![]() |
Aşk
Aşk
Sevgilim sabahın erkenini seviyor, ben geceyi ve esmerliğini onun, o dorukları seviyor, korkuyor bundan ben rüzgarla buluşan tepeyi, tuhaflığı, ona bir yeşil gülümsüyor, ben, hayatı delice sevdiysem nasıl, diyorum, seni de öyle. O kendi boşluğunda oyalanan günlerde canı sıkılan bir çocuk gibi uyuyor, ben göğe bakıyorum geceden, kendi çukurunu bulmuş deniz gibiyim diyorum, yanında, o sabahları eğilip öpüyor denizi. Çıplağın çıplağımda, rüzgarın dağımda olsun, esmerliğin gecemde, öyle kal. "Bulutlara bak, gidiyorlar, hızla" diyorsun, yağmur bir yalıyor yüzümü, bir duruyor. Sabahları eğilip yüzüme öpüşün geçiyor bir, bir duruyor aklım. Su ve rüzgar, dağ ve doruk, sonsuz hepsi, oysa camdaki sardunya gibi üşür bana biçtiğin ömür, ölüm geliyor aklıma bir bir, çıplağın çıplağımda. Rüzgarın dağımda olsun esmerliğin gecemde öyle kal, sana sonsuz sarıldığımda. |
Sen var ya!
Edalı duruşunla gönlüme kapılar açılır, İliklerime buram buram kokun saçılır, Her dem zikir gibi dilde ismin anılır, Biranda karşıma çıkışın var ya...! Semahında boyun büksem ateşte yansam, Bakarken masum yüzüne biraz utansam, Sensiz mazinin saçını tutam tutam yolsam, Mühür gözlerini bana dikişin var ya...! Adımım yönelir hep aynı gölgeye, Gittikçe de düşürür bir garip köze, Kulağımda sesin yar dize dize, Kısık kısık 'bana gel' diyişin var ya...! Her girdiğim yolda senindir izler, Bir sözün aşkına kul köle eyler, Durulmaz karşında erir gönüller, Ölüyü diriltir bakışın var ya...! Derman oldu gelişin sarıldı yara, Seninle ayırdı gözlerim ak ile kara, Kapıldıkça sebepsiz o korkulara, Güvenle elimden tutuşun var ya...! Dökülür biranda gözümden yaşlar, Geçmişe ağıttır onca feryatlar, Can bulur sevginle ölü duygular, Yar diye diye beni sarışın var ya...! |
bebeğe sitem...
"Aman gelme" dedim, bak geldin işte Dünyaya meylin var, beşer’sin bebek Bir bilsen dünyamız neyin nesidir Ayırır ağzını işersin bebek. Kimisi su katar içtiğin süte Kimisi at sokar yediğin ete Günahtan, hileden, haramdan öte Zulmet kuyusuna düşersin bebek. Yukarıya gitsen "köle" sayarlar Aşağıya insen tefe koyarlar Her saat bir başka renge boyarlar Baktıkça sen sana şaşarsın bebek. Önün bal-petekli, elin mühürlü Omuzun kötekli, dilin mühürlü |
bu dünya kimin dünyası...
Yol üstünde biten çalı, Bu dünya kimin dünyası? Ak çiçekli ayva dalı Bu dünya kimin dünyası? Gediklerde esen poyraz, Yaprakları dalda koymaz Gözler doysa gönül doymaz Bu dünya kimin dünyası? Her gün eski her gün yeni Tükenmez gidip geleni Canevimden vurdu beni Bu dünya kimin dünyası? Kar yağar kaybolur izler Her nakış binbir sır gizler Ufuklara dalan gözler Bu dünya kimin dünyası? Toprak basar kucağına Güneş çeker sıcağına Atar derdin ocağına... Bu dünya kimin dünyası? |
aşk hikayesi...
Islanmadım, üşümedim, yandım oy! İplik iplik damarlarım söküldü Kurşun yemiş güvercine döndüm oy! Yağmur yorgan oldu, döşek kar bana Anladım ki kendi gönlüm dar bana Alev dolu bardakları yâr bana Sunuverdi içtim içtim kandım oy! Sevgi ektim, naz biçmeye çalıştım Ne zamana, ne kendime alıştım Kırk senede yedi hasret bölüştüm Yedi dünya bana düştü sandım oy! Gönül şahinimi yordum gerçeğe Sonsuzda yüzümü sürdüm gerçeğe Teselliden kanat kırdım gerçeğe Tecellinin sinesine kondum o |
düşmek...
Ölüme düştü akşam tülbentten süzdüler bataklığı öksüz bir arı kuşu kaldı. Dalgaya düştü deniz unutup tuza döndü koynundaki balığı Maviye düştü kırlangıç kanadı bulutla oynuyor düşler ışık yokluğun öbür adı. Sevgi çağırınca düşmez savur umutlarını yele göğe yükselsinler hele. |
yalnızlık...
Yalnızlığımı büyütür kalabalık Gökdelen'in gölgesine siner Karanfıl Sokak kalınlaşır yoksul kadın çocuklarıyla çöplerin üzerine konar gözleri cam kırıkları sevgilim gelir yalnızlığım büyür çocukken gökkuşağına düştüğüm gökyüzü gelir kirli güvercinleriyle. Kimin öznesiydi mevsimler işkence öyküleri kimindi ayrılığın sesi miydi adımlarım suyu bekleyen uçurum mu kanatlandım yalnızlığımla son mevsime içimde bir kedi yavrusu. |
anadolu sevgisi...
Sen bizim dağları bilmezsin gülüm, Hele boz dumanlar çekilsin de gör Her haftası bayram, her günü düğün; Hele yaylalara çıkılsın da gör Bilmezsin ovalar nasıldır bizde; Kağnılar yollarda yoncalar dizde... Saydıklarım damla değil denizde, Hele bir ekinler ekilsin de gör Görmedin sen bizim mavi sulari, Karlar eriyince kırar yuları... Köpük olur beyaz, sel olur sarı; Hele taştan taşa dökülsün de gör Sen bizim köyler görmedin ki hiç.. Yolları toz, çamur, evleri kerpiç |
Viva Celevcbato...
bu gece ne bir yıldız, ne ay var yaşlı gecede hüzne yer yok yüreğimizde hüzne yer yok nasıl olsa kıramazlar filizlerini mutluluk pınarından kaynaklanan sevgimizin çabuk gelir geçer yaz yağmurları bu gece ne bir yıldız ne ay var yaslı gecede yine de hüzne yer yok yüreğimizde |
tutsağın olmazsam...
-Özgürlük için- Tutsağın olmazsam senin bu gece de tüm ******* gibi kıyısız okyanuslara düşerim dalgasız denizlere. tutsağın olmazsam senin kanayan kanatlarımla enlemsiz boylamsız gezerim ülkesiz atlaslarda. Tutsağın olmazsam senin yaşadığım uçlar arasında çılgınlığı ararım sığamam küçük kalıplara. Tutsağın olmazsam senin çıktığım yazılarda ismini ve ismimi kazırım duvarlara yanyana. Tutsağın olmazsam senin yaşayamam tutsak et beni yoksa savaşama |
sana geliyorum...
I. Benim sabah keyfim yeni açmış bir gülü insanların gülücüklerine yerleştirmektir. II. Sana karlı bir günde geleyim saçımın beyazlığı ve paltomun ıslaklığıyla üşüyen dudaklarımı ısıt, tenimi kurula uzun bir şarkıda susalım farkında olmadan sobanın çıtırtılarına dalalım sana küçük törenlerimizde şarkı söyleyeyim içki içelim güneşle başbaşa saçlarına dokunan tarağın hışırtısını dinleyeyim gözlerinin titreşimini yansıtsın aynalar bir gece şelalesi gibi damarlarıma a |
sevgi öldü...
Sevgi öldü duydunuz mu Sevgi öldü insanla sevişirken En önemlisiydi aykırı düşlerden Tozlarını silkeliyordu güneş Her kayan şiirin ardından Çocukların kışkırttığı sendikalı işçi arılar Çiçekleri solluyordu tutsak günde Gömleğinden pul pul türküler dökülen Bir çocuk koşturdu haberi Kaldırıp taa uzaklara hatta sonsuza İnsansız=düşmansız yerlere attı ismini Çınladı derin uçurumlar dağlar Sevgi öldü, öldü sevgi. |
gün boyunca...
gün boyunca damladı güneşin altın saçlarından doyumsuz bir ezgi kavakların uzunluğuna gün boyunca terledi yapraklar hışırdadı dallar boynuma başları dönerek eriştiler buluta avuçlarım yapıştığında aydınlığa seninle bir nefes sessizlik bir fısıltı yağmuru okyanus dolusu özlem ektik dağların duvarlarına gün boyunca ipek kuşlar uçurduk bir küçük pencereden doğayı öğüttük umut değirmeninde kucak dolusu zamanlara uçtuk gün boyunca gün boyunca göğsümüze |
gecenin namlusu...
Kollarından tutup akşamın ıssızlığını damarları kurumuş atın sırtında her akşam-ya da gece-eve döndüğümde cam saydamlığındaki ellerini ******* boyu öptüğüm kadının komşusu bir kızı sevmişliğim vardı. umarsızlık saatlerinde sabahın fırçalanmış dişleri arasında yürürken at kestaneleri görünmezdi. Aşk, kadının erkek cinselliği altında ezilmesiyle pelte olmuştu aşkımız ama hala sisli bir ufku gösteriyordu güneş. Yok olmanın bataklığında bebek sonsuzluğa çivilenmiş bir |
şiirin göğüsleri...
Korkuyorum şiirin göğüslerini emerken. Mavisi silindi gökyüzünün ırmağın ötesinde hızlı adımlarla el sallayamadım dudaklarına seni bıraktığım kente kızıyorum şimdi ay ışığında yürüyemediğimiz kale kapılarına. Sahne: korkuyorum göğüslerini emerken şiirin. İmgeler duyun terk ediyorum kenti yaratmak için en büyük kalabalığı menekşe çoğaltıyorum martı seslerinde yeniden maviye boyuyorum göğü. Sahne: göğüslerini emerken şiirin korkuyorum. İçiyor geçmişin kuyusu seni de |
akşamüstü...
Severdim kentlerin yağmuru bekleyişini Eskimiş bir limana sarılan çocuksu bulutların bıraktığı hüzünleri, Ayaküstü yaşama bağlanan yüreklerin çığlığında yazılan Kayıp şiirlerin gözyaşlarında kaybolan Yalnızlık bekleyişlerini Korkuyla bir olup uçan kuşların kanatlarına Ve bambaşka bir dünyanın bambaşka yaratıklarına, Bıraktığım bir iz gibi sis dolu *******in karanlığında, Severdim, Ellerine sımsıkı sarılırken umut dediğim yarınlarına Umutsuzluk içinde diz çökerken |
sadece ben değil...
çevremdekiler de senden nefret ediyor |
uzaktaki birine...
istiyorum yanimda olmani istiyorum benim olmani soyle bana beni sevdigini anlat bana derdini ben mecburum sana sesimi duysana gelsene yanima dindirsene acilarimi sil sene gózya$larimi |
Unut Gitsin...
Aşkımız mazi oldu hatırlarsan yıllar önce, Beni sevdiğini şimdimi söylüyorsun. Beni bırakıp gittiğin o günün, Pişmanıolduğunu şimdimi söylüyorsun. Bırak bu umutları seni sevemem, Seni bekledim diye birşey diyemem, Seni unuttum artık gelemem, Beni özlediğini şimdimi söylüyorsun. Hatırlarsan ne güzel hayallerimiz vardı, En güzel hatıralarımızdı, Senin için yazdığım şiirleri sözleri, Şimdimi oku diyorsun. Ben seni mazide sevdim, artık bitti benim için. |
elveda...
Uzaklardayım şimdi Gözlerindeki hayalim şimdi Karanlığa haykırışınım, gece döktüğün gözyaşınım şimdi O eski güzel günlere elveda, belkide geri dönmemek üzere elveda... |
dünya yalan...
Sağım yalan solum yalan , Giden yalan dönen yalan, Döndüm baktım dünya yalan, Senin gibi, senin gibi ... |
ask acisi...
Ask acisi çeker dururum Senin hayelini kururum Belki olur diye avunurum Bekler dururum yada Kendimi avuturum Savrulurum yuzgara dogru Beklerim gelmeni Gozyaslarim dinmez Acilarim ise bitmez Dalarim du$lere Avuturum kendimi seni unuturum diye |
Senİn AŞkin Bu Mu?...
Kendİmİ BirakmiŞtim Ben Sana Anladim Kİ HerŞey Yalan Senİn Sevgİn Yalan O Masum AŞkin Yalan Senİn AŞk Dedİgİn Kelİmede Yalan Nasil İnandim Sana Bİlmİyorum Nasil |
Duygusuz!...
Belimi büküyor böyle ayrılık, Verdiğin acılar, hasret tanıdık... Görmedim ki bir gün senden yakınlık, Dönmesen de geri farketmez artık..! Bir duygunun yok oluş öyküsü bu işte.. |
Posta güvercini...
Senden haber beklerken Bil'ki düşündüm seni Haber getirdi senden Bak posta güvercini |
BEYAZ GÜLÜMMM...
Ben hayatımda bir kere sevdim Ne oldu biliyormusun... Ben hayatımda ilk defa bir kızdan arkadaşlarıma bahsettim Ne oldu biliyormusun... Ben hayatımda ilk defa rüyamda birini gördüm Ne oldu biliyormusun... Ben hayatımda ilk defa birini saatlerce düşündüm Ne oldu biliyormusun... Ben hayatımda ilk defa birinin gözlerinin içine baktım Ne oldu biliyormusun... Ben hayatımda ilk defa sevmiştimmm bee güselim Ne yaptıgını biliyormusun... Senin bana bakışlarını farkettıgımde |
ARZULAR VE HATIRALAR...
Hayat veriyor bakışların arzularıma İstediğim sevincimsin sen yarınlarımın Elveda derse dudakların Derman olur gözlerin sancılarıma |
Piyangodan Çıktı Konya...
tarihin süslü sayfalarından soylu bir kent düşüyor avuçlarıma adı Konya..... sensizliği yazıyor alnımın çatısına yokluğunu hatırlatıyor soğuk *******i düşlerimde sıcak ellerin ve birden uyanışım.... tarihin sarı sayfalarında mağrur bir kent düşüyor avuçlarıma adı Konya..... yalnızlığı soluyorum her nefes alışımda yokluğuna ağlıyorum heybemde boşluğunla tarihin isyan sayfalarından asi bir kent düşüyuor avuçl |
yüregim kanıyor...
Yüreğim Kanıyor Sakin göllerin kuğusuyduk , salınarak suyun yanağında Yarılan ekmeğin buğusuyduk Gözüm yaşarıyor yüreğim kanıyor Olmasaydı sonumuz böyle Biri saksımızı çiğneyip gitti , biri duvarları yıktı Camları kırdı , fırtına gelip aramıza serildi Biri milyon kere çoğaltıp hüzünleri , her şeyi kötüledi Bizi yaraladı , biri şarabımızı döktü , soğanımızı çaldı Biri hiç yoktan vurdu kafeste kuşumuzu ciğerim yanıyor Yüreğim kanıyor olmasaydı sonumuz böyle |
ayrılık acısı...
Gidemem Yalnızlığım Vazgeçtim Senden Eylül Olmustu Seninle Sevdam Gitme Ruhum Bu Gece Sensiz Yaşamaya Alışacağım Hadi Git Sensiz Ve Sessiz Hayal Beni Sevdigini Söyle Hayal Perdeleri Ağlayacağım Yokluğuna Bitme Giden Sevgilinin Ardından Yalan Bu Sevdalar Gitme Ant İçtim Gönülden Gitme Ve Sonra Aşkın Bilançosu |
kanser...
Döküldü saçlarım tel , tel , Biriktirdim , yumak oldu teller, Hastanede geçti günler, Öleceğimi bilerek geçen günler, Ah nerde o eski günler, Onca koşturduğum seneler, 26 yıl daha geçliğime doymadığım günler, Her acı çekerek yaşadığım günler, Beni de alacak katil kanser, Gözlerine bakınca anlıyordum halimi, Gelen ziyaretçiler beni tanımayınca dağılıyordu kanser, Kimisi kendini tutamayıp çıkıp ağlıyordu, Kimisi maşallah iyisin diye moral ver |
ağustos böceği ile karınca...
Karıncayı tanırsınız Minimini bir hayvandır Fakat gaayet çalışkandır Gaayet tutumludur, yalnız Pek hodgamdır, bu bir kusur: Hodgam olan zalim olur. Bir gün ağustos böceği Tembel tembel ötüp durmak Neticesi aç kalarak Karıncadan göreceği Bürudete bakmaz, gider Bir lokma şey rica eder Der ki: - Acıyınız bize Çoluk çocuk evde açız İanenize muhtacız. Karınca bir yüreksize Layık huşunetle sorar: - Aç mısınız? Ya o kadar Uzun, güzel günler oldu. O günlerde ne ya |
öpmek istiyorum...
Yağmur yağıyor biliyor musun yine Beni salacak dertten derde Sigaramı oflar çekerek içeceğim yine Göz yaşarım dökülecek sessizce Allah 'ım nedir bu çekdiğim bu çile Hasret ateşi yanıyor ta derinde Umutsuz yaşamak hepsinden daha zor Biliyorum ki gidenler dönmeyecek geriye Ne zaman bir yerde görsem sıkı sıkı sarılmak istiyorum Gözlerine bakarak seni seviyorum Demek; Ayrı geçen günlerin acısını çıkartacasına Öpmek istiyorum dudaklarından |
arkadaşlık...
İki çeşit arkadaşlık vardır Biri unutulur Biri ise hiç unutulmaz İşte benim ki böyle birşey Gidersin ama yanında taşırsın Kalırsın ama yine yanında taşırsın Ama değmeyenler vardır ya Nereye gidersen git taşıyamazsın |
gökkuşağı...
Bir gül vermek isterdim sana Göz yaşlarımla ıslanmış yapraklarıyla Sana yine seviyorum demek isterdim Gökden boşalırcasına yağan yağmur altında İlk günkü gibi, candan Yürekden sevmek,sevilmek isterdim Sarılmak doyasıya koklamak isterdim saçlarını Yağmurdan sonra çıkan gökkuşağı altında Ayrı geçen günleri unutmak Unutturmak isterdim Herşeye yine,yeni başdan Başlamak isterdim seninle Rengarenk bir gökkuşağı altında |
aşk nedir...
söyleyin bana varmı aşkı tanıyan? varmı mecnun olup çölleri dolaşan? varmı hasret ateşiyle hergün yanıp tutuşan? varmı rüya yerine karabasanlar gören? yok evet yok her seven kendini mecnun zanneder, bu can leylaya kurban olsun der, ferhat gibi dagları delmek ister, kerem gibi yanmak ister. yanamassın kardeşim ne mecnun olabilirsin nede kerem ugraşma boş yere karada sandalla boşa kürek sallama bana aşkı tanıyan ve tanıtan bir insan arıyorum adresim aşıklar mezarlıgı |
ailemiz...
Kardeşlerim, annem, babam, Dedem, ninem, biz her akşam Bir çatıda toplanırız. Orda herkes sevinç duyar, Birbirini sever, sayar. Kendisini bulmaz yalnız. Dedemin yok hiç dişleri, Anlatır hep geçmişleri, Her sözünden ders alırız. Ninem evin neşesidir. Bir çok güzel masal bilir, Anlattıkça bayılırız. Babam her gün işe gider, Annem evde hizmet eder, Biz okulda çalışırız. Akşam bizi bir görmeli! Ne tatlıdır, ne neşeli, Bir sofrada toplanmamız. |
coşkuluyum atam...
Bir elimde al yıldızlı al bayrak Göklerde dalgalandırıyorum. Bir elimde sevincim Atam seni anıyotum Sonsuz bir coşku içinde Okula doğru ilerliyorum Bir yandan da kalbimle Atam seni anıyorum Bütün herkez toplandık Bayramımızı topladık Bir yandanda saygıyla Bütün şehitlerimizi andık Coşkuluyum atam Yüreğimde bir sensin yatan Acılıyım atam Bir senin acın kalbimi sızlatan Son bir sözle biterya cümleler Son bir bakışla biterya üzüntüler Son bir bakışla umutlanırya vatan |
vatan...
Yok etseler benliğimi Yine vatan derim, vatan Alsalar başu, serimi Yine vatan derim, vatan Vatan gönlümde, bir sevgi Vatan gönlümde, bir rengi Vatanı büremem bulutla cengi Yine vatan derim, vatan Yalan değildir, sözüm Alıntı değildir, özüm Kör olsa, iki gözüm Yine vatan derim, vatan İsterse hakkımda, işlem yapsınlar İsterse alıp, içeri tıksınlar İsterse dar ağacı kurup, beni assınlar Yine vatan derim, vatan Dertlenip derya olsam Ağlayıp mecnun olsam |
beni ben olduğum için sev...
Ben sana vurulmuşum Ela gözlerine tutulmuşum Nadir açan kardelen çiçeğim İnan seni sen olduğun için seveceğim Bak gözüm görmez oldu hiçbir şeyi Ellerim tutmaz oldu başka bir eli Nasıl kavuşacağım sana bilemiyorum gönlümün güzeli Oturduğum yerde kalıyorum saatlerce Lanet olsun bu *******e Düşünüyorum ıssız karanlık yerlerde Umutsuzca seviyorum ben seni yinede Gözlerime bir baksan anlayacaksın sevdiğimi Unuttuğun aşkını hatırlayacaksın beni Mağrur olma güzelim bir gün yanlız kalır |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:56 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.