![]() |
ÜnlÜ Serİ Katİller
Seri Katillerin Yirmi Ortak Özelliği Araştırmalara Göre Şöyle Belirlenmiş:
1) Birbirine benzer en az 3 cinayet işlemiş olmaları. 2) Durdurulana kadar öldürmeye devam ediyorlar. Bugüne kadar öldürmeye son veren seri katil olmamış. 3) Cinayetten sonra bir sakinleşme dönemine giriyorlar. Bu süre kimi katile göre birkaç gün, kimine göre de bir iki yıl olabiliyor. 4) Katil, sakinleşme döneminde cinayeti hafızasında canlı tutabilmek için kurbandan muhakkak bir eşya ya da organ alıyor. 5) Bazı istisnalar dışında hep yalnız çalışıyorlar. 6) Hepsinde cinsel davranış bozuklukları ve intihara eğilim oluyor. Büyük çoğunluğu da alkol ve/veya uyuşturucu bağımlısı. 7) Hafızaları zayıf. gerçekle yüzleşmekten kaçan yapıları var. Hayvanlara işkence etmek gibi eğilimleri var. 8) Kurbanlarını genellikle kendi yaş gruplarından seçiyorlar, fakat sosyal ya da ekonomik sınıf farkı gözetmiyorlar. 9) Birçoğu kurbanlarının etini yemekten ve Ölü sevicilikten hoşlanıyor. 10) Cinayet işlerken ne yaptıklarının farkındalar. Cezai sorumlulukları var. 11) Aşağılık duygusuna sahipler. 12) İktidar ve güç ihtiyaçlarını tatmin için olduruyorlar. Öldürme güdüsünü harekete geçiren, genellikle cinsel ihtiyaçların açığa çıkması ile oluyor. 13) Yaşları genellikle 20 - 40 arasında, ve %90'i erkek. 14) Çoğunluğu beyaz tenli, heteroseksüel ve dindar. 15) Hiçbiri dış görünüm olarak adam öldürecek birine benzemiyor. Düzenli bir işte çalışanların yüzdesi %1. Çoğu silik ve ezik insanlar. 16) Bütün seri katillerin problemli bir çocukluk geçmişleri olmuş, veya cinsel saldırıya uğramışlar. 17) Zeka seviyeleri normalin üstünde. %30'u üstün zekalı. 18) %81'i pornografiye, %79'u mastürbasyona, %71'i röntgenciliğe* ve %7'si de fetişizme meraklı. 19) %80'i, 18 yaşına gelmeden önce kadınlara veya erkeklere tecavüz etme hayali kurmuş oluyor. 20) Erkek seri katillerin birçoğuna |
SERİ KATİLLER NEDEN DOKTORLARDAN ÇIKIYOR?
Eski bir aile hekimi olan Harold Shipman'ın geçen şubat ayında 15 hastasını öldürdüğü gerekçesiyle müebbet hapse mahkum olması ve bu sayının, kanıtlarla birlikte 38'e yükselmesi, tüm dünyada şok etkisi yaratmıştı. Tarihte doktorların ve sağlık personelinin işlediği cinayetlere göz atıldığında, ister istemez zihinlerde şu soru yankılanıyor: Bir doktor, bir hayata nasıl son verebilir?.. İki Nedeni Var Tarihteki doktor cinayetlerinin iki nedeni var: Bir kısmı, Shipman örneğindeki gibi saldırgan güdülerini kontrol edemeyenlerce gerçekleştiriliyor. Diğer bir kısmı ise, sistemli şekilde ırkçı politikalara alet olan ya da toplumsal baskılar altında ezilen kişilerce işleniyor. Örneğin III. Reich döneminde Nazi doktorlar, toplumdaki zihinsel ve fiziksel özürlüleri, ırkçı kaygılar nedeniyle öldürdüler. Dahası, Yahudiler ve Çingeneler üzerinde insanlık dışı tıbbi deneyler gerçekleştirdiler. Karındeşen Jack Günümüz batı toplumlarında bile, kimi zaman doktorlar bir ölümün yöneticiliğini yapabiliyorlar. Örneğin ABD'de idam cezası almış bir suçluya zehir, doktor kontrolünde enjekte ediliyor. Kuşkusuz bu, yasanın getirdiği bir zorunluluk, ancak nasıl oluyor da bir doktor, tıbbi bilgisini bir hayata son vermek doğrultusunda kullanabiliyor? Böyle talihsiz örneklere her çağda rastlandı. 19'uncu yüzyılda seri cinayetler işleyen Karındeşen Jack'ın tıbbi eğitim görmüş olduğu anlaşıldı. Çünkü kurbanlarını öldürme biçimi, anatomik bilgisinin tam olduğunu ortaya koyuyordu. 1910'da Dr. Hawley Harvey Crippen, önce karısını zindana kapattı. Daha sonra da, bedenini parçalara ayırdı. Metresiyle birlikte ülkeyi terk etmek üzereyken yakalandı. Ölüm Meleği Mengele Tıbbın cinayete alet edilmesi, savaş dönemlerinde daha da kolaylaşabiliyor. Buna en somut örnek, ‘‘Ölüm Meleği’’ lakaplı Nazi Dr. Josef Mengele... Bosnalı Sırpların lideri psikiyatrist Dr. Rodovan Karadzic'in etnik temizlik adı altında işlediği cinayetleri de unutmamak gerek. 400 Hastayı Öldürdü Doktor cinayetlerinde Shipman kadar sabıkalı bir isim de, Eastborne'da aile hekimliği yapan John Bodkin Adams... 1957 yılında tıbbi teknikler kullanarak dul bir kadını öldürmek suçundan yakalanan Adams'ın, 400 hastanın ölümünden sorumlu olduğu açıklanmıştı. Dr. Mengele İnsanlarda yıkıcılık ve yapıcılık özellikleri mevcut. Yapıcılığın ağır bastığı kişilerde istenmeyen davranışlar daha kolay önlenebiliyor. Nazilerin ‘‘ölüm meleği’’ Josef Mengele, belki farklı bir dönemde yaşasaydı, çok başarılı bir doktor olarak adını duyuracaktı. Ancak toplumsal koşullar, otorite baskısı ondaki yıkıcılığı kamçıladı. Kontrol etme arzusu Psikiyatrist Dr. Richard Badcock, seri katilleri güdüleyen diğer bir özelliğin kontrol etme arzusu olduğunu belirtiyor. Kimin yaşayıp kimin ölmesi gerektiğini kontrol etmek, bu kişilerin kendilerini tanrılaştırmasını da sağlıyor. Badcock, Shipman örneğinde bunun da dikkate alınması gerektiğini vurguluyor. Sırp Kasabı Bosna'daki etnik temizlikte adı ‘‘Sırp Kasabı’’na çıkan Bosnalı Sırpların lideri Radovan Karadzic de bir doktor. Uluslararası tıp kuruluşları, doktorların insan hakları ihlali yapan rejimlerde görev almalarını yasaklıyor. Karadzic'i harekete geçiren güdü şuydu: Güçlü olma arzusu. Cerrahlıktan katilliğe giden uzun ince yol Tıp eğitiminde öğrencilere tüm duygularından arınmaları öğretiliyor. Örneğin, bir ameliyat sırasında hasta, yaşayan, nefes alan, hisseden bir insan gibi değil de, kalp, beyin gibi sadece organ olarak değerlendiriliyor. Kuşkusuz ameliyatın başarısı için böyle bir konsantrasyon gerekli. Ancak, şaşırtıcı bir gerçek, seri cinayetler işleyen katillerde de bu özellik var. Cerrahlar hastayla kişisel ilişkilerini nasıl kesiyorlarsa, katiller de kurbanlarıyla aynı süreci yaşıyor. Bu, ikinci aşamada insanlıktan uzaklaşmaya kadar varıyor. Psikolog görüşü Bazı psikologlar, katil ruhlu kişilerin doktorluk mesleğini kullanarak çok daha rahat cinayet işleyebileceklerini belirtiyorlar. Psikolog Ian Stephen bu durumu şöyle açıklıyor: ‘‘Shipman örneğini ele alalım. Kişisel tatminsizlikle doktor olmak ona büyük avantajlar sağlıyordu. Sorumluluk, güç ve statü...’’ Kimse katil doğmuyor, beklenmeyen çevre faktörleri, çocukluktan gelen etkiler kişiyi bu yola sürüklüyor. Psikolog Stephen, Shipman'ı katilliğe iten nedenin, henüz 17 yaşındayken annesinin göğüs kanserinden öldüğü güne kadar uzandığını ileri sürüyor: ‘‘Shipman'ın her cinayetinde, annesinin ölümünü yeniden yaşadığına inanıyorum. Aslında o geçmişiyle hesaplaşıyordu. Bu kompülsif, yani içten gelen itici bir zorlamaya dayanan bir davranış tarzı. Her öldürdüğü kişide, annesinin kanserden çektiği acıyı dindiriyordu. Çünkü 17 yaşında genç bir çocukken, onun acıları karşısında çaresiz kalmıştı |
SERİ KATİLLER DÖRT GRUPTA TOPLANIR
Hayalci Tip Bu katiller onlara cinayet islemelerini emreden, özellikle Tanrıdan veya Şeytandan gelen sesler işitirler, hayaller görürler ve bu emirler doğrultusunda adam öldürürler. Göreve Dayalı Tip Bu katiller dünyayı hayat kadınları gibi istenmeyen insanlardan kurtarmak için cinayet islerler. Hedonist Tip Zevk için adam öldüren, tehlike arayan, cinsel deneyimden özellikle tecavüzden tatmin sağlayan şehvet katilleri olarak da adlandırılırlar. Güce Bağımlı Tip İnsanlara acı çektirmek ve işkence etmek ihtiyacı duyarlar, bir insanın hayati ve olumu üzerinde tam kontrol sahibi olmaktan haz alırlar. |
saol kanka cani bunlar
|
SERİ KATİLİN KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ
Seri katillerin kişilik özellikleri de dikkat çekici. Uzmanların araştırmalarına göre seri katillerin ortak noktaları şunlar: Masum yüzlüler. Toplumda kabul gören işlerde çalışıyorlar. Birçok seri katilin akrabası ya da yakını ‘‘Onun cinayet işlediğine asla inanamam’’ şeklinde ifade veriyor. Birçoğu dindar ve düzenli ibadet ayinlerine katılıyor. Muhafazakarlar. Heteroseksüeller. Hepsi kurbanına ait bir eşyayı saklamayı seviyor. Kurbanlar çoğunlukla kadınlar, çocuklar ve eşcinsellerden seçiliyor. SERİ KATİLİN ÇOCUKLUĞU Tipik bir seri katilin çocukluğu hakkında bilgi vermek gerekirse; Çoğunlukla yalnızlardır. Aile içi veya dışı cinsel taciz ve şiddet oranı çok yüksektir. Okulda genelde sosyal yasamdan uzaktırlar. Agresif yapılarıyla dikkat çekebilirler. Bu yapıları ateşle oynamak, yangın çıkartmak gibi eylemlerle ortaya çıkabileceği gibi, hayvanlar üzerinde işkence yaparak ta belli eder kendini. Geceleyin altlarını ıslatmaları ise üçüncü bir ortak özelliktir. Parçalanmış aile yapıları, sık sık ortam değiştirmeleri ve düşük sosyal statü, istatistiklerde sıkça rastlanan verilerdir. İlk gençliklerinde yaşadıkları, karşı cinsle seksüel denemeler başarısızlıkla sonuçlanır. Bu da sonraki eylemlerinde dominant olma, akil almaz bir şiddete başvurma ve sadizm gibi yöntemleri doğuran bir etkendir. Kendilerine olan güvenlerini ancak bu şekilde besleyebilirler. SERİ KATİLİN BELİRLENMESİ Seri cinayetler konusunda uzman olan, kuşkusuz ABD ve dolayısıyla FBI. Kendi ülkeleri dışında da seri katil kovalayan FBI uzmanlarına göre her cinayet, seri cinayet anlamına gelmiyor. FBI'a göre bir katilin seri cinayet işlediğinin kabul edilmesi için şu kriterleri taşıması gerekiyor: Gündelik hayatı devam ettirebilen sıradan insanlar (Mesela bir akıl hastasının işlediği cinayetler seri cinayet olarak kabul edilmiyor). En az üç cinayeti (Bazı uzmanlara göre beş) aynı yöntem, silah ve benzer törenle işlemiş olması. Kurbanlarını çoğunlukla tanımadığı kişiler arasından seçmesi. Birçoğunun çocuklukta kötü muamele ya da tecavüze uğraması. |
EN HASTA MEKTUP
Süphesiz, bir seri katil tarafindan yazilan en hasta mektup, yamyam çocuk katili Albert Fish’in 1928 yilindaki on iki yasindaki kurbani Grace Budd’in annesine 8 yil sonra 1934 ‘te yazdigi mektuptur. Büyük sanstir ki Bayan Budd okuma yazma bilmiyordu ve böylelikle bu rezil mektubu okuma dehsetinden kurtulabilmisti. Bu mektubun asli bu gün sanatçi Joe Coleman’in koleksiyonundadir. Çok Sevgili Bayan Budd, 1894’te bir arkadasim Steamer Tacoma gemisinde denizci olarak denize açilmisti. San Francisko’dan Hong Kong’a gitmek üzere yola çikmislardi. Limana varinca iki arkadasi ile karaya çikmislar ve çok içip sarhos olmuslar. Döndükleri zaman geminin limandan ayrildigini görmüsler. Bu sirada orada kitlik hüküm sürmekteymis. Etin kilosu 2-6 dolar arasindaymis. Çok fakir olanlar arasinda açlik sikintisi o kadar büyükmüs ki digerlerinin açliktan ölmesini önlemek amaciyla 12 yasindan küçük tüm çocuklar, et olarak pazarlanmalari için kasaplara satiliyorlarmis. Herhangi bir kasaba gidip pirzola, biftek, kusbasi isteyebilirmissiniz. Çiplak bir çocuk vücudunun bir kismi önünüze getirilir ve istediginiz parçalari kestirebilirmissiniz. Bir kizin veya oglanin kalça kismi, en lezzetli bölümmüs ve dana kotlet olarak satilan en pahali etmis. John orada çok uzun kalmis ve insan etine karsi bir düskünlügü olusmus. New York’a dönünce biri 7 digeri 11 yasinda iki oglan çocugu çalmis. Onlari evine götürüp soymus ve bir dolaba kapamis. Sonra tüm giysilerini yakmis. Her gün etlerinin iyi ve yumusak olmasi için onlara iskence yapip dövmüs. Önce 11 yasindaki oglani öldürmüs, çünkü onun poposu daha tombul ve tabi ki daha etliymis. Kafasi, kemikleri ve bagirsaklarindan baska vücudunun her bir parçasini pisirip yemis. Firinda pisirmis (tüm popsunu), haslamis, kizartmis ve kusbasi yapmis. Küçük oglana da ayni seyleri yapmis. Ben o zamanlar 409 Dogu 100. Sokak’ta oturuyordum. Bana insan etinin çok lezzetli oldugunu o kadar sik söylemisti ki ben de tatmayi aklima koydum. 3 Haziran 1928 Pazar günü sizin 406 Bati 15. Sokak’taki evinize geldim, peynir ve çilek getirdim. Öglen yemegini birlikte yedik. Grace, kucagima oturdu ve beni öptü. Onu yemeyi aklima koydum. Onu bir partiye götürecegimi söyledim. Siz de evet gidebilir dediniz. Onu Westchester’da daha önce gözüme kestirdigim bos bir eve götürdüm. Oraya vardigimizda ona disarida beklemesini söyledim. Kir çiçekleri toplamaya basladi. Yukari çiktim ve tüm giysilerimi çikardim. Çikarmasaydim üzerlerine kanin bulasacagini biliyordum. Her sey hazir olunca, pencereden onu çagirdim. O odaya girinceye kadar bir dolapta saklandim. Beni çiplak görünce aglamaya basladi ve merdivenlerden inmeye çalisti. Onu yakaladim ve o da bana annesine sikayet edecegini söyledi. Önce onu tamamen soydum. Nasil da tekmeledi, isirdi ve tirnakladi. Bogazini sikarak onu öldürdüm ve sonra da etlerini odama götürebilmek için ufak parçalara böldüm. Pisirdim ve yedim. Firinda pisen küçük poposu öylesine yumusak ve tatliydi ki. Tüm vücudunu yemem dokuz gün sürdü. Ona tecavüz etmedim, ama istesem bunu yapabilirdim. Bir bakire olarak öldü. |
insanın kanını donduran yazılar. bunları bizimle paylaştığın için sağol
|
tırsmamak elde değil :P
emeğine sağlık... |
ınsancıklar ıstee...saol
|
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:21 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.