|
Doğmaz mısın? Ömrüme
Yanımda olsan Saniyeleri saymazdım Gözlerine bakıp kalsam Telefona bakmazdım Arayan o olsaydı Diye başlayan hayalleri Yorgun düşmüş yüreğimle Damla damla kurmazdım Kalbimi ısıtan gözlerini Resimlerde aramazdım Çare yok mu? derdime Dönülmez mi? geçmişe Sensiz günü yaşarken Doğmaz mısın? ömrüme (28.03.2005/GÖYNÜK) İlknur Çekici |
Dön Geri
Ezanlar okunuyor Sensiz kalan odamda Elektrik de gitti Ne yaparım ben burada Bilirsin dayanamam Korkarım karanlıktan Ne günah işledim de Ayrı düştüm aşkımdan Bekliyorum gelmeni Affettim aşkım demeni Sensiz yalnız kalamam Unut artık dön geri (28.03.2005/GÖYNÜK) İlknur Çekici |
Dönüşü Olmayacak
Bir gün anılar bükecek belini, Sevmeler yorulacak; zamansız akşamlarda. Gözlerinde aşkı; arayıp da bulamadığın sevdalar Avucundan kayacak sessiz. Kalacaksın yalnızlığınla, Cebinde bana dair hayaller, Elinde hüzün. İçin üşeyecek *******de, Kalbin titreyecek. Dönmek isteyeceksin geçmişe, Soluğun kesilecek. Anlayacaksın nafile tükenmiş yılların. Dörtbir yanı sarsa da anlamsız pişmanlığın, Dönüşü olmayacak küllenmiş sevdamın. İlknur Çekici |
Dönüşü Olmayan Yol
Bir aşk bitiyor sessiz Bir aşk bitiyor hiç sebepsiz Yorgun düşmüş umutlar Çoktan tükenmiş mutluluklar Gözlerden akar yaşlar Dönüşü olmayan yola girmiş aşıklar İstenmiyor belli Ama ayrılmak zorunda iki sevgili İlknur Çekici |
Duydum ki Unutmuşsun
Duydum ki unutmuşsun gözlerimi, ellerimi; Unutmuşsun seni seviyorum dediğin günleri. Şimdi başka ellere dokunuyormuş ellerin, Başka gözlere bakıyormuş canımın içi gözlerin, Başkasına söyleniyormuş sevgi sözlerin. Ölümsüz değilmiş artık sevdaların, Bir gecede tükeniyormuş baharların, Yalan tebessümler tüketirken zamanların, Sahte mutluluklar tadıyormuş dudakların. Ve kirlenirken her gece Katrankarası sevdaların koynunda, Gecen uyanırken, duygusuz sabahlara, Ömrün yaklaşırken, bilinmez son durağa, Arıyormuş gözlerin, gözlerimi aslında. İlknur Çekici |
Dünya Hali
Şöyle bir bak etrafa Her türlü insanı görürsün orada Kimi fakir beş parasız Kimi zengin arkadaşsız Düşün bir adam Giyinmiş yırtık pırtık İncecik, yarı aç yarı tok Dolaşır yağan karda Gözlerinde bir umut yarınlara Ya cebindeki paranın haddi olmayanlar Tek düşündükleri menfaatleri Ne umurunda yarına beş parası olmayan Bu gün yiyecek ekmek bulamayan (24.10.1994/İSTANBUL) (Penceremin camından gördüğüm o adama) İlknur Çekici |
Düş
Sevdan başımda duman Ne yana baksam gözlerin Ellerimde her an ellerin Yüreğim yüreğine; Hasret kalmış bir kuş Gözlerim gözlerine; Sürgün olmuş berduş Kime nasip olmuş Hiç bitmeyen bir düş Yalancı gönüller içinde Saf kalan öze dönüş İlknur Çekici |
Elveda
İçimi kanatan son nokta oldun şimdi; Gözümden düşen son damla, Ve son düşüşüm bu hayatta. Uğruna harcadığım yıllara, İlmek ilmek dokuduğum aşkıma, Acı veren yalanlara elveda! Sensiz de doğrulur, yürürüm bu yollarda. İlknur Çekici |
Engelliydi Sevgi
Kaç mevsim geçti bu sevdanın üzerinden Yapraklarını döktü ağaçlar birer birer Büründü karalara Sonra yeşerdi heyecanla Gün gördük güneş gördük Gece gördük en zifiri Dik yollarda arşınladık erişilmez sevgiyi Keskin bıçaktı oysa, engelliydi sevgi Seni kesti kimi gün kimi günse beni İlknur Çekici |
Erirken Sensizlikde
Kanatıyor yüreğimi bu veda Kayboluyor gözlerin ufkumda Sönüyor mutlu günler, siliniyor hasretinden sevmeler Çakmak çakmak gözlerim, arıyor elini elim Zamansız yağmurunda, yok oluyor ateşim Çekip de gittiğin gün beynimde Dalga dalga dönüyor, gül yüzüm *******e Saniyeler umarsız, karışıyor senelere Günlerim zehir olmuş, dökülüyor kadehlere Düşüyorken yakamoz hırçınlaşan egeye Beni vuruyor aslında sessizce derinlere Yerleyeksan bedenim erirken sensizlikde İlknur Çekici |
Eşkıya Kalbim
Eşkıya kalbim terör estirdi yıktı beni Tozum dumanım kalmadı yâr yolunda yaktı beni Dağlara tepelere çıkardı boşluğa attı beni Gözü döndü birden, kurda kuşa yem etti beni Kurşunlara dizdi al kanlara buladı beni Esir etti özlem zinciriyle vurdu beni Yetmedi yıllarca yalnızlığa savurdu beni Şimdi onun kölesi bir çare kanıyorum Kendi duvarlarıma çarpıp acıyorum Yıllar geçiyor yudum yudum eriyorum Ne yârdan ne kalbimden vazgeçemiyorum |
Ey İstanbul
İstanbul'u anlatmaya Yeter mi? dizeler bilmem Her yerini gezerken Bu rüyayı tatmak gerek Eminönün de balık ekmek Turşu suyu içmek gerek Tarabya,Bebek,Üsküdarı Doyasıya gezmek gerek Boğazın sessiz maviliklerini Bir tekneyle aşmak gerek Rüyalarımın şehri Ne güzel doğar güneşin Bir başka güzel her bir yerin Seni sevmek için Adım adım seninle Bu duyguya varmak gerek Salkım salkım bulutların Gölgesinde kalsan bile İnsanların yüreğine Doğarsın her an güneş diye Gölgeleyemez hiçbir şey Gözümü alan renklerini Silemez hiçbir zaman O bendeki izlerini (06.04.2005) İlknur Çekici |
Ezberledim
Ezberledim yüzünü, gözünü, ellerini. Ezberledim sinirli hallerini; İçimi ısıtan gülümsemeni. Ezberlesem de nafile bilmiyorsun sevdiğimi. Bilseydim ben de tek taraflı sevmeyi; Hafızamdan silerdim seni gördüğüm ilk günü. İlknur Çekici |
Gece Kondu
Gece konduyu yapandamı suç Göz yumanda mı Madem yıkacaksınız Varını bu uğurda dökenlere Neden göz yumarsınız Var olanı yıkmak kolay Zor olan korumak insanları Bari kiraya bağlayın Kurtarın bahtsızları (14.04.2005) İlknur Çekici |
Geç Kalmışım
Yanlızım yine bu gün Uykum gelmek bilmiyor Ağırlaştı gözlerim Yaşlar dinmek bilmiyor Pişmanım ey kaderim Yaptığım hatalardan Dünü geri getirsem Mutlu olurdum çoktan Unutmak mı zor olan Unutulmak mı bilmem Tekrar dünyaya gelsem Senden asla vazgeçmem Geç kalmışım oysa Hakkım olan mutluluğa O yüzden sensiz mutsuz Yaşarım tek başıma İlknur Çekici |
Geri Dön
Hayat devam ediyor sensiz Yarım kalan herşey sevgisiz Bir demet çiçek hatırlatır seni bana Baktığım anda o soğuk toprağa Gidişin unutturdu tüm güzellikleri Senin ölümün etti deli Sanki geleceksin gibi Beklerim her an seni Son defa görsem seni Isıtsan sevginle bedenimi İstiyorum yanımda seni İnanmıyorum artık dön geri (Annanemin anısına/İSTANBUL) ................Dönüş yok biliyorum ................Ama istiyorum |
Geride Kaldı Hatıralar
Gittim geride kaldı hatıralar, Ağladım günlerce ağladım gidişime; Hüzünlü bir mevsim giyindim üzerime, Ayrılığın gölgesi düştü yüreğime. Tükenmez sandım acılarım, Dinmeyecek sandım akan yaşlarım. Oysa kaderim alışıkmış gitmelere, Yüreğim küllerden kora dönmeye Ve hiç bir acı sonsuz değilmiş bu mevsimde. İlknur Çekici |
Gideceksin
Bir gün ansızın gideceksin Sen herşeyi sileceksin Bilmeden sevdiğimi Görmeden son kez beni Kanayan yüreğimi Boş kalan ellerimi Silmeden gözlerimi Gideceksin bu çok belli İçten içe ağlasam da Kor ateşte ben yansam da Tanrıya hep yalvarsam da Yüreğinde ben olsam da Gideceksin bu çok belli İlknur Çekici |
Gidiyorum
Ve ben gidiyorum İçim kan ağlayarak Küllerini rüzgara savurarak Ve ben gidiyorum Yüreğimin en gizli El değmemiş köşesinde Seni bırakarak İlknur Çekici |
Gitme Bensiz
Tükendi umutlar Sustu mısralar Yar gidiyor diye Uçmaz oldu, martılar Onlarda ben gibi Boynu bükük kalacak Bir damla sevgiye Hasret yaşayacak Alıştırmasaydın zalim Sonumuz ne olacak? Mutlu olacak mısın bensiz Yar gidiyor hiç sebepsiz Yolunda ölmeye hazır Mısralar da sensiz Geride kalamam Gitme bensiz (03.03.2005/GÖYNÜK) İlknur Çekici |
Gitme Yüreğimden
Gitme yüreğimden sevgili Silemem izlerini Zamansız yarınlarda solurum dertlerini Gitme yüreğimden sevgili Ezilirim hasretinle Ulaşamam engin mavilere Gitme yüreğimden sevgili Kalırım karanlığa Erişmez *******im tozpembe sabahlara Parmak uçlarımda bile Dolaşırken deli sevdan Saçlarımın karasına Gizlenmişken gönül yaram Gitme yüreğimden sevgili Düşürme gözümden sevmeleri Yorma zamansız yeşeren kırılgan güvenimi İlknur Çekici |
Gönülden Yaralıyım
Ben bir hastayım Gönülden yaralıyım Sen ise benim Hem doktorum hem ilacım Ne olur geç kalma Yaram çok ağır Gecikirsen eğer Mezarım hazır Mezarım temiz olsun Kalbinde bir yer bulsun Senin her gülümsemende Üstü mutluluk dolsun (26.05.1993/İSTANBUL) İlknur Çekici |
Gösteremedim Sevgimi
Bir rüzgara kapıldım Yıllardır yorulmadım Sevgine çok alıştım Gelecekle barıştım Korkularla doluydum Dertlerle boğulmuştum Mutlu ettin sen beni Sevdirdin her şeyi Anlamadın ama Tükenmeyen sevgimi Gösteremedim belki istemeden gerçeği İlknur Çekici |
Göynük
Gelin gibi süzülür Puslu semada evlerin Sarıyla,yeşille,kahveyle Bütünleşir her yerin İlkbaharda değişir Yeşilin binbir tonu İnsanı şair eder Bu renklerin uyumu Sünnetin,Çubuğun,Akşemsettin'in Gün aşırı gittiğim mesire yerinin Yarattığı huzuru Bulamadım başka yerde Bakmaya kıyamadım Nazar değecek diye Zafer kulesinin gölgesi Düşüyor fitursuzca Hayallerimin en güzel En gizli köşesine Değişmem seni Göynük Değişmem hiçbir yere (09.03.2005 - Göynük/BOLU) İlknur Çekici |
Gözlerinin Yeşili Karışıyor Hüzünlere
Sisler ardında kalan baharlara takılı aklım; Kitaplar dağılmış dört bir yana, Mısralar matem tutuyor yokluğuna. İnceden mum ışığı; eşlik ediyor yalnızlığa. Perdemi kapadım senle gelen ilkbahara; Hafiften araladım kalbimi, zamansız sonbahara. Telefon desen dilsiz yol alıyor muammaya. Yinede, bazen ellerin değiyor ellerime; Sesin takılıyor sessizliğe; Gözlerinin yeşili, karışıyor hüzünlere; Sevgi sözlerin sıçrıyor defalarca beynime. Gidişine halaylar çekiyorken mutsuzluklar; Dolandıkça dolanıyor yokluğuna korkular; Timsah gözyaşları döküyor masum görünen yalanlar. Böyle anlarda yıldızları kurban ediyorum ayrılığa; Ayı desen alaşa ediyorum uçuruma; Rüzgarın sesini bırakıyorum çıkmaza; Sonra da ağlıyorum yalnızlığın kollarında. Sünger çekerek bir bir sızlayan anılara; Aldırmadan belki de kanayan yaralara; Seni bırakıp koşuyorum, anlamsız yarınlara. İlknur Çekici |
Gurbet
Gurbet kanatır bedeni sancır duygularım Apansız inen güne uyanır yalnızlığım. Sevinçlerim dağılır karanlık köşelere Gülüşlerim çoktan yerleyeksan bu şehirde. Dinmiyor karanlık, tükenmiyor kuytularım Issız bir sahile demir attı baharlarım. Gençliğim soluverdi mazinin kollarında Güzel olan ne varsa dağların arkasında. Saçlara yağan kar gizlenmiyor karalara Yüze düşen gölge silinmiyor yokluğunda. Vuslat ertelenince bilinmez yarınlara Sızlıyor yaralar; sevdanın kollarında. İlknur Çekici |
Gülüm
Her yeni aşk yeni umut Mutluluğa eş gülüm Hüzün ardından doğan Gözlerin ilaç gülüm Nice deli sevdalara Emek verdi bu yürek Bu sevdanın izleri Kaldı gitmez be gülüm Yüreğimin son izi Hiç bitmeyen aşk sözü Gözlerimin güneşi Yüreğime dol gülüm İlknur Çekici |
Güneş Gözlüm
Böyle mi karışacaktı sevdamız bilinmeze, Böyle yalnız mı kalacaktık. Güneş gözlüm böyle mi solacaktık. Sen ki her gece kıyılarıma vuran Nazlı rüya, Sen ki ruhumu okşayan Deli bahar, Zamansız mı yorulacaktı yüreğimiz. Biz ayrılığı sadece hüzzam şarkılarda bilirken, Mutsuzluğu sayfa sayfa kitaplarda okurken; Farketmedik, karlar yağdı aşkımıza; Hiç çıkmayan dilekler, nasip oldu yarınlara. İlknur Çekici |
Hasret
Güneşe hasret çiçek gibi Susuz kalan toprak gibi Dağları delerim ferhat gibi İste yeter sevgilim Hasret yetti canıma Gözler dalar uzaklara Gel desen yanıma Canım feda yoluna |
Hata
İçinde nedensiz bir boşluk, gözünde yaşlar Ansızın kanına giriyor hüzünleri; Darmadağın ediyor bedenini. Sonra lanetler dökülüyor dilinden, Acıyor duyguları, karaya çalıyor sabahları. Ve anlamsız bir pişmanlıkla kapanıyor son perde; Ayrılık dileyen dili susuyor, Buz tutan kalbi çözülüyor, Karamsarlıktan sıyrılıyor düşünceleri, Ona koşuyor ayakları. Nafile çabalarken son baharda; Bulamıyor sevdiğini. Sonra uyanıyor uykudan; Bakıyor etrafına ve anlıyor. Geriye dönüşün imkansız olduğunu, Severken yapılan hatanın hüsranla son bulduğunu. İlknur Çekici |
Hatalar İnsanı Olgunlaştırır
Var bende sorun Yada problem Kimi sevdiysem verdi elem Sanırım gerçek aşkı Aramaktı problem Yanlış kişiye inanmaktı Yaptığım hatam Artık inanmam aşka Kaptırmam kendimi ona Hatalar insanı olgunlaştırır Düşe kalka da olsa Bu hayatta, insan yol alır İlknur Çekici |
Hayal
Hayatı hafife alırdım ben Hayaller kurardım eskiden Bir işim olacaktı mutlu eden Bir eşim olacaktı beni seven Bir yuvam olacaktı bizim olan Bir kızım olacaktı gözleri gülen Zengin olacaktım ya ben Ne kadar yanılmışım Meğer çocukmuşum da Yeni anlamışım |
Hiç Doğmayan Gün
Neden allahım bu şüphe Neden güvensiz gözler Dönmek bilmez ******* Hiç doğmayan o güne Hasretim yıllar yılı Bi güzel tebessüme Gençliğimin baharı Geçiyor günden güne Ya geç kaldım sevgiye Ya sevgi bana uzak Biter mi bilmem acı Gidince o meçhul yere İlknur Çekici |
Hoşçakal Sevgili
Yüreğimin en derinine sakladığım Saflığımla sevdim seni Arınmak istercesine yalanlardan Sıyrılmak istercesine çıkarlardan Öylece sevdim Hayatına işlemiş karalara inat Beyazdı sana sevdam El değmemiş, göz görmemiş Sonsuz ve coşkulu Ateşti benim sevdam Dokundukça yakacak Yaktıkça çoğalacak Seni ve beni ısıtacak Köpük köpük,dalga dalga yayılacak Ruhunun kuytusuna akacak Olmadı ısıtamadım yüreğini Ruhunun kuytusunda sevemedin beni Hüznün kıyılarına savurdun El diline düşürdün Bendeki beyaza inat Kara *******de satır satır acıttın Hoşça kal sevgili sevgisizlikten yoruldum İlknur Çekici |
İlk Aşkım
Sevdan benim gözbebeğim Tükenmez sandığım ateşim Aşka ilk kanışım Ömrümce son yanılışım Kana kana içmeden Ziyan olan ilk aşkım Kalbimi yıllarca çarptıran Özlem ile son yanışım Gözlerimin gördüğü Yüreğimin sevdiği Derdimin tek ortağı Sendin günümün hazanı İlknur Çekici |
İnan
Benim bir parçamsın sensiz yokum ben Nefret etsende kopamam senden Zaman yıprattı bizi ben değil inan Eller ayırdı bizi dost değil inan Tüm yaşamım yalan dolan Tek gerçeksin inan Ne kadar isterdim sevmeni Benle ağlayıp gülmeni İSTANBUL İlknur Çekici |
İstanbul'u Düşünmek
İstanbul'u düşünmek Eşsiz bir resimde aşkı hayal etmek gibi Sevdaya yelken açmak usulca. Sokaklarına dökülerek hüznün, Saçlarına dolanmak baharın; Siyahla beyazı düşlerde harmanlamak. Farketmeden zamanın sinsice akışını Bedenin umarsız,ölüme kanışını Rüyalara dalarak mavisinde, Eşlik etmek martılara. Yeşiliyle canlanarak, uyanmak sabahına Ve sırrına ererek güzelliklerin Hayata sımsıcak merhaba demek. İlknur Çekici |
İsyanım Var
İsyanım var herşeye Yalan yanlış sevgine Söylediğin son kelime Olsam bile ne çare İsyanım var sevgime Yaşlar akar yüreğime Damla damla benliğime Sensiz doğan her güne İlknur Çekici |
İyilik Denen Işık
Neden saf kalamıyoruz? Akıp giden zaman da Neden çocuk olamıyoruz? Yüreğin kuytusun da Neden karanlık kuyuya atıp da Üzerini örteriz Yok etmek için onu Kötülüğe yem ederiz Neden döneriz sırtımızı? İyilik denen ışığa Gideriz hep karanlığa Mecbur değiliz ki anlasana İlknur Çekici |
Kabusa Zimmetli Uykular
Kabusa zimmetli uykular Karaya büründü zamanlar Köhnelendi asi yarınlar Yorgun düştü deli sevdalar Hiçlik kapladı dünyayı Kana buladı aşkları Dalga dalga yakamozlar Kıyıya vurdu acılar İlknur Çekici |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:49 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.