www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Ayhan Yavuz Açıkgöz (https://www.cakal.net/showthread.php?t=139264)

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Gölge Yalnızdır
Gölge yalnızdır
Bilmeyiz ardımızda duran sadâkati
Biz yalnızız
Biliriz insandır vuran şefkati

Gölge kadar bile olamadık
Mağrur ve kılıksız
Durmaktan bıkmayan
Öylece
Karşılıksız

Gölge kadar karanlık
Bir anlık
Şefkat duyasıya
Gülümseyen
Acziyete

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Gör Bakalım Zaman Müslüman mı?
Zamansız çarpar seni rüzgar, zamana bırakmadan çekeceğin acıları...
Sanırsın ki, korkacak birşey yok,
Bu da geçecek her belâ gibi serden...
Geçip gidecek ve sen gülerek bakacaksın bunun da ardından...
Sanırsın ama bilmezsin
Ardı olmaz geldiğini görmediğinin...
Geçer sanırsın,
Ama geçmez, beklemeyi farz kılar boynuna.

Biz farzı kılarız kılmasına ama...
Gör bakalım, acaba 'zaman' müslüman mı?

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Gördüm
Sevda denizinde rıhtıma vurdum
Sevgiliyi gördüm feyz ile ölen
Barış toprağına tohum savurdum
Aşk gördüm aşk için uykusun bölen

Uçsuz gökyüzünde bir bulut oldum
Yağmur ile yağdım kalplere doldum
Aç gezdim sevgiye,dert ile soldum
Nice renkler gördüm rengarenk gülen

Dost diye haykırıp bağlandım aşka
Semaya varanın hali bir başka
Herkes gibi bende öğrensem keşke
Gerçek dostlar gördüm dostluğu bilen

Bakmadan doğaya devirdim kaç kış
Kalpleri görmeye yetti bir bakış
Gönülden gönüle nehrolup akış
Mert gördüm dostluğa dört nala gelen

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Görür Gibiyim
Yalan dolu bu dünyanın aslını
Görür gibiyim
Hakkı bilmez bir evlâdın neslini
Görür gibiyim

Gün gelir kan damarlardan çekilir
Semâdaki süsler yere dökülür
Dağa benzer erler nasıl yıkılır
Görür gibiyim

Dabbetü’l arz korku salar her yana
Söyle nefis buna nasıl dayana
Sûrun sesi nasıl çöker duyana
Görür gibiyim

Mecal kalmaz arz etmeye hâlleri
Susar nefis, kilit vurur dilleri
Korku ile buz kesilen elleri
Görür gibiyim

...

Görür gibiyim
Ateşlere bel bağlayıp kurur gibiyim
Ayağımdan derman gider, durur gibiyim
Ellerimi dizlerime vurur gibiyim

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Gözlerim
Tut gözlerimden sürükle beni
Hiç görmediğimiz renkler diyarına doğru
Gözlerim kör, istersen bırak
En adi karanlıklarda
Karanlıktan bile ürken, fırsat bilen güneşin doğuşunu
Ama çekme ellerini gözlerimden
Bakmasın bu gözlerim ne gecenin aydınlığına
Ne de karanlığına güneşli gündüzlerin
Yalnız ellerini görsün tende birleşen
Sanki bütün kokular ellerinde gizli
Keşfedilmeyi bekleyen kokular
Dağda yaban, bağda bahçe gülü kokan ellerin
Hiç gitmesin gözlerimden
Sadece sarmaşıklarda kalmasın dilin
Sarsın alemi o güzel ses
Annesini yitiren kuşun hikayesini söyleyen dilin
İsterse sussun bana
Tek kelime etmesin yüzüme karşı, ben bakarken ellerine
Yeter ki
Çekme ellerini gözlerimden
Arala kapıyı,dolsun içeriye zemheriden kopan rüzgarlar
Titretsin bedenimi mühim değil
Gözlerim üşümesin yeter ki
Isıt ellerinle göz bebeklerimi; mühim değil etrafındaki maviler
Sadece gözlerimde kalsın hiç yorulmayasıca ellerin
Ömrümün yettiği yere kadar...

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Gözlerin
Edâ ile girer kalpten içeri
Nemli nemli bana bakan gözlerin
Köz ediyor düştüğü herbir yeri
Yüreğime değip yakan gözlerin

Kimi dem boynuma urgan geriyor
Kimi dem koynuma güller seriyor
Aklımdaki ilmi sele veriyor
Nehir gibi câna akan gözlerin

Kapattı yollarım, nazdan ağ gibi
Eridi hislerim, aktı yağ gibi
Kör eyler Ayhan'ı vurup dağ gibi
siyahı mâviye çakan gözlerin

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Guguk Kuşu
Saate bakar durur küçük kuş, saate bakar durur...
Saat hep onikiyi vurur...
Ve küçük kuş hep dışarıda durur...
Oturur...
Saate bakar durur küçük kuş, saate bakar durur...

Hep tedirgin ama mağrur...

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:31 PM

Gurbet Ataşı
Çâresizim ne zamandır
Kurumaz gözümde yaşım
Bu gurbetlik ne yamandır
Sardı rûhumu ataşım

Hasretinden durulmuyor
Âşık başk'a vurulmuyor
Çöken sevdâ kurulmuyor
Dikilmeden gönül taşım

İçerimi döktüm, boşum
Güneşim çalındı, loşum
Yönü şaşmış bir sarhoşum
Bedenimde değil başım

Ayhanım, oldum bir deli
Savurdu sevdânın yeli
Kaç gün oldu yemeyeli
Boğazımdan geçmez aşım

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gücüm Yetmiyor
Dost bildiğin bile şerri önlemez
Olmadıkça kürkün, seni dinlemez
İsyan eyleyip de sözden anlamaz
Olayım diyorum, gücüm yetmiyor

Umutsuz yaşantı, tasa ve çile
Sarstım da bir türlü gelmiyor dile
Boğulurcasına kahkaha ile
Öleyim diyorum, gücüm yetmiyor

Gök ile kavgalı, kinliyim güne
Haykırdım dünyanın geçip önüne
Küsüp de bugüne, yarına, düne
solayım diyorum, gücüm yetmiyor

Gençliğim kol kanat germez özüne
Tapınmış kürenin hain düzüne
Kan tükürür gibi asrın yüzüne
Öleyim diyorum, gücüm yetmiyor

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gül Çamurda Dal Vermez
Yalnızca bir kere dinleyin beni
Kibirden bir nebze kurtulun artık
Bilin ki bu hâlet değildir yeni
Yıllardır bekliyor yürekler yırtık

Özgürlük, uçmaktır kanat takmadan
Toprağa eyvallâh etmeden bitmek
Erilmez Mecnûn'a gönül yakmadan
Kolay mı Leylâsız bir çölü gitmek

Birlik yolu ne sencedir ne bence
'Biz' demeyi bilmeyenden biz olmaz
Dün dediğin geçti bugünden önce
Elin yaptıkları 'dil'e iz olmaz

Secdeye değmeyen alın ak olmaz
Hiçkimse boşuna söylemesin söz
İbâdet bilmezin kalbi pak olmaz
Çamurda dal vermez güle benzer öz

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gül Kokulu Ceset
Kurumuş kanları hendek içinde
Savrulan başından şerbet akıyor
Kırmızı mühürlü gül var saçında
Estikçe hasreti, sıla kokuyor

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gül Olamazsın
Koşulmaz yıllarca ardından hiçin
Varırsın mezîle yâr bulamazsın
Değmez tek damla yaş, bir arsız için
Ağlarsan bu bağda gül olamazsın

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gül Oldu (Anama)
Ağladım dün gece sen yoksun diye
Gözlerim katreden sel oldu anam
Daraldı nefesim, bilmiyom niye
Boğazım kuruyup çöl oldu anam

Sen vardın, bakınca tastaki suya
Bu garip heryerde sesini duya
Düşünüp çehreni daldım uykuya
Düşlerim seyrine kul oldu anam

Diledim Rabbim'den alsın canımı
Doldursun vuslatla herdem yanımı
Akmamış görünce, yerde kanımı
Kavruldu bedenim, kül oldu anam

Yıllarım sâhipsiz, yüreğim sarhoş
******* zifiri, gündüzler hep loş
Yoksun ya, bahçeler kaldı başıboş
Dünkü ot şımardı, gül oldu anam

Ayhan'ım, bir sızı yatar özümde
Ağladım, durmayıp kendi sözümde
Kalmadı dünyanın süsü gözümde
Servetler, ziynetler pul oldu anam
Arş çaput, arz ise çul oldu anam

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gülerek Gelir Ölüm
Gülerek gelir ölüm
Har vurup harman savurur gençliği
Yürekler kaybolur yarınlarda
Unutulur yaptıkların çağa
Asır bile yüz vermez olur
Şiirlerdedir kelimeler
Çıkmazlar ağızdan
Haykıramazsın alabildiğine 'yalnızım' diye
Dertler, telaşlar, hasret bile
özletir kendini sana
Hiç aklına gelmezdi uykunun bu kadar ağır olduğu
Toplarınsa bu denli sessiz atıldığı
Ağlamak istersin
yıldızların *******i zaptettiği mevsimlerde
Akmaz gözyaşın, ona yanarsın
Ağacın sararan yapraklara güldüğü gibi
Gülerek gelir ölüm
Ve bir yaprak gibi
düşersin toprağa...

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gülersin
Her gurbetin ardı sıla, derman her derdin ardı
Hak gelince heybet ile, batılı korku sardı
Tevhid zinciri zâlimin iplerini kopardı
Çürük halat yük taşımaz, kırılsa da aldırma

Gülersin Gülersin, Güller açar bağlarına
Büyürsün Büyürsün, Bülbül uçar dağlarına
Görürsün Görürsün, Gönül düşer ağlarına
Aldırma sen zulümlerin bitmeyen çağlarına

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gülistan Olur
Bir kız gördüm neçe güzel
Hasır anda fistan olur
Dile gelir sözlü sazlı
Bezenir gülistan olur

Bir sızı koydu derinde
Ta böğrümün sol yerinde
Gezinince üzerinde
Kuru toprak bostan olur

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:32 PM

Gülistânda Barınır
Bilinmez eğriyle doğru, hayır şerre karışır
Kurt saklanır koyun kuzu, kızıl posta bürünür
Oldur çoban ile sultan, inşaatta yarışır
Abdalın yırtık çadırı, göze saray görünür

Meydanda fink atar nâmus, lâl olmuş kocaları
Anlatır huzursuzluğu, tütmeyen bacaları
Kavuşunca aydınlığa, unutur *******i
Düne kadar ezilenler, adâlete erinir

Ayhan kulu şükür eyle, etrâfına bir bakın
Hakk kel3amı yüreğine, dostun elinden yakın
Al gülünü düş yollara, kıymet bilmezden sakın
Gülden âlâ kokmayanlar, gülistânda barınır

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Gülmek İstiyorum
Kurtulmak kasvetinden...
Nice sabahların beraberinde getirdiği *******in.
Uçmak cıvıltılarla,kanat takıp,
Gökyüzüne doğru...
Katılmak denizlerin mavisine,gökyüzünün derinliğine,
Hiç sönmemek...
Kardeşlik türküleri arasında,
Dolaşmak yağmurları...
Baharlarda...

Bir tekne olmak okyanusta...
Çalkalanmak,
Ay ile beraber...
Nehirlere karışmak alabalıklarla beraber...
Buharlaşıp yükselmek gökyüzüne doğru...
Sonra yağmur olup damlamak toprağa,
Sessizce...
Ardından getirmek gökkuşağını...
Aydınlatmak yeryüzünü binbir çeşit renklerle
Renkleri sevmek,
Denizi sevmek,
Toprağı sevmek...
Filizlenmek gökyüzüne doğru,
Bulutlara erişmek,bulutları sevmek...

Ağladığı zaman karanlıklar dipsiz kuyularda,
Gülmek hafifliğine yaşamın...
Ama,
Asla nefret etmemek karanlıklardan...
Haykırmak tüm güçle zemheriye “GEL” diye...
Baharın ılık rüzgarlarına binip,
Dolaşmak evreni,ışık olup parladığın zamanlarda...

Yeşile dönmek...
İşitmek doğanın bir milyonuncu senfonisini...
Yeni türküler öğretmek ona...
Barışı anlatan,
En acılı anlarda...
Gülmeyi anlatan türküler...

Sarmak dünyayı yeryüzünden gökyüzüne...
Işık tutmak karanlık doğan sabahlara...
Batan *******i,
Tutup kolundan,çekmek sabahlara doğru...

Gülmek...
Kardeşlik türküleri arasında,
Gülmek istiyorum...

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Gülüm
Gene sendin düşümdeki
Başka biri olmaz gülüm
Feryad idin yaşımdaki
Derdim gayrı dolmaz gülüm

Getir dedim ben öreyim
Ağır gelir kader ağı
Uyandım ki ne göreyim
Geçivermiş gençlik çağı

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Gün Aşırı
Bir sevdaya aldandım ki ezelden
Gönüllerden topraklara karıştım
Kini nefreti bağladım tez elden
Hem iyiyle hem kötüyle barıştım

Durmaksızın *******i saydım ben
Yıldız olup Merih’lerden kaydım ben
Nehirdim ben,dereydim ben,çaydım ben
Işık olup güneş ile yarıştım

Gün aşırı bulutlardan dökülüp
Tohum olup karalara ekilip
Yapraklarla sonbahara takılıp
Yunuslara Rûmilere eriştim

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Güneşe de Sana da
Yanan yüreğimin acısını
Yollara döktüm
Saklandım hudutlarında bir serseri gecenin
Selâm vermedi güneş
Küstüm
Güneşe de
Sana da

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Güneşin Doğduğu Yer
Seni seviyorum güneşin doğduğu yer
Berdel olur rüyalarım seyrin uğruna
Ket vururum yerçekimine dünyanın, üzerinde gözkapaklarımın

Destur beklerim fizyolojiden, destekçimdir psikoloji...
Yengeçler şâhid ritmine heyecânımın
Nefsimse, şehîd bitimine
Islaktır sabahlar, yanar gibi çöl gecesi korkusunda
Baskınından bir Bedevî sürüsünün
Baskınından bir çöl gecesi korkusunun

Gerilim sıfır, akım sıfır, fer yok gözlerimde
Baksa da parlamaz, parlasa da sen göremezsin
Kulaklarım, tan ağaran kale zincirleri şakırtısıyla beydebâ
Dilimde asit yağmurlarının tadı
Gökyüzü kızıl, gün perşembe

Seni seviyorum güneşin doğduğu yer
Seni seviyorum
Ve seviyorum boşvermişliğini
Saçlarımla dokunan halata dokunmadan
Bilmeden üzerime kaç asrın devrildiğini
Ve sevmeden battığın yeri
Batmak istedim senin gibi
Boşvermiş...

Çanak çarkı germek bileklerime
Halatlara inat
Yüz çevirirken galaksi eksenine dokuz cepheden
Ve her cephede devrilirken kuru kan hendeklerine
Ve de ıslanırken yağmurlarda 'ceh' gibi
Başak verememek koyduğu hâlde
Koyduğu hâlde sana dokunamamak

Seni seviyorum güneşin doğduğu yer
Anam kadar...

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Gürbüz'e Ağıt (Isınsın Soğuk Bedenin)
Örterdim üstünü günde kaç kere
Yanardım kardeşim üşüyor diye
Gözüm kan çanağı, gözyaşım dere
Her gece aklıma düşüyor diye

Gel de gül, ısınsın soğuk bedenin
Gürbüzüm bak hâli nice 'ede'nin

Dağlarda çiçekler Gürbüz kokuyor
Mektepte çocuklar Gürbüz okuyor
Kadınlar tezgâhta Gürbüz dokuyor
Gürbüzüm ilmekte yaşıyor diye

Gel de gül, ısınsın soğuk bedenin
Gürbüzüm bak hâli nice 'ede'nin

Ağladım bedenden nefsimi soydum
Uzandım toprağa, Gürbüz'e doydum
Set kurdum, önüne Gürbüz'ü koydum
Gözyaşım gönlümden taşıyor diye

Gel de gül, ısınsın soğuk bedenin
Gürbüzüm bak hâli nice 'ede'nin

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Güvercin
(Sevgili dostum Sebahat Ütük'ün ricâsı üzerine, 'Kevokê' şiirinin Türkçe anlamı...)

Gözüm üstüne
Hoşgeldin yüreğime
Her an
Susuz kalan yüreğime
Hoşgeldin
Ey yüreğimin suyu

Söyle ey güvercin
Hikâye
ve
Geçmişi söyle
Ateş var yüreğimde
Ey yürek satan
Bu heyecan
Ne hoş
Söyle ey güvercin
Susma

Ben talebeyim
Sen haksın

Ben kapıyım
Sen başsın

Gitme
Bak bana
Ve kal yanımda, devamlı
Ben sensiz yalnızım
Gel
Yüreğime
Ey güvercin

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:33 PM

Güzel
Gözlerin hançer sokuyor
Hâl kalmadı bende, güzel
Dudakların gül kokuyor
Hapsediyor tende, güzel

Yabancılar öz oluyor
Yandı yürek köz oluyor
El deyince söz oluyor
El demeden sen de, güzel

Söndüremez nârımı kış
Buzul denizlerden akış
Yetti bana bir tek bakış
Vuruldum görende, güzel

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:34 PM

Hakk'ı Sev
Ölümün adına soğuk su dedim
Boşalttım ırmağa yürüdü gitti
Bu muydu acaba doğrusu dedim
Söyleye söyleye doğru da bitti

Kazayla doğmuşum kazada öldüm
Her yolun sonuna ben miyim çukur
Ne hayırsız çıktım ne kuru döldüm
Beterden beter var buna da şükür

Yüzüme gülene kaş çatar oldum
Bu halim beni de tedirgin etti
Doluca kaldırıp boş atar oldum
Yalnız sana değil bana da yetti

Tavşan dağa küser dağ beştaş oynar
Dağda taş eksilmez gönülde keder
Sözler eylem yapar kaş-göz-baş oynar
İnsan ne ederse kendine eder

Gözümde yaş değil ışık var gayrı
Bir zaman ağlatan derdine yansın
Gem vuran sazıma diyardan ayrı
Kaybolan mızrabı bana dayansın

Bir uçsuz ummanda salmışım gibi
Yüzdüm çılgınlarca nehr’olup azdım
Tunç köklü ağaca dalmışım gibi
Yaprağa adımla “Hakk’ı Sev” yazdım

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:34 PM

Hakk'ın Takdiri
Sesinden uzağım nefesinden men
Aklımı çığlıklar alıp geçiyor
Dönmüyor yalanın tesine dümen
Gözlerin bakmıyor benden kaçıyor

Akşamlar, akşamlar, ne de karanlık
Görmüyor hiç birşey zavallı gözüm
Hissetsem elini yalnız bir anlık
O vakit ağlardı sazımla sözüm

Bir türlü uykudan nasip almadım
Yanmadım yıllarca hiç böylesine
Hiç sevdâ çekmedim, yalnız kalmadım
Hiç şiir yazmadım ben öylesine

Pâdişah olsa da sefil olsa da
Bir karış toprağa girer her diri
Her günüm ah ile, dertle dolsa da
Bu imiş demek ki Hakk'ın takdiri

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:34 PM

Hakk da Sever
Nefis senin özün değil
İster öğül ister döğül
Sevmek boynun borcu oğul
Sen seversen Hakk da sever

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:34 PM

Halil ile Handan
Handan'ın aşk eşiğinde
Kırkbin fidan dikti Halil
Yavrusunun beşiğinde
Ne ağıtlar yaktı Halil

Kalbi eridi duyanın
Zehiriyle bir çiyanın
Handan'ına göz koyanın
Ciğerini söktü Halil

İnip attan kaldı yaya
İçin çekti bakıp suya
Handan'ım yeşerir diye
Tohum tohum ekti Halil

Handan yağdı, Handan doldu
Handan düştü, Handan soldu
Halil de bir Handan oldu
Handan gibi aktı Halil

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:34 PM

Halil ile Handan (Ey Gözyaşım)
Ey gözyaşım...
Ak akabildiğin kadar...
Ama...
Eğer anlatacaksan sorduklarında,
Halil'in sevdâsını...
Handan'ın gözyaşlarında boğulan...

Hani kaçmıştı ya Handan,
Bir arsızın zulümâtından,
dağlara...


Bir arsızın,
Halil'in yokluğunu fırsat bilip,
göz koyan Handan'ın saflığına...
ve hiç ağlamamış bugüne kadar,
sevmemiş...
bir arsızın zulümâtından...
O gun hiç bu kadar yakmamıştı güneş,
Ve batmamıştı eline kayalar,
bu kadar sert...
Dağlar bilr arsızdı o gün...


Ardından gelen saflık düşmanına mı,
Eline ayağına batan taşların acısına mı,
Bağrından ayırmadığı Yusuf'unun feryâdına mı,
Yoksa Halil'in gümânına mı,
Neye yansındı Handan?


Eve vardı Halil...
Handan'sız,
Yusuf'suz,
Boş eve vardı Halil...
Ciğeri Yandı Halil'in...
Zîrâ,
Bugüne dek ondan önce Hiç çıkmamıştı Handan...
Ciğeri yandı Halil'in...
Zîra,
Bir zâlimi koşarken görmüştü dağlara doğru...
Kovalar gibi bir mazlumu...
Sol tarafına koyarak elini,
koşarak peşine düştü Halil...
Koşuyor Halil...
Koşuyor zâlim...
Ve koşuyor Handan...


İşte bir çukur!
Ne de derin Yâ Hayy!
Vay anam vay!
Etrafından dolaşsa zaman,
Üzerinden atlasa can kaybı...
Ne de derin Yâ Hayy!
Vay anam vay!
Önce can...
Önce can, dedi Handan...
Önce Yusuf'u atmalıydı çukurun üzerinden...
Sonra kendini...
Öyle mi yapmalıydı?
Ne yapmalıydı?
Evet yapmalıydı!


Attı minik Yusuf'u Handan...
Önce yavaş yavaş sesi,
Sonra birden nefesi,
kesildi Yusuf'un...
Kahrolsun dedi, Handan!
Kahrolsun!
Oğlumu çukura düşürten şehvet,
Kahrolsun dedi, Handan!
Kahrolsun!
Bizi bu hâle düşüren arsız, Yâ Rabbî...


Yankılandı bedduâları Handan'ın, tüm dağlarda...
Ama...
Boş döndüler geri...
Getiremediler minik Yusuf'u...


Sus Yusuf sus...
Ağlama...
Oraya da uğrar elbet,
Adaşının düştüğü yere uğrayan,
şen kervan...


Koşuyordu Handan...
'Irzımı kurtarıp, geri dönerim oğlumu almaya' diyordu...
İnşaallah...
Koşuyordu Handan,
koşabildiği kadar...


Ve çöktü zâlim bir taşın dibinde,
yüreğini tutarak...
Belli ki dağlar, zâlime de arsızdı...


Koşuyordu Handan,
bilmeden öldüğünü,
peşindeki zâlimin,
tutarak kalbini,
acı içinde...
Koşuyordu Handan,
geri alabilmek için Yusuf'unu,
ezberleyerek geçtiği yerleri...
Koşuyordu Handan,
bilmeden yola düştüğünü Halil'in,
duyarak Handan'ın yokluğunu,
tutarak kalbini,
acı içinde...
Koşuyordu Handan,
elleri parçalanmış,
tutunarak taşlara...


Ve çöktü Halil aynı taşın dibinde,
yüreğini tutarak...
Belli ki dağlar, Halil'e de arsızdı...


...


Halil, eli durmuş yüreğinde...
Yusuf, bedeni dağın kurağında...


Ve hâlâ koşuyor Handan...
Bırakarak ardında,
koca bir 'HALİL ile HANDAN' destanı...

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:35 PM

Halil ile Handan 2
Ey Halil'in gül kokulu Handan'ı
Yusuf olup inletirsin zindanı

Bîçâredir dağlar, kayalar, taşlar
Halil'in dâvâsı semâda başlar

Tutar mı sanırsın Halil'i zindan
Bilmezsin her kılıç kurtulur kından

Halil'in sevdâsı arza yayılır
Gün gelir her âşık Halil sayılır

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:35 PM

Halsızım
Dolaştım bütün cihanın dağlarını, illerini
Güç kalmadı döndürmeye Hakka nefsin dillerini
Gönder ebâbillerini
Gönder ebâbillerini
Gönder ebâbillerini

Yâ Rabb, halsızım

...

Tercih edip âhirete mallarını pullarını
İpeklere bezenince hor görürler çullarını
Islah eyle kullarını
Islah eyle kullarını
Islah eyle kullarını

Yâ Rabb, halsızım

...

Yürekleri korku salar, küfre mızrak atmaz olur
Boyun eğer zulümlere, kaşlarını çatmaz olur
Ayaklarım tutmaz olur
Ayaklarım tutmaz olur
Ayaklarım tutmaz olur

Yâ Rabb, halsızım

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:35 PM

Hani
Hani,görsem diyorum önümü
Görsem ya
Bakmasam ardıma
Gerekmeksizin
Hissetmesem arkamdan ıslık çalan solukları
Hani,görsem diyorum önümü
Açmadan gözlerimi

Yaslansam beyazdan nasibini almamış bulutlara
Yağsam çılgınlar gibi
Kıpkırmızı ovalara
Kan kokulu
Sellerden geçsem,fırtınada bulsam kendimi

Hani,görsem diyorum önümü
Ardımdayken sen

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:35 PM

Hasretlik Kanımla Boğulsun Yine
Söyle yar şimdi ben kimi sarayım
Bu sabah yanımda değilsin yine
Ses ver ki bir nefes Tûr'a varayım
Utanıp tüm dağlar, eğilsin yine

Hakk nasîb etmezse uğramaz ölüm
Ayrılık ölümden yeğindir gülüm
Başka bir cefâya yok tahammülüm
Tüm dertler derdinle dağılsın yine

Yalnızca Hakk'ındır ebed ve ezel
Gün gelir türâba girer her hazal
Arz bile seninle başka bir güzel
Yıldızlar semâya yığılsın yine

Anladım dert bitmez yük taşınmadan
Yol vermez bu dağlar, taş aşınmadan
Vur ki yâr hançeri hiç düşünmeden
Hasretlik kanımla boğulsun yine

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:35 PM

Hasta Çağ
Bir çağdan çıkıyor Adem'in soyu
Ardına bakmaktan, yola bakmıyor
Kulağı kul etmiş, boynuzun boyu
Ayıbın öretmeye şapka takmıyor

Ağlardı peygamber duysa, kahırdan
Uyuştuk 'çağdaşlık' denen zehirden
Bir zaman çağlayıp coşan nehirden
Kurumuş yataklar, katre akmıyor

Aldanmış insanlık fâni tapuya
Sığınmış bir çatı bir de kapıya
Çağlardır yükselen aziz yapıya
Bugün bir müslüman, çivi çakmıyor

Yerinde, ümmetin bâtıl neşesi
Eksilmez elinden şerbet şişesi
Buz tutmuş, kalplerin herbir köşesi
Ayhan'ım ölsen de yürek yakmıyor

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:35 PM

Hem Deliyim Hem Budala
Kimi dedi budala
Güvenilmez bu dala
Kimi dedi be deli
Bu mu ömrün bedeli

-

Ölmek istedim bir an, gözümde küçüldü arz
Kızarak baktı Kur'an, dedi sebât etmek farz

Hâl bilinir duyurmaz, dilde bir gevşeklik var
Tesellî de doyurmaz, yalnız o ânı savar

Görünenler yalandır, sanma bu duvar gerçek
Ne imâr ne talandır, temeldir esas ölçek

Bil bakalım ben kimim, nedir benim ederim
Ne doktor ne hekimim, âmentu billâh derim

-

Kimi dedi budala
Güvenilmez bu dala
Kimi dedi be deli
Bu mu ömrün bedeli

-

Hem deliyim hem budala...

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:36 PM

Hepsi Bu mu?
Çilelerim bitmez iken...
Koca ömür yetmez iken...
Dilim tek laf etmez iken...
Sarfettiğin sözler bu mu?

Kara bilmez ak güleçtim...
Siper sanıp seni seçtim...
Nice dağlar delip geçtim...
Katettiğin düzler bu mu?

Cenab-Hak verir aşım...
Enaz dört katındır yaşım...
Suyum kandır katık taşım...
Aş ettiğin közler bu mu?

Üveyikler konar dala...
Bazı göğdür bazı ala...
Öldüm öksüz kala kala...
Terkettiğin özler bu mu?

Artık ölmem sana nankör...
Kefeni sen kendine ör...
AYHAN olduktan sonra kör...
Bahşettiğin gözler bu mu?

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:36 PM

Her Günün Kutlu Olsun (Anama)
(Anama, her anneler gününde...)

Kimin ömrüne yanam
Kiminle ömre kanam
Bugün bidâtse anam
Her günün kutlu olsun

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:36 PM

Hey Bülbül (Ben de Giderim)
Hey bülbül hey dalda durup figân edersin
Kimbilir kimin derdini kimlere dersin

Haber getir sevdiğimden, ne yapar şimdi
'Boşver' dersin sorar ise 'bu kişi kimdi'

Dillerine gam düşenin derdi saklıdır
'Dil'i söyler, 'dil'e geçmez sözü, haklıdır

Bu dağların kuraklığı yürek pişirir
Zamansızca, amansızca aşka düşürür

Şimdi yâre git de söyle bülbül derdimi
Ben burdayım bırakamam, kendi yurdumu

Gurbetliğin sıcağını o da biliyor
Ben onu düşlerken, acep o ne diliyor

Her yağmurun ardı sıra toprak kokuyor
Yine dönüp gözyaşlarım, ona akıyor

Herkes gitti türâb olup, budur kaderim
Söyle yâre; istemezse ben de giderim

GooD aNd EvıL 01-01-2009 05:36 PM

Hey Hât
Hey hât yönüm sana doğru
Dönmem gelse binbir çağrı
Açtım, gel de vur şu bağrı
Kalpte imânî bir ağrı
Hey hât yönüm sana doğru

Güneşimsin asra dolan
Etrafımda binbir yalan
Mutlak şerri eyle talan
Kalpte ışığındır kalan
Güneşimsin asra dolan

Benden doldu taştı derdim
Kâr etmiyor binbir yardım
Kurumuş bir dildir ardım
Kalpte sıcağını sardım
Benden doldu taştı derdim


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:23 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.