Divane Gönlüm
Efkar sardı yine deli gönlümü
Başı bulutlu dağlara döndüm
Sararmış yapraklar tomurcuk güller
Sam yeli kavurmuş bağlara döndüm

Bu sırra eremez gafil kulların
Yürümekle bitmiyor ki yolların
Umut ile beklediğim günlerin
Boşa gelip geçen yıllara döndüm

Ta baştan kara yazmışlar yazım
Kör olmuş uzağı görmüyor gözüm
Mızrabı kırılmış çalmıyor sazım
Akordu bozulmuş tellere döndüm

Gel dostum gel otur yanıma
Bir derdin var ise batır bağrıma
Kulak veririmsin bilmem çağrıma
Kıblesi bozulmuş kullara döndüm


Kamil Boyraz

DOLAŞMAK ISTIYORUM





Saçlarının telinde

Gözü yün bebeğinde,

Gerdanında teninde.

Dolaşmak istiyorum.



Dudağında dilinde,

Yanağında yüzünde,

Kuşun gibi kafeste.

Dolaşmak istiyorum.



Rüyalarda gerçekte,

Her çektiğin nefeste,

Kardan beyaz teninde.

Dolaşmak istiyorum.



Sıcacık nefesinde

Ever es tepesinde,

Senden sonra seninle.

Dolaşmak istiyorum.


Kamil Boyraz

Dostum
Duvarlar arasında gönlüm
Bülbül gibi feryat eder
Bir nefestir koca ömrüm
Ciğerime çekip biter

Sazımın telinde sözüm
Dinleyenim oğlum kızım
Kapanınca iki gözüm
Ağlayanım oğlum kızım

Geldi de gitti der dostum
Dama atılınca postum
Beden toprak altında
Sözleriniz aziz olsun

Sazımın telinde sözüm
Dinleyenim oğlum kızım
Kapanınca iki gözüm
Ağlayanım oğlum kızım.


Kamil Boyraz

Dudakların
Utanma bakınca yeşil gözüne
Bana hasret kaldı kor dudakların
Yüzünü öteye dönüpde gitme
Benden bir parçaydı bal dudakların.

Sahibiydim kiracıyım sayende
Bir saatlik mola versem sinende
Ne bende sabır kaldı ne sende
Öpmeye doyulmaz al dudakların.

Simana yakışan pembe yanakdan
Gerdana süzülen ipek saçından
Gökde ay misali hilal kaşından
Dahada güzeldir şol dudakların

Mimiğin üstünde siyahtır beni
Allah özenipde yaratmış seni
Doksan altmış olmuş bedeni
Karşımda konuşmaz lal dudakların

Tadı sakarindi çayıma koydum.
Kurt kadar açtım hemencik doydum.
Kadehlerime koydum yudum yudum.
İçtikce kandırdı bol dudakların


Kamil Boyraz

Dün Akşam
Okyanusların ta ortasında.
Palmiye ağaçlarının altlarında.
Dudakların dudaklarımda
Seninleydim dün akşam.

Uçuk pembe dudaklarında,
Elma gibi yanaklarında.
Sarı sap sarı saçlarında,
Seninleydim dün akşam.

Zehir zemberek *******im.
İnsan ı öldüren hecelerin.
Yoksun sensiz neylerim.
Seninleydim dün akşam.

Kirpikler imin ucundan,
İki damla göz yaşı oldun.
Süzüldün yanaklarımdan.
Seninleydim dün akşam.

Koca bir yazı geçirdim.
Ömrümden ömür bitirdim.
Yakamozları sana getirdim.
Seninleydim dün akşam

Gelmesen de pencereme,
Bunlar gitmiyor ki gücüme,
İnanmıyorsun ya sözüme,
Seninleydim dün akşam.


Kamil Boyraz

Dünya
Almışım ahı'nı gülemiyorum.
Senden başkasını sevemiyorum.
Bağlandı yollarım gelemiyorum.
Hakkını helal et güzelim bana
Dünya dar geliyor bazen insana

Zulmüne alıştım bilemiyorum
Bir zalimi sevdim diyemiyorum.
Senden başlasını göremiyorum.
Hakkını helal et güzelim bana
dünya dar geliyor bazen insana.

Solsada bahçemde menekşe lale
Koymasın tanrım beni bu hale
Akar gözlerimden yaşlal şelale
Hakkını helal et güzelim bana
Dünya dar geliyor bazen insana


Kamil Boyraz

Dünya Dar Gelir
Almışım ahı'nı gülemiyorum.
Senden başkasını sevemiyorum.
Bağlandı yollarım gelemiyorum.
Hakkını helal et güzelim bana
Dünya dar geliyor bazen insana

Zulmüne alıştım bilemiyorum
Bir zalimi sevdim diyemiyorum.
Senden başlasını göremiyorum.
Hakkını helal et güzelim bana
dünya dar geliyor bazen insana.

Solsada bahçemde menekşe lale
Koymasın tanrım beni bu hale
Akar gözlerimden yaşlal şelale
Hakkını helal et güzelim bana
Dünya dar geliyor bazen insana


Kamil Boyraz

Ecir


Nasıl olsa bitmez sanma bu bahar
Baharın ardından güneş yakacak
Haklıyı haksızdan ayırır bir gün
Her yazın ardından hazan olacak

Dünya durmaz döner kıyamete dek
Lal olan diller neler söyleyecek
Haklıyı haksızdan ayıran melek
Ödül diye sana cennet verecek


Kamil Boyraz

Efendiler
Bu milleti kandırması çok kolay,
Diyin efendiler şimdi diyin.
Devletin malını yemesi kolay,
Yiyin efendiler şimdi yiyin.

Beş yüz elli maraba var orada,
Oylayın efendiler şimdi oylayın.
Bu maaşınız yetmez’ ki daha
İsteyin efendiler şimdi isteyin.

Sözümüz meclisten girsin içeri,
Duyun efendiler şimdi duyun.
Seçim günleri gelecek geri,
Soyun efendiler şimdi soyun.

Hani diyorum elime geçersen,
Duyun efendiler şimdi duyun.
.........olsun bir daha seçen,
dinleyin efendiler şimdi dinleyin.

Karagöz perdesini açtığı zaman,
Seyredin efendiler şimdi seyredin.
Mazi ye bir bakın eskimez insan.
Bekleyin efendiler şimdi bekleyin.

Bu baharın birde kışı olacak.
Özleyin efendiler şimdi özleyin.
Yağmur olup üstünüze yağacak,
Titreyin efendiler şimdi titreyin.

İmralıya getirdiniz bir tosun.
Besleyin efendiler şimdi besleyin,
Şehit anaları saçını yolsun.
İzleyin efendiler şimdi izleyin.

Kamil derki a-ha geldim giderim.
Ağlayın efendiler şimdi ağlayın.
Ben halkımın dününü bilirim.
Sızlayın efendiler şimdi sızlayın.


Kamil Boyraz

Erciyes Tekir Yaylası
Erciyes dağının yamaçlarında,
Şu karşı yaylada çam altlarında,
Çoban kaval çalar ağıllarında
Bir başkadır Tekir şubat ayında.
Haziran ayında Temmuz başında
Karın eksik olmaz yüce taşında,
Bazen sisin bazen bulutlarında,
Bir başkadır Tekir Ağustos ayında.
Eteğinde burcu,burcu çiçekler.
Kayakçılar Kışı dört gözle bekler.
Gönüllerince eğlenir neşelenirler.
Bir başkadır Tekir Mart ayında.
Hisarcık’ın suyu buz gibi akar.
Hacılarda bağlar bir başka kokar.
Ali dağı Erciyes’e yan bakar.
Bir başkadır Tekir Mayıs ayında.


Kamil Boyraz