![]() |
Bombasırtı Olayı
Bombasırtı diye anılır bu olay, Anlatan Mustafa Kemal Kurmay Yarbay... Gidip siperlerin en yakın yerine, Şunları emretti, şanlı erlerine: *** (((Askerlerim! Size emrim şudur tek tek! Siz savaşmak değil de ölmeniz gerek! Yetişir o zaman, belki yenileri, Vatanımız için, yürüyün ileri! ..))) *** Sözü bırakalım, Mustafa Kemal'e, Şöyle getiriyor, o sahneyi dile; *** (((Düşman sekiz metre yakın ölüm mutlak, İmkansız sayılır, ölümden kurtulmak... Öndekiler şehit oldular kamilen, Arka saftakiler fırladılar hemen. Herbirinde mevcut, tevekkül itidal, Hiç göstermiyor en küçük bir infial, Biliyor az sonra tadacak ölümü, Korkmak sarsılmak yok, tereddüt, mümkün mü? Dilinde hep Kuran, gönlünde cennet, Ölüme yürüyor kahramanca! Seyret! Duygularım hayret ve tebrikle dolu, Böyle yiğitleri gördü Gelibolu... Çanakkale'de bu ruh tattı zaferi, İşte kahramanlık, işte Türk Askeri! ..))) |
Boncuk Akıl
Vatanını sevememiş, Bu bey, incik boncuk kadar, Zira ki gelişememiş, Bu beyincik, boncuk kadar.. |
BOP Yemek! ! !
ABD uyutacak, İsrail de yutacak! Kısaca bu BOP demek, Gavurca bu BOP yemek... |
Böyle Doğmuş Şarkılar
Dünya bir sayfaymış, tertemiz bembeyaz, Dert nedir bilmezmiş, üzüntü tanımaz. Aşkı tatmış bir gün, bilip istemeden, Duygular gelişmiş, yanıp bitmiş beden... Gözyaşı damlamış, sayfa üzerine, Acı değmiş yakmış, her beyaz yerine, Gözyaşı damlası, notaya bürünmüş, İnen çıkan gamlar, şeklinde görünmüş... Ağlayarak çekmiş, altalta beş çizgi, Yanık bir öyküyken, böyle olmuş ezgi... Keman hiç durur mu, almış bu haberi, Ezgiyi bilirmiş, duyduğundan beri. Yay ile buluşmuş, kemanın her teli, Yay ok gibi imiş, bükülmüş o beli. Gitar ve piyano, da işe karışmış, Sazların tamamı, notayla tanışmış. Sazlar şarkıları, doğurmuş böylece, Şarkısız bir hayat, yokmuş gündüz gece... Her aşığın bir de, şarkısı olurmuş. Aşkların yerine, şarkılar oturmuş... |
Bu Bayrak
Malazgirt'te Alpaslan'ın dilinde, Surlarda Ulubatlı'nın elinde, Çanakkale cihadının yılında; Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak, O mübarek bayrak, işte bu bayrak! Rasül'ün övgüsünü kazanmıştı, Düşmanlarımız kahrıyla yanmıştı, Viyana önlerine dayanmıştı; Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak, O mübarek bayrak, işte bu bayrak! Gelibolu'dan Ankara'ya baktı, Kocatepelerden İzmir'e aktı. Aşkıyla milleti ısıtıp yaktı; Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak, O mübarek bayrak, işte bu bayrak! Kafkaslar'da bizi kaldırdı şaha, Yemen çöllerinde sığınak vaha, Gönderlerinden hiç inmedi daha; Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak, O mübarek bayrak, işte bu bayrak! Destanlar yazıldı zalime karşı, Mazlumun duası kapladı arşı, Uğruna yazıldı istiklal marşı; Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak, O mübarek bayrak, işte bu bayrak! Peygamber kabrinde sadık muhafız Bayraktan alırdı mücahitler hız, Unutana yine hatırlatırız; Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak, O mübarek bayrak, işte bu bayrak! |
Bu Bir Prenses
Bu sabah gördüm onu, şimdi ben sarhoşum. Bu kadar güzelini ne gördüm ne duydum. O renkler, o alım, o çalım, aman Allah’ım, Donmuş kalmışım, kesildi sandım soluğum. Çevresindeki mızraklı binlerce asker, Uzakta durun, yanına yaklaşmayın, der. Bu bir prensestir, ancak masallara layık Görenler hayran olur, uzaktan seyreder. Beyaz, kırmızı, mor karışımı rengi var, El uzatma, kan içinde kalır parmaklar. Dizilmiş yanına dikenler mızrak gibi, Kim derdi, kaktüs böyle güzel çiçek açar? |
Bu Toprağın Evlatları
Ne kadar verimli bir toprakta yaşıyoruz, Ölmez insanların şerefini taşıyoruz. Mevlana, Hacı Bektaşı Veli, Aşık Yunus... Hikmet pınarlarına kaynak birer okyanus. Şeyh Edebali, Dursun Fakıh, Molla Gürani, Devlete rehber oldular, çehreler nurani. Ebussuud Efendi, Akşemsettin, Naima, İbni Kemal, hayırlarla anılır daima. Fuzuli, Baki, Ruhi, Şeyh Galip, Itri, Nedim... Okudukça yenileniyorum, çok denedim. Kasım ve Mehmet Ağalar, Mimar Koca Sinan, Muhteşem eserlerine tüm insanlık hayran. Muradi, Avni, Adli, Muhibbi ve Cihangir... Cihan Padişahları, hepsi de ünlü şair. Koca Fatih, Piri Reis, Barbaros, Hezarfen, Yıldız oldular; matematik, denizcilik, fen... Abdülaziz, Dördüncü Murat, Yavuz ve Orhan, Daha niceleri; sporculukta çığır açan. Mehmet Akif, Arif Nihat Asya, Necip Fazıl, Onlarda toplandı; şiir, hikmet, bilgi, akıl... Dadaloğlu, Karacaoğlan, Pir Sultan Abdal, Aşık Veysel; büyük ozan, hepsi ayrı bir dal. Saymakla bitmez bu toprağın evlatlarını, Dün bu tarlada yetişti, bekleyin yarını... |
Büyük Depremi Beklerken
Kulaklar tetikte, bekleriz depremi, İncelerim kalbim çarpsa hep çevremi, Kapı ve pencere yanı, masa altı... Ölmemeye acep, bunlar bir çare mi? Görülmeyen dünya, orda ne oluyor? Azrail bir günde, kaç kere geliyor? Ölüme hazırlık, yapmak gerekirken, Şu aklımız hep de, dünyada kalıyor. Düşünmeliyiz bu, evleri de elbet, Evler geçicidir, baki olan ahret, Deprem öteleri hatırlatmalıdır, Oraya hazırlık yapmakta marifet. |
Büyük İskender
Adam tarihçi ve de yeme hastası. Sorsan; ”Hocam acep kim Büyük İskender? ” “Meşhur bir kebaptır, Bursa’da ustası. Bir buçuk porsiyon, dersin isterken.” der! |
Büyük İslam Kongresi
Bir kenara it, kafandaki saplantıyı Düşün bir kere, Mekke’deki toplantıyı. Mekke’de olan kongre nedir bilir misin? Delegeliğe sen seçilsen gelir misin? Siyasi kültür, sosyoekonomik, ilmi, Müslümanların sorunu bunlar değil mi? Görmüyor musun, dünyada ezilenleri? Hep çiğneniyor hanelerin mahrem yeri. Yağmalanıyor ülkeler halkına zulüm, Problemlerimiz yığılıyor düğüm düğüm. Yakıp yıkarak yapılıyor işgal yağma, Neyimiz varsa soydular anadan doğma. Körüklüyorlar artık dinler savaşını, Görme istersen, kuma sokarak başını. Şu müslümanlar nasıl nerde birleşecek? Bu kadar sorun var önce konuşmak gerek. Herkesin derdi bunlar yalnızca bende mi? Varsa Mekke'de bir Kongre budur gündemi. Müslüman isen, sağlıklı isen ve hürsen, Yeterli servet de varsa delegesin sen. Vakfe ve tavaf, farzlar kamil yapılacak, Vacip ve sünnet, bunlara da uymaya bak. “Hacı” desinler diye gideceksen eğer, Bu fakir sana “hiç boşuna yorulma” der. Herkes hac için gidiyor hep akın akın, Ama dertleri görüşmeden gelme sakın. Bilip yapmalı, dinimizin bu şartını, İyi oynamak gerek bu birlik kartını. Müslümanların birliği ve savunması Ortak pazarı ve kültürün korunması. Kaç milyon kişi hacca gidiyor her sene, Tarihi yeri belli, değerlendirsene. |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:18 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.