![]() |
Ey Dedim Sustum
Yürüdüm
yüreğimin yollarına sererek hıçkırıklarımı yağmur yağmur tomurcuklara yağdı göz yaşlarım en içli sevdalarla beslerken yüreğimi duygularımı aşkın denizine düşürdüm acılar ki zemheri kadar karlı, bir yol gibi uzun kimseler görmesin diye gözlerimde sel sel taşan yalnızlığı kimseler duymasın diye sesimi ışık sızmayan bir bodrumun karanlığına gömdüm ey dedim sustum hey dedim sustum ah dedim sustum vay dedim sustum unutsun yollar beni unutsun güvercinim öldüm kirletilmiş gökyüzüne savurarak hayallerimi yükleyip cesedimi yüreğimin ağrılarına kayboldum korkunç uğultusunda rüzgarların acının sevinçle kucaklaşacağı zamanlara saklamak için göz yaşlarımı bir yıldızın karanlığa göz kırpacağı *******e bırakıyorum yaralarımı dertlerimi denizlere salıyorum ki gemiler alıp gitsin uzak kıyılara Ey hayat kırgınım hüznüm yırtık gömlek gibi durur her gece sırtımda kırılgan bakışlarımda hüzün sızıyor aynalara ne kimselere anlatacak bir öyküm var mutlulukla başlayan ne de bir sevinç, gözlerimde bahar yeşili umutlar taşıyan şimdi mutsuzum avuntusuz ve suskun şiirlerimi yitirdim dudağında aşkın ey dedim sustum hey dedim sustum ah dedim sustum vay dedim sustum unutsun yollar beni unutsun güvercinim ey *******inde kahrolduğum hayat sokaklarında sırılsıklam ıslandığım şehir artık bu yerlere sığamıyorum gökyüzünde katar katar turnalar göçüyor sılama turnalar gidiyor ben kalıyorum uyku tutmuyor *******i yitik düşlerimin gölgesine sığınıyorum gölgeler gidiyor ben kalıyorum bilki göçmen hiç bir kuş uçamaz kanatları kırıksa hasretim ince bir yoldur yangınlara kırıldı kendime saklaya saklaya içimdeki gül tut ellerimden alıp beni sevinçlere götür iki gözüm vefasız dünyanın ihaneti bittirir beni ardına saklanacak bir gölgemde yok sevinçler dağıtırken acılar toplayan bir çardak kuşuyum şimdi şimdi ömrüm, saçlarım kadar karlı ve puslu hüzünlü bir ırmaktır şimdi yanaklarımda yüreğime akan bilki artık hiç bir şey avutmuyor beni şefkatine sığındığım sıcak bir kucak bile ezilmiş gelinciklerin çığlığında kaldı sesim kırların ürperişi gibi dökülüyor sözcükler dudağımda hıçkırıklar boğazıma tıkanır her defasında içimde binlerce şiir yanar ah yaralı güvercinim içime vurma kanatlarını ya topla git yaralı kanatlarını içimden ya gittiğin yere benide götür kimseler aldırmıyor sevdamıza duygular mı köreldi? biz mi yetimiz ah acının ve aşkın kesiştiği yerde yaralı kaldık tutup kime anlatsak acıyan yanlarımızı yaralarımız ağıt olur uçar gökyüzünün böşluğuna yüreğimin içini sevgi ile doldurup yakmak geçiyor içimden ve sabahın seher yellerine savurmak küllerini kurtulmak için prangalardan ey dedim sustum hey dedim sustum ah dedim sustum vay dedim sustum unutsun yollar beni unutsun güvercinim ah yaralı güvercinim yüreğimin sızısı benim gidiyorum işte gözlerimde iki yetimlik ah gidiyorum yolculuklara hüzün rengi veren şiirlerle kan rengi şarkılar bırakıyorum kalanlara gölgemde yok arkasına saklanayım yokum artık yokum sayın beni ölmüş gibi değil, hiç doğmamış gibi |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:22 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.