![]() |
Bağış
Üretim faaliyetlerime olan Emeğimin karşılığını İstiyorum senden! Defalarca aştığım Çalışma saatlerimin Mesai ücretini! Gayret ve maharetle Sergilediğim, Alın terimin Karşılığını istiyorum! Tabi fiyatların ve asgari geçim düzeyinin de üzerindeydi, piyasa değerim! Oysa sen! haksız gelirler peşinde koştun! Bana ayırdığın fonlarla Başkalarının ücretini Ödemek istedin! Gerçeklerden uzaklaşarak Farazi söylemlere Sığınmayı yeğledin! Şimdi, yeniden istiyorsun. Ödemediğin Borçlarına rağmen! Hem de faizlerini Ücretimden çalan Kötümser bir ahlakla! Şartları daim kılmak, Aşkımızın seyrini Önemli ölçüde arttırmak! Düşündüm biraz. Hürmetini beklerken Baskını hissediyorum! Ve istifa ediyorum. Öncekileri de sana Bağış yaparak! 11.07.2006 21.00 Kamil Çağlar |
Bağlanmış kaderim, bu kaçıncı Aşk?
Cilvene hayranım, yine bu akşam. Cenk kalmasın bana, sam yeli sevdam. Mutluluk yolunda, bir adım atsam. Günüm bitmez olur, ar dolar gece. Gördüklerim serap, sen bir yalansın. Selam sana olsun, gönlüm inansın. Aklım yere düştü, nasıl insansın. Gözüm görmez olur, kör bakar gece. Burun kalkmış şaha, ahkam kesiyor. Beyaz tenli güzel, meşk olmaz diyor. Tamam de artık bak, rüzgar esiyor. Duman tütmez olur, kar yağar gece.. Ses yürekten gelir, yalandan sakın. Aman verme dile, aşkıma talkın. İnanmaz bu yürek, önünde halkın. Acım dinmez olur, kin kusar gece. Bağlanmış kaderim, bu kaçıncı aşk. Yâr olmak derdine, etsen biraz meşk. Olmaz diyen dilden, kahır dolar köşk. Aşkı bilmez olur, gâm akar gece. 29.06.2007 16.00 Kamil Çağlar |
Bakış Acısı
yüreğime işleniyordu bakışlarının acısı hangi acı bu kadar vahametli ve elzem olabilirdi düşün bir kere kalbime saplanmış bir aşk sancısı ya da parmaklarımı kanatan bir gül dikeni ellerimle tutmak isterdim sarıp sarmalamak gözyaşlarını silmeyi dilemek üzerine çullanmış kalleş fırtınayı ötelemek kanatlarımı germek kalemime bir gurbet türküsü gibi düştü ciğerime bir nefes sigara dumanı bakışlarının acısı 02.11.2007 22.00 |
Bana sormadın!
türbelere çaputlar bağlayıp adaklar adadın cinci, büyücü dolaştın selam vermediğin falcı kapısını çalmadığın medyum kalmadı. lokmalar döküp dağıttın mezarlıklarda yattın domuz yağı sürdün odalara kaplumbağa kanı içtin sular kaynatıp etrafa döktün içinde belirsiz yazılar ona buna koştun haber sordun, merak ettin çiğ etler yedin dedikodusunu yaptın onun bunun bir bana sormadın ne düşünüyordum! 19.02.2004 19.00 Kamil Çağlar |
Bari sen, mes'ut musun?
uzaktan çağırıyorsun ____________bağırıyorsun avazın çıktığı kadar sanki ____sıkılmış bir mengene içinde ________________________boğuluyorsun bi çare.. dinlemez gururum __________bozulmuş yeminleri ________________________tanımaz ______yasak konulmuş kalplerin adını ____________________________asla anmaz tanımaz ardında bırakılan telafisi olmayan haykırışları.. unutulmadı ________sol yanıma inen ağır darbeler _____________son bir acıyla göğe kaldırılan yumruk ________________________________________unutulmadĠ ?.. bari sen mes’ut musun? sildin mi _____buğulanmış camlarını __________________kırılmış puslu bakışlarını ___________________________________silebildin mi doydun mu kan kırmızısı acı şerbetini yudumlamaya ayrılığa açılan __________karanlığa çıkan perdelerini kaldırdın mı kahpe gözlerinden akan kara yaşları durdurabildin mi çaresiz _____uçan kuşlar gibi ________________diyar diyar uçtun mu.. up/uzun geçen kış *******inde sessiz ____bir köşeye çekilmiş siniyorum ne güneşin doğuşunu hatırlıyorum ne sıcak merhametli bir kucağı ________________________özlüyorum sarılıyorum yalnızlığıma ________________kas/katı buz kesiliyorum.. 19.10.2007 02.00 Kamil Çağlar |
Başaklar!
Baş kaldırmış başaklar, Yüzlerini güneşe dönmüş! Susuz kalmış topraklar, Belli ki; yağmura küsmüş! Büyüyüp serpilmiş tohumlar, Tane, tane buğday olmuş. Hasat zamanı tüm katarlar, Tıka basa mahsulle dolmuş. Başına bağlamış poşuyu, Alın teri dökülmüş, köylünün. Yerlere dizilmiş sonunda koçanlar, Toprakla yaptığı amansız dövüşün! Yerde gökte bitti telaş! Evine geldi bu yıl da aş. Ambarlar darıyla dolmuştu, Bundan sonrası da, tatlı bir huzurdu! 09.07.2006 16.00 Kamil Çağlar |
Bayrağım
Nice şiirler yazılmış adına, Yiğitler düşmüş toprağına. Nice ağıtlar dökülmüş al’ına, Kanlar karışmış beyazına. Dalgalan Bayrağım; uğruna nehirler bulanır. Ruhunu sana teslim etmiş Devlet’im. Canını yoluna koymuş Millet’im. Gök sana bakar, çehrene aşık; Ay ve yıldız ayrılmaz, ömrüne sadık. Dalgalan Bayrağım; uğruna rüzgarlar savrulur. 23.10.2005 12.00 Kamil Çağlar |
Bedir
Sen doğduğun akşam, dolunay vardı gökyüzünde! Gri bir bulut arkasından gülümsüyordu bize. Etrafında kümelenmiş, oynaşan parlak yıldızlar vardı. Ucu belli olmayan boşluğun tam ortasında duruyordu. Mağrur ve gururlu bakışıyla göklerin hakimi benim diyordu. O an karar verdim ismine. Sana gülümsüyordu bakışlarıyla. Ben onun için doğdum, o da benim için. Benden sorulur bu *******, Işığını benden alır bu yıldızlar. Yakışır sana varlığım, ışıklarımla aydınlattıklarım. Aslanlar diyarında yaşayan, Şehadet şerbetini içenlerin. Yüzyıllar önce yine doğmuştu. Anavatan topraklarında. Mert insanlar diyarı, Kafkas dağlarında. Senin gibi ay yüzlüydü. Senin gibi kanı kaynayan, özünde bulunmazdı yalan! Hidayeti nasip olmuş Allah'ın Kanını vatanı için harcayan. Canını takmıştı kılıcının ucuna, sallar dururdu moskof gavuruna! Ruhu yaşar oralarda bir efsane Destanlaşan türküsü okunur yegane. Miras kaldı ismin bizlere, Taşıyorsun bu onuru her yerde. Kısmetin açık, daim olsun nasibin. Şerefle yaşat onları, Bedirhan Şamil'im! 08.10.2000 18.00 Kamil Çağlar |
Bekliyordum
Bekliyordum kapının çalmasını! Belki de çalınanın, kapı olmasını.. Öyle olsun istiyordum ama, olmadı. Yüreğimdi, kalbimdi çalınan.. Beyazdı! özlenen hayaller beyazdı. Simsiyah bulutların arasından, Sıyrılarak dünyama doğmaya çalışan. Korkularla dolu rüyalarımın sonunda.. Birbiri ardına eklenmiş yaralar ve Boş sms kalıntılarıyla doluydu beynim. Yeni bir heyecanı beklerken, Aslında acılarımdı hep yüzleştiğim. Ömrüme biçilen kader şablonunda, Ne vardı konulan yan yana.. Ne vardı yorulan akşamlarda, sabahlarda. Yılların ardıma koyduğu yollarda. 02.03.2006 23.00 Kamil Çağlar |
Belkide
Hüzün mü bilemedim dost. Anlamı yok sadece çaresizim. Ve dağların ardına kadar sessiz, Bir büyük sevda mıydı güvendiğim? İnanmak zor mu kalbim, derdim. Bitti mi acaba ben bilmez benliğim. Sürgünde sözüm, dermansız yaram. Sürgünde hasretim, özlemimsin sevgim. Zalimim dilimde acı çıban. Boşaltmam zehrimi can çıkmadan Son sigaram ciğerimde son nefesim. Kokusunda sen değil miydin sevdiğim. Dikensiz gülmüydüm sararmış bahçende. Solmuş zambaklar bile ve orkide. Kırıldı vazo parçalanmış yüreğimde. Belki de tükenen ümidim, elveda gençliğim... 11.03.2001 - 23.00 Kamil Çağlar |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 10:21 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.