|
Sinan Aydındağ
--- ESARET ve ÖZGÜRLÜK
Günlerin bitmek tükenmek bilmeyen 14/05/2004 Ağırlığıdır Havada bir duman gibi asılı duran Sonunda bittin Artık sonun geldi Can çekişiyor adı ' ESARET '. Önümde masmavi bir gökyüzü Alabildiğine geniş Olabildiğince sınırsız Bekle beni sana geliyorum Adın 'ÖZGÜRLÜK'.... Sinan Aydındağ |
--Bugün hasretinin bilmem kaçıncı günü---
24 Kasım 2005 Bugün hasretinin bilmem kaçıncı günü Tat vermiyor hayat bana Ne güneş doğmuş ne de ay batmış Benim dünyamda fark etmiyor artık Bugün hasretinin bilmem kaçıncı günü Yavaş yavaş çürüdüğümü hissediyorum Yaşadığımı çektiğim acıdan anlar oldum O da olmazsa zaten yaşamıyorum Bugün hasretinin bilmem kaçıncı günü Hasta yatağımda seni sayıklıyorum Nedense acılarım biraz dindi ama Bir soğukluk hissetmeye başladım bacaklarımda Hadi haykırmaya çalışıyorum ne olur gel, Bu soğukluk girmeden bütün vücuduma. Sinan Aydındağ |
Abdalın oldum
08.Aralık.2006 Şimdi karanlık İstanbul da sokaklar Üstüne birde sis çökmüş Bense tabanlarımı patlatırcasına yürüyorum adressiz Belki yüreğinin adresini arıyorumdur Belki de abdal olmuşumdur malum olasın diye dolaşıyorumdur Yok yok artık karar verdim, sen bu şehirde olamazsın Çünkü üstünde ne yıldız ne de ay var Senin olduğun yerlere akşamları ay gündüzleri güneş doğar İlkbaharı yazı vardır, arada sonbaharı kışı Masmavi denizleri yemyeşil ovaları vardır Yok yok sen bu gri ülkenin renksiz şehrinde olamazsın Bir gün seni bulmak umuduyla abdalın oldum seni arıyorum Sinan Aydındağ |
Adı bile yok
24.Şubat.2006 Seni öylece yol ortasında bıraktığımdan beri Alnımın ortasında beliren bu izle geziyorum Belki verdiğim sözlerin Belki de seni terk etmemin lanetidir bu Bilmiyorum, bilemiyorum Elim her telefona uzanışında Gururuma, gururuma yenik düşüyorum Ne acı ne elem verici bir duygu Bilmezsin, bilemezsin Oysa ne mutlu hayallerimiz, Bir o kadar düşlerimiz vardı Birlikte olduğumuzda masum öpüşlerimiz, Ve sımsıcak gülüşlerimiz vardı Şimdi hepsi bir film karesi gibi, Gözümün önünden geçmekte Severek ayrılmak ne kadar acı gelse de Ne kadar ah edip vah edip inlesem de Bu kararı verdim dönemem, dönemem işte. Elveda canımın yarısı. |
Adı nataşa
Vatan senin vatanın değil, Çok uzak diyarlardan gelmişsin. Parayla sevişmeyi kendine meslek edindirilmişsin Her hangi bir yerde,kötü bir otelde,olmazsa içki mezelerinde sanki hapsedilmişsin. Gördüm buğulanmış gözlerinde, Memleket hasreti düşünce yüreğine nasılda utanırsın. Sen eyme başını dik tut,sen değil Seni bu hallere koyanlar utansın Adın çıksada nataşaya Sen bir insan,sen bir cansın. 18/06/2004 Sinan Aydındağ |
Adın mutluluk olsun
Al bu eşkiya yürek senin olsun 09/02/2004 Ellerinde neşe ve huzur bulsun Sevdiğim bir sen varsın küçük dünyamda Adın bundan sonra mutluluk olsun. Sinan Aydındağ |
Adına aşk de
24.Nisan 2006 Hani derlerdi ya herkes de Onun bir parçasın görürsün diye Önceden olmazdı Zaten inanmazdım böyle şeylere Nedense şimdi herkeste seni görüyorum Yüreğim ezile ezile Senin bir parçanı bir başka bedende görmek Ne berbat bir duygudur anlatamam ki böyle Adına aşk de, sevgi de, tutku de ne dersen de Bu yüreği yoluna kurban etmişim ne istersen iste Hadi ne dilersen dile.ne dilersen dile Sinan Aydındağ |
Ağlamak istiyorum
Yorucu bir gün geceye döndü 15/12/2003 Yine ağır adımlarla koğuşuma gidiyorum Havadan özlemenin gerginliği düşüyor, Bir yük gibi omuzlarıma Zor atıyorum bedenimi ranzama Annem geliyor,babam geliyor, Sen geliyorsun aklıma Askerliktir geçer diyorum ama Ağlamak istiyorum hemde hıçkıra hıçkıra. Sinan Aydındağ |
Ağlamak yok kendi kendime
Yine hüzün çöktü gecenin üçünde,içime 19/06/2003 Doğmuyor artık güneş gündüzleri,günüme Yazın sıcağı deymiyor nedense,tenime Bunca zaman oldu sen bile girmedin ya düşlerime Kimsesiz kaldım galiba,kimse gelmiyor ziyaretime Söz verdim bundan sonra ağlamak yok kendi kendime Sinan Aydındağ |
Ağlat beni hayat
Şimdi hıçkırıklara boğulurak ağlamak istiyorum 10/03/2004 Babamın güven veren sesi Anamın hayat veren nefesi Şimdi çok uzaklarda Senden bir isteğim olacak hayat, Ağlat beni Hıçkırıklara boğarak ağlat Göz pınarlarımı kuruturcasına ağlat Hiçbirşey olsun kalsın istemiyorum kendimden Bitir beni hayat En küçük hücrelerime kadar tüket beni Çünkü... Artık kaldıramıyorum ulan kaldıramıyorum seni Yirmi dört yıldır seninleyi,ne olur Bir kez olsun geri çevirme isteğimi. Sinan Aydındağ |
Ah kızlar ah
Şimdi ben kime hüzünleneceğim 10/03/2004 Kime dertlenipte sigaramı tellendireceğim Hayatımdan öyle bir çıktınız ki sormayın Yıkılmış,dağılmış,viran bir haldayım Şimdi ben acıyı sineye çeker giderim Ne olur bir daha adımı anmayın. Güll Sinan Aydındağ |
Aile hasreti
Yorgunluktan göz kapaklarım tutmaz oldu 25/12/2003 Rap rap diye diye elim ayağım kalkmaz oldu Sinanım askere geldim geleli Ailem *******i rüyalarımdan çıkmaz oldu. Sinan Aydındağ |
Anılar yaşatıyor
İnsan bu kadar mı? özler be kardeşim dışarıyı 21/12/2003 Bu kadar mı? ister gezip tozmayı Esaret altında yaşamak zor zanaatmış İnsan,düşünce anlıyor Elden birşey gelmiyor,anılar yaşatıyor. Sinan Aydındağ |
Anla be iki gözüm
Bir gün gülmeyecek mi? yüzüm 20/06/2003 Her zaman yaş mı? dökecek iki gözüm Bu dert için söylenecek tek sözüm Dosttan yara aldım anla be iki gözüm Sinan Aydındağ |
Anlarsın benim halimi
Bugünlerde şu koca dünyada yapayalnızım 05/10/2003 Kimse sormoyor halimi,kimse sormuyor derdimi Ben kime ne anlatayım yedim bak kendi kendimi Sıkıntıdan vücudum iflas etti,her yerinde izler belirdi Söylesene söyle hadi kime anlatayım derdimi Bir gün gelirde sende kalırsan yapayalnız, İşte o zaman anlarsın benim halimi. Sinan Aydındağ |
Ara be turnam
27 haziran 2004 Ara be turnam sor hadi sor be turnam Sensizliğin kahreden acısını, Yüreğimdeki sancısını dindir be turnam Gözlerim sadece seni görür, Yüreğim sana atar Yaşam için damarda özsu nasıl akar Ruhumunda özsuyu sensin be turnam Onun için günden güne eriyorum, Ne olur ara be,sor be turnam. Sinan Aydındağ |
Aşık oldum bir yıldıza
Aşık oldum bir yıldıza 20/12/2003 Her gece uzaktan ona bakarım Anlarsa baktığımı,bir güzel parlar ki sorma Bir keyif sigarası yakarım sonra Geçerim karşısına şiirler yazarım ona Anlatırım ona,onu naslı sevdiğimi Gece olsun diye naslı da beklediğimi Anlatırım ona,esaretimi Ayrı kaldığım sevdiklerimi Sonra sabah olur çeker gider Kalırım yine yalnızlığımla ben Son umudum sensin haberin olsun Bu şiir yıldızıma benden hediye olsun. Sinan Aydındağ |
Aşk
22 Kasım 2005 Aşk sabahın seher yelinde Aşk yeryüzünde her çicekte Aşk sonbaharda her ağaçta, son yaprakta Aşk akan her suda, bir yudumda Aşk her busenin ilk deminden son demine Aşk bir anneden bir bebeğe Kimse aşksız kalmasın Çöle döner benim gibi Sinan Aydındağ |
Aşkı kolay sanma güzelim
22 Kasım 2005 Aşkı kolay sanma güzelim Aşk fedakarlık ister, Yeri geldiğnde bekleyeceksin Yeri geldiğinde geceyi sabaha ekleyeceksin Yeri gelecek yollarda saatlerce bekleyeceksin Güzelim aşk dediğin öyle iki kelime ile olmaz Seni seviyorum ile başlayıp son bulmaz Yeri gelecek yüreğini ortaya koyacaksın Yeri gelecek gelecek onunla başlayıp, Onunla son bulacaksın Sinan Aydındağ |
Aşkın vefası
07.Eylül.2006 Neden gidene aşık olur insan Neden sevene tutunmaz Aşk yoksa hayat biçimimi Kaçtıkça kovalanan Yakalanmadıkça değer bulan Yakalanınca birden değeri kaybolan Vefasızlığı sonuna kadar yaşatan... Sinan Aydındağ |
Aynı sen ve ben gibi
Bu gece öyle berrak ki aynı sen gibi 09/10/2003 Bu gece öyle soğuk ki yokluğun gibi Bu gece öyle suskun ki aynı ben gibi Bu gece öyle ağlamaklıki gözlerim gibi Bu gece öyle yalnız ki aynı biz gibi Kısacası sevdiceğim öyle bir gece ki, Aynı sen ve ben gibi Sinan Aydındağ |
Ayrıldığımız gün
23. Ocak 2006 Ayrıldığımız gün iki damar çatladı beynimden Şimdi gözlerim görmüyor kalbimse işlemiyor Sanki sadece ayakta durabilmem için çalışıyor Doktora gittim çaresi yok dediler Sevgi ve aşk damarların çatlamış senin dediler Senden bir halt olmaz artık yaşama dediler Boşa yaşama dediler Sinan Aydındağ |
Ayrılık türküsü
07.Mayıs.2006 Bir ayrılık türküsü oldu sevdamız Yüreklerimizde söylenen Şimdi seninle olduğum günlerdir, Hep özlenen Aşkım dediğin sözlerdir, hep içiren Gözlerime gelen yaşlardır Sözleri bir ip gibi boğazıma düğümleyen Sensizliğin agır yüküdür Beni böyle yerlebir eden Canımı candan bezdiren Sensizlikdir beni yaşamdan vazgeçiren Sinan Aydındağ |
Baksana
Baksana çevrene,kuşlara 12/09/2003 Nasılda aşıklar yapraklar,ağaçlara Baksana denizlere,balıklara Nasılda bir taşlar,dağlara Baksana sen bir kere de bana Nasılda tutkunum ah bir bilsen sana. Güll |
Barut ve kan kokuyor bu yürekte
25.Temmuz.2006 Barut ve kan kokuyor şimdi bu yürekte Durmadan acıtıyor kanatıyor işte Nasıl bir sevgi seninki Yerden yere vuruyor dağıtıyor işte Şimdi bir paspas gibi yerle bir olmuşum Üzerime bas, bas da geç hadi Canım acırsa namert olayım Dedim ya barut ve kan kokuyor bu yürek Söyle hadi söyle… Hangi darbe hangi acı hangi terk edilmişlik duygusu, Ve hangisi gönlüme kanayan yüreğime ne kadar zarar verebilir ki böyle Sinan Aydındağ |
Başımız hep dik
Yine yardan geçtik amma dosttan geçemedik 23/06/2003 Çok sevmiş olsak ta sevilmedik Bir kez olsun doğru insanı seçemedik Tek tesellmiz var bu aralar Şükürler olsun ki alnımız açık,başımız hep dik. Sinan Aydındağ |
Bedenimi cayır cayır yakacaktın
Bil ki bu diyarlarda sular tatsız 18/04/2004 Bil ki burada insanlar sıfatsız Dayanılmaz bir şeydir hasretin Yokluğunda her şey boş anlamsız. Şimdi yanımda olacaktın Ellerimi avuçlarıma alacaktın Gözlerinle gözlerime ateş saçacaktın Söz vermiştin unutma,sıcaklığınla Bedenim cayır cayır yakacaktın. Güll Sinan Aydındağ |
Bekle be dostum
Bu günlerde geçecek dostum 09/02/2004 Elbet bir gün bitecek biliyorum Bu bir süreçtir geçer diyorum Senden bilki çok uzakta yaşıyorum Bekle be dostum bekle... On dokuz mayısta geliyorum Dayıoğlu'na... Sinan Aydındağ |
Benden bir sen doğacak
Karıncalar nasıl taşırsa yiyeceklerini 12/09/2003 Bende öyle taşıdım kalbime seni Küçük küçük ama sürekli Birde baktım ki orada dünya belirdi Yüreğim hep karıncalar gibi çalışkan olacak İleriki günlerde bilki benden bir sen doğacak Güll Sinan Aydındağ |
Beni bırakıpta gideceğin an
15 eylül 2004 Beni bırakıpta gideceğin an Kan damlıyordu gözlerimden avuçlarıma kan Sensizliğin kahredici duygusunu tattım İnanki durmuştu yeryüzünde zaman Çıktı sanki bedenimden bu aciz can Anladım ki Sen cehennemlilsin orada cayır cayır yan Artık senden geriye kalan Bir avuç dolusu kurumuş kan,kan,kan Sinan Aydındağ |
Benim dünyam gel gitlerle dolu
17 Kasım 2005 Benim dünyam gel gitlerle dolu Bir geliyorsun bir gidiyorsun Yoksa sadece hayallerimde mi? yaşıyorsun Bakma duruşumun sert olduguna Bakışlarıma aldırma Bir bilsen içimde nasıl bir sırça köşk yaşatıyorum Bu ketumluğum onun kırılmasından korktuğum için İçinde sen varsın İçinde ben varım Ve içinde kocaman duygusal bir dünya Sende bırak istersen yalnızlığımla Ben o dünyada yalnız yaşamayada alıştım Bilmem kaç asırdır yalnızım Sende git, sende kaç sende,sende,sende Bırak beni sırdaşımla yalnızlığımla. Sinan Aydındağ |
Benim olacaksın çaresi yok
Sevgin bir har olsun yaksın yüreğimi 12/09/2003 Aşkın dikenleri parçalasın ellerimi Mil çekip kör etseler gözlerimi Hatta ve hatta giyotinle kesseler kellemi Benim olacaksın çaresi yok. Sinan Aydındağ |
Benim olasın diye
Her aldığım nefeste kokun girer 12/09/2003 Cigerlerime Nasıl mutlu olurum deyme benim Keyfime İlk gördüğüm gün inanmadım ya Gözlerime Dualar ediyorum bir gün benim olasın Diye. Güll Sinan Aydındağ |
Bırakmadın ki seveyim
06.Ekim.2006 Bırakmadın ki seveyim Bu yüreği sere serpe yoluna sereyim Bu can sana kurbandır köledir diyeyim Bırakmadın, bırakmadın ki Sanki bir keşmekeşti sanki kaçıyordu zaman Hep bir acelecilik hep bir mükemmeliyetçilikti Yaptığından ortaya saçılan Eski çağların sloganıydı Parayla saadet olmaz olan Bizim çağımızın sloganıydı Zamansız parasız saadet olmaz olan Görünen şu ki Olmadı zaten olmayan Sinan Aydındağ |
Bir baba daha göçtü yeryüzünden
-- MUHAMMET'E -- 19/02/2004 Of,of böyle zamanlarda insan daha bir Duygusal oluyor Zaman duruyor be kardeşim,zaman ilerlemiyor Bir baba daha göçtü yeryüzünden Bir can daha Muhammetti oğlunun adı,gülen gözleri vardı Askerdi teskeresine on dokuz gün vardı Şimdi gülen gözlerinden yaşlar dökülüyor Hıçkırmaktan artık,sen getir gerisini Ah dünya ah,bugün bir kez daha anladık, Senin ne kadar sahte ve yaaln olduğunu Yalansın yalan. Sinan Aydındağ |
Bir beyaz kefenle gideceğiz
Bir gün toprak olup gideceğiz 28/07/2003 Bu hırs,bu ihanet,bu ikiyüzlülük niye Maksat başarılı olmak, Maksat para kazanmak ise Unutmayın diğer tarafa,bir beyaz kefenle gideceğiz Sinan Aydındağ |
Bir burukluk kapladı ruhumu
Bir burukluk kapladı ruhumu 18/04/2004 Yaz diyor bana Sana olan özlemimi Sana olan sevgimi Yaz,yaz Ama yazmak yetmiyor bana Ben hayaldeki değil, Gerçekteki seni istiyorum Sıcaklığını istiyorum Sıcak öpüşlerini Birde masum gülüşlerini Fazla vaktimiz yok biliyorum,gideceksin Onun için,sarıl bana ölene dek yetsin. Güll Sinan Aydındağ |
Bir düzen tutturmuş gidiyoruz
23.Mart 2006 Bir düzen tutturmuş gidiyoruz Belki biraz kadere inat belki de yaşama inat Hiç birimiz oynadığımız yolu beğenmiyoruz Hoşnutsuzluk insanın doğasında mı var? Yoksa bireysel yapısında mı? Neyi beğenmiyoruz neden beğenmiyoruz? Niçin sunulan yaşamı istemeyip Daha güzeli olmadığına kahrediyoruz nedendir bir sorsanıza kendinize? Sinan Aydındağ |
Bir gün baksam ki gelmişsin
02.Şubat.2006 Bir gün baksam ki gelmişsin Hasretine özlemine son vermişsin Bak şimdi gözlerime içi gülüyor, içim gülüyor Yüzyılların vermiş olduğu yaralardan sonra İçim içime sığmıyor, sevginle dolup Seninle taşıyor Bir gün baksam ki gelmişsin Dudaklarında bir buket buse getirmişsin Gözlerinle gözlerimi süzerken canım Birden yaralarıma merhem oluvermişsin Bir gün baksam ki gelmişsin... Bir gün bir gün mutlaka geleceksin Gördüğüm bu düşlere son verip Sıcak evimize beyaz gelinliğinle gireceksin Hiç ayrılmamak dileğiyle.... Sinan Aydındağ |
Bir gün daha geçti
Bir gün daha geçti ya ömürden ve askerlikten 12/04/2004 Kurdum artık sensizlikten,sessizlikten Gel be gülüm dön be gülüm,bittim hasretinden Bilki seviyorum seni en hakikisinden. Sinan Aydındağ |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:04 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.