![]() |
Çıkmaz sokaklarında asılı kaldı bakışlarım
Gidişin çoğalışın oldu Gelirsin diye beklediğim yollarında kemikleşen ayak izlerimle Çoğalışın bitişim oldu Başka sevdalarda bir ümitle tuttuğum her el Boğazıma düğümlenen lanetin oldu Büyüsüne kapılıp seni, yalnızca seni unutmak istediğim her çift göz Boğulduğum denizlerin oldu Ne zaman isim koymaya çalışsam bu ayrılığa Noktalar bitiremediğim cümlelerimi yarım bırakan düşmanım oldu Her ne kadar uzatsam da ellerimi son çare yokluğuna İdama mahkum çaresizliğim celladım oldu... http://www.imgloadtr.com/uploads/c633511763.jpg |
YANAR İÇİM...
AŞKSIZLIGA YANAR İÇİM... *******İ HAYALİNE DOKUNMAK DÜŞÜNMEK SENSİZLİGİ SEVGİ NAGMELERİ İLE UYANMAK... SENSİZLİGE YANAR İÇİM... GÖZÜMDE AŞKLARIN EN GÜZELİ KOŞTURMAK YANLIZLIGA KALP AGRISI İŞTE BES BELLİ... ATEŞLERLE YANAR İÇİM... BAKAR DURURUM DALGALARA AŞKIN ADI KALBİMDE İŞTE TAŞ ATARIM MARTILARA... BAKSANA!YANIYOR İÇİM HİÇ GELMİYECEKMİSİN YOKSA? NE BİÇİM ŞEY BU BİLMİYORUM HADİ...SEN DAYAN KOLAYSA..... |
Bir gün çıkar gelirsin diye...
Evi en sevdiğin çiçeklerle döşedim... Üşümesin o narin ellerin diye sobayı yaktım... Açsındır diye sofrayı donattım... Banyoyu hazırladım... Havlunu yeniledim… Yatağımızı düzelttim, Başucuna bir gül koydum... Kalbimi yüreğimi kendimi hazırladım ve bekledim... Bir gece, bir sabah, bir hafta... Bir yıl... Yoksun sevdiğim ve gelmeyeceksin biliyorum... Çiçekler öldü artık... Soba söndü... Yemekler bozuldu... Banyo kirlendi... Havlu eskidi... Yatağımız bozuldu... Gül kurudu artık... Kalbim kırıldı be sevdiğim... Yüreğim incindi... Ben bittim diyorum sana bittim.... Ne sen gelirsin artık Nede ben... Nede bulabileceğin biri... Hepsi bitti... Bende bittim sevgili... Seninle birlikte... |
sanki bir gün çıkıp gelecek gibisin.
evde her gün bir şeylerin yeri değişiyor. galiba senin yerin hep ayni, bir duvardaki resmin, bir de rüyalarımdaki gulusun. hani dönmeyecek olsan, çoktan bırakırdım hayati avuçlarımdan. kime lazım sensiz hayat, avuntularda olmasa nasıl geçer omur. yalan diye asılıyorum beynime, idamlık mahkum gibi senin gelmeni bekliyorum. hadi gel artık, vur tabureme,bitir isimi. çoktan son bulmalıydı zaten yaşadıklarım, çektiklerim simdi beklediğim bir kıpırdanış, olu bir denizin dalgalanması gibi... ve bekliyorum seni, idamlık mahkum gibi... sakin acıma bana, yok olmak dediğin bir ince gümüş, sahte bir gülüşe aldanır bu süzülüş, kaçmak mümkün değil zaten. yazılmışsa alnına yazılan olurmuş. bir rüzgar esmesini bekliyorum simdi. fazla geciktirmeden, bitir isimi,.. idamlık mahkum gibi.... bekliyorum gelmeni. |
Sen yokken gittim
Korkularımın üstüne Hiç ardıma bakmadım Gümüş şiirler yazdım sen yokken Çok yangın çıktı yüreğimde Küllerini bile savurmadım Irak denizlerin fırtınasıydım Uzak iklimlerin sert rüzgarları Kulaçlarken denizinde gurbeti Kanlı savaşlarım, Belalı sevdalarım olmadı hiç Ama hep sustum, Hep ağladım, hep yandım sen yokken. Bekliyorum dönüşünü yeniden, Bir gelsen, Hayatın önünden alsan beni Bir gelsen, Sellerin önünden alsan beni Bir gelsen, Ölümlü düşlerimden alsan beni. Çok durdum güneşe karşı bir başıma Savrulurdum rüzgarlarında sensizlik denizinin Sen yokken, Az dolaşmadım gönlümün kuytularında Üşüyen karanfilim şimdi buruşuk parmaklarda Bir kırağı ayazıydım gecenin kollarında Zifirlerinde sadece ben üşürdüm. Hiç aldırmadım esen rüzgara Hiç dinlenmiş bir yürekle çıkmadım ortaya Yinede hiç yıkılmadım giden trenlerin ardından Ama bütün yangınlar beni yaktı önce Hep ortasında kaldım vurgunların Vurgun nedir ki? deme Bir babanın serzenişi nasılsa öyle Bayrakları indirilmiş, Bozguna uğramış bir hisardım sen yokken Hep sustum, Hep yandım, hep ağladım sen yokken. Bir gelsen, Yangınlardan alsan beni, Bir gelsen, Dünyalarımdan alsan beni, Bir gelsen, Şafaksız *******den alsan beni, Ama ne zaman gelsen, Akşam kızılı gözlerimle bulacaksın beni. |
ödünç hançer öldürmez beni
bir küfür gibi kara kayış dilini ver binlerce kez açıklasam da dilini çözemediğim ihanet gel bir daha bende dene kendini ne sen öldürebiliyorsun beni bu cenkte ne ben yenebiliyorum seni yazıldığın mevsime çok su ver kendi izinden giden yolları suçlarından arındır arkanda kaldı seni ilerde bekleyenler unutkan şiirler, kopmuş alıntılar hiçbir zaman kullanamadığın hatıralarla kendine yazdığın yaşam öyküsü! ah, bu kadar aşk herkesi yanıltır gelme üstüme boşalmış yeminlerin bileği ben sandığın sözcüklere vuran aksimdir ödünç hançer öldürmez beni ya başka bir silah seç kendine ya bırak başkasının ellerine ölüm aşkın işidir kork benden sevgilim ahretin olurum senin bu kadar çok seven öldürmesini de bilir ben seni çok yanılmış kalplerin sağlamlığıyla sevdim gücümdü güçsüzlüğüm ey, izini sürdüğüm ruhumdaki kara gölge, büyüttüğüm oğullarımı bir bir elimden alan hayat yanıltma beni, beni bana yakıştır son darbeden önce ilk sözü söyleyemeyen! kolay değil ödenmiş hayatın katili olmak kör eder hançerini içimin gücü ölümü göze alan yaşamasını da bilir |
Yüreğin Bir Taş
Bu sevdayı bana yakıştırmadın Kalbini kalbime yaklaştırmadın Vefa aramıştım sende bulmadım Anladım ki senin yüreğin bir taş Senden ne yar olur ne de arkadaş Anladım ki senin yüreğin bir taş Aşkımı söylerken gülüp geçerdin Sevmek dediğin boş bir heves derdin Tanrı kalp verirken sen neredeydin Anladım ki senin yüreğin bir taş Senden ne yar olur ne de arkadaş Anladım ki senin yüreğin bir taş Bütün varlığımla koştum peşinden Hep ben zarar gördüm aşk ateşinden Zevk duydum çaresiz seslenişinden Anladım ki senin yüreğin bir taş Senden ne yar olur ne de arkadaş Anladım ki senin yüreğin bir taş |
Çoban Çeşmesi
Derinden derine ırmaklar ağlar, Uzaktan uzağa çoban çeşmesi, Ey suyun sesinden anlıyan bağlar, Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi. "Göynünü Şirin'in aşkı sarınca Yol almış hayatın ufuklarınca, O hızla dağları Ferhat yarınca Başlamış akmağa çoban çeşmesi... "O zaman başından aşkındı derdi, Mermeri oyardı, taşı delerdi. Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi. Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi. Vefasız Aslı'ya yol gösteren bu, Kerem'in sazına cevap veren bu, Kuruyan gözlere yaş gönderen bu... Sızmadı toprağa çoban çeşmesi. Leyla gelin oldu, Mecnun mezarda, Bir susuz yolcu yok şimdi dağlarda, Ateşten kızaran bir gül ararda, Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi, Ne şair yaş döker, ne aşık ağlar, Tarihe karıştı eski sevdalar. Beyhude seslenir, beyhude çağlar, Bir sola, bir sağa çoban çeşmesi... |
Sevgi Bir Limandır Firtinali Günlerde Korunup Saklanacagin,
Seni Bekliyorum Bu Limanda Gittin Gideli Durmuyor Bu Firtina, Senin Gelecegin Günü Bekliyorum Gözlerim Yollarda Her Gece... Seni Özlüyor Bu Gönlüm, Senin Için Çarpiyor Bu Kalbim, Senin Için Yasiyor, Senin Devam Ediyorum Hayata, Sevgi Limaninda Bir Gün Daha Geçiyor Seni Bekleyerek... Söylemek Istedim, Haykirmak Istedim Seni Ne Kadar Sevdigimi, Sana Olan Askimi Haykirmak Istedim Daglara, Taslara, Her Bir Yana, Bütün Duvarlara Yazmak Istedim, Yapamadim... Seni Kirmak Istemedim, Senin Incitmekten Korktum Hep, Seni Seninle Yasamak Istedim Ama Yapamadim Yapamadim, O Güzel Gözlerin, O Gül Yüzünü Özledim, Unutmadim Seni... Her Ne Kadar unutmak Istesemde Unutamadim Seni, Unutamadim... Hasret İçinde, Özlem İçinde Seni Bekliyorum, Dön Ne Olur, Ne Olur Geri Dön Sevgilim... Seni Çok Ama Çok Seviyorum... Gün Geçtikçe Bitiyor Umudum, Gücüm Tükeniyor Artık, Sevgi Limanında Bir Gün Daha Geçti Seni Bekleyerek, Sevgi Limanında Gözlerim Yolda Seni Bekliyorum |
YAĞMUR KAÇAĞI
Elimden tut yoksa düşeceğim Yoksa bir bir yıldızlar düşecek Eğer şairsem beni tanırsan Yağmurdan korktuğumu bilirsen Gözlerim aklına gelirse Elimden tut yoksa düşeceğim Yağmur beni götürecek yoksa beni *******i bir çarpıntı duyarsan Telaş telaş yağmurdan kaçıyorum Sarayburnu' ndan geçiyorum Akşamsa eylülse ıslanmışsam Beni görsen belki anlayamazsın İçlenir gizli gizli ağlarsın Eğer ben yalnızsam yanılmışsam Elimden tut yoksa düşeceğim Yağmur beni götürecek yoksa beni ... |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:01 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.