www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Mehmet Akif Tiryaki (https://www.cakal.net/showthread.php?t=145429)

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:45 PM

Mehmet Akif Tiryaki
 
A Harfi

'-Bir A harfi yaz,
dışına bir kalp çiz,
sonra kırmızı boya ile
doldur içini,
üzerine parmağını koy,
dikkat et! ...
Yakmasın elini.'

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:45 PM

Ab-ı Hayat İçenler

Ab-ı hayatı içenler elbet bir gün fani olacak
Ey Akif üzülme hayat o zaman başlayacak,
Bir lütuf bize yaşamak her dakika mücevher
Bu gönle sahipsen sana ne gam ne keder,
Korkmadan sat malını tezgahını kur, bağır,
Satılan malın ödemesi gelir, sen yeter ki gayretle müşteri çağır.

Adaşım Mehmet Akif Gülhan'a ithafen,
dost kal.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:45 PM

Abbasağa Parkı Yeni Mahalle

Serencebey, Maşuklar Yokuşu,
Abbasağa parkı, Yeni mahalle
Çocukluğumun geçtiği semt
Ihlamur, Beşiktaş.....

Bir ana bir baba iki de kardeş
Ekstradan iki tane de babaannemiz vardı.
Beşiktaş'da neler neler yaşandı.
Annem iki hamal ile pazardan gelir,
Yedi çeşit yemek yapardı.

Terasta masa kurulur yaz *******i
Buz çıkarılırdı yanında yemeklerin
Suatpark sinamasından Türk filmi
Sesleri gelirdi gece sessizliğinde

Kızkulesini seyrederken camların arasında
Deniz işletmelerinin gemileri süzülürdü
Üsküdar'la Beşiktaş iskelesi arasında.

Ne güzeldi akşamlar
Yaz gecesi bizim evin terasında

Birde karpuz saklarlardı bizden
Akşam yemeklerinde,
Her akşam sinirime dokunurdu bu hadise
Garezine bende...... işte öyle....
Akşam karpuz yemesemde
Sabah dayak yerdim ya.....

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:45 PM

Acemi

Ustalar acemi çırak sevmez,
Ben acemi severim.
Onu eğitir, güçlendiririm.
İyi düşünmesine yardım ederim.
İlerde bana dua ederse sevinirim.
Çırağımın huyunu öğrenirim,
Ona, hayatla nasıl savaşacağını öğretirim.
Zaman zaman kendini test etmesini dilerim,
Ben acemi severim.
Çünkü herşeyi ona ben öğrettim,
İçinde varsa mücadele hevesi,
Tarih sayfalarında savaşçıysa dedesi,
İşinde başarıyı çabuk yakalar,
Kişisel başarılarının sevincini hemen tadar.
Ben acemi severim,
Aklın yolu bir, onun ustasıyım,
Aslında ben başarının hastasıyım.
Kuvvet birlikten doğarsa eğer,
Acemi çırak ustasına yardım eder
Manevra yeteneği çoktur onun,
Çok çeşitli yöntemleri vardır konunun.
En önemlisi kararlı olması belli,
Kimse ona dur dememeli.
Dinine bağlı, maneviyatı kuvvetli,
Bunun için severim ben acemi.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Ada ve Tepe

Kaç
Kaç yıl geçti de
Sen
Senden
Sessiz seralarda kimsesiz çiçekleri severken
Loş kuyulardan sesimi duymak için
Yokuşlara tırmanıp boş gözlerle denize bakarken
Adanın çam kokulu tepesinde
Mazinin bir köşesinde
Vapurları seyrettin
Akşamın doğduğu yerlerde
Yaz gecesi alaca karanlıkta kınalıda
Büyük ada da veya
Heybeli yada
Burgaz adada
Martılar indi kalktı havada yalpalandı,
Bu kadar canını sıkacak ne vardı
Hayat kısa ve insanlar bir tuhaftı
Hava karardı, karardı
Güneş ellerinden kaydı
İliklerin ıslandı,
Mevsim yazdı ama
İçinde kara kış vardı.
Bunları da nereden çıkarttım değilmi?
Dünyada değişmeyen bir şey vardı
Ağaçlar kuru fakat dalları yaştı
Vapurlar iskeleye yanaştı, kalktı
Yıllar tekrarlandı
Hayat kimin içindi,
Hep bu sorular
Kafamı bulandırdı.
Penceremden adalara baktım,
Arılarla balkonumdan selam yolladım,
Perdemi araladım.
Defterimi karaladım
Işıklarımı kararttım.
Yattım.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Adalar

Kınalı, Burgaz, Heybeli, Büyükada
Yaşanır yaz yudum yudum, tada tada.
Kışın prenslerin ruhları dolaşır sokaklarda,
Yazın vapur misafir getirir tomarla.
Bu gel git sürer zamanla,
Yaşananlar aynı değişen insanlarsa,
Ben yaşamak istemem adalarda.
Seyrederim adaları karşıdan yudum yudum,
Düşünürüm yaşananları orada mazide zamanla.
Prensler sürgüne gönderilmişti eskiden adalara.
Şimdilerde prensler kendi istekleriyle yaşıyorlar orada.
Yazın ada, kışın İstanbul sokaklarında.
Geçiyor ömür süratle martılarla.
Adalar sesiz olduğu için mi güzeldir?
Yoksa ruhların gölgeleri mi serinletir?
Hep vardır orada hüzün ve ayrılık,
Huzur bulamaz hiçkimse orada artık.
Adalarda tüm hüzünler ard arda yaşanır,
Prenslerin ruhları bunlardan hoşlanır.
Çağırsanızda gelemem ben niye?
Prensler ağladı oralarda sürgün *******inde.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Adli Tıp

Araştırır bulur,
Düzeni, asayişi korur,
Lehte, aleyhte cevapta bulunur,
İsterse araştırmayı anında durdurur.
Türkiye Cumhuriyeti'nin bir kurumudur.
Issız koridorları vardır, cesetler girer çıkar.
Polisler, zabıtlar, raporlar, raporlar, raporlar...

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Ağaçsız Siteler

Bir sonbahar daha geçiyor ömürden,
yaprakları olmayan,
toplu konut sitelerinde.
Rüzgar oynuyor tek başına
karanlık kış gecesinde.

Bakkallar küsmüş onlara
Dükkan kiraları en az 3 bin ytl,
simitçiler yok,
sokak satıcıları nerede?
Kuru yaprak sesleri kaldı mazide.

Bekçiler, sokak lambaları, oyun parkları,
havuzlar, çimenler,
hepsi yerli yerinde,
yollar pırıl pırıl,
bir tek yaprak yok,
Halkalı'da ki koca sitede.

Binalar uzamış gökyüzüne,
ağaçlar küsmüş gitmiş,
benim memleketime.
Dıranaz dağı seni çok seviyorum,
senede bir onbeş dakika
yüzünü görsem de.

Bir sene boyu o anı bekliyorum
özlemle,
koca çınarın altında yatmak
sere serpe.

Buz gibi toprağın,
çimlerin üzerinde,
yuvası ağaçlar olan
kuşların
sesleriyle iç içe.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Ah İstanbul

Yedi tepe üzerine kurulmuş,
Yaldızlı şehir,
Koyu yeşil selvileri ile
Kentlerin kraliçesi
Boğazda mavi bir kordela,
Prens adaları Marmara'da yüzer,
Mor çiçekler papatyalarla arkadaş,
Minareler dantelidir bu şehrin
Ah İstanbul senin renginin adı ne
Kokun neyin nesi
Yavru bülbülleri dinledim,
En güzel yerin Çamlıca Tepesi.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Akıllı

İki el ve iki yüzük bir gözlük,
Yeşil kravat ve yeşil mendil,
Burnun akıyor sen sil
Al sana yoksa bir mendil
Sil burnunu artık akmasın,
Yavaş konuş kimse anlamasın.
Anlarsa çok ayıplanırsın
Zannetme ki çok akıllısın
Ufak bir soruda
Apışıp kalırsın.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Akıllı Ve Çalışkan

Padişah oğullarını test etti,
Onlara birer torba fare emanet etti,
Bunları bana bir hafta sonra
Tekrar geri getirin dedi.
Geri geldiler, biri hariç
Hepsinin torbası boştu,
Torbası dolu olan onu sallıyordu.
Padişah onu kendi yerine koydu.
Fareler sallanmaktan torbayı delemediler,
Kendi dertlerine düştüler.
Torba açıldığında bile kaçamadılar.
Bunu taşıyanı padişah yaptılar.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Ako

Benim adım Ako,
Favorim Yaşar koko.
Tercihim furuko,
Severim roko,
Pantolonum sanko,
Kazaklarım triko,
Saatim seiko,
İspanya, Portoriko,
Hayat bir riziko,
Ustam Hayko,
İtalyan ismi Marko,
Amerikan firması tayko,
Oksitlenmez çinko,
Bastır parayı tiko,
İntikam alır camako,
Mimari tarz rokako,
Elektrik anahtarı viko,
Arkadaşım fiko,
Turistik kent monoko,
Alışveriş mağazası orko,
İtalyan golcü Şevçenko,
Televizyonum beko,
İflas etti banker bako,
Dikiş makinası yapar piko,
Şalterim pako,
Rejim yapar şişko,
Çocuklarım der:'- babişko',
Arabamda kriko,
Müşterim finesko,
Eski dostum şeko,
Traş kremim arko,
Kravatım vakko,
Eski firmam abko,
Arabamın sigortası kasko,
İnşaatçı firma hasko,
Kalp cerrahı sasko,
Bu şiir bir fiyasko.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Ako Şiiri

Şiirlerimi eleştirin korkmayın,
Ben eleştirileri seven bir bayım,
Yazmaktan çekinmem özgürlüğe hastayım,
Siz eleştirin ben cevaplayacağım.
Zamanla şiir karakterim oluşacak,
Onu okuyanlar beni tanıyacak,
İşte o zaman benim hedefim oluşacak.
Daha yeni başlıyoruz değilmi,
Zamanımız bol, ekibimiz yeni,
Süper şiirler çıkacak bu gruptan belli,
Benim yazdıklarım en derbederi.
Ama okuyanlar bir ako stili diyebilmeli
Şiirin kalitesi değil önemli,
Yazabilmek içten geldiği gibi.
Ama iyi, ama kötü olabilir,
Önemli olan yazabilmektir,
İçten gelen saf duyguları,
İfadeleri sitemli veya özlemli.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Ako957

İnanın bana kar yağacak
cumartesi akşamı 23.30 da
TRT-FM de
Enis abi şiir okuyacak
akşam olacak, sabah olacak
tekrar
tekrar
tekrar
tarih tekerrürden ibarettir.
Ako Abi bu alemde tekdir.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Akordeoncu Bacı

İsmi önemli değil Pera'lı akordeoncu bacı
kucağında müzik aleti,
Oturanlar masada onu dinledi.
Kulağında karanfili,
Dudak boyası kırmızı,
Saçları dalgalıydı.
İsmi önemli değil Pera'lı akordeoncu bacı
kucağında müzik aleti
Oturanlar masada hep onu dinledi.
Akşamlar geceye terk ederken nöbeti,
Akılda kalan aynı melodi
İnsanlar dinledi, dinledi.
Madam bilmem kaç gece devamlı aynı şarkıları
Çaldı...Söyledi.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Akşamın Lekeleri Bulaştığında Duvarlara

Akşamın lekeleri bulaştığında duvarlara
yağmur kendini bırakırsa kaldırımlara
kırmızı şemsiyeli bir bayan
caddede hızlı hızlı ilerliyorsa ve
şemsiyesi rüzgardan savruluyorsa
ben arabamda silecekleri ara sıra çalıştırıyorsam
kaldırımlardan günün azabı buharlaşıyorsa
uzayacağa benziyor gece.

Gündüzle gece yarışa başlayacak,
Bağdat Caddesi genç yarışçıları gibi hırslı
tecrübesiz.
Alev alev yanacak gece,
çok gündüzleri yasa boğacak
avuçlarım terliyor,

Galata köprüsünü geçiyorum balık tutanlar dizi dizi,
anılarım sıralanmış gibi
gecenin içine sinsi ve gizli,
avuçlarımın terlediği
ıslak *******.
Akşamın lekeleri bulaştığında duvarlara
yağmur kendini bırakırsa kaldırımlara..

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Aleme Gidiyoruz

Hastane dönüşü
kimi evine gider,
kimi aleme,
hayat bir komediyse
son espriyi unutmamalı bence

alemin kapısında Azrail,
bilet ücreti son nefes ise,
vereceğiz, yolu yok,
karar verdik aleme gitmeye.

Öteki aleme,
bir yolcu bir bilet,
gidişi var dönüşü yok,
adı ahret.

Toplu gidişlerde
yüzde yirmi indirim,
bana bir yudum su getirin,
hakkınızı helal edin.

Aleme gidiyorum,
benim için
son görevi yerine getirin,
bir fatiha okuyun, amin deyin.

Rahmetliyi iyi bilirdik,
hakkınızı helal edin,
benden yana da helal olsun,
beni Allah'a havale edin.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:46 PM

Alışveriş

Bir markete alışverişe gittim,
Kendime bir kaç gerekli madde seçtim.
Koydum arabama kasaya yaklaştım,
Gözüm ilişti, yan taraftaki kasaya baktım,
Bir adam doldurmuştu arabasını tepeleme,
Şaşırdım, 'adammıyız biz be' dedim,
Onbeş lira dedi çıkarttım nakit ödedim.
Yan kasanın tutarı İkiyüzyetmişbeş liraydı,
Adam cüzdanından seçti, bir kart kasaya çıkarttı.
Eyvah dedim içimden inşeallah aksatmaz
Bu adam ödemesini,
Aksatırsa devletimiz ödeyecek onun parasını.
Bankalar için hava hoş,
Nasıl olsa vardır birkaç dairesi bu adamın,
Satar haraç mezat öder bu parayı,
Tahsil edemezse şüpheli alacaklara atar,
Devletimiz borcu karşılar.
Biz adammıyız be bakın ne adamlar var.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Allah Çektirsin

Geçmiş
anı yaşatmaksa maksat;
Nelere bedel?
Bir sararmış fotoğraf...

En güzel elbiselerini giyip,
ilkbaharda, yazda tabiat.
Sonbaharda sararan, kızıllaşan
yapraklar,
Kışın kardan adamlar,
Çatılardan sarkan buzlar,
uzun saçlı gençlik resimleri veya
telli duvaklı damatlı
genç insan manzaraları.

Doğa aşığı bir fotoğrafçı İsmail Çağlı.
Boş zamanlarında fotoğraf çekti,
renkleri topladı, biriktirdi.
Günlerce, aylarca iş gereği,
vesikalık fotoğraf çekti.

Ufak bir fotoğrafçı dükkanı
Gerze'nin içinde,
renkleri tertipledi, düzenledi,
ayrı ayrı biçimde.

Evlenenlere fotoğraf çekti,
sağlık cüzdanı için çekti,
tapu için, ikametgah için çekti,
Kimi zaman da
çekip gitmek geldi içinden uzaklara.

Aldı makinasını,
uzak bir köye çekti gitti.
Allah çektirmesin demeyin;
Allah çektirsin.

İş gereği
Allah çektirsin.
İsmail para kazansın.
İşleri hayırlı olsun.

Aman ha siz siz olun,
fotoğrafçılık zenaati yapana;
'-Allah çektirsin' diye dua yapın.
Dua edip işlerini bozmayın.
Allah çektirsin seni,

Allah çektirsin İsmail.
Allah fotoğraf çektirsin.
Kim sana beddua ederse
dua yerine geçsin.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Altın Sevgisi

Ahret altını iman ve amel-i salih
Altından geç budur mutlak selamet
Allah'ın mert kullarından başkası çocuk,
Nefsin arzularından vazgeçmeden yok olgunluk
Önce Allah sevgisi tad sonra evlen,
Allah'ın (c.c) huzurunda nefeslen.
Dünya da yedi şey sana sevdirildi,
Birincisi kadın sevgisi idi,
İkincisi evlat sevgisi dikkat,
Üçüncüsü altın sevgisi aman bırak,
Dördüncüsü gümüş sevgisi ah ah,
Beşincisi otluğa salınmış güzel atlar,
Altıncısı süt hayvanları verimli,
Yedincisi, ekin tarlası elbet ki.
Bunların her biri on bin perdedir,
Toplam eder yetmişbin epeydir,
Bütün perdeleri aşıp hakka gidelim,
Cemali ba kemale seyr idelim.
Asıl sevilecek kimdir bilelim,
Yağlı yemeklerimiz ahrette diyelim,
Bu yedi şeyden faydalanalım
Ama asla sevgisini gönlümüze sokmayalım.
Huzuru mahşer den korkmayalım.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Amaçlar

Amaçlar olmasa idi,
Sabit planlar yapılırmıydı,
Politikalar çizilirmiydi,
Genel yöntemler uygulanırmıydı?

Kurallar kim tarafından oluşturuldu
Veya
Amaçlar olmasa idi
Tek amaçlı planlar mı yapılırdı?
Program, proje ve bütçelermi acaba

Bunlar uygulanmalıydı,
Yoksa
Patinaj yapıp dururdu araba.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Amedea

Kiraz sevdi dalından Amedea
Maşukiye'de Sapanca Gölü'nün karşısında,
Uzun iki tarafı ağaçlı güneşsiz gölge yollardan geçip
Kiraz bahçesindeki ince ve dar merdivene çıktı,
Koluna taktığı hasır sepete kiraz toplayacaktı
En büyükleri ile ağzını tadlandırdı, onlar baldı,
Ağaçlarda kırmızının tonlarında kızıl noktalar,
Yeşilin tonlarında yapraklar vardı,
Kirazlar hamrâ ve hümeyrâ'ydı
Maşukiye'de Amedea Napolyon Kirazı topladı....

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Ananıda Al Git

Ananı güllere göm koksun
Özveri örneği ananı
Yemeyip yediren
Tatlı yalanlarla sizi üzmemek için
Karanlıklarda gözyaşı döken

Ananıda al git
O seni çok gezdirdi
Önce karnında sonra kucağında
Okuldan eve evden okula

Ananıda al git
Ama soranlara anneciğim diyebil
Gururla onu giydir, gözlüklerini sil
Başka isteği olup olmadığını sorma
Yok diyecektir
Senin gözbebeğine bakıpta.

Ananıda al git
Sinemaya gideceksen eğer
Aşk filmi seyretsin
Ona patlamış mısır al
O çok patlatmıştı size soğuk kış *******inde
gönlünüz eğlensin diye.

Ananıda al git
Ya da önce o gitsin, fark etmez
Sonra da sen git.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Anlatı

Gölde bir sandal,
Dağda ağaçlar vardı.
Lakin vakit çok dar,
Zaman bir seyirlik kadardı.
Üstelik mevsim de bahardı
Telaşla geçiyordu günlerim
Temaşa için zaman dardı.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Anmak

Bizi bir an bile unutmayan,
o sevginin sahibine;
Alemlerin efendisine,
bizi en çok sevene,
bize en merhamet edene,
biz onu andığımızda
bizi anan Rabbimize.
Bizim onu anmamız tamam da,
onun bizi anması nasıl acaba?
“-Siz beni anın, ben de sizi anayım.”
diyor zira.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Antikacı Aziz

Sapanca'nın girişinde, karakolun karşısında,
Antikacı Aziz Bey dükkanın tam ortasında
Oturmuş müşteri bekler dururdu,
Antikaların tozunu siler, onları iyi korurdu.
İlk tanışmamız Aziz Bey'le şöyle oldu;
Arabamı dükkanın önüne çektim, içeri girdim,
Antikalara bakarak vakit geçirecektim,
Dükkanın her köşesi eski eşyalarla doluydu,
Enteresan eski eşyalar kafamı yordu.
Kimse yok mu diyecektim ki birden bir sesle irkildim,
Buyurun efendim dedi bir ses yakınlarımda,
Baktım ki Aziz Efendi oturuyor karşımda koltukta.
Elinde antika bir tespih, şapkası fötr,
Elbiselerinin rengi eski eşyalarla aynı renk,
Yüzü hafif soluk ve donuktu,
Sanki o dükkanda antika bir konuktu.
Hoş bulduk dedim, şaşırdım kaldım,
Aziz Bey'i incelemeye daldım.
Antikalardan çok beni aziz bey ilgilendirdi,
Antikaları da toplayan ve değerlendiren kendisiydi.
Tam bir tarihti, eşya eksperiydi,
Tanıştık hoş sohbet çayını içtim,
Kendime bir kaç tunç havanı seçtim.
Aziz Abi onları paketledi, fiyat saptadı,
Beni sevindirdi, puan topladı.
Bir saatlik vaktimi güzel geçirdim, katladım,
Koydum cebime,
Devam ettim Sapanca eğlencesine.
Göl kenarına gittim iki çay yudumladım,
Aziz Abi'yi devamlı hatırladım.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Arkadaşım Hasan

Birinci Hasan,
ikinci Hasan,
üçüncü Hasan;
Alt alta en az dokuz tane Hasan.

Daha var da hepsini sıralayamam.
Birinci hariç diğerleri arkadaşlarım
Onlar iyi insan.
Sizden iyi olmasın.

Birinci örneğin kardeşim Hasan,
beşinci örneğin Mustafa'nın
eski ortağı Hasan,
sekizinci Testeresan'ın sahibi Hasan.

İşte böyle;
Beynimin dalındaki Hasan yaprakları.
Hepsi de yemyeşil, mis gibi,
hazanı hatırlatsada dokuzuncu Hasan,
kalbimin oniki ayı da devamlı nisan.

Kahverengi gözlerim ise;
Mayıs, Haziran...

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Artık Sende Oldun Pir

İki bin ikinin iki misli
dört bin dört,
yüzdesi kırk virgül sıfır dört.

İki bin ikinin yarısı
bin bir,
yüzdesi on virgül sıfır bir.

Binbir selam olsun sana
artık sende oldun pir.

On virgül sıfır bir ile
kıt kanaat geçinilir.
Sibernetikte bin bir;
Açık, kapalı, kapalı, açık
demektir.

İşte bu başı açık sonu açık
ortası iki dönem kapalı
bir serüvendir.
Özür dilerim,
bu şiiri altı kişi anlayabilecektir.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Aşk Çiçeği

Isparta gülü pembe ve ufak
Yaprakları tül tül olmuş
Pırlantalar takınmış
Şişesinde bekliyor
Açıldığında kapağı
Uçacak kelebeklerle
Buluşacak güzellerle
Isparta gülü
Bülbülün sevgilisi
Aşk çiçeği
Dost bahşişi
Sevgilinin hediyesi
Gönül busesi...

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Ateş Kırbaçları

Ateş kırbaçları
yağmur bulutlarının sırtına şakladığında;
Yağmur şimşekleri çakar,
ruhumun karanlıklarında.
Kulaklarımı tıkansam da gök gürültüsüne,
ışıklarla aydınlanır hava, birkaç saniye.
Sayılı kırbaçlar,
sayısız kırbaçlar yaratır içimde.
Şimşekler çakar, gök gürler,
kuru bir ortamda gözlerimde korku,
geleceği bilmeden beklerim,
sadece beklerim.
Şimşekler çakar yüreğimde,
yağmursuz şimşeklerle yıkanır yüreğim,
umutlarımın serçe yüreği yeşerir.
Kalbimin atışını duyarım.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:47 PM

Avukat Ve Oğlu

Filmin en can alıcı noktasında
Kurtlar çocuğa saldırdı.
Çocuk yerden uzunca bir tahta parçası aldı,
Başının üstüne tuttu kaldırdı,
Kurtlar geri çekildi, saldıramadı.
İşte o anda avukat Turan Baba ağladı,
Filmi oğlu ile seyrediyordu,
Hayatta devamlı böyle ol oğlum diyordu.
Olduğundan farklı göstereceksin
Düşmana karşı kendini,
Asla ezdirmeyeceksin gururunu ve aileni.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Ay Çocukları

Sonsuzu isteme gücü (hak etmeden)
Lokmacı Köprüsü (dağıldı gitti)
Ay çocukları (güneşe çıkamayanlar)
Yecüc’le Mecüc
(bir türlü gün yüzüne çıkamayan kavim)
Portakalın rengi, şekli, tadı, kokusu,
Girne Limanı,
Domotel’de kumar makineleri,
Rocks Hotel’de havuz başı,
Ne olursa olsun unutamam,
Kuzey Kıbrıs’ı, yavru vatanı.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Ay Reşat Altını

Reşat Altını asmışlar körfeze, çok yukarıya.
İzmit Körfezinde on temmuzda
Gece aldı nöbeti dokuzda.
Tren koşuyordu Adapazarı'na süratle.

Beni bırakacaktı Derbent'e.
Artık yetişemiyorum kendime.
Göl kenarında kızartma biber,patlıcan,havuç yoğurtlu,
Ve serin bir kartepe suyu,
Ürperten yaz gecesinde,
Bir garip yolcu.

Dudaklarımın arasındaki hecede
'-Bir yaz gecesi daha geçti.'
Maşukiye'deki küçük evimin bahçesinde.

Serin bir yaz gecesi Sapanca Gölü'nün yanında
Yoğurtlu kızartma ve salata
Ay ışığında
Bir gün ve gece daha geçti,
Akif'in hatırasında.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Ayem Efe

İzmir yöresinde namı değer Ayem Efe vardı;
Yoksullara, fakirlere faizle para satardı.
Knidos kralı Faziletsizos Ayem Efe'den
yüklü miktarda kredi aldı.

Bu kredi ile Datça dağlarına yol yaptıracaktı,
bir de döner restorant yapımı için hazırlıklara başladı,
Knidos'luların vergilerini ikiye katladı
bu paranın geri ödemesi ve
faizi de vardı, üstelik faiz alınmasına
Afrodit de karşıydı.

Yol yapım çalışmaları yarılandı,
Knidos'luların vergileri üçe katlandı,
artık haberci güvercinlerinden de
vergi alınmaya başlandı.

Ödeme günü yaklaştı,
Ayem Efe paramı gününde geri isterim dedi,
Knidoslular gece gündüz çalıştı,
bu arada banka kartına da alıştı.

Terinos bile emekliliğinde
çalışmak zorunda kaldı,
Faziletsizos Terinos'un emekli aylığının
yarısına ödemeler için kesik attı.

Postacı her ay iki ağır zarf bıraktı
Zarflarda banka kartlarının son ödeme günleri vardı.
Terinos, ikindi güneşi Kos Adası'ndan elveda derken
bir sigara yaktı, minimum ödeme miktarlarına
baktı... Baktı.

Keliternos'la beraber bir Hamburgerci dükkanı açtı,
Knidos'lulara ayak üstü servis yaptı.
Kartların sadece minimum ödeme miktarını
ödeyebiliyordu.

Gel zaman git zaman beklenen oldu,
Dokuz virgül sekiz lik yer sarsıntısı
Adalıları ani yakaladı,
Afrodit heykeli ve Knidos şehri
yerle bir oldu,

Ayem Efe de artık yaşamıyordu.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Azim Ruhu

Banka kartını çöpe atın,
Yüksek faizden kendinizi kurtarın,
Gerekirse kol saatinizi satın
Hesabınızı bir an önce kapatın.
Matematik, iktisat size gerekmez,
Bir kitap, bir demlik çay nemize yetmez,
Oturun evde bakın keyfinize,
Sağlıklı düşünün, faiz hesapları nenize.
Gel keyfim gel,
Bu da geçer yahu,
Güzel günler sizi bekliyor,
Bitmesin içinizdeki azim ruhu,
Silinsin kafanızdan kartların giriş kodu.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Baba Ve Oğul

Ufak bir ofis dairesi,
Bir oda ve iki masa
Baba oğul çalıştılar,
Kendilerini kasa kasa,
Zor kazandılar ve yediler,
Yarabbi şükürler olsun dediler.
Derken yol ayrımına gelindi,
Oğul ben kendi işime gideceğim dedi.

Neden olmasın iki dil biliyordu,
Bir de mühendis olmuştu, işi seviyordu.
Nereye kadar olacaktı karşılıklı babasıyla,
Uyacaktı artık çağdaş topluma.

O da artık büyük bir firmada çalıştı,
Baba ise boş masaya alıştı.
Öğündü oğlu ile başarılarından bahsetti,
Sabah işine sekizbuçukta geldi, altıda terketti.

Kazanmasada Rabbi'sine şükretti.
Çocuklarımın tuttukları teneke
Altın olsun dedi.
Asla onlarla münakaşa etmedi,
Aile bölünsün istenedi,
Onlara mutluluklar diledi.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Bacanak İsmail

Tesbihi boynunda,
telefonu elinde,
bacanak İsmail Tepeüstü'nde.
Bir eli cebinde,
yeşil imame gözüküyor ensesinde.
Acayip olan bunun neresinde?
Bir bayram günü,
akşamın öncesinde;
Bahçede gezindi
telefon elinde.
Kim ile konuşuyordu acaba?
Bu ramazan bayramının birinci gününde.
Arabasının alarmını açtı, kapattı.
Tekrar telefonla konuştu.
Bahçede bir tur daha attı.
Artık hava da karardı.
Bir gün daha geçti,
akşam ezanına az kaldı.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Bahar

Sıcak toprak ve
Naneler,
Papatyalar ilgi bekler,
Onlar en güzel çiçekler,
Masum ve umutla sevgili bekler,
Gelmezlerse,
Selam gönderecekler
Bir kelebeğin kanatlarında,
İkindi vakti,
Tenhalıkta.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Bahar Kokum Kış Soğuğum

Bir ağaç, bir çiçek, bir koku,
Ayrı bir doku.
Sessizlik burada yetiştirilir,
Yorulan ruhlarımız burada dirilir.
Burası Sapanca burası Maşukiye
Ufak belde, göl kenarı, şirin bir nahiye.
Maşukiye'm, göl kenarım, yeşilim,
Bisikletim, orman gülüm, meleğim.
Bir yudum sessizlik, bir yudum ıslak nem,
Sessizdir göl kenarı her dem
Üzerinden sonbahar, kış yağmuru hiç eksilmez,
Karşı tepeleri sisten görünmez.
Dumanlı dağları hep saklıdır,
Çeşit çeşit kuşları müziğe meraklıdır.
Maşukiye'm, göl kenarım, yeşilim,
Bisikletim, orman gülüm, meleğim.
İlk tercihim, bahar kokum, kış soğuğum,
Nazarlığım, bebeğim.
Maşukiye'm göl kenarım, yeşilim,
Yediveren güllerliyle saklıdır bahçemde,
Kırk metrekarelik küçük evim.

GooD aNd EvıL 05-13-2009 03:48 PM

Bahattin Baba

Bahattin Efendi elektrik pazarının direği,
Allah(c.c) başımızdan eksik etmesin irşat gereği,
Her daim devam etsin soyu,
Allah'ı(c.c) zikir eder, hiç değişmez huyu.
Tercih ettiği meslek esnaflık, baba dileği,
Torunlarını sever, korur, testisini pak çeşmeden doldurur,
İnsan-ı kamil tam bir beyefendi,
Ne de olsa Efendi Baba'nın nesebi.

Güler daima gözleri, ayet hadis anlatır,
Üzmez karşısındakini, ne de kimseyi kendine darıltır,
Rızasını aldı her konuda babasının, atasının,
Bilmez başka yol işiyle evi arasında gider gelir.
Üzerine düşen vazifelerini vaktinde yerine getirir.
Ziyadesiyle aşk adamıdır, belli etmez utanır,
Lafını esirgemez, davudi sesli fahri imamıdır camimizin,
Efendi Baba'mız onu çocukken gece kaldırmış,
Rahlesine çukalata, yemiş koyup, kuran-ı kerimi öğretmiş.

Bağladı gönlünü Mahmud'a hak yolu,
Ailesine bağlı sevgi dolu.
Bahattin baba bir mürşid-i kamil oğlu, edepli,
Aza kanaat eden, islamı seven, dinin direği, Allah'ın kulu.


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 05:09 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.