www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Abdulkadir Kahraman (https://www.cakal.net/showthread.php?t=135362)

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:10 PM

Sönmeyen Yangın
Bir yakan yok ise sakın ha yanma
Yanmazsan, yananı asla kıskanma
Yangın özde olur, dile inanma
Yan gönül, yanmadan pişmek imkansız
Çiğ çiğ menzile erişmek imkansız.

Kâlp, kâlp olamaz hiç, gerçek yanmazsa
Yangınını aşk yangını sanmazsa
Darılma yârine; sorup, anmazsa
An gönül, anmadan pişmek imkansız
Çiğ çiğ menzile erişmek imkansız.

Bak bülbül gül için katlanır neye
Cevr etse, naz etse; demez hiç niye
Sakla yangınını, deme kimseye
Kan gönül, kanmadan pişmek imkansız
Çiğ çiğ menzile erişmek imkansız.

Aşk öyle bir ateş yakar ki dinmez
Aşkın yakıtı aşk, üfleme sönmez
Aşığı dağlara sürer, döndürmez
Dön gönül, dönmeden pişmek imkansız
Çiğ çiğ menzile erişmek imkansız.

Sen yanarsan yanar, vücutta her yan
İsyan etme, sabret, ne olur dayan
Aşk değil miydi, aşk; hayalin, rüyan?
Yan gönül, yanmadan pişmek imkansız
Çiğ çiğ menzile erişmek imkansız.

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:10 PM

Söz Ustası
Bana şair derler, sözün kileri
Emrime verilmiş, kelimeleri
Acı, tatlı duygularla boyarım
Ölçerim, biçerim sır cümleleri
Mâhirane gediğine koyarım.

Şairim bir şair olmaya ama
Sanmayın her sözüm ustaca, îma
Kendimi özsöze kurban sayarım
Yüreğim doğuştan yalana âmâ
Yalan konuşmaktan, hicap duyarım

Şair; söz ustası, duygu mimarı
Hece, hece; cümle, cümle îmarı
Sözü giyindirir, sözü soyarım
Önce kendi yanağıma şamarı
Vurur, sonra gayrılara kıyarım.

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:10 PM

Suikast!
Gölge gibi yanıma girdin
Bir şey demedim..!
Sessiz sessiz canıma girdin
Bir şey demedim…
Habersizken varlığından
her gün, her ânıma girdin…
Bir şey demedim…!

Ne kadar engellemeye çalıştımsa olmadı…
Sensiz ve seni düşünmediğim
bir ânım kalmadı!
Sevincime, heyecanıma girdin!
Bir şey demedim..!

Neyim kaldıysa serdim yollarına
vazgeçtim her şeyden ve herkesten…
Köle, esir gibi düştüm kollarına…
ibâretim bir nefesten! ..
Gasbettin hayallerimi,
sâdece sana mekân düşlerim.
Teklifsiz, yasaklı limanıma girdin
Bir şey demedim..!

Sözlerin iksir gibi,
gözlerin büyü…
Sanki yeniden
yaşamaya başladım
unuttuğum bir öyküyü…

Acımadın hiç
insaf etmedin vicdansız...
kanıma girdin! ..
Gitmez oldu artık hiçbir işim rast!
Sen…evet sen!
Teşhis ettim, tanıdım!
Suikastsın, suikast! ..

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:10 PM

Şapka Baş Dava
Kalk ayağa uyuşuk!
Yatma zamanı değil şimdi.
Kuru temizlet,
Yağ bağlamış gözlerini…
Harekete geçir;
Yosun tutmuş insafını,
Nasır bağlamış yüreğini.
Seyrine doyamadığın
Kavga var ya;
Bil ki seni kavgan,
Haydi davran!

Oburların kurt,
Açların kuzu kesildiği şu zamanda;
Umutlardan yüreklere yürüyüş,
Korkaklar güruhunun,
Belki ilk ve son yürüyüşü..
Hayallerin demir attığı limanda,
Ancak ahmaklar bekler çürüyüşü.

Yükselen imdat çığlıkları,
Senin çığlıkların…
Zarı mı patlamış?
Görmüyor mu gözlerin?
Duymuyor mu kulakların?
Niçin umarsızca şarkı mırıldanıyor dudakların?

Belki bir daha göremeyeceksin
Yadırgadığın bu düşü…
Yürü! hiç arkana bakmadan yürü!
Ve hiç düşünme dönüşü!
Hiç değilse sen yak uyanış meşalesini
Seyretme umarsızca çöküşü.

Yan gelip yattığın yerde
Hayal kurma,
Kalk ayağa uyuşuk!
Tepelenirken ayaklar altında ünün,
Debelenirken en diplerde günün,
Duymadım yok!
Görmedim yok!
Yok öyle yağma!

Hangi kitap yazıyor?
Sen alabildiğine umarsız,
Ben olabildiğince duyarlı her zora;
Senin elinde sihirli oyuncaklar,
Her zaman zevkle dolu kucağın,
Benim alnımda namlular;
Sırtımda bıçaklar,
Kimsiz, kimsesiz…sonsuzlukta
Hem siperin hem oyuncağın!

Sen kurul her zaman
Sere serpe koltuğuna, keyfince…
Benimse kelle hep koltukta…
Her bakış, her söz de yaşayarak işkence;
“Şapka çıkarırım…
Dudak bükerim…
Göz kırparım, ” ne demek?
İstemesem de bana…
Bugün banaysa
Yarın sana.

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:10 PM

Şaşkın Gezgin
Kendimden habersiz şaşkın gezerdim
Aşkın ateşine düşmeden önce
Yüreği her yana taşkın gezerdim
Ayrılık, hasretle pişmeden önce.

Bilmeden güzeli, aradım güzel
Döktü duygularım zamansız gazel
Yazılmış sayfalar meğerse ezel
Anlayamadım hiç, coşmadan önce.

Çirkinleri güzel zannedip sardım
Menzil sanıp, sapa yerlere vardım
Düştüğümde dara pişman yalvardım
Yalvarsaydım keşke şaşmadan önce.

Kendini beğenmek, kibir ateşmiş
Tevâzu, hoşgörü sırdaş, kardeşmiş
Sevgi her nesneyi saran güneşmiş
Bilmedim kendimi aşmadan önce.

Meğer güzel özüm, çirkin özümmüş
İçimi işleyen dilim, gözümmüş
Kara olan yüzse kendi yüzümmüş
Anlasaydım bunu taşmadan önce.

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:10 PM

Şiir
Hayaller demliği; düş sığınağı
Ayrılığın örsü, sevinç ırmağı.

Düşün, düşten süsü; vuslat köprüsü
Ümitler limanı, hasret örtüsü.

Dinmeyen gözyaşı, bitmez mutluluk
Efsunlu aleme tüyden yolculuk.

İç alemin her an aktığı nehir
Hissiz zamanların bıktığı zehir

Şiir fırtınadır; şiir gemidir
Üzgün bakışların hüzün nemidir.

Gözlerin bestesi, gönül teridir
Sızıları dağlar, özlem eritir.

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:10 PM

Şokköyde Son Durum! ?
Duygular etmiş iflas...
Acı, ıstırap ihlâs...
Her tarafa çökmüş yas...
Son durum bu Şokköy’de.

Burçlarda dalgalanan...
Çapul, iftirâ, yalan...
Vîrâne, harap, kalan,
Son durum bu, Şokköy’de.

Sahne ürküntü, şiddet…
Nefes korku ve dehşet…
Prangalanmış medet
Son durum bu, Şokköy’de.

Gözler boşluğa mahkum...
Duygu sevgiden mahrum...
Kalpleri sarmış kurum...
Son durum bu Şokköy’de.

Karanlık hâkim yere...
Aydınlık sürgün köre...
Canlar ten için püre...
Son durum bu Şokköy’de.

Ekâbiranın aşkı…
Daima yetki köşkü…
Düşünürler hep meşki…
Son durum bu Şokköy’de.

Başın başında yara…
Bekler, bilinmez çâre! ?
Gören sanır maskara…
Son durum bu Şokköy’de.

Güçlü, müphem gölgeler! ?
Delil, hayâl belgeler! ?
Daha neler var, neler?
Son durum bu Şokköy’de

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:11 PM

Tarif!
Gökyüzüne ahenk benim
Yeryüzüne mihenk benim
Aykırıya tek denk benim
Müjdelerin kesretiyim.

Aşk her âzamda hürüklü
Duygularım var körüklü
Tohumum...sevgiyle yüklü
Ben toprağın hasretiyim! ..

Aşkla itirazsız yanan
Her tür mihnete dayanan
Gurbeti sılası sanan
Sılasızlar gurbetiyim.

Malım, mülküm var diyordum
Her nefesim kâr diyordum
Her gülene yâr diyordum
Güvenmenin mihnetiyim.

Yaralıya ilaç kimse?
Menzillere kulaç kimse?
Teselliye muhtaç kimse?
Ağlayanın servetiyim.

Değer bilirdim kendimi
Yokmuş, aradım dengimi
Yaptım nefsimle cengimi
Yenilginin zahmetiyim.

Şüphe kıraç, iman taçmış
Doğru tahkike muhtaçmış
Bilen şüpheliden kaçmış
Şüphelerin töhmetiyim.

Aramakla bulunmayan
Söze, göze alınmayan
Adı, sanı bilinmeyen
Yiğitlerin şöhretiyim.

Hakim, mahkum vicdanımdır
Varlık, yokluk hep gamımdır
Acı, tatlı ikramımdır
Dünyaların lezzetiyim! ..

Güçlülerin çekindiği
Zayıfların yekindiği
Haksızların sakındığı
Adaletin izzetiyim.

Aşıkların çilesiyim
Duyguların sılasıyım
Özlemlerin cilasıyım
Şansızların kısmetiyim.

Hasretiyim, hasretiyim
Ben toprağın hasretiyim
Sılasızlar sılasıyım
Gurbetsizler gurbetiyim.

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:11 PM

Umut
Herkes gitti, kaldi umut!
Her sey bitti, baldi umut!

Gözümde fer, canimda can
Tutundugum daldi umut!

Feryad ederken, her zaman
Imdadima geldi umut!

Hasret cekerken sevince
Kederimi aldi umut!

Karamsarken, teselliye
Kusandigim saldi umut!

Isyan ederken, asiye
Itaatkar oldu umut!

Saklandigim dehlizlerde
Kaybolunca buldu umut!

Mutsuz oldugum zamanlar
Ne, sikintim? bildi umut!

Icimde pasli, pörsümüs
Ne aci var, sildi umut!

Korktugumda sigindigim
Sarildigim, eldi umut!

Hazan sarinca ruhumu
Kokladigim güldü umut!

Omrü ömrüm kadar uzun…
Ben ölünce öldü umut!

GooD aNd EvıL 10-09-2008 07:11 PM

Umut Işığım
Umut ışığım aç göz, özünü, aç!
Göz seni arıyor, söz sana muhtaç
Tek sensin kangren dertlere ilaç
Yeter artık, yeter! Bekletme bizi!
Umutsuz, çâresiz tekletme bizi!

Zor durumda ritmi bozuk yürekler…
İş görmez, paslanmış, eski kürekler…
Perişanız yetişmezse gerekler…
Yeter artı, yeter! Bekletme bizi!
Arsıza, nursuza haklatma bizi!

Sırtımıza vurdu ağyar her cevri…
Döndü idealin hüsrana nevri…
Çoktan geçti oyun oynama devri…
Yeter artık, yeter! Bekletme bizi!
Gülden anlamaza koklatma bizi!

Sömüren, semiren bizden, hep bizden! ?
Bizden olan daha densiz, densizden! ?
Bıktık *******e mahkum gündüzden!
Yeter artık, yeter! Bekletme bizi!
Riyakar, haine şoklatma bizi!

Güle hasret, gülistanda fidanlar…
Fidanları budar elleri kanlar…
İnsan olmaktan çok uzak insanlar…
Yeter artık, yeter! Bekletme bizi!
Kevgir olduk, artık oklatma bizi! ?

Ne bitmez hazine, çalan çalana
Mükafat beytülmâl tilki, yılana
Makam, mevki hile, fitne, yalana
Yeter artık, yeter! Bekletme bizi!
Sahtekarlarla bir yükletme bizi!

Kuzular kurtların yurdunda kaldı…
Umut sarp dağların ardında kaldı…
Akil, izan, senin derdinde kaldı…
Yeter artık, yeter! Bekletme bizi!
Yoklamada bulun, yoklatma bizi!


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:41 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.