www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   ...::: WwW.CaKaL.Net & VaGrAnT_AdAnALı Özel Şiir Arşivi :::... (https://www.cakal.net/showthread.php?t=21777)

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 12:29 PM

...::: WwW.CaKaL.Net & VaGrAnT_AdAnALı Özel Şiir Arşivi :::...
 
Bu Günde Ölmedim Anne



Yüreğimi bir kalkan bilip
Sokaklara çıktım
Kahvelerde oturdum
Çocuklarla konuştum
Sıkıldım dertlendim
Dostlarımla buluştum
Bugünde ölmedim anne!

Kapalıydı kapılar
Perdeler örtük
Silah sesleri uzakta boğuk boğuk
Bir yüzüm ayrılığa bir yüzüm hayata dönük
Bugünde ölmedim anne!

Üstüme bir silah doğruldu sandım
Rüzgar beline dolandığında bir dalın
Korktum güldüm kendime kızdım
Bugünde ölmedim anne!

Bana böylesi garip duygular
Bilmem niye gelir nereye gider
Döndüm işte
Acı yüreğimden beynime sızar
BUGÜNDE ÖLMEDİM ANNE!!!

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 12:31 PM

Bilinmez Dedin, Geceler
 
Bilinmez dedin, geceler
Bilinmez!..
Bırakıp gittiğinden, beri
Bilinmez gecelerdeyim,
İşte!..

Anladım,kayboldum.
Karanlığın bilinmez ,
Gizemlerinde…
Yalnızdım,
Yüreğimin kaybolmuşluğuna
İsyan ettiğim ,
Gecelerde…

Binlerce yıldızı, ayı
Dans eden ateş böceklerini
Denizin üstündeki yakamozları
Yağan karın beyazını
Bilinmez dediğin gecelerde
Kaybettim…

Ne ellerini,ne gözlerini
Ne seni bulamadım
Bilinmez dediğin ,gecelerde.
Korkularım?

O neydi , alıştım.
Sabahın gülümseyen güneşi
O neydi ?
Bir daha hiç bulamadım.
Bilinmez dediğin geceleri,
Senin döneceğin güne kadar
Hayatım yaptım…

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 12:32 PM

Resmen Ölmek İstiyorum....
 
Yine içime oturdu bir garip hüzün,
Ağlamak istiyorum, tepine tepine,
Öyle yalnızım, öyle çaresiz, öyle de küskün…
Yanıyorum.. yangınlar içinde etlerim eriyor…
Ve bin faryad içinde ruhum yanıyor..
Sen beni duymuyorsun…


Başımı gömüp klavyeme,
Tuşları döve döve yazdığım şiirlerden
Hep sen çıkıyorsun…
Göz yaşlarım damlıyor şiirlerime…
Kan çanağı oluyor gözlerim..
Uzanıp silmiyorsun..

Artık gücüm kalmadı,
Ayağıma takılan çelmelerden yoruldum,
Hep düşüyorum…
Düşüyorum uçurumlara…
Elimden tutmuyorsun…
Telli dikenler battı gözlerime..
Lanet olsun!
Bak yine ağlıyorum..
Her şey kara, her yer zindan…
Karanlıktan korkuyorum…
Işığı yakmıyorsun…

Öyle yorgunum ki,
Nefes bile almaya yok mecalim..
Bunlar kahır değil gülüm,
Sadece arz-ı halim..
Yorgunum.. bak gözlerim yumuluyor…
Kirpiklerimde halen,
Deminki yaşlar duruyor…
Biliyor musun?
Resmen ölmek istiyorum…
Adı sen olan kurşunları
Doldurdum silahıma..
İlk kurşunu verdim namlu ağzına..
Elim tetikte..
Ha çektim, ha çekiyorum!
Sen
‘Dur! ’ bile demiyorsun….
Ölüm isteğim kamçılarken beni…
Sen susuşlara sığınıyorsun..
Eyvallah … öyle olsun…

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 12:35 PM

Ölemiyorum Bile...
 
Şişirip yelkenleri, açılma vaktin gelmiştir denize. Bilirsin ki ne fırtınalar,
ne deli dalgalar beklemektedir seni. Korkarsın, terk edemezsin limanı, bir
köşesine sığınırsın. Kabullenmesen de artık aşk bitmiştir, İşte son bu...

İçin hep hüzün doludur, bir türlü kabullenemezsin bittiğini. Gözlerinin içine
bakıp seni seviyorum demesini beklersin. O sözler hiç çıkmayacak o dudaklardan
bilirsin. Yinede umudun yeşildir, İşte hayal bu...

Gururlusundur, istenmediğin yerde durmazsın. An olur ki ne olur bitmesin dersin.
Bu sözlerin dudaklarından nasıl çıktığına kendin bile inanamazsın. Oysa o yüzüne
bakıp sadece gülümser, İşte acı bu...

Ondaki sıcaklığı kimsede bulamayacağını düşünürsün. Kimse onun gibi gülemez,
onun gibi dokunamaz dersin. Ve kimseyi onun kadar sevemeyeceğini bilirsin.
Kahredip başını eğersin önüne. İşte hüzün bu...

Nefes alamaz hale gelirsin, daralır için. Bir kaç saatlik derin bir uykuya
hasretsindir. Bilirsin ki gözlerini kapasan da terk etmeyecektir hayali. Atarsın
gecenin kollarına kendini, İşte huzur bu...

Ondan gelecek tek bir haberi umutsuzca beklersin Bir de beklemek ölüm gibi gelir
insana böyle zamanlarda. Aslında ölüm fikride garip değildir artık sana. Geri
dönerse diye ölemezsin bile, İşte sabır bu...

Hayat devam ediyordur ama her şey yarımdır, hep bir yanın eksik. Yüreğin eskisi
gibi atmayacaktır, başka aşklarsa seni kandırmayacaktır. O başkalarıyla, mutlu
bir hayatı yaşıyor olsa da, yine de sevginden vazgeçemiyorsun.
İste aşk bu...

bluekeys™ 05-21-2006 12:49 PM

paylaşım için saol evet işte ölmek isteyipte yapamazsın aşk aşk işte böyle bişi..

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:33 PM

Sen...
 
Yağmurun kokusuydu,
Saçlarında hissettiğim.
Çiçek bahçesiydi,
Ellerimi gezdirdiğim
Bedenin.
Yüreğinse bendim,
Sevdiğim.
Bulunmayan
Su damlasıydı,
Sevgin.
Gözlerim sen,
Dudaklarım sen,
Her halim sen,
Yüreğinse bendim,
Sevdiğim.
Anlatılması , aşılması
Güç dalgalardı
Sevgin.
Uçsuz bucaksız
Yalnızlığım sen,
Sığındığım
Limanım sen,
Yüreğinse bendim,
Sevdiğim.
Bir fırtınayla
Yok olan,
Beni yüreğinden
Silen sen,
Sevgi dolu yüreğime
Tekrar kavuşan
Bendim,
Sevdiğim…

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:35 PM

Sen Yoksun...
 
Yine sen varsın gölgelerimde..
Cam kenarına gecipte yakılan sigaralarda hep sen varsın..
Nereye baksam sen, ne yana dönsem yine sen..
Islak kaldırımlarda kokan burcu kokuda sen...
Şehir seni özledi ama sen yoksun..


Sensizlik o kadar acıki dar geliyor Ankara
Haykırdım sessizce ama yok nafile..
Yagmur yagıyor dısarda ellerim üşüyor
Yüreğimdeki sensizlik ne kadar acı bir bilsen
Şehir seni özledi ama sen yoksun...

Yinede aglamazdım sensizligine
Sensizlik ki gözyasım, sensizlik ki paramparçayım
Ellerim seni arıyor bu gece
Şarkılar hüzünlü, şarkılar buruk
Yoksun ya bu şehir yorgun, bu şehir vuruk
Seni arıyorum inadına gecelerde
Karanlıklar üstüne yemin ederim
Şehir seni özledi ama sen yoksun...

Bugün biter mi bilmem...
Yine yarın seninle doğup, sensiz mi batar günüm bilmem ki.
Unutmadım. unutamadım....
Sehir seni unutmadı ben seni unutamadım...
Şehir seni özledi ama sen yoksun...

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:36 PM

Adı :Sevgi../ Soy Adı: Ölüm...!
 
Terk edeceğim bu kenti...
Tüm keşmekeşiyle kalacaksın bir başına..
Yanımda kalbini götüreceğim..
Ulaşamayacağın bir yerlerde saklayacağım onu..
Kalpsiz kalacaksın...Bensiz kalacaksın...
Ve gözlerinde bir aşk hikayesi kalacak bana dair..
Bir damla yaş olup dökülecek sonra..Aşksız kalacaksın..
Yokluğun karanlık koridorlarında sis ve pusun ortasında kaybolacaksın..
Artık kapılar benim gelişimi çalmayacak..
Telefonunun melodisi bizim şarkımız olmayacak...
Düşlerinde yaşadığın sevda masalının kahramanı ben olmayacağım..
İstesende dönmeyeceğim..Beklesende sevmeyeceğim..
Terk edeceğim seni..
Terk edeceğim bu kenti..


Oysa sevgi,sev-den değil;sen-den türedi diyordum..
Sense bunu anlamıyordun..
Senin gibi olacağım: tuhaf, ulaşılmaz ve puslu..
Sadece gitmek istiyorum..Seni hatırlatan her şeyden kaçmak..
Terkediyorum bu kenti ve seni..

Gidişim öyle bir oturacak ki yüreğine..
Öyle bi Hıçkırık saplacak ki boğazına..
Neden gittiğimi bilmeyişin çıldırtacak seni..
Adını koyamadığın için kahrolacaksın..
Ben söyliyim sana..

Adı :SEVGİ..
Soyadı :ÖLÜM..

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:38 PM

Cennet'in Güftesi
 
Bazen uzaktaki iki bedenin kenetlenmiş elleri
İki varoluşu tamamlayan iki küçük dize
Belkide yalnızlığı parçalayan el değmemiş bir güfte
Yeni doğan bir bebek gibi tertemiz kalbi

Karanlığı yaran aydınlık gibi seslendirir gözlerimizi
Kara kışa inat çiçek açan efsun gibi
Çıtırdayan koz ateşler gibi birleştirir ellerimizi
Sensizliğin şarkıları çalarken yüreğimde,doldurun gözlerimi

Minik patiklere giren küçük ayakların rengidir onlar
Yolculuğa hazırlanan iki aşığın en sevdiği beste
Mezardaki topraklar,cenneteki çiçekler ve umutlar
İki küçük dudaktan dökülüverir kalbime sessizce

Seni seviyorum,demek
Her saniye varolmak kalbinin derinliklerinde
Sesler yada heceler değildir seni sevmek
Sonsuz bir uykuya dalmaktır gözlerinde

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:39 PM

Unutulmuyor....
 
Unutulmuyor, bitmiyor, geçip gitmiyor...

Her gece olduğundan biraz daha muhtacım sana
Kırgınım aslında, kızgınım…
Hayır sana değil;
Seni kırıp üzen şu aptallığıma…
Ne olursa olsun
Zamanım da mekanım da değişmiyor
Hep her zaman aynı yere çıkıyor bütün yollar;
Sana!..

Uzun zaman oldu içimdeki maviler donalı. Kendim seçtim sevdayı tek başıma
yaşamayı. Yalnızlığımın sorumluluğunu taşıyacak kadar da yürekli olduğumu
düşünür ve söylerdim herkese gururla. Geceler sancı olur işlerdi içime ama
yüreğimde yaşattığım sevdamı düşündükçe, içime yayılan sıcaklık alıp götürürdü
tüm sancılarımı...

Ne kadar zamandır böyleyim, ne kadar zamandır en yakın dostum özlem,
hatırlamıyorum. Sanki zaman durdu. Evet özlüyorum ve özlemeyi de seviyorum.
Çünkü özlemin içinde aşkım, mutluluğum, umutlarım var. Gidenlerin ardından ağıt
yakmamayı öğreneli çok uzun zaman oldu ama sen bambaşkaydın. Kimseyi senin kadar
sevmemiştim ki. Seni birine anlatmaya kalksam sözcükler yetmiyor, kelimeler
acizleşiyor. Neye benzetsem, hep bir yanın eksik kalıyor...

Gülemiyorum artık? En iyi yapabildiğim şeyi kaybettim? Aslında önce seni ve
senle birlikte herşeyimi kaybettim. Yanımda yoksun. Olsan sarılırdım sana sıkı
sıkı. Bırakmazdım, sıkılır, bağırır çağırırdın ama ben biraz daha fazla
sarılırdım sana. Biliyorum benden bağımsızdın, hiç sahip olamadım sana. Olmakta
istemedim aslında, çünkü hep yanımda olacaktın... Ya da ben öyle sandım...

Dinlediğim her şarkıda, her yağmurda ıslanışımda, dalgaların kayalara
çarpışında, her nisanda ve her eylülde, sen yeniden gidiyorsun benden. Ben bu
ayrılışların acısını yaşarken, birgün gidebileceklerini düşünerek, kimsenin
gelmesine izin vermiyorum…

Sana ilk satırlarımı yazdığımda, yine mum ışığı vardı odamda. Soğuk, beyaz bir
defterin her şeyi hayale dönüştüren sayfalarında, ilk kez seni yaşamıştım. Şimdi
uzun yağmurların ardından yine mum ışığıyla dolu odamda, yine ve hala sana
yazıyorum. Çünkü ben her hayal kırıklığım, her duvara çarpışımdan sonra hala
sana dönüyorum.

Ortasından kopartıldığı için hiçbir zaman sonu gelmeyecek günlerimize dönüp,
hala seni arıyorum... Çünkü hala seni .........

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:40 PM

Kapama Gözlerini...
 
Çocukken geceleri yıldızlara bakardım... Başımı gökyüzüne kaldırır heyecanla
yıldızları sayardım; kaçında aşk vardı, kaçından böyle görünürdü gökyüzü,
kaçında denizler bu kadar güzel ve kaçında aşk maviydi...

Yıllar sonra senin gözlerinde gördüm yıldızları... Gözlerinde o çocukluk
heyecanımı yaşadım yeniden. Mavi denizleri, mavi gökyüzünü, mavi aşkı gördüm...
Belki de onun için sen gözlerini kapattığında sönüyor yıldızlarım...

Gözlerinden bir yol çizdim kendime, yıldızlara tutunarak ulaştım aşka... Aşk
maviydi; gözlerinde aşka bulandım... Şimdi belki de bu yüzden; gözlerini
kapadığında yolumu kaybedişim...

Şiirler okurdum gökyüzüne bakarak; nefesimden cam buğulanırdı... Adımı yazardım
o şiirli buğuya, yanında bir boşluk bırakarak... Sonra yanına eklenecek mavi
aşkımı hayal ederdim saatlerce... Şöyle olmalı, böyle bakmalı, böyle
konuşmalı...

Şimdilerde gözlerine bakarak şiirler okuyorum içimden, sen duymuyorsun...
Gözlerinin buğusuna adımı yazıyorum, yanına da mavi aşkımı; yani seni... Kapasan
gözlerini, buğusu silinecek, adım silinecek gözlerinden, aşk silinecek...

Bir şiir okuyorum soğuk cama yaslanıp;

“Yokluğun cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum kapama gözlerini” diye biten...

Şimdi gözlerini kaparsan; gözlerindeki yıldızlar sönecek...
Şimdi gözlerini kaparsan; maviler çok üşüyecek...

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:41 PM

Bu Sana Son Yazışım...
 
“Bu sana son yazışım...” diye başlayan bir mektup var şu an karşımda.

“Bu sana son sözüm” dermiş gibi bakan. Simsiyah harflerle kirletilmiş, bembeyaz
bir sayfa. Neresinden bakılsa acı, hangi satırından başlansa hüzün, hangi
kelimesi okunsa güvensizlik.

Oysa ki benim; batan güneşin ardından sarıldığım, tepeden aşağı inerken, çakıl
taşlarıyla birlikte yuvarlandığımda düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” bir ayrılığın ilanı gibi, ölünün üzerine son kürek
toprak, gözdeki son damla, son kez el sallamak gibi…

Oysa ki benim; Kışın soğuğunda, dalgaların kayaları dövdüğü anlarda,
fırtınalarda savrulurken sığındığım biri var…

“Bu sana son yazışım...” düşündüklerinin, hissettiklerinin ve yaşadıklarının
benim için zerre kadar önemi yok demek değilse ne bu? Sen istediğini söyle,
senin söylediklerinin hiç bir anlamı yok demek değilse ne bu?

Oysa ki benim; derinlerde soluksuz kaldığımda ve nefesimin bana ait olmadığını
sandığımda, sonsuz gibi görünen karanlığın ortasında, umudumun tükendiği anlarda
düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” diye başlayan ve sana hiç inanmadım, sana hiç güvenmedim
diye devam eden satırar bunlar. Üstelik inanmam ve güvenmem için yaptığın herşey
boşa kürek çekmek, yetersiz, yersiz ve saçma çabalardan başka hiç birşey değil
bunlar.

Oysa ki benim; burnumda yağmur kokusu varken, bulutlar hızla akıp geçerken, ve
çocuklar ağladığında, perdeler uçuştuğunda düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” ben bunları hak ettmedim… Ama sen herşeye müstehaksın,
üzülmelisin, kırılmalısın, parçalanmalısın, yok olup gitmelisin… Senin
söylediklerinden daha değerli başkalarının ne dediği, senden daha değerli
bakalarının ne düşündüğü demek bu.

Oysa ki benim; elimi uzattığımda ve saatin her çalışında, yanımdayken özlediğim
ve uzaklaşınca her an düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” Açıkca dilediğini yap, ben istediğim kadar daha
yanındayım. Kendimi hazır hissedince girdiğim gibi çıkacağım hayatından demek
bu?

Oysa ki; Aklımın kıyısında dolaşan ve dilimin ucundayken yanarcasına düşündüğüm,
deniz gözlerinde dolaşırken yemyeşil ormanlarda yok olup gittiğim biri var…

Tek kişilik dünyamda ölçülü adımlarla yürüyorum. Boşver dim ve ben artık kendi
hayallerime dönüyorum. Sana geliyorum. Aylardan Nisan, sabahın erken saatleri ve
bahar…

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 02:42 PM

Susuyorum...
 
Ne keyifle okuduğum şiirler ezberimde, ne de bağıra çağıra söylediğim şarkıların
sözleri. Dalgın gözlerle yürüdüğüm caddelerde kayboluyorum.

Sonsuz bir inatla sarıldığım radyodan gelen o harika melodilerin de tadı yok?
Peki ya o yağmurda iliklerime kadar ıslanmalarımı kim çaldı benden? Bilmiyorum!

Susuyorum artık... Sustukça susuyorum. Sustukça, üzerime gelen insanlardan
kurtarmak için ruhumu, suskunluğuma sarılıyorum. Ama yine de saplanıyor yüreğime
bazı kelimeler. Bazıları da acıtıyor üstelik…

Sessiz geceler benim için sığınılan bir liman sanki. Kendimi bulup bulup
kaybettiğim karanlıkta, şöyle bir uğradığım kelime hazinem de bir anlam ifade
etmiyor. Düşünüyorum da bu güne kadar hep; gibi yazmışım, gibi okumuşum, gibi
söylemişim ve en önemlisi; gibi sevmişim...

Elbette hiçbir şey, ben ol deyince olmaz. Bunu biliyorum ama zaman da geçiyor
hızla. Tükenmez sandığım bütün sözler bitiyor ve ben de yavaş yavaş
tükeniyorum... Onca yıldan sonra; hayata dair ne kaldı ki elimde? Kocaman bir
hiç! Öyleyse neden bunca çaba, neye bunca isyan…

Öyle anlamsızki yaşadığım hayat. Her şey az sonra gerçekleşecekmiş gibi duruyor,
elimi uzatıyorum tutmak için, kayboluyor. Benim dışımda kopuyor bütün kıyametler
ve ben kendime uyan bir kıyamet beğenmiyorum…

Kalbime bir kurşun sıkacak gönüllü katilimi arıyorum ya da yüreğime su serpecek
elin sahibini... Toprağa ateşi düşürecek, denizi yakamozlarla süsleyecek sesin
sahibini… Artık basit şeyler bekliyorum yaşamdan. Örneğin, kimselerin bilmediği
sırlarım olmalı ölürken... Kimselerin gitmediği sokaklarım olmalı... İçimi
kanatan özlemlerle yaşlanıp, sonra da sessizce gitmeliyim bu dünyadan.

İşte yine susuyorum; siyah bir geceye dönüyor her anım ve okuduğum her şiir
kanatıyor yaralarımı. İçimdeki çocuk ölüyor... Yalancı gülümseyişlerle beni
ciddiyete çağıran insanları da önemsemiyorum. Elimden kayıp gidenlerden
korkmadığımı bilmiyor ki hiç biri…

VaGrAnT_AdAnALı 05-21-2006 03:10 PM

Aynalar da Eskimiş Yüzüm
 
Günlerdir aynada yansima ma bakiyorum..
Gittiğin den beri yuzum hiç gulmuyor.
Her kez egleniyor ama ben aci cekiyorum.
Hic kimse bilmiyor ve de gormuyor gizli yarami.
Sadece umarsiz bir bicimde yasiyorum.

Ölum geliyor aklima ama sensiz ölum neye yarar ki.
Gecelerim mahser atesi gibi sıcak
Yoklugun nasil biseymis oyle cok aci cekiyorum.
Seni yasamak istiyorum ölümü degil.
Teninde yanmak istiyorum mahserde degil.

Saclarini oksamak istiyorum o kivircik saclarini.
Don bebegim hisset beni, sensiz yok olacagim yoksa.
Sev beni cok derinlerdeyim tut cikar beni.
Seviyorum seni hic unutamadim,yuregimdesin sokup atamam ki.
Senden Sonra mutlu olmadim, denedim ama hepsinde sen vardin.
Gozlerinin derinliklerin de kendimi gormek istiyorum.
O zaman huzuru bulabilirim

Sonsuza dek seninleyim, icimin icindesin Yuregimle SEVİYORUM...

ONALTIKASIM 05-21-2006 10:26 PM

BuĞu GÖzlÜm
 
İçim titriyor, yüzüne bakarken
Bırak dokunmayı, koklayamam bile seni
Ettiğim yemin bir yerde, ben bir yerde
Yorgun yüreğim sana yetmez buğu gözlüm

Aşk uğruna ölmek varmış
Gerisi boş gerisi yalanmış
Belki biraz parçalanmış
Yıllar... Yıllar... Yıllar...
Yol verin bekliyor buğu gözlüm

Can susar sen konuşursun
Yalnızlığım avutursun
Gözyaşlarım aksın dursun ah....
Buğu gözlüm

Can susar....

(ŞARKI SÖZÜDÜR)

er_dinc_06 05-22-2006 12:11 AM

yazılan msj kullanılan tabir yüzünden silinmiştir..
kullandığımız kelimelere dikkat edelim..

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 01:27 AM

İhtiyacım Var Sana ANNE!!!
 
Sadece dizlerinin ustunde usul bi uyku ihtiyacim olan , sen de saclarimi oksa, nolur!

Gunler oyle garip geciyoki annem , ben bile artik kendimi ve icinde bulundugum yasantimi disardan izliyo gibiyim. Aci mi bu icimdeki , bilmiyorum. Yuregimin neresine bulastigini bilemedigim intihapli bi yara , yada surekli kanayan bi bicak darbesi gibi… sonuca ulasamadikca , dizlerimin parcalandigini hissediyorum sanki. Aslinda bu kadar koymazdi bana bu can acilar ama sonucun elime getirecegi seyin ne denli kotu olabilecegini dusundukce odalarin icine sigmiyorum , yuregimi vucuduma sigdiramiyorum.

Ah be annem , keske seni bu kadar uzen rolune her seferinde bu kadar iyi burunmeseydim. Boyle dusundugum zamanlarda (ki hep aklimda bu dusunce) kendi kendimi unutup daha bi karisiyorum icimde. Keske bu kadar uzmeseydim seni. Ama ben sadece mutlu olmak istedim anne , kotu bisey yapmis olmak icin zaten kimse benim yasadiklarimi yasamak istemezdi herhalde. Artik ask , sevda pesinden de kosmak yok annem , oyle yoruldumki. Yolculuklar , gidisler , gelisler , vedalar , hoscakallar… inan insan an geliyo yasadigi mutlu guluslerini , huzurlu tebessumlerini , kalp mutluluklarini unutuyo. Yada ustune bi ortu cekiliyo . icimde oyle bi huzursuzluk varki simdi , hani sen olmasan cekip gitsem artik , bi iz bile kalmasa benden diyorum. Artik mutlu olmak icin savasmaya halim kalmadi benim. Oyle yorgunum ki… laf olsun die soylemiyorum ,inan oyle yorgunum ki!

Yuregimi artik tasiyamiyorum anne , bana agir geliyor. Her gece derin derin nefesler aliyorum uykuya dalmadan once , gecicek bu gunler diyorum , gecmiyo anne , hep daha da derine inerek sizliyor biseyler.

Yanina da gelemiyorum iste! Oyle cok istiyorumki varligini aslinda , su an tek ihtiyacim olan sey. Ama gelemiyorum annem , gelirsem , beni gordugun her an daha da uzuleceksin gibi geliyo bana. Gelirsem , anne yapamadim , dedigimde , basimi dik tutamiyacagim gibi geliyor.ki senin kararli ben sana guveniyorum kizim, ne yaptigini bilirsin sen deyisindi bana en buyuk cesareti veren. Simdi sen gogsune yatirsan da basimi , silsende gozyaslarimi , gecicek, dayan desen de benim yuzum yok yanina gelmeye…

Bi kere daha basaramadim iste… bende mi hata , hayatta mi yoksa kader mi ben cozemedim. Bilmiyorum artik neyin dogru neyin yanlis oldugunu , bilmiyorum artik ben neyim , ne yapiyorum boyle? Hangi insan benim kadar hoyrat yasamistir acaba hayatini , merak ediyorum. Anne , nie ben boyle yapiyorum , neden soylesene , neden ben mutlu olmak istedikce hayat kanatiyo hep beni ,en derininden yuregimi?

Sana belli etmeyim dedikce daha dibe batiyorum burda. Sen sen sakrak biseyler anlatirken sessizce huzurlu sesini dinliyorum , biraz olsun icim rahatlasin die. Sen gittikten sonra sanki hersey derin bi sessizlikte. Yuregimi kurtaramiyorum anne bu girdigi girdaptan , her gun yavas yavas oluyo gibiyim sanki. Bana mutlu olacagimi soyle anne ,nolur , buna ihtiyacim var!

Soluguna , varligina , dizlerine ihtiyacim var anne! Nolur beni yalniz , beni benle birakma anne…

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 01:32 AM

Gidişinle Başlar Yok Oluşum..
 
Yine sensiz giriyordum geceye.
"Yalnızlık" da olmasa acırdın kimsesizliğime.
Arkama kilitlenen kapıların bağırışlarından ürküyordum..
Oysa korkmadım hayatta sensizliğin yarattığı sessizliğin sesinden korktuğum gibi.
Ve acıtmadı canımı hiçbir şey,yüreğimin elini bıraktığında düştüğüm ıssızlık kadar.

Bembeyaz şehirde öyle belirgindim ki,oysa sevmedim asla farkedilmeyi.
Ama elimden bir şey gelmedi işte..
Öyle karanlıktım ki sensiz,öylesine kimsesizdim ki..
"Yalnızlık" da olmasa,acırdın sessizliğime.

Senin ısıttığın köşesine çekildim koltuğun..
Seni hatırlatacak nefesler aldım soğuk yastıklara sarılıp..
Sevgimizin ayrıntılarını yakarak çözdüm yüreğimdeki buzları.
Sana ve senin olanlara uzaktım hep.

Sense kimbilir hangi odalarda hangi kirli sabahlara uyanıyordun.
Bensiz kirliydi sabahların,kimseler silemezdi dudağındaki açlığı..
Kimse açamazdı yüreğindeki kilidi,ben yoksam yoktun sen de.

Ama muhtaç değilim artık sana..
Daima söyledim birer parçayız tek başına işlevsiz..
Daima söyledim silinirim sensiz..
Daima söyledim gidişinle başlar yokoluşum...

Dedim ya olması gereken oldu..
Sen gittin ben bittim..
Sen gittin ben yok oldum..

Seninle ilgili herseyi beynimden kazıdım sanıyordum..
Butun pismanliklarımı silerim sanıyordum..
Herseyi elimin tersiyLe itebilirim sanıyordum..
Bir adım atsan yanindaydım, seni geri dondurebilirim sanıyordum.


YanıLmısım...

Beni Bu kadar yanılttıgın icin seni tebrik ediyorum..

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 01:34 AM

Yarım Kalan Yolculuk..
 
usul usul azalıyordu sevgisi,,kalbi soguyordu..
aynı masada yan yana oturuyorduk..ellerinden tutuyordum.akıntıya kapılmış bir çiçek gibi bilmediğim
bilmedigi uzaklıklara dogru gidiyordu..
öyle acı çekiyordu ki sevgisinin azalmasından,,seni artık özlemiyorum
eskisi gibi içimi acıtmıyorsun..bu benim için ne büyük acı biliyor musun derken sesi titriyordu...

dalından kopmuş bir çiçek gibi unutulmuş denizinde usul usul sürükleniyordu..
sevgimiz yurtsuz kalmıştı şimdi..
can çekişen bi hastayı ölümüne hazırlar gibi..nefesimi tutmuş saçını oksuyordum durmadan..
sevgisi yaralanmış çocuklugumuzu ve dünyayı degiştirmeye yetmemişti..
hayal kanatları yanmış sevgisini öksüz kalan sevgime kattım..

sevgisi biterken gözlerime son bir kez baktı..inanmıştı çektigim ıstıraba..
son anda sarıldı bana,,,haydi sende benimle gel birlikte karışalım kaybolusa dedi,,,,
yapamam dedim istesemde yapamam
bu sevginin ömrünü beklemeliyim...
bu sevginin beni götürdüğü yere kadar gitmeliyim,,

içimde sırrın,kimseye benzemezligin sızısı, yarım kalan yolculugun ask yüzlü çocugu var...

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 01:36 AM

Benden Sızanlar...
 
Sen seçtin benim yalnızlığımı,

Tek bi kelimem yok artık..
Çok kuracağız dediğin cümlelerim paragraflarım yok...

Bütün sözlerim bitti,

Bitirdin ve gittin,

Git..........

Ama yağmurları bırak,

Gülüşlerimi al ve git(o çok sevdiğin)

Gidişinle kapılarıda yumruklamam,

Gidişin kapı açık kalır o kapı...

Şarkılarımın içinde olmayacaksın,

Artık rüyalarımada girmeyeceksin,

Sen seçtin bu yalnızlığı...


Sakın çevirme gözlerini bana ne olur Git...

geleceğimi görmekten korkarım.


Sakın konuşma Git...

sesinin şarkısıyla ruhuna konar kalırım.


Sakın tutma ellerimi Git...

bilmediğim diyarlara şuursuzca koşarım.



Kurutulmuş kelimeler savruldu.

Söylenmemiş sözler yutuldu.

Sessizlik kuruldu koltuğuna.

Ve;

Ayrılık dayandı,elinde bir buket yalnızlıkla

kapıya..

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 01:41 AM

Sensizliğin İçinde Bir Yürek..
 
sana ilk kez rastladığımda bir ürperti kapladı bedenimi yüzüne birdefa bakmak için herşeyi göze aldığım o zaman senin için ölmeye bile razıydım
ilk bakışımda söylemek istediğim ilk kelime seni seviyorum demekti
ama dikkate almadığın şu yüreğim seninleyken öyle çok ezildiki yokluğun karanlığında öyle çok beklediki artık öylesine ölmek istediki...

karanlık bişey ifade etmiyor artık isyankar yüreğime...
tutunamıyorum hayata,zaman geçtikçe kayıyor ellerim, ölüme doğru sessizce gidiyorum artık.

şimdi düşündüğüm tek şey ölüm benim için...kalbim de artık ölümü bekliyor sessizce...

pencereye yapışmış seni bekleyen yüzüm yok artık...
belki geçer diye beklemiyorum artık seni...
ama ölüm gelirken bile seni düşünüyorum her gece...
yokluğunda artık yoklukla değil, ölümle savaşıyorum...

kalbim bıktı artık benden...seni sevmekten bıkmadığım için bıktı aslında...
yerinde durmuyor artık çıkmak istiyor yüreğim,sensizliğe, ölüme gitmek istiyor adeta...
gelmeyeceğini bildiğim halde seni bekledim sensizlikte...
usanmadım bekliyorum seni mahşere ama gelmeyeceğini biliyorum
benimkisi bir umut sadece, belki gelirsin... hep o belkiler vardı hayatımda sen olduğun zamanlar hep o belkiler ayakta tuttu beni

tek dostum, arkadaşım o belkilerdi benim için...

şimdi o belkilerle yaşıyorum ve seni bekliyorum belki gelirsin diye...

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:03 PM

Dostuma....
 
Hepimizin aradigi huzur!!
Etrafina huzur sacan, gözlerinin ici gülen insanlar istiyoruz yani basimizda. Hani su eskilerin tabiriyle öyle dostlar arkadaslar ariyoruz ki, ömrümüze ömür katsin. Onlari yalniz bu dünyada degil, öte dünyada da isteyelim, yani ahretligimiz olsun...


Bir gün bunalirsan ve sikintini paylasmak istersen beni ara...
iki elim kanda olsa gelirim, sikintini yok ederim...

Bir gün aglayacak gibi olursan da beni ara...
Seni belki güldüremem ama, söz veriyorum seninle birlikte aglayabilirim...

Bir gün uzaklara kacmak istersen beni aramakta cekinme...
seni belki durduramam ama, seninle birlikte kosabilirim...

Bir gün yüksek bir köprüden atlamaya kalkarsan da ara beni...
seninle birlikte atlayamam ama, asagida bekler seni tutabilirim...

Bir gün herhangi bir konuda kararsiz kalirsan ara beni...
seni senden fazla düsünür sana fikirler verebilirim...

Bir gün kimseyi dinlemeye karar verirsen de ara beni...
agizimi acmayacagim, söylemediklerini bile dinleyecegimi bil...

Bir gün beni üzdügünü düsünürsen de cekinme yine ara beni...
göreceksin sana kiyamam, kizamam, üzemem seni...

Bir gün beni ararsan ve benden karsilik alamazsan söz ver
o zaman sen ulasmalisin bana!

Cünkü o an bir melege gereksinim duydugunu bilemelisin...

Seni seviyorum DOSTUM...

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:07 PM

Beni Dinle.. Ey! Su....
 
Beni dinlermisin ey! su... Su damlaları bıçağa dönüştü tenimde, rengim karaya çaldı, ruhum elmaya uzanan elin ruhu gibi mağrur ve cennetin dışına atılmış olmanın şaşkınlığı içinde... Kimlerde kaldı o tadını bile hatırlamaktan güçlük çektiğim gülüşleri! ... Kayalara kendini bırakan yosunlar gibi yapa yalnız, ürkütücü ve kaldırımlara düşen yıldızlar gibi sönük duruyor tenim.. Bir tek yalnızlığım duruyor oturduğum masada... El verdiğim kağıt kalem sözlerine gidip geliyor, bir başıma sürgünde gibiyim... Yabancısıyım aldığım nefesin, nefesim ıslığında kaldı...Toprak ve su ayrı yamaçlarda durmuş, çatırdayan bedenime ve ruhuma ağıt yakıyorlar....

İki taşın arasına sıkıştırılmış, bütün yolları kapatılmaya çalışılan, katlanılıp aşağı indirilen bulutlar gibiyim... Ağlasam yaşlarım kalır,bağırsam sesim!..
Ellerim; yıllarca cebimde taşıdığım, bazen de koltuk altlarıma sakladığım ellerim hafifliklerini nasıl da yitirmişler.. Kanadıkça kapanan bir yaram, inandığım şey uğruna bastığım ateş, bir de sözcüklerim yok mu; yeter... Gözlerinin ışığı kin çukurunda öylece duruyorlar...

Dilimin ucunda duran yılanları zehirlerinden arındırıp, kalbimin tasından damıtıp da konuşuyorum... Acıyan bir yüreğin ağırlığını, ancak ağlayan bir gönül kaldırabilir ...Bıçak değse parmağına, parmağım kanar dediğim dostum,yoldaşım,sevgilim ne çabuk düştü adres defterimden...

Yanıldığım, kandırıldığım, göz yaşlarıma dokunun demediğim zamanlardaki gibi, şimdi de yalnız ve kırgınım... Onarmaya zaman kalmadı bile..
Tamam susuyorum ey su!Ona olan nefretimdi bunlar..Kızma!
Çağlayan, bağışlayan ve dağlayan aşkla yıkayıp yüzümü, damlalarınla kilitleyip ağzımı gidiyorum... Kapanan benim, lal sesiyle arayan sensin... Eşikte kaldı tüm sözleri!..

Lal damlalar düşer yüreğime
Çığlıklar çağlar ağıt sesiyle
Yılanlar ıslığına yuva olan gülüşüm
Karalar bağlar lal sesinde...gidiyorum...

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:14 PM

O An...
 
Herkesin yaşamında "O an..." vardır...
Hem de bir kez değil bir çok kez yaşanan...

Aydınlığında ne olduğunu bilemediğiniz karanlık bir kapıdan girersiniz ve işte "O" karşınızdadır!.. Başlar yaşanmaya "o an..."

Sonra;
bir sonun başlangıcı,
ya da bir başlangıcın sonu olan "o an..." lar vardır...
kahreder...

Bir tarih yaşanır ve "o an..." başlar, tanık olursunuz geleceğin mirasına...

Yumuk yumuk gözleri ile kollarınıza avaz avaz ağlayan bir bebek verilir...
Yepyeni bir hayat başlar her ikiniz için de "o an..."

Sonra bir sevgili gider...
bir sevgili gelir...
bir yük sırtlanılır
bir yük boşaltılır "o an..."

Çok sevilenin yitirildiği - ruhunuzun ona eşlik ettiği - acısı dillere destan "o an..." lar vardır ki, hala kanar...

Ya da
bir müzik sesi ile,
bir ayak sesi ile,
bir beden dili ile anlatılan
"o an..." lar vardır; “hiç bitmese” dedirten....

Bir çok kez yaşanır...
Bir çok kez yaşatır...
ve
bir çok kez öldürür o an'lar...

Ve
ne garip bir tesadüftür ki,
herkes için tek bir "an" vardır aslında, türlü türlü öykülerde paylaşılan...

Herkesin yaşamında "O an..." vardır...
Hem de bir kez değil; bir çok kez yaşanan...

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:17 PM

Ölümde Bile Sen...
 
Aklımdasın yine...
Hala kokunu hissediyorum üzerimde.
Ve hala seviyorum seni delice...
Biliyorum ben mayın tarlasında yürüyorum,
Herkese rağmen ilerliyorum.
Kurtuluşu yok.
Sonunda ölüm var biliyorum,
Ben ölüme koşuyorum...
Uzaksın bana,
Uzak olduğun kadar yakın...
Ölüm gibisin,
Belkide benim ölümüm...
Kurtuluşu yok.
Seninle yada sensiz,
Ölüme koşuyorum...
Senin istediğin gibi
ÖLÜYORUM...

Ama Ölümde bile seni çok seviyorum...
Hoşçakal Bitanesi...

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:32 PM

Herşey Yarım Kalıyor Sen Susunca..
 
Öyle uzak kaldim ki senden, sana ulaşabilecek gücüm kalmadi.. Hırçın yanımı görürdün ya hep, artık duruldum.. Haykırışlarım bile kendi karanlığımda kaybolur oldu..Gecelerim öylesine uzun, öylesine karanlik ki, bir tek ışığı dahi bekler oldum senden aksedecek olan.. Yorulduğumu hissediyorum.. Beklemenin bu kadar canımı yakacağını hiç düşünmemiştim..


Bütün yakınların en uzağındayım şimdi..
Hani diyorum ki bir kez gelipte tutsan ellerimi..
Sarılsan sımsıkı..
Belkide bütün çaresizliğim o an dağılacak..

Söyleyemediğim ve içime attığım tüm cümlelerle haykırmak geliyor içimden sana..Sen yinede sus ve sessizliğin ardında saklan bütün çabalarıma rağmen.. Görmeyeyim yüzünde hazan solgunluğunu.. Bilmeyeyim yaseminlerin gülüşlerine ortak olduğunu.. Bir tek tebessümününde kalsa senden geriye, içimin titremesine yeter...

Gülüşlerinde ömrümü bulduğum..
Gülümseki kalksin kalbimin efkarı..
Yüreğime bahar, ömrüme can gelsin..
Hadi can dediğim gülümse..
Ben görmesemde hissedeyim..

Bilmelisin ki kaybedilmiş gülüşlerin bir değeri kalmadı artık..Bir bebek yüzündeki gibi masum değil.. Bütün saflığı yok oldu...

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:35 PM

Sensizliğe Attığım Her Adım...
 
Sensizliğe attığım her adım, ben benlikten çıkıyorum ben, ben olamıyorum, senin esirin oluyorum, gecelerin kör karanlıklarında.Şarkımızı mırıldanıyorum sana,ve ben yine sen oluyorum.

Ben neden sende özlemlerimle sevgimle tutuklu kaldım.

Sensizliğe attığım her adım da görmek istiyor gözlerim seni. Baktığım her yerde,hep seni görmek için bakıyorum boşluklara..

Gerçeklerin gün ışığına ihtiyacı yok artık. Yeni yüzler de sunma bana, usandım senden. Usandım yaşar gibi yapmaktan, usandım gözü yaşlı günler yaşamaktan...

Sensizliğe attığım her adım da, okunaksız izini sürüyorum mutluluğun ve terkediyorum seni.

Sensizliğe attığım her adım,Her adres, her yol, sana çıkıyor kaç kişi birden yaşadığımı bilmiyorum artık. Sanki her biri bir çoçuk. Biri benim yerime kalabalıkta sevilen, neşeli birini oynuyor.Bir başkası tıpkı çocuk gibi aklına eseni..

Hissettiği her şeyi yapabileceğini, herkesin onu sonsuza dek seveceğini, kimseyi yitirmeden, kimseyi kırmadan böyle hep mutlu, sonsuza dek yaşayabileceğini sanıyor.

Bir başkası hep mutsuz herşeyin kötülükle dolu olduğunu,bu yalan dünyanın bu acımasızlığının ne yaparsak yapalım değişmeyeceğini çok iyibiliyor.

Biri ise durmadan ve hiç yılmadan seni sayıklıyor suç bendeymiş gibi isyanlar ediyor bana,sadece beni suçluyor.

Bütün bunlar benimle birlikte.
Bazen onları taşımaktan yoruluyorum.
Beklemeler senden uzak kalınmaya çalışılan günler.

Sensizliğe attığım her adım. Bilsen ne isyanlar ne nefretler taşıyor gecelerime.

Oysa sen susuyorsun,
Ve ben hep uyanığım zamansız ölümlere. Bilsen,ne dayanılmaz. Kendimi hiç bir yerde bulamamak.Yapanyanlılığımda da olsa haykıramamak ne zor !
Şimdi söyle , nerede o gül ektiğimiz umutlar?Hayal bululutlarında bitirdiğimiz yağmurlar?
Ve kana kana içmeler susuzluğu?
Yıldızlı göklerdeki suskunluklarımı?

Sensizlik ateşlerimi Kutuplar'a sürdüğüm ve kendime yandığım o "düş" nöbetlerindeki özgür zamanlar. Nerde !

Oysa yaşamak vardı göğün erişilmezliğini.
Her attığım adımda biraz daha geri gitmek. Her intiharda yeniden dirilmek.

Ölümümü diriltmek istiyorum yokluğunla. Kendimi diriltecek kadar ölü, seni ölümüne sevecek kadar deliyim ben.

Mutluluk bile sensiz çekilmiyormuş geç anladım, gözlerinde bir anda dört mevsim. Her mevsimin güzelliğinde sen.. Yemyeşil nehirler çizsem zamanın yüzüne adını sonsuzluk koysam ve her saniyesini o sonsuzluğu seninle yaşasam.

Umudun olacak ki, inanacaksın. Umut su'da boğulmuşsa; nehirlerin suçu ne.
Öğreniyorum sevdiğim. Umudum yeşil akarsularda boğuldu ama o nehirlerde hayat'ta kalmayı, o nehirin mahkumu olmayı ve o nehir de seni sevmeyi öğreniyorum.

Sensizliğe attığım her adımda. Ben sana özlemlerimle

Yanıyorum. Yanarken; öğreniyorum. Öğrenirken; Seni Seviyorum!

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:43 PM

Lakin Aşkı Satarsan,Kafama Sık Satmadan
 
Dar gelir artık bana bu şehrin sokakları
Gözlerime son kez bak, ne olur aşk bitmeden
Sen gidince kaybolur bu aşkın şafakları
Eğer ki gideceksen, kafama sık gitmeden

Emanetimdir sana, gözlerindeki güneş
Başkasına doğarsa, vicdanınla helalleş
Seni sevdim her daim, aşka olmadım kalleş
İhanet edeceksen, kafama sık etmeden

Senden bana kalanlar, benle mezara gider
Nerde bir cam kırılsa, yüreğim talan eder
Bir daha sevmem inan, bana yeter bu keder
Nefreti güdeceksen, kafama sık gütmeden

O güneş gözlerine, asla hüzün dolmasın
Yüreğin huzur dolsun, acılarla solmasın
Olmasan da yanımda, başka aşkla dolmasın
Başka aşk tadacaksan, kafama sık tatmadan

Yokluğuna dayanır, bağrıma taş basarım
Şiirleri yargılar, kalemimi asarım
Sen üzülme bir tanem, ilelebet susarım
Lakin aşkı satarsan, kafama sık satmadan

VaGrAnT_AdAnALı 05-22-2006 09:45 PM

Hayat...
 
Hayat,
Nefes
Ve bilinmez kapılar
Her sabah
Yeni bir kapı
Hayatın bize ait
Bilemediğimiz anlarına açılan
Kapılar…
Hızla açıp
Koşuşturduğumuz
Günün bitimini
Anlamadığımız
Geri dönüşü olmayan
Hayat anlarımız
Her akşam kapanan
Kapılar…
Her sabah umut
Açılan, her kapı
Eşikten atılan her adım
Hayatın anlamını
Yakalamak
Nefes almak
Ve yaşamak…
Kendi çizgilerimizle
Yön verdiğimiz
Hayat kapılarını
Açmak,
Her sabah
Ve asla
Unutmadan yaşamak
Kapanan kapının
Arkasındaki
Elimizde kalan
Bize ait olan
Hayatlarımızı…

VaGrAnT_AdAnALı 05-23-2006 11:49 PM

Bir An...
 
Bir an, sadece bir an bile bir ömür gibi yaşanmalı aşkta. Ya da bir ömür bir an gibi. Bir an için bir ömrü feda edilebilenlere özel değil midir ki zaten aşk...

Bir an, sadece bir an. İşte o anı bir düşünün. Belki de hayatımız boyunca beklediğimiz ama bir daha asla yaşayamayacağımz bir andır o. O hep özlenen bahar gözlü sevgili yanı başınızda ve siz neler sığdırabilirsiniz ki o ana, neler yaşanabilir ki o kısacık zaman içerisinde...

Bir an, sadece bir an. İşte o anda sözcükler anlamsız, kelimeler yetersizdir. O kısacık zamanda aklımızdan geçirdiklerimizi, yüreğimizde biriktirdiğimiz özlem dolu, sevgi dolu, aşk dolu duygularımızı hangi kelimelerle anlatabiliriz ki, hangi sözcüklere sığdırılabilir ki?

Bir an, sadece bir an. İşte o anda susacaksınız inanın. Konuşamayacaksınız. Konuşmaya kalktığınızda cümleleriniz yarım kalacak, kelimeler anlamsızlaşacak. Siz de bırakacaksınız kelimeleri bir yana, gözlerinizle konuşacaksınız. Ayırmayacaksınız gözlerinizi onun gözlerinden. Bir masala dönüşecek bakışlarınız...

Bir an, sadece bir an. Gözlerinizi açacaksınız, belki de sevgili yok olacak. Ama geriye tek bir saniyesi boşa geçmemiş bir ömür kalacak. Bir daha tekrarlanmasa, bir daha asla yaşanamayacak olsa da ne farkeder ki. O andan sonra yaşanacak her şey o ana adanacak. Bir bakış, belki bir dokunuş ve içinizde yaşattığınız sevdanız hep yaşayacak sizinle.

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:08 PM

Aşk Yakışan da Kalsın....
 
Her gidişine ayrı anlam yüklüyorum. Yapma Allah aşkına; ya hep kal benimle söz etme gidişlerden ya da silinsin isminde cisminde. Oynama benimle dengemi bozuyorsun. Aşkı yaşayacak yürek bırakmıyorsun insanda. Böyle değildin sen ne oldu sana. Bittiyse heyecanın bileyim bende. seni çok seviyorum diye başlayan ve ama ile devam eden cümleleri duymaktan bıktım. Seviyorsan seviyorsundur aması olmaz bu işin. Üstelik. bir cümlede ama varsa bir önceki yargının bir hükmü yoktur artık.



Seni çok seviyorum ama birlikte olmamız imkansız. Ya ya imkansız diyebiliyorsan eğer sevmiyorsun demektir. bahanelerin arkasına sığınma. İnsanların hayatına sorgusuz sualsiz girip darma dağan eden sonrada hiçbir şey söylemeden gitmeye çalışanlardan nefret ediyorum. Böyle misin sende, gerçekten gitmek mi istiyorsun? Yürekli ol biraz hadi konuş söylemek istediğini söyle iki çift sözü hak etmedi mi bu aşk? yaşanılan bunca şeye hiç mi saygın yok.


Ah ben niye yanılıyorum hep, niye tam işte bu dediklerim sömürüyor aşkımı? biraz daha mı katı olmalıyım, biraz daha mı kapalı tutmalıyım kapılarımı? bazen bu dünyadan olmadığımı düşünüyorum. Bu devrin adamı değilim. Oyun çeviremiyorum, hesap yapamıyorum, bana ait olmayan kişiliklere bürünüp bir plan dahilinde hareket edemiyorum. İnsanız biliyorum hepimizin zaafları var hepimiz egolarımıza boyun eğebiliyoruz. İyi de hep beni mi bulacak bunlar.
Hiçbir kaygıya yer vermeden hiçbir hesabı düşünmeden açsaydın eğer bana yüreğini, o zaman görürdün bir aşkın nasıl bir efsaneye dönüşülebileceğini. Sen gözlerini kapıyorsun bir sen varsın başka hiç kimseye bakmıyorsun. Her şey senin çevrende şekillenmeli her şey sana göre düzenlenmeli. Beceremiyorum kusura bakma. Şimdi gidiyorum.


Aşk tam teslimiyet ister. Kendini aşkın kollarına ya bırakırsın ya da bırakmazsın. Bir yanım dışarıda kalsın dediğin nokta da aşkı boğarsın, yok edersin o güzelim duyguyu. Bu yüzden hep cesurların işidir aşk…
Kaçışları, yalanları, aptalca oyunları kabul etmez. Aşk saf duru insanları sever. Kafasında bin bir tilki dönenler aşkı yaşayamaz, isteseler de yaşayamaz. Arınmalısın. En saf en duru haline dönmelisin ki yaşayabilesin aşkı. Kısacası sevgilim sana göre değil bu iş. Senin yolun açık olsun. Hadi hadi git şimdi, git ki ben yaşayayım seni, ben seveyim seni. Yokluğun beni boğuyor ama olsun bunu bilmek bile bana huzur veriyor.

Bırak sevgilim bırak, bırak ki aşk yakışanda, aşk bende kalsın…

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:13 PM

Seni Kaybettim...Ama?
 
Üşüyorum,
Sensiz daha karanlık burda geceler,korkuyorum.
Yıldızlar soluk gecelerde,bense yine aynı dertte,sende...
Heran seni düşünmek ne kadar zor...
Başım,vücudum,heryerim ağrıyor,yorgunum
Seni düşünmekten,özlemekten,beklemekten...
Sana ait ne varsa yıkıp gittiğin ve sana dair ne varsa beslediğim
Hepsi birer nöbetçi kapımda
Senden kurtuluş yok bana...
Onlar mı bırakmıyorlar yoksa ben mi gitmek istemiyorum?bilmiyorum...
Bilmek neye yararki bunca vakit sonra
Seni kaybettim!!!
Kayıp gittin avuçlarımın arasından
Yerin doldurulmaz,acın unutulmaz...
Bu yaralar nasıl iyileşir,orası meçhul,bir de canımı nasıl yakıyor bu yaralar bi bilsen...
Ama yinede umudum var vuslata dair
Nedensiz olsada,kendimi kandırıyor olsamda,var.
Belki o da üzgündür diyorum,onunda yaraları kanıyordur
Ya seviyorsa diyorum,ya seviyorsa?
Geç mi kaldık herşey için,bitti mi hikayemiz?
Cevap yok...
Ama yinede şunu bilmelisin;
Bana gözyaşı borçlusun,
Gözyaşlarımdan sen sorumlusun...

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:14 PM

Aşkının Bittiği Yerde Ben Başlarım...!
 
Yarının ayak izlerini dününde kaybetmişim aşkın.Aşk bilmez yürekler aşka tutulduğundan beri meteorolojisi bozuldu sevdaların,gökkubesi yıkıldı hülyaların. Tüm şiddetli rüzgârları kendi safına çekip en hazırlıksız anlarımda kopuveriyorsun sıra dışı bakışlarınla.


Ben şaşkınım hep, acemiyim sendeki hava akımlarına..
Sen esersin ben ıslanırım hüznümle..
Sen esersin,ben seni titrerim yalnızlığın alevinde..


Yetmez..!


Sen yağarsın gözlerimden; selden bir dağ, bir ova ve iki kent haritadan silinir..
Nice genç kızın masum katili olurum o vakit..
Görsen ne deliyim, bilsen ne doluyum düştüğüm bu boşlukta..


Ah..Aşk denilen kuyunun dibi yok ki nihayet bulsun..
Düşüşüm..
Batışım..
Boğuluşum..


Gitme demiştim sana...
Bitirme beni...
Bir hüznü bana yar eyLeme...


Senin aşkının bittiği yerde ben başlarım..
Sende yok olmuşluklarım geri gelir..
Eskiden ben yoktum...Sen varsın derdim..
Sen gitsen de nasılsa içimdesin benim..
Senin bittiğin yerde..Ben başlarım...

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:16 PM

Hani Sen...
 
Hani ben bulut
Sen yağmur olsan
Sokakları dargın bu ülkeye yağsak
Bir damla yağmura sağanak aşklar sığdırsak...



Bilirsin bu ülke hep benim yaralı yanım oldu. Bu ülkede gülümseyen insanlar vardı sevgilim. Şimdi ise susamış, aç insanlar bu kaybolmuşların -kayboluşların- ülkesinde... Sokaklarında küfre dönüyor her sözcük. Bir kaçakçıları ve bir de yağmurları bağrına basıyor...


Hani sen çakmak
Ben mum olsam
Bir damla ışıkla bu kenti aydınlatsak...


Bilirsin bu ülkeye hiç sığmadım. Koynuna sarmadı sığınaksızları ve ölümcül bir virüs gibi yayıldı içimize ülkenin griliği. Renk cümbüşünü hiç yaşamadı bu ülke...
Kaldırımlar; gülüşsüz insanlardan ibaretti. Her evin çatısına hüzün yağdı, kuşlar konmaktan korktu....


Hastalıklıydı bu ülke. Caddelerinde kaypak aşklar el ele. Her gölge kendine çekilirdi. Konuşmak, sevgilinin omzuna yaslamak başını, belli bir saatten sonra sokaklara çıkmak yasaktı. Belirli sözcüklerden ibaret cümleler kurulabiliyordu ve gerisi kişinin sözcük cambazlığına kalıyordu.


Hani sen gökyüzü
ben kuş olsam
her mevsim dönüşünde
suskun çatılar ülkesine göç etsek...


Bilirsin bu ülkeden gidecek cesaretim yoktu ama kalacak kadar cesaretim vardı. Senin ve dostlarımın gidişini seyrettim birer birer. Bu ülkenin terminalleri benim için hep veda ve hüzün koktu, ayrılıklarımın ilk şahidi oldu hep...
Ayrılıklar bana
kalmalar bana,
gitmeler sizeydi.
Baka kaldım gidenlerin ardından.... Kirpiklerim ve bakışlarımın arasında kaldı yakamozlarım...
Yalnızım belki.
Bu bir başınalık o kadar da zor değil yalnız kalmayı bildikten sonra.


Siz gittiniz ya; düşlerimi düşümden yarattım. Bu ülkeye yetecek kadar düşlerim var ama, neresinden başlamalıyım bu verişlere bilmiyorum.
Belki diyorum versem düşlerimi, betonların arasından filizlense bir yeşil...
Döner misin?.. Döner misiniz?..


Kalmak bu sanırım... Bir umutla tutunmak yaşama bu olsa gerek. Bilirsin umut fakirin ekmeğidir derler. Yeşilin ve mavinin fakiriyim şimdi ekmeğimin yarısı sende kaldı... Dönüşsüz gidişlerin vasat çıbanları gözlerimde..


Hani sen yol
Ben yolcu olsam
her yolun sonunda
sokakları yorgun bu ülkeye varsak...


Hani diyorum
sen dönsen
ben kendime dönsem
bir ekmeği ısıran binlerce ağız olsak


Hani sen; dönsen bu kente
bir yeşile tutunsak
bir umutla başlasak


Hani sen bulut
ben yağmur olsak
sokakları dargın bir ülkeye yağsak
bir damla yağmura
bir umutla
sağanak aşklar sığdırsak...


Döner misin Sevgilim?


<<< alıntı >>>

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:18 PM

Uçurtmalar...
 
Gökyüzünde sallanan
Renkli özgürlükler
Neşeli gülümseyişler
Çocukluğumun mutluluğu
İpin ucunda sallanan
Renkli şekiller
Koşunca senle koşan
Özgürlüğü ellerinde olan
Renkli uçurtmalar
Başını kaldırıp bak
Nasılda uzaklara gidecek
İpini bir bıraksan
Renkli mutluluklar
Ben çocuğum
İpi bıraktım
Özgürce uçsun diye
Uçurtmalar…

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:19 PM

Ağladığımda Mendilim Ol
 
Dün yine gökyüzünün masmavi görkemi ve hayalini çizdiğim bembeyaz bulutlarının altında seni bekledim. Uzaklarda gülümseyen gökkuşağının renkleri içinde aradım seni, yoktun. Yokluğun, bir canavarın dişlerinde yüreğimi kemirip duruyor. Yokluğun cehennemim, yokluğun zifiri karanlığım, zindanım oldu. Belki, bir köşeden çıkıp gelirsin diye bütün gün seni düşleyip, gözlerim ufukta, kucağım dolu sevgi, yüreğimde binbir umut yeşertip ve ölesiye bir özlemle bekledim seni, gelmedin... Seni ne kadar özlediğimi bilmiyorsun. Bir bilsen seni ne kadar çok özlediğimi; dağları, tepeleri aşar, denizleri, ovaları devirip gelirdin bana...
Biz seninle bütün engellere rağmen, bitmez tükenmez bir azimle sevginin doruğuna erişmek için tırmandık hayat yokuşunu. Ve bitip tükenmeyen bir aşkla sevdik birbirimizi. Biz seninle uzak dağ başlarına yazdık umutlarımızı. Kanat çırptıkça yükseldik sevdalara, yükseldikçe sevdalara avcılar düştü peşimize.
Zamanın acımazsızlığına, aramızdaki mesafelere, etrafımızdaki çirkinliklere, günübirlik aşklara, saldırılara, satılık sevgilere rağmen, biz yine de yüreğimizde hiç sönmeyen bir yangınla özledik birbirimizi, en kutsal aşkla sevdik, kirletmeden umutlarımızı bekledik...
Senden ayrılalı günlerin, ayların, yılların nasıl geçtiğini bilemez, hesabını tutamaz oldum. Her seher uyanınca dağların esen rüzgarlarına açıyorum penceremi, o ölümüne özlediğim kokunu getirir diye. Bir nebze de olsa dindirir yada söndürür diye yüreğimdeki özlemin ateşini...
Her gece menekşe rengi gözlerini demledim hayalimde. İpek saçlarını, sevdalı gülüşlerini, inci dişlerini demledim. Ne çok severdin yayla yollarında türküler söylemeyi, ellerimi avucunun içine alıp, başını göğsüme dayamayı..
Seni düşünüyorum. Seni düşünmek gökyüzü olmak gibi bir şey bazen, ya da rotası belli olmayan bir gemiye binip, yeni iklimlere yelken açmak gibi. İnsan olmayan bir adada inip, Robinson gibi insansız bir yaşam kurmak istiyorum. Ve o adada bir ömür yalnız seni beklemek istiyorum...
Saatler su gibi akıp gidiyor. “ Kahretsin !”. diyorum.” Ne olur çıkıp gelse, sarılsa boynuma.ellerini tutmak, yüreğinin sımsıcak yerinden, menekşe gözlerinden, narçiçeği dudaklarından öpmek, serin nefesini doyasıya içmek ve doyasıya içime çekmek geçiyor içimden... Sonra sarılıp, sımsıkı kucaklamak ve sevinçten havalara uçmak geçiyor ...
Ağladığımda mendil, güldüğümde kahkaha, susadığımda su olmanı, uyuduğumda rüyalarıma girmeni, her sabah alnımdan öperek uyandırmanı istiyorum...
Her gece kuş olup sana doğru uçmak, ardında serin rüzgarlar bırakarak, bir pınarın başında menekşe gözlerine konmak geçiyor içimden. Dalgın bakışlarından, sevdalı yüreğinden öpmek geçiyor. O an bütün ağaçlar diz çökmeli diyorum, özleminle kanayan yüreğime. Bütün yıldızlar göz kırpmalı mutluluklara.
Şunu bilmelisin ki, nerede olursam olayım, hangi iklimde kalırsam kalayım, vakti geldiğinde bir gün mutlaka, yüreğim alıp beni sana getirecektir. Hiç bir yol bilmesem de, gelmeye kalmasa da mecalim geleceğim inan... Bekle...

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:20 PM

Nihayet direncim bitti be gülüm
 
Mevsime yaz düştü, şu gönlüme kış
Gözlerinde güneş battı be gülüm
Yıkılmaz sandığım sırtım oldu tuş
Sayende yenilgi tattı be gülüm


Şimdi rüzgâr bile, gözyaşı döktü
Bahçeler bağrından gülleri söktü
Hasretin önünde vuslat diz çöktü
İhanetin aşkı sattı be gülüm


Gitti yüzümde ki o gülüşlerim
Bitti rüyalarda senli düşlerim
Yok oldu gönlümde bütün hoşlarım
Yokluğun acıya kattı be gülüm

Hani demiştim ya bu hep kaderim
Aşk denilen şeyde, bitmez kederim
Hani sen gidersen ben ne ederim
Bana gene hasret çattı be gülüm

Şimdilerde beden ayakta gibi
Lakin şu yüreğin delindi dibi
Ruhunu makbere verdi bu sabi
Sayende meçhule yattı be gülüm

Hani hışım ile esen yellere
Gönülleri yıkan azgın sellere
Mecnunu kavuran, kurak çöllere
Beni de yokluğun attı be gülüm

Sen yokken elime eller uzandı
Sessizliğime diller uzandı
Hüzünlü halime güller uzandı
Yüreğim hepsini itti be gülüm

Çok bekledim ama geri dönmedin
Bir gün bile benim adım anmadın
Anladım ki aşkta sen hiç yanmadın
Nihayet direncim bitti be gülüm

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:21 PM

Yoruldum...
 
Yoruldum...
Sen yokken aradım seni.
Gerçek şu ki
Sen varken de aradım seni,
yokluğunda olduğu gibi,
belki ararsın diye,
belki seversin diye beni,
aydınlıkta aradım…
seni korkarak,
karanlıkta aradım…
seni korkmadan,
sıcak yüreğinde aradım,
beni titreyerek,
soğuk bakışlarında aradım,
beni bıkmadan,


sensizliği bilirim
bensizliği bilir misin
sen her gün ağlattığın yüreğimsin
ben
satırları senle doldurdum,
kalbime adını koydum...
hiçbir şeyden değil de..
Eylül bakışlım..
seni yanımdayken…
aramaktan yoruldum,
sensizlikten yoruldum,
sevgisizlikten yoruldum

<<< alıntı <<<

VaGrAnT_AdAnALı 05-24-2006 11:24 PM

Sevda Çiçeği...
 
Ben Sevda Çiçeği kokluyorum sen niyetine,
İki parça can, iki ayrı kıyı, iki sevdalı yürek uzaklarda,
Gündüz karşı kıyı da, gece yalnızlar rıhtımında ,
Adım Sevda Çiçeği, boynu bükük bir aşk uykularımda…


Ben Sevda Çiçeği büyütüyorum yüreğimde,
Yanar döner rengini seyrediyorum, sen niyetine,
Ankara’ da, Gölbaşın da, sevdan dolaşıyor damarlarımda,
Penceremde sensizlik haykırışları, Sevda Çiçeği koynumda…


Ben Sevda Çiçeği esiyorum, saçlarım savruluyor her bakışında,
Hasret rüzgarları esiyor yüreğimin tam ortasında,
Sana kavuşmak, hayal kadar uzak olsa da,
Sevda Çiçeğim sokul bana usulca…


Ben Sevda Çiçeği soluyorum, her hücremde, canımda,
Bitsin bu hasret, yüzümde soldu renklerim umutsuzca,
Kan damlıyor gözyaşımdan, uzan tut elimden riyasızca,
Bu sabah pencerenden bak, Sevda Çiçeğim açacak Gölbaşın da..

VaGrAnT_AdAnALı 05-26-2006 11:50 PM

Toplan Gidiyoruz Ey Kalbim...
 
Haydi toplan akşam oldu
vakit doldu
toplan gidiyoruz ey kalbim
kırkikindi yağmurlarına kalamam
kaldıramam bunca ağrıyı, ihaneti
biliyorum kirlenmiş hiç bir bakışta, yer yok bana
bu yüzdendir ceylanlara küsmüşlüğüm
sevdalara küsmüşlüğüm bu yüzden
bir gül yaprağı bulup sarmak için yaramı
çekip gidiyorum buralardan
içimdeki cesetleri çiğneyerek
kalbimdeki mahşere

bak akşam
vakit tamam
duruldu işte bulanık denizler
dürüp ömrümün defterini
toplan gidiyoruz ey kalbim

yorgunum
bir sonbahar ezgisi gibi bekleyemem son yaprakta
sevgisi iğdiş edilmiş tarihlere koma beni ey kalbim
bak güz yağmurları iniyor acılar ve ihanetler üstüne
çırılçıplak ve sevgisiz kalmış bir şiirim
kimsesiz bir kış ortasında
ne gülen gözleri ısıtıyor artık çocukların
ne de sevdalı bakışları yeniyetme aşıkların

bütün dinlerden kovuldum
bütün ülkelerden
bütün yüreklerden kovuldum
(*)”Aliye gülümsesem Muaviye öldürür beni”
hangi tanrıya sığınsam yaramın merhemi yok

biliyorum kirlenmiş hiç bir bakışta, yer yok bana
bu yüzdendir ceylanlara küsmüşlüğüm
sevdalara küsmüşlüğüm bu yüzden
yeni bir gül yaprağı bulup sarmak için yaramı
sevdalı bir kuş yükleyip kanatlarına acılarımı
alıp gitsin beni buralardan

hamuru çürümüş dostluğun, vefanın, aşkın
vefasız mevsimlere bırakma beni ey kalbim
ağlatma beni sevda kapılarında
kahpe kapılarında eğme boynumu
kurşunlar sıkılsada canevime
çiğnetme yoksulluğumu ayaklar altında
bırak başım dik, içim ezik kalsın
onurlulara mahsus bir makamda ağırla beni
satılmışlığın, alçaklığın, ihanetin ortasında koma

biliyorum bu düş sığmaz kirlenmiş sokaklara
bu sevda sığmaz
bakmayın gözlerime
nasıl saklarım yüreğimdeki incinmişlikleri
kınalı bir kelebek konunca saçlarıma

ah! Benim de hayallerim vardı
baharlarım vardı, yazlarım vardı
kuşlar göçüp gitti yüreğimden
gökyüzüm yaralı kaldı
bir isyan giydirip gözlerime
dipsiz uçurumlara yuvarladım umutlarımı

aşk diyordum talan oldu, yalan oldu ömrüm
tınısı kırık bir keman sızısıyım artık
yok gideceğim başka bir liman
bak duruldu işte bulanık denizler
haydi toplan vakit tamam
toplan gidiyoruz ey kalbim
boşalsın ince duygularımın sırtındaki yük

paranın sevgiye ihanetini gördüm
insanın önünde diz çöküp ibadetini
dünler harabe yarınlar umut değil
hüznün neresinden dönsem, kırgınım

öpmeye uzandığım bütün dudaklar frengili

(*) “Nizar Kabbani”(Nuri Can)


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:55 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.