![]() |
Şerif Köyan
Aa Aşkı
Babası içerken gözlerimi çiçeğe konmuş çocuğun biri. Kulağıma takılıydı Oysa… Ahmet Arif’in şiiri. 23.05.1992 |
Ahmet Arif mi? Annemin Yemekleri
AHMET ARİF Mİ? ANNEMİN YEMEKLERİ Başında annem, Kuşlar kaçırmasın diye ufak ufak yemekleri, Kediler bile soğumasını beklerdi. Özgürlüğe süt emzirmiş... Kuşların ağzı yanıyor... Ben göklerdeyim şimdi. En güzel yatakta mı uyuyor, Herkesin misafiri. En güzel yastıktı, Oysa babam/ Böyle mi ölmeliydi. Küçük kerdeşim Göremem sanıp Saklardı yüreğini. Akıttı kanımı yine Ağabeyin biri. Annem de benimle aynı yıldızı Görür mü bu gecenin Tavanındaki/ni dişleri Dökülüyor karanlığın Bir bir... Dayağını yesem bile Sürekli acılar Avutulmaz ki/ yaptığı Yemekleri özlerdi Annenin biri. Ne anne gibi Yar! Ne de yar gibi Anne! Olmaz ki… |
Akibet
Bugüne kadar Hep kafasıyla gidiyordu Sonunda çekti Ayağıyla gitti. Şerif Köyan |
Allah İyiliğini Versin! Sen İnsan Değil Sadece Bir Şehirsin
-Her şeyin hatta herkesin ikinci eli hem alınır hemi de satılır, Yüzüncü ayak Park yarışı bile başka yerde değil yine burada yapılır. Tüm okullarda şiddet,tabii ki saat gibi kol gezer. Bacak kadar çocuğa doğum hediyesi BMW olursa eğer! Yedi tepeli şehirde, izi alınmayan parmak kalmadı, Tatil yerlerine her gün göz atmaktan, inanın hal kalmadı. Meşhur gürültüsü kulak çınlama hastalığına sebep olur, İzsiz burun ameliyatı bırakın insanı,Sarayburnu’na bile yapılır. Konuşma şive değil artık ağıza göre yapılır, Deniz Otobüsleri ile Diş Hekimleri Odası aynı net’e takılır. Bir dudak Orta köy’dür diğeri Beyler beyi der bir şair, Söz vereceksen otur Hayrola’da yanak yanağa olmayacağına dair. Caddeleri gibi uzun uzun çene çalınan meyhaneleri de var, Kaş ile arası sadece sekizyüzelli kilometre kadar. Kirpik’in bile permasını yapanlar binlercedir, Başı-boş gezenler hem gündüz hem de *******i nicedir. -Haydi durma söyle,söyle artık nedir? -En iyi ekmek için fırın ararsan, Tabii ki Dolapdere’de dir. Ama arasına girecek balık, Evin önü veya balkonunda değil! Kabul et artık! . Durma sen de söyle! Hadi hep bir ağızdan söyleyelim! Sadece ve sadece Eminönü’ndedir. Şerif Köyan |
Alsan Satılmaz Satsan Alınmaz
Aşk Aşk Aşk istiyorum Aşk! Öylemi? Al sana öyleyse; Baca- arası Bir yürek, Çiğnedikçe Ağzında büyüyecek. 09.03.2006 |
Anlık Köylülük
Tek tek fotoğrafını çektim İçki içenlerin Kirpikler yardı güpegündüz karanlığı Sarhoş olmak ölmek değil midir? Göstermelik beden olma koşulunun Ellerimin sırtıdır ele veren Bira ile duş yaptırılmışlığın “Bir sigara alabilir miyim”’in olumlu yanıtı Değil midir bütün oluşumların Bir aynayım karşısında bütün insanların Tesadüflerin…. Hayret ilginçtir Sarhoş olmakla görünürdeki Özbenliğinin kaybedilişinin 26.03.1992 |
Bana Sen Gereksin
.Şiirden bir kesittir.Tamamı kitap çıkacağı için yayınlanmamıştır.Anlayışınız için teşekkürler.Şerif Köyan . . . Bizans’a taşınan Mardin sokakları, Bronz deniz kıyıları, Parklar,meydanlar, Değil kültür abideleri, Bana sen gereksin. Verilen yeşil umutlar, Her biri birer kar tanesinden beyaz düşler, |
Bebekçe
Hangi isim söylense söylensin Kara bulutlu bir nefesle Döner bakarım ardıma bebekçe Hangi kalem kırılırsa kırılsın bir yürekte Sarayburnu’nda yürürken Kolum çatırdar Fildişi’ne tutunurum esnekçe Hangi simitçi bağırırsa bağırsın gevrekçe Midem kazınırken birayla bastırır Sancağa yanaşırım ürkekçe Hangi ağaç yalnız kalırsa kalsın bir sonbahar akşamında Tüm rüzgarları yutar yeşertir İpimi de götürürüm birlikte Orman yorgununca İki sigara atarım çayıma Tırnağımı yedirdim tüm vücuduma İki elim farklı da olsa/aynı …………………………… …………………………… Çağla ağacında vişne. 31.03.1992 Şerif Köyan |
Bilmek
Anlamsız yeni bir başlangıç Bakmak gülmek Görmek ıslaktı O’nun için Çok duru bir denizde baktı suretine Yazıp çizmeye başladı Sarraflığını meydan okurcasına İrkilmeden korkmayı öğrendi Gizler dünyasında Soyut bir şekil almaya başlamıştı Kıyıya vurmayacaktı artık Bulutlar bırakamayacaktı yağmuru yüreğine Kirpikleri bile küsmüştü ıslaklığına Kazdığı mezarın toprağı uçup gitmişti Koşuyordu peşinden Yaşının gerisinden gidiyordu sürekli Nesneyi özneye yüklemeyi öğrendi Tozpembe bir cihan Adı gibi yalanları dinlemişti Birbaşkasınınkini yüklenmişti.. Ter olup buharlaşacaktı Bunu annesi gibi biliyordu Kendisiyle konuştuğunun farkına varmıştı Başağrılı yere bakan gözleri Toprak çeken kansız yüreği vardı artık Onun için boynu virgül duruyordu 27.04.1991 |
Bir-leşme
Bir-leşme Yürüyordu... Kızdı! Yol kenarındakine bir tokat vurdu! O'nu düşünüyordu... Seyretti..... ............... .................. .............................. Döndü arkasına baktı... Tabela durmuştu. 29.04.1991 Şerif Köyan 'Gözyaşı Kokusu''nun yazarı |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:01 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.