![]() |
Pis Adam
Ne pis kokuyorsun be adam; En son ne ne zaman banyo ettin! Ne zaman şekilsiz cisminden aktı günahların Konuşsana be adam! Yoksa öldün mü? Doğru ya! Ancak ölüden gelir böylesi kokular, Ölmediysen bile öldürmeli seni; İnan kimse üzülmez sana! Hem baksana, alnında boncuk boncuk terlerin. Çürümüş vücudunu sarmış senin gibi pis kederlerin ve dünya pantolonun içine girmiş de, içine sıçmışsın gibi sanki dünyanın. |
Kader Zinciri
Sök at gözümdeki sperliklerini, Tamir et bedenimin özengilerini, Al kan ver dudaklarıma ol *******imin, Sar sıcağını donmuş ruhumun stepsi dolunayına, azıcık güç ver kaderin cilvesine, Tutsak beynimin koparsın zincirlerini, Duru karanlıkta titrek bir mum umut, Olgun bir yürek karda doğan bir güneş gibi, İlk oksijeni tokatla veren kader zinciri, Görülür hep ızdırabın izleri göz pınarlarında, Hep karanlığın güneşinde kavruldu kırılmış kaderim, Sıcak arayışıma her uzanışımda, neden donuk mehtap Kara gönlüme estir sıcak nefesini cennet melekleri, Solgun tenini yaklaştır,meltem sonsuzluğunun ezimetine, Vursun gönlüm zincirini, kader şarabının buruk lezzeti, Kaderim manasını yitirmişse sustursun zirvedeki çığlığı, Kurtul boynumdan kadersizlik, Kır halkalarını kötü kaderin sevgi ipliğini bağla, çiçek çiçek baharlaştır yüreğimi, Varsın acıların en kötüsünde ikamet edeyim, Aşk tomurcuklar versin bilmezlik karanlığında, Zaman çağırsın onu yalnış öğretilendeyse yüreğim, Acı ezerse mehtabı yıpranmış Gönlümde olsun bozkır mehtabı, Aynadaki müsvetler gölgem bile kaderimin peşinde, Sil kaderimi dünyadan, Buruk bir anı olarak kalayım, Bir oluk dolusu kan ver dudaklarıma, Unutulmuş bir kahkahamla kan kusayım Kaderin zinciri hep böyleyse, Günün ilk ışıklarıyla kaybolayım. |
Gidişin
Güneşi soğutan, bir ayazdı. Oysa, günlerden bir günlük yazdı. Öyle bir bakıp, dönüp gidişin, tek perdelik türkü çalan, tek teli kalmış, bir kırık sazdı. |
Ayın En Çıplak Günü
Yorgundu ağır çıkılan merdivenler Çıkanların ağırlığından Sızlamasız,gıcırdamasız Ahşap masalar dilsizdi Kendinde kalırdı tanıklığı Konuşturamazdı alayı Duvarlar geldi üstüme Üstünde gıyabında dostlar Gıyabında yüzler vardı Serçe kalbim kartallaştı Uçtum Gemerek'ten Bolivya Doğu And Dağlarına Ayın en çıplak günü gelir Nazım'a rağmen; Mutsuzluğun resmi çıkar Abidin'in fırçasından Canlanır günün anlamında Yıkılır duvar Aynı gafil maşadan Tek kurşundur aslında Dursun düşer yol aydınlanır Örümcek ölür ağında Öz verir Mumcu alır Kitaplar değil Erdost yanar Yanar Madımak'tan çok önce Utancı kalır işkencenin Göktepe'den Onat'tı Yavuz da,Kışlalı da Cömert'ti Güçlü'ydü Muammer Üçok'lar çıktı kınından Saplandılar karanlığa Deniz'ler taştı Onlar; Büyük harflerle Bir bir yazılırlar onurlarıyla Ne denli küçük yazılsalar da resmi tarihe Yine büyük harftirler Çökertme oynamakta bir kız Halil'in ruhuyla Gözleri kapalı Che bakar,Ulaş bakar Su durur An durur Ay durur Gece durur Ruşen susar Ömrümün en çıplak günü düşer Sayfasından anılarımın Hezeyanlar kalır duvarlarda |
Yalnız Kaldın mı
Sen yalnız kaldın mı hiç; Hani insanın içine inceden bir sızı gelir ya... O işte benim kalbimde Bazen öyle bir titriyor ki engel olamıyorum... O kadar söylüyorum senin bir sevgilin var seni de seviyor diye! Ama sanki o beni duymuyor... Kulaklarını kapatıyor beni duymak istemiyor... Ve sanki bana... O seni sevmiyor diyecekte! Buna onun da dayanamayacağını bildiği için söyleyemiyor... |
Burcum
Bu sevda senin kadar uzaktı Uykusuz yolculuklar Rüyasız uykular gerekliydi Cebinde elma şekeri saklayan bir adam Uykumdan, uykusuzluğumdan, yolculuğumdan çaldı seni. |
Korkarsın
Fazla yaklaşma bana Öyle fazla sevme beni Yanımda olduğunu hissettir yeter Sevdiğini bileyim yeter Her zaman yanımda durma Bilirsin fazla ilgi insanı ya şımartır Yada bıktırır Öyle sevki beni ben bile inanamayayım Öyle sevki beni kimse bilmesin Uzaktan görmek bile yetiyor bazen Bazen senin gelmeni bekliyorum Yavaş ve gizlice Anla beni Ben seni öyle seviyorum ki Sevgin yüreğimde büyüyor günden güne Ben seni öyle bir seviyorum ki Ama belki anlamazsın Öğrendiğin zaman seni nasıl sevdiğimi İnan sende beni seveceksin Seni öyle bir seviyorum ki sen bile korkarsın. |
Yaralı
Yaralar var sevgisiz kaldığından kanayan Yaraları sarması gereken de yaralı. Sızladıkça yarası, merhemini arayan Yaralı kendin bilmez, hançer vurdun vuralı. Yönelir gökyüzüne umutla gündüz, gece Gözleri yaşla dolu, kâlbi binbir bilmece Dualara nakşeder hâlini hece, hece Yaralısını arar, duyguları çıralı. Düşer binbir denklemli sancılara şifasız Çâre arar, bîçare acıları devâsız Seslenir uzaklara duysun diye vefasız İşitir de sevdiği olmaz belki oralı. Kayan yıldız misali düşer boş sonsuzluğa Kızar, beddua okur bitmeyen şanssızlığa Her sefer yorgun, argın gömülür yalnızlığa Sığınaksız, sığıntı, umutları karalı. |
Hayal Oldu
içim kanıyor yine sessiz sessiz ümidim var yine ümitsiz bir gün bile geçmesede düşüncesiz hayal oldu kurduğumuz hayallerimiz hüzünle dolsada şimdi içimiz bitmez bir acı olsada sevgimiz kurtutkur bu oyundan belki birimiz hayal oldu kurduğumuz hayallerimiz bir daha telefona uzanmasada elimiz suskun kalsada ayrı iken gönül dilimiz kurtulur bu oyundan belki birimiz hayal oldu kurduğumuz hayallerimiz hayaldi hayal kaldı evliliğimiz yaşlarla doldu yine gözlerimiz kurtulur bu oyundan belki birimiz hayal oldu kurduğumuz hayallerimiz |
Aranan Aşk
bir benmiydim aşık olan sayfalarına şiir yazan kalem misali uğuldayan ağaçlarda duyumsuyorum yaprak yaprak seni yoksa ay ışığı gacelerde resmini gördüğüm serin sulerda senmiydin çölde yalnız kalan dudaklarına serin sulardan içireceğim ısıtacaksın ellerinle gözlerimi koklatacağım şiirlermi avuçlarımda birer birer açacağım gönül sayfalarını kilim gibi dokuyacağım aşkımı desen desen motif motif rengarenk işleyeceğm kalbine |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 05:26 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.