![]() |
Papatya Mevsimi Temmuz
Temmuz olabildiğince sıcak Toprak taş Yürek cılız Yeşillendim yeşillendiğim kadar Böceklendim Paylaşmalarla yalnız Öylece duruyorum ısıtılmış Aynı yerde ve dimdik Biçilme artığıdır anız Papatya mevsimi temmuz Olgunluğu karşılama mevsimi Aşka ve sevdaya yanarsınız Alabildiğince çekilmiş su Feryadını salar bir yaban ördek Toprak yarık, çevre ıssız Ellerimden su yüklerim fidana Beni giydirir bir esmer pazar Ve ayrık otları kaplı bir tarlada bir kız Ertuğrul Şakar |
Pencere Açık
Bıktırıcı bir sabır Yaz sazlıklarını geziyor içimde Pencere açık Mavi damalı bir ay Başına geceyi geçirmiş Dolaşmaya çıktı Bıkıyorum Ertuğrul Şakar |
Pişmanlık Menüsü
Pişmanlık menüsünde neler yok ki Nelerden dert yanıyorum bilir misin Kız kızan da dahil, kışta Bölüm bölüm anıyorum bilir misin Şaşarsın çene bol konuştuğuma Bazen hatıra yakıyorum bilir misin Bazen güzelliklerde gülüyorum Irmak gibi akıyorum bilir misin Alaca bulaca lime lime aklım Yap boz oldum sanıyorum bilir misin Bulamadım bir çok parçayı anlam katan Türkülere şarkılara kanıyorum bilir misin Pişmanlık büyük kelime suskulara yapışık Boş gözlerle öylece bakıyorum bilir misin Geçmişi yeniden yaşatarak içimde Vebali boynuma deyip takıyorum bilir misin Ertuğrul Şakar |
Renk Aşkı Boyar
Renk aşkı boyar, aşk rengi Velhasıl boyanırız Acaba Ölüm şiirin içinde mi? Ertuğrul Şakar |
Sabahı Giyinmedin mi Daha
Sabahı giyinmedin mi daha Yatakların rehavetinde Işığın gül patlaması açılışını Yaşamadın mı teninde Çoşku bir şerbet gibi Kan yapacak etinde Renkler renkleri öptü Yaşam saadetinde Uyan sevilmek için Şu dünya sepetinde Sabahı giyinmedin mi daha Parça değil misin bütünde Ertuğrul Şakar |
Sarı Bir Yapraktır Düşen Dipsizliğime
Ağaç yaprakları gibi sarardı gönlüm Bıraktı kendini boşluğa ansızın Hazan, ülkemi kapladı baştan başa Kurtlar kemirdi bağrımı durmaksızın İçimi aldılar karanlıklara doğru Bir mezar sessizliğini bıraktılar yormaksızın Ben hazanın teslim alınmış kölesi Zindanıma konuldum kelepçe vurulmaksızın Umut dediğim başımdaki kuş çek git Hasret hüzünlerimi derdime sarmaksızın Sarı bir yapraktır düşen dipsizliğime Bir bahar çimenine ulaşıp varmaksızın Ellerim, ellerim koptu dalından Bir fidan inceliğinde uzanıp sarmaksızın Ertuğrul Şakar |
Sekiz Şubat Takvimde Herhangi Bir Yaprak
Sekiz şubat takvimde herhangi bir yaprak Gökyüzü mavi,yeryüzü ak Sorulamayan kelimeleri merak ediyorum Nisan yağmurlarını mı bekliyor toprak? Kardan tuzlar ekiyor asvaltlarıma ayaz Uzaktan gördüğüm vuslat tarlaları kurak Bir mum çiçeğinde aşk kokusu ararım odamda Sabah akşam rüyalarıma gel ve bırak Taş baskılarla desenlenir bağrım boydan boya Deliliğim şiir tadında bir çıngırak Şarkılara ne aşklar gizlenmiştir bilemezsin Atardamarlarıma batar,kanatır pıtırak Soğuk keskinliğinde acı çekmekte neyin nesi Pencerelerim, ışık pınarlarımda durak Sevilmek ve sevmek düşünmez ki karanfil Kan pıhtısı sevdaların ateşinde çırak Ne demem gerekiyor yüreğime bilemiyorum Suskun alevlerin narında kavrularak Ertuğrul Şakar |
Sekiz Mart Bir Başlangıç Olsun
Bir diğer yarımızı nasıl unuturuz Şiirin tuzunu, tatlısını Gözle öz arasında Bir trafik ışığı Kendimi unuttuğum zaman belki Tüller içinde sen oluyorum İster bir kum İster gönül okum İster aşk kokum Adının başına K gelir Adın kalır ve kendin değişirsin birden Bekarlık sultanlık olsa da Kaybolmuş genç çağlarının sesidir o Elmanın yarısıysa eğer Kurt düşürme yarı yarıya Sekiz mart yeni bir başlangıç olsun Dönmeksizin hiç geriye Diğer yarımda aklım Şu güneşin indiği vakitler İnsan kırlar gibi koşmalı iken Niye hep kapalı yarıda bekler Ertuğrul Şakar |
Sen Gün Işığım
Sevgi ekiyorsun ya tarlana O kıraç,o yamaç,o rüzgarlı Tuz,biber gibi serpilmiş acılara ,O kader dediğin başı dumanlı Kardelen ayazı Kıştan cikarıp yazı Sevgi ekiyorsun ya tarlana Öylece ek beni de sere serpe Ellerinden eksik etme Sen gün ışığım Sen kırçiçeğim Sen ufkumun aydınlık beyazı Ertuğrul Şakar |
Sende Bir Şey Var
Sende bir şey var Kilit desem değil Yorum desem değil İde desem değil Açıl susam açıl der gibi Eşkiya kapıları açılıyor Kızıldeniz gibi geçiliyor Anahtar değil,murç değil Bahara ne katıyorsun bilmem Güneşe,yıldızlara Hayale,ıssızlara Isı desem değil,ses desem değil Sende bir şey var Çözgü gücümün yetmediği Mantığın,duygunun tatmadığı Hava desem değil, su desem değil Ertuğrul Şakar |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:10 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.