlerinde mahkumlar yaşarmış, Günümüzde insanlar dünya dertlerine dalmış. En güzel kalori havyarda varmış, Bu şair de Sinop, Gerze'de doğmuş, İstanbul'un birçok semtlerinde yaşamış, Şu anda Maltepe sahiline demir atmış, Balkondan adaları seyre dalmış, Adaları sevmese de seyretmiş, aldanmış. |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:10 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.