![]() |
Kimim Ben
Kimim ben, Yıllardır bu soruyu soruyorum kendime Yaş,ölümün üçte biri kadar. İçim kan ağlıyor Kimim ben, İki farklı ruhun yönettiği Bir hücre bu beden, Hangisi gerçek, hangisi yalan Yahut da hangisi doğru, Hangisi yanlış ayırt edilememiş Bu zamana kadar Bundan sonrada ayırt edilebilir mi? Bilmiyorum aslında. Hani sekiz rakamını Dikey olarak bölersiniz ya Ortaya iki ayrı şekil çıkar. Biri üç rakamına benzer Diğeri ise onun tam tersi. Diyorum ki birinden birini Tutup atayım, Ama hangisini işe yarayacağını Bilmiyorum işte. Bu yüzden ikisini de kullanıp Anlam ifade eden bir şeyler Çıkarmaya çalışıyorum kendime. Tek korkum ise rotamdan sapıp Sekiz rakamını dikine değil de Yanlamasını bölmek. Bu sonuç daha kötü. Çünkü; Ortaya çıkan iki şekilde sıfır, Yani boşa bir ömür. Benim durumum buna benziyor işte. Bu iki ayrı ruh beni öldürecek Biri günah keçisi, Diğeri iyilik meleği. Bu yüzdendir kendime kızışım, Bu yüzdendir odama çekilip ağlayışım, Çaresiz kalışım. Hani diyorum ki; Sigaramı içtiğim,şiirlerimi yazdığım Pencere kenarından kendimi atsam Parçalanarak ayrılır mı? Bu iki ruh birbirinden o zaman. Yok yok bu kadar kolay, Bu kadar basit olmamalı her şey. Savaşmalıyım sanırım Kaybetsem de kazansam da. Bu kelimelerin bile bana Hangi ruhun yazdırdığını bilemiyorum aslında Tuhaf değil mi? Bu yüzden soruyorum, kimim ben? Ali Baydere |
Korkak Tenimde Yaşıyorum
İstiyorum, söyleyemiyorum. Düşünüyorum ama ürperiyorum. Şimdi korkak tenimde yaşıyorum, Seni geri döndürememenin Soğukluğunu. Büyük bir beyin fırtınası yaşıyorum. Seni düşünüp, düşünmemek arasında Gelip gidiyorum. Nereye sığdırabilirsin, Ne kadar yaşatabilirsin Bu aşkı diyenleri hatırlıyorum. Unut unut söylenenleri diyorum. İstiyorum, yapamıyorum. Düşünüyorum ama ürperiyorum. Şimdi korkak tenimde yaşıyorum, Seni geri döndürememenin Soğukluğunu. Unut unut söylenenleri diyorum. Dans ettir; Yalnızlığınla ve yarısından fazlasının Gidende kalmış olan yüreğini. Bardaj kurup oturuyorum. Karanlıkların tadını acı acı alıyorum. İrtiva kaybetmeye başlıyorum Yokluğunda. Düşündüklerimin geride kaldığını biliyorum. Ama kabullenemiyorum Bugünün getirdiklerini. Geri dön demek İstiyorum, söyleyemiyorum. Düşünüyorum ama ürperiyorum. Şimdi korkak tenimde yaşıyorum, Seni geri döndürememenin Soğukluğunu. Ali Baydere |
Liman
Okyanusun ortasında ki Bir sandal gibiydim. Esmiyordu buralarda lodos, Çarşaf gibiydi sular. Taki hayat senin varlığını Bana ispatlayıncaya kadar. Sığınacak bir liman Arıyordum o zamanlar. Estin, dalgalandın buralarda. Limanımsın artık. Kıyıdan seyrediyorum yakamozu, Anlam taşıyor benim için. Yani ay gibi, Uzanamasam da varolduğunu görmek Ve karanlık hislerime Işık olman yetiyor bana. Benim olman değil, Senin var olman yetiyor bana. Aşkımı diri kılıyorum bu şekilde. Limanımsın artık. Yüreğimden demir attım Okyanusun derinliklerine. Limanımsın artık. Ali Baydere |
Mabedim
Ülkemin toprağı olan her şehir benim memleketim O yüzden bir başka benim olan toprağa göçedeceğim Gittiğim heryerde rüzgar olup eseceğim Yükselip şanlı bayrağımı öpeceğim Bastığım yer benim.Bilirim Besmele çekip öyle yürüyeyim Şu gönül yarama toprağını bassam Kim bilir belki şehit olup yükseleceğim Sözüm olsun kanımın her damlası bu toprağa Vasiyetim var şehit olduğumda Islatın mezarımı denizinin suyuyla Ruhum bir olsun tüm parçasıyla İşin kudretini inançta bildik Toprağın suyu helal kanda dedik Ne göktekine şükretmeyi ihmal ettik Ne de yitirdiklerimizi anmayı eksik ettik İmsak vakti Süleymaniye'de Ezan sesleri toprağa ekildiğinde Doğrulup varırım kıbleye Dua ederim bu nimete ve Muhammed'e Ali Baydere |
Mezara Gömdüm
Gözlerimde esen fırtınaya dalsan Sözlerime sahip çıksan Sevgime inansan Beraber şu kara toprağa uzansak İki değil bir mezara yatsak Ama görmedin bende ki gerçeği Sarıp sarmalamadın ki titrek yüreğimi Bak şimdi Taş, toprak ve ben Artık birçok mezarda ben yatmaktayım Yokluğunda her gün öldüm Her günümü bir mezara gömdüm Musalla gittiğin gün karşıma dikilir Toprak ıslak ıslak bedenime ilişir Fatiha ruhumla didişir Cennet ateşlenir Ne zaman bir sela yol verilsin Ne zaman bir kabre toprak serilsin Bil ki o yolcu benim Yokluğunda her gün öldüm Her günümü bir mezara gömdüm Ali Baydere |
Narinim
Neslim sana hasret, zor bu vuslat *******i. Ağlamak, ıslatmak gerek kelimeleri. Resimler, şiirler anlatır ancak bu hisleri. İncilmektir bu hislerin meyveleri. Neyleyim bu sensiz benliğimi. İnşaa etmek ister bu aşk-ı ilahi benliğini. Mecnun gönlümün hükümdarıdır varlığının izleri. Ali Baydere |
Ne Güzel İstanbul Be
Üsküdar’da sabah olsa, İçime bir mutluluk dolar aniden. Dün yine seni seyrettim Çamlıca tepesinden. Dalıp gittim öylesine, Gün batımı ile birlikte. NE GÜZEL İSTANBUL BE Her semtin, her mahallenin ve Her sokağının anıları var İnsanların yüreğinde. Bambaşka anıları seninle birlikte. Demleniyor yüreğim bu şehirle. Özlemişim Pierre Loti’de Karşılıklı çay içmeyi seninle. NE GÜZEL İSTANBUL BE Bir cevhersin bu memleketin kalbinde Asya ile Avrupa’yı birleştirdin yüreğinde Yedi düveli ağırlamışsın bedeninde. NE GÜZEL İSTANBUL BE Sandal sefası başka oluyor seninle, O güzelim boğazınla birlikte. Bu güzelliğin anlayabilene. NE GÜZEL İSTANBUL BE Aşıkların, aşkların yuvasıdır Bu güzelim şehrimin her yeri de. Kız Kulesi, Pierre Loti, Çamlıca tepesi ve Boğazın bunu simgelemekte. Varlığın birçok şaiire ilham vermekte. NE GÜZEL İSTANBUL BE Ne zaman ayrılsam senden Yanıp tutuşurum hasretinden Özlerim ta derinden. NE GÜZEL İSTANBUL BE Yokluğun bedenimde Yaşanılası benliğinde. NE GÜZEL İSTANBUL BE Ali Baydere |
Nefs-i Sevda
Gece yazarım koymasın diye dosta Gündüz zikrederim olmasın kurda sofra Aşkı görüp saklanıp sığınsam da Bir doğuya, bir batıya Bakar dururum Şükrederim yaradana Bugün varım bak bana Anlat şu nefs-i sevdana Yarında var ama Bugün oluyor her bakışma Mehtap ve şafak o olsa da Sen gibi içime aksa da Sen olmayınca orada Ab-ı hayat da anlamsızca Keşke canım can olsa Canan’ın can’ı olsa Varlığa şirk koşsa da Ve tam orada Cebr-i belayı görüp kavrulsa da Yinede tövbe demem bu sevdaya Keşke canım can olsa Canan’ın can’ı olsa |
Neredesin Diye sorma yar
Kaç kere seni andım Kaç kere yastığım ıslandı yar Her seferinde kendime yandım Her damlada gözlerini andım yar Şimdi neredesin diye sorma yar Kendimden uzak sana yakınlardayım Bir garip hovarda gönlüm Bilinmez diyarlarda ömrüm Söndüm bir sende söndüm yar Semazenler gibi döndüm Durdum aşka vurdum Öldüm kefensiz gömüldüm yar Şimdi neredesin diye sorma yar Kendimden uzak sana yakınlardayım Ah yar Sensiz ama Sende olanım yar Bak şimdi yanlız Zamanlarda katıksız Bak be vefasız Ben yalansız İşte öyle sevdim yar Şimdi neredesin diye sorma yar Kendimden uzak sana yakınlardayım Ali Baydere |
Özgür müsün? Şimdi.
Terkedişinle beni zindanlara mı? attığını sanıyorsun. Sen gidince ben hapsolur muyum? sanıyorsun Özgürlüğünü kalbime kilitledim diye mi? düşünüyorsun Ben zaten özgürüm. Farketmez dört duvar arasında olmak Ya da ellerim kelepçeli kalmak Her ne kadar bilinmez sevdalara kafa atıp Ellerimi üfleyerek ısıtmaya çalışsamda *******i, Diyorum ki ben özgürüm sevdiğim için Ya sen, özgür müsün? beni bırakıp gittiğin için Yalan sevgini bana sunup, Benden gerçek sevgi gördüğün için Alnına kondurduğum,busenin izini, Densizler dudağından öperek mi? Sildi. Söylesene bu seni özgür kıldı mı? Seni sevdim,herşeyimdin. Eline kına yakaçaktım,namusumdun. Alnını öptüm,şerefimdin. Ya şimdi; Hangi ********lere heba ettin kendini. Kimler eline kına yerine, Kan ve kan göz yaşı bıraktı. Kimler salyalarıyla Dudağından öpttü. Seviyorum değipte yüzünü kızarttı. Söylesene şimdi özgür müsün? Bunları yaşadığın için. Sanma ki yokluğundan yanıyorum,ağlıyorum Sanma ki geri dönmeni istiyorum Sanma ki ben bir mahkumum Ben Özgürüm. İtiraf ediyorum Ben seni değil Sevebilmeyi sevdim Sevgiyi Sevdim. Ben özgürüm artık,beni sevmediğin için. Ya sen özgür müsün? Ali Baydere |
Özgürlük Nedir?
Özgürlük nedir? Dilediğini yapabilmek mi? Sınırsız ve sonsuzluk içinde yaşamak için bir zaman dilimi mi? Vakit ayırabilmek mi? Yarin dudaklarında süzülebilmek mi? Ya da bunu başaramayıp,ona ulaşamayıp, Kapatıp gözlerini,yarin gözlerini hayal etmek mi? Özgürlük nedir? Düşündüklerini gerçekleştirebilmek mi? Yoksa; düşünebilmek mi? Gerçek özgürlük nedir? Dört duvarın dışına çıkabilmek mi? Ya da beyninin içinde Dünya yı dört döndürebilmek mi? Göz görmeli mi? Kulak duymalı mı? Eller devamlı sıcak mı? Kalmalı. Bir dokunuşta titreyebilmek mi? Özgürlük dediğin bu mu? Bunu yakalayamadığında Gelmişine,geçmişine küfretmek mi? Yakarmak mı? Yoksa; Dört duvarın dördüne de şiir yazabilmek mi? Deli divane hasretinle,bağır çağır şarkı söylemek mi? Satın alabilme gücü mü? özgürlük. Yahut da kazanabilmek mi? Bir kalbi Söylesene özgürlük nedir? Gezinebilmek mi? Dilediğince,yürüyebilmek mi? Koşturabilmek mi? Gelmişini geçmişini içinde. Sonsuzu hayaletmek mi? Sonunu düşünebilmek mi? Özgürlük nerede? Aynaya baktığında Gördüğün bedeninde mi? Bakıpta göremediğin, bedeninin içinde mi? Söylesene özgürlük nerede? Gerçek özgürlük nedir? Ali Baydere |
Özlenen Duygular
Bilmem neden böylesine duygular Yüreğime çöker, Süzülür sessizce derinliklere. Bulanık duygular içerisindedir beynim, Delice aranır yüreğim. O duyguları hissetmek ister bedenim. Gel gitlerle sarsılmış benliğim. Deli divane aranmakta her an için, Yitirdiği duyguları geri döndürmek için. Savrulup durur gönülden gönüle Kavuşmak isteğiyle. Varolmuş boş bedenler Ruhsuz kolsuz gezen yürekler, Duygu yüklü hislerime Cevap veremez bu boş bedenler. Dolanıp durur çaresizce Aşkı tatmak ümidiyle. Ali Baydere |
Sağır Kalpli
Bir kum torbası gibi, Her defasında vurdun kalbime. Kabuğuma sığınmak istedim Kaplumbağa misali. Ama benim aşkım ortada, Vur bütün hırsınla. Öldürdün her vuruşunla. Ama ölümün arkasına Turnike yerleştirdim. Her yok ettiğinde yeniden Doğup haykırmak için. Sağır kalpliydin, Beni de kalbimden ettin. Sonunda paramparça Bir hale getirdin kalbimi. Kurtulduğunu sandın bu yüzden. Ama yanılıyorsun. Her parçada ayrı bir sevgi Besledim ta derinden. Ali Baydere |
Saklı Korkular
Gizli kapaklı sakladım Hep en arka sıralarda Seyretti Gönlümde aşk Kalın bir kapı çektim üzerine Anahtar deliğinden Bakmaya çalıştığım an bile İçim ürperir korkardım Neler yaşayacağımı bilmiyordum Bilinmezliklerle dolu Bir yoldu bu Korkularım Bir mayına basıp Yokolurum diye bu yolda Ama bir gün Bir el uzanıverdi kapının tokmağına Destursuz giriverdi korkularıma Dur bile diyemedim Karanlık korkularıma Parıldayan Gözleriyle Işık olmuştu adeta Bir tebessümü yetmişti Kara bulutları dağıtmaya Avuç içime kondurduğu öpücük Karınlıklarda önümü görebileceğim Bir meşaleyi yakıyor gibiydi Mutluluk sözlük anlamından İleri bir ifade taşıyordu artık Ama ne olduysa birden Şimşekler çakmaya başlamış Kara bulutlar geri dönmüştü Evet kapı tekrar kapanmıştı Üstelik açılan eller tarafından Korkularım yersiz değilmiş Şimdiye kadar O gözler karanlığımı aydınlatmayacak artık Gelişinde olduğu gibi Gidişinde de dur diyemedim Meşale gözyaşlarımla sönmüş Karanlığım daha hiddetlenmiş Kapının arkasına taşıyordu Ben artık yavaş yavaş Yok oluyordum Evet hep korktuğum O mayına basmıştım artık Şimdi o kapının arkasında Kocaman bir mezar Barındırıyorum Ali Baydere |
Sen Hala Duymuyor musun?
Kalk güneş martılara gülümsüyor! Güneş sana bakıyor! Sen hala uyuyor musun? Kalk sevdam sana sesleniyor! Sen hala duymuyor musun? Günün ilk ışıltısı, mis kokusu, O güzelim esintisi. Narin tenime dokunup kaçışı, Nakış gibi içime işleyişi. Güzel Seni sevmek gibi. Sabahın ilk sesi Duygularımı har seferinde Yeniden uyandırıyor. Karşımda martılar dansediyor Beni sana yolluyor, ben sende oluyorum. Bak güneş yeniden doğuyor. Bir yerden doğuyor Bir yerden batıyor. Bana kendini gösterip kaçıyor. Sonra tekrar tekrar Gelip gidiyor. Asla her daim kendini yaşatmıyor, Doyamıyorum. Sen gibi her daim Gelip gidiyor. Bağlayıp vurup kaçıyor, Özletip yanaklarımı ıslatıyor. Sonra tekrar tekrar Gelip gidiyor. Tıpkı sen gibi. Kalk güneş martılara gülümsüyor! Güneş sana bakıyor! Sen hala uyuyor musun? Kalk sevdam sana sesleniyor! Sen hala duymuyor musun? Ali Baydere |
Sen Olmak
Cennet ve cehennem arası uzaklığı, Bir ömür boyu aşkın tutsaklığı, Bucak bucak sevda ocağı. Ocaklar tutuştu yüreğimde, sevda ocağı. Kah ateşim olmuşsun, Kah suyum. Söndürdüğünde buhar olur uçar gider, Yine sen olur dönerim. Yaktığında duman olur, döner dururum etrafında. Gölgen olurum. Her ne olursa olsun yine sen olurum. Sensizlik ölümün arka yüzüymüş meğerse. Ölüm ise bir karanlık kuyu. Sen attın o kuyuya beni, Aşkın attı. Aşk cennet kapısı diye bilirdim. Kapıyı göstermek senin işinmiş, İçeri girmek ise benim. Ya Yusuf olur çıkarım kuyudan, Ya Ney olurum çalarım aşkımdan. Her ne olursa olsun yine sen olurum. Ali BAYDERE Ali Baydere |
Sen ve Ben
Görüyorum ki gözlerin yaşlı Yanakların ıslak Durma ağla Göz yaşların sel olsun Duyguların dışarı vursun Yüreğindeki ateş dursun Aşkını gösteren Yanan bir mum olsun Yangının olsun Biliyorum ki ben yokken üşüyorsun Yalnızlığı hissediyorsun Durma titre Titre ve kalbini hisset Bedenini hisset Beni içinde yükselen Bir alev gibi hisset Her yerde beni görüyorsun biliyorum Her seferinde beni anıyor Ve arıyorsun Bak iyice bak Gözünü gönlünün kapısını Aç ve bak Sen olmadan bende bir Hayal oluyorum Sesim kulaklarında çınlıyor Duyuyorum Duy sende duy Haykırıyorum Bende seni seviyorum Ali Baydere |
Seni Seviyorum
Beraber oturduğumuz bankta Başka sevgililer oturuyor artık Beraber yürüdüğümüz taşların Üzerinden asfalt geçmiş Hatıralar birer birer Yok oluyor artık Seni seviyorum dediğim Ağacın önündeyim şimdi O da bir başına Solgun, bitkin, kuruyup gitmiş Sen yoksun ya deniz sakin Dalgalar sessiz Bu şehir bana küskün Dizlerimin üstüne çöktüm Yalvarıyorum; Toprağa, göklere, denize, bu şehre Seni geri versin diye Haykırıyorum Seni seviyorum Mezarının başında uyanıyorum Doğan güneş ile birlikte Seninle her gece Başımı dayıyorum toprağa Uyuyorum rüyamda yaşıyorum Evet delirircesine seni seviyorum Ali Baydere |
Serzeniş
Güneş yine sensiz doğuyor buralarda. Bir gün doğuyor yine, Her geçen günün izleriyle. Günler, aylar, yıllar. Her geçen zaman, Yoketmeye yetmiyor senden kalanları. Bir rüzgar gibi usulca estin, Sızdın yüreğimin derinliklerine. Sensiz olmuyor yokluğunla yaşanmıyor. Anlamsız yaşam biçimiyle, Dalıp gittim sensizliğe. Bir gül ektin yüreğime apansız gelişinle. Şimdi sen neredesin ben nerelerde, Olmuyor böyle gülüm sessiz gidişinle. Kör bir dipsiz kuyu yüreğimdeki. Sonu yok bu gidişin. Işığımı kaybetmişim, herşeyimi yitirmişim. Senden gayrısını yaşatmam yüreğimde, Yokluğunla serzenişlerde. Yüreğim dayanmasada, Ölüm beni çağırsada. İnadına yaşayacağım, Bu aşkın varlığıyla. Ali Baydere |
Son Çeyrek
Yine bir Eylül akşamı. Soğuk bir rüzgar esiyor, Pencerenin kenarından yüzüme. İçim ürperiyor. Kalbim son çeyreğe Girmiş bulunmakta. Dışarıda cıvıl cıvıl bir dünya. Ben ise pencerenin kenarında, Olup bitenleri seyrediyorum. Son bakışım belki bu hayata. Kaderimle başbaşayım Bu Eylül akşamında. Odamda kulakları sağır eden Bir sessizlik hakim. Bu sessizliği bozmaya inat Birleşiyor akrep ve yelkovan. Saat gecenin 12’si Çan sesleri beynimi bulandırmakta. Son anlarımı yaşadığımı İşaret ediyor bu ses bana. Dışarıda cıvıl cıvıl bir dünya. Ben ise ölümün kucağında. Ali Baydere |
Son Dediğin Ne ki;
Son dediğin ne ki,sonu var mı? ki, yolu var mı? ki. Biz zaten sondayız,biz zaten ordayız. Hiç bu tarafta olmadık ki. Hem ne farkeder bilene, sevene . Dilene dilene gelmedik ki bu yere. Son dediğin ne ki. Benim sonum sende kalsın yansın, Senin sonun bende. Hadi gidelim desem kaçı gelir ki. Gelinir bizim ki ama gidilmez. Bizim ki asla bilinmez. Diri diri kalmadı mı? ki hiç, Göre göre yanmadık mı? hiç, Bile bile sevmedik mi? . Söyle söyle şimdi, Ya da sus, Konuşma hiç... Sona kulak verelim mi? Akanları bizden onlara gösterelim mi? Son dediğin ne ki; Biz bizden, biz meşkten, biz keyiften, Gelmedik mi? bitmedik mi? Son dediğin ne ki; Bakışlarımızın içinde değil mi? son dediklerin. Sonum olsun sevmelerim, Yolum olsun bitmelerim, Işık olsun gülmelerin. Son dediğin ne ki; Biz sonu baştan görmedik mi? Ali Baydere |
Su Perisi
Zamanı geldi git demeden gideceğim Ezdirmem sana kendimi, günü gelince döneceğim Lanetim senin değil, o gözlerine bakan benim İnan bana sevgilim seni bir gün sileceğim Hoyrat akan yaşlarımı yana yana keseceğim Anlamazsın bilirim, sen bana ait değilsin bilirim Zannetme ki her şey senin elinde Elimi kaldırmam güle güle değince Lale devri yaşattın ya içimde İnan bir daha gelmeyeceğim görmeye Hoş bu seni pek etkilemese de Ama nasıl olduğunu görürsün sevince Ali Baydere |
Tuğçe '' Aşkın Bendeki Adı ''
Tüm acılar bana doğru çevrilmiş Uzun uzadıya bir yaşam çemberi sarıyor etrafımı Görkemli bir aşkı hayal ederken Çaresiz çilelerle yoğrulmuşum Emelimden uzak bir başıma ağlıyorum şimdi Tamamen anlattım olup biteni aslında Uzun uzadıya geçmişim feleğin çemberinden Gül yüzünden geçememişim bir tek Çelimsiz bir duyguyu tadıyorum şimdi Emsali görülmeyen bedenimde Terk ediyor ruhum beni sensiz kalınca Ufuklarım yok oluyor her çarpışmada Gürül gürül akıyor göz yaşlarım Çifte bir acı yaşıyor yüreğim Etmiyor bir çare haykırışlarımda Turlar atıyor sesin beynimde Uykularımda gölgenin görüntüsü Gerçek ve yalan arasında Çöküp gittim senin yolunda Es geçiyorum kendimi artık bu sevda oyununda Ali Baydere |
Ufak Kız
Kimdir? kimdir? bana böylesine Bir mutluluğu tattıran Ve ne inat ki, ne mücadele ki O mutluluğun üzerini örtüp Göstermemek için çaba sarf eden Bölük pörçük kalbimin Ve dolu dizgin yüreğimin arkasındaki Zifiri zindan karanlığa Mahkum etmeye çalışan bana Verdiği mutluluğu,huzuru Gizlemek ne haddime Yalan, söylediğim yalan Yalnız kendime Beceremiyorum kalbimle yüreğimin arasındaki Karanlıktan mutluluğu çıkartıp Bak; işte bu senin eserin demeye Dilim varmıyor her nedense... Ben sana yüreğimi verdim Belki seni kadar cesur değil Ben sana ellerimi verdim Belki seni kadar temiz değil Ufacık bedenine sığdırmaya Çalıştın dostluğumu Hasta kalbinde yaşattın Bana olan aşkını Dostluk ve aşk arasında Yandın belki Yangınlarına yetişemedim Biliyorum. Gamzeler oluştuğunda yanaklarında Ben yere göğe sığamadım Süzüldüğü zaman damlalar yanaklarından kahroldum, yok oldum Her damlada boğuldum Biliyorum ufak kız Gönlüne seslenemiyorum ama şunu unutma ufak kız Beynimin en ıssız köşesinde Seni düşünüyorum Yüreğimin en dibinde Seni barındırıyorum. Ben sana dostluğumu verdim Belki aşkın kadarda güzel değil Ben sana tüm ömrümü verdim Belki senin kadar değerli değil Çok fırtınalar yaşandı içinde Kimlerle savaştın, kimlerle çetince İt, çakal düştü peşimize Kendine attın ateşe Göğsünü gere gere Ne hüsranlardan çıktın Beni düşüne düşüne Biliyorum ufak kız Seni senden bile alıp Uzaklara götüren günleri *******i Biliyorum Ben sana nefesimi verdim Belki gözlerin kadar anlamlı değil Ben sana yüreğimi verdim Belki senin kadar cesur değil Evet ufak kız şunu unutma Ben bir senin yanında Nefes alıyorum Ali Baydere |
Varlığında Yokoldum
Göz yaşı yağmuruna tuttum yüreğimi Gözlerinin içine bakamadığım Dakikalarca arkandan baktığım sen Her adımda biraz daha uzaklaşırdın Yüreğim körleşir içim kanardı Her gün seni anardım Sen konuşurdun Kulaklarım seni dinler Ruhum yanardı Seninim dediğin günleri arardım Yan yana geçerken Gözlerin yere bakardı Kahrolurdum Kendime lanet okurdum Sen hep bende olurdun Ben ise Yokluğunun içinde Yok olurdum Ali Baydere |
Volta Atıyorum Sensizliğin İçinde
Özlemlerin içindeyim yine, Ara sıra volta atıyorum Sensizliğin içinde. Bir o yana bir bu yana. Ayak izlerin var sadece yerlerde, Duvarlarda fotoğrafın, Masamın üzerinde hediyen, Çekmecemde solmuş bir gül Geriye kalan. Volta atıyor içimde sensizlik. Zor çok zor bu yalnızlıkta gezmek. Sınırı varmış her şeyin. Elbette ki olacaktı, Bunu geç anladım. Sınırsızlığın sınırından önce Bitti bütün düşlerim. Gel diye bilsem keşke sana. Gel benim diyarıma, İçimdeki ayazı ellerinle ısıt, Al yanaklarıma iliştir dudaklarını. İçimdeki voltalara bir pranga vur Diye bilsem. Gel sen gez içimin her köşesinde. Gel diye bilsem keşke sana. Ali Baydere |
Yalan Gerçekler
Her şey bir hayal ürünü. Ha bir gerçek, Ha bir yalandı,yaşananlar. Bir masal, bir hikayeydi belki de. Bir öyküye adamıştık kendimizi. İnanmak zorunda, ayakta kalmak için Bu yalana katlanmıştık belki de. Kim bilir daha ne masallar, Hikayeler yaşanacaktı seninle. Bir gülüşle avutmuştuk kendimizi. Bir bakışla ısıtmıştık yüreğimizi. O güzel rüyalardan uyandık artık. Uyandığımız da farkına varmıştık rüyada olduğumuzun. Artık rüyalar gerçek olmayacak, Boşluklar hiçbir zaman doldurulamayacak. Başka hikayeler, masallarda Buluşuruz belki de. Ama bir gün rüyalar gerçek olursa, Sonu olmayan bir roman Yaşamak isterim seninle. Artık içim içime dar geliyor. Varlıkla yokluk arasında Yaşanmış bazı şeyler. Gün doğar umutlar yeşerirse diye, Hep devamı olacak diye, Sonunu koymayacağım asla. Beynimin ve yüreğimin sonuna, Her zaman üç nokta yerleştireceğim Sonu olmadı diye. Başka yaşanılması mümkün Gerçek yalanlarda kavuşmak hasreti ile sevgilim. Sonu olmayan ama bakıldığında Ucu görünüyormuş gibi duran Sevgimle bekliyorum seni... Ali Baydere |
Yalnızlığım
Yine bir gece, Soğuk ve sensiz bir gece, Bomboş odam ve yalnızlığımla Birlikteyim bu gece. Yıldızın aya yakın olduğu kadar Yakın olmak istiyorum sana Güneşin ayı parlattığı kadar Aydınlatmak istiyorum etrafı. Çekip gitmek istiyorum buralardan Kurtulmak istiyorum karanlıklardan Güneşin doğuşunu seyretmek istiyorum her an Onunla paylaşmak istiyorum yalnızlığımı, Yalnızlıklarımı. Ali Baydere |
Yerde Paşam, Gökte Zanlısı
Delikanlımın eli kanlısı Yerde paşam, gökte zanlısı Kurşunun suçu yok bu işte Küheylanlık içimizde Tesbihte elimizde Delikli belimizde Sağımıza solumuza diktik beyleri Cephe cephe gezdik tepeleri Kardeşlik nedir bilmedik Kana kan, dişe diş dedik Delikanlımın eli kanlısı Yerde paşam, gökte zanlısı Kurşun adres sormaz bu gidişte Suçu yok kurşunun bu işte Her şey namlunun gözünde Tahammülü yok bizi görmeye Tetikte bizde Kurşunda içimizde Adımız kırmızı Namımız ak pak acı acı Derinden gelen oluk oluk Rengimiz soluk ve donuk Bembeyaz kıyafetlerle Bir konuk bilinçsizce Delikanlımın eli kanlısı Yerde paşam, gökte zanlısı Ali Baydere |
Yolculuk
Zaman dalgalı,aşkta öyle Duraklar var yüreğimde Her durakta yeni yoldu akıbetinde Durmaz bu yürek otobüsü de Yollar bilinmez denklemlerle dolu Aşkta öyle Kırmızı ışık aşkın rengiyle O zaman biter bu yolculuk Eğer gönül renk körü değilse Zaman dalgalı,aşkta öyle Dalgalar arasında oluşmuş bir tünelde Oradaysa bekleyenim Oraya giden yol yüreğinde Tek inen vardı bu yolculuk seferinde Yayayım artık,kaldırımlar bekler Yalnızlık kaderimse Ali Baydere |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:05 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.