![]() |
B u l u t
Apak bir bulut o l s a m Kötülüklere y a ğ s a m Donsam b u z o l s a m İçimde h a p s e t s e m A k ı t m a s a m Güneş çıktığında e r i s e m Buhar o l s a m Eser kalmasa k ö t ü l ü k l e r d e n Dünyayı cennete d ö n ü ş t ü r s e m İnsanları m e l e k l e ş t i r s e m Kötü ne yerde ne g ö k t e Hiçbir yerde hiçbir z a m a n d a V a r o l m a s a Ve bu düşten hiç u y a n m a s a m Nuray Yıldırım |
Bahar Karmaşası
Baharı anlatsam aklın bir karış havada anlamasan Konuşsam karşımdaymışçasına sense aklın bir karış havada anlamasan Vazgeçsem anlatmaktan baharı bana hissettirdiği derin yalnızlığı tutunmak için aradığım dost gülüşü bu sefer de ben aklım bir karış havada anlamasam Nuray Yıldırım |
Bebek
Canımın içi içime sinen kokusu masum en derin bakışlım cilve yapan tatlı yanım Bebeğim Nuray Yıldırım |
Ben
korkuyorum ben, korkumu bile bile yine korkuyorum... kimden sorusuna bile korkarak verdiğim yanıt, ben... en büyük dostum ben, en tehlikeli düşmanım ben, ah bir çözebilsem şu kilidi... yapacağımı bilirim ben... Nuray Yıldırım |
Bırak Gitsin
Bırak gitsin Azat et Sıcak basmamış ve İnsanlar uyanmamışken Çok ötelerde bir yerlere Adresini asla vermeden Hatta toparlanmadan Soluksuz kaçışlarda Unutmak için Unutulmak için Ezberden silinen adreslerde Dönmemek üzere Gönderilmişken Gün olur geri döner Gerisin geriye eski ilk adrese Hatta fiyakalı bir takım elbise Parlak rugan derili bir çift ayakkabıyla Eski azminden geriye hırs dolu bir çift gözle Tanıştırmak için gözlerindeki hayrete gelmişse Sense halen çıkaramamış isen ifadelerini Şu karşındaki yabancının duruşundaki cesareti Bir sabah toprak ıslakken Ardına bile bakmadan git dediğin Soluksuz aşkı gözlerinde şimdi Hüzünle içerken Ve halen kim olduğunu bilmeden İçindeki acının katranlaşmış hüznünde Hafızanı güncellemeye çalışırken Acırsın inatla inkar ettiklerine Sana kavuşan yabancı bir yüreğe Bakarkenki şu acıdan ezik kalbine Boş yere geçen onca zamanı İçen acımasız yaşam sürecine Nuray Yıldırım |
Bizi Biz Yaptın
Seni marş yaptık Besteledik dile doladık can yaptık Sen ki bizi biz yaptın Yalan yanlış kötü ne varsa Uğramıyorsa şimdi bizim sokağa. Söylemiştin paylaşmak bilgi denizidir Sizlerin rehberliğinde bizlerin gözünde Çoğaldıkça evreni sarıyor Ve bu deniz işte böyle doluyor Nuray Yıldırım |
Boşlamışım
Hırçın saçlarım yüzümde tel tel savuruyor kendini umursamıyorum gözlerim bulutlandı acıtmıyor akan damlalar yanaklarımdan süzülürken boşlamışım zamanın bana yansıyan dilimini uçarcasına geçiyor iken senelerin film şeritleri bir bir tanıdıklar selam durmuş el sallıyor bana bense vagonların birinde sonsuz yolculuğa hazırlanırken bir bahar gününde... Nuray Yıldırım |
Buram Buram
Gece cinsellik koktu burnuma buram buram şöyle en kalitelisinden açılmış şarap yanında sevgi sözcüklerinden tepeleme bir masa doyur isteklerini arzularını yasakları ez geç acıma toprak doyurmadan önce bedenini... Nuray Yıldırım |
Buruk Kalmak
Tut ellerimden Hiç tereddütsüz Sorma Sorgularken dahi bakma Sadece güven Apansız Dokunuşlarıma Bilir misin Saçlarımın yumuşaklığında Hissettiğin şu aşk sarhoşluğundaki yüreğimin heyecanlarını Hele ki En dokunulası Hissettiğin Bana dair benimle geçen Zamanlarda Gözlerimin içini yakar Hallerini Düşüncelerinin en Mahrem yerlerinde Apansız bir Yolculukta Kaybetme beni Hatta kenetle mümkünse Temsilin olan güzel İnsan kimliğine Unutmak değil Unutulmak böylesi Acıyken Acıtıyorken Yüreklerimizi Şu arife günlerinde Nuray Yıldırım |
Can Geldi
Can geldi bedene bir çift martı kanadında Sustu tüm evren çıt yok Ağlamaya başladı avaz avaz Ağlama bebek seni seviyor tüm bu gelecek Dokunsan sineme ateş var Senden geçen hücrelerime pıt pıt Sarhoşum gözüm görmez ne sağı ne solu Bir sen varsın bir senden sonrası Nuray Yıldırım |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:20 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.