www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Hangi Bitiş Güzel ki (https://www.cakal.net/showthread.php?t=93834)

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:01 PM

Hangi Bitiş Güzel ki
 
Hangi Bitiş Güzel ki





Zordur bitti demek
Anlaşılmayı beklersin
Duvarlar örersin araya
Ve hiç olmadığın kadar acımasızdırsın artık
Dilin öyle sözler söyler ki
Şaşırır kalırsın
Resimler alınır ve hatta yırtılır mümkünse
Ve en güzel anlar çıkarılır akıldan
Nefret edilen olursun bir anda
Bir tek sen cevap alamazsın sorulara.

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:02 PM

Kanser

Bir değil felek, bin vurur..
Yarab bu ne acaib bedendir..
Hala ayakta durur...
Pişmanlık acıları sarmış,
zihnim frenden mahrum..
İçimde zalimce duygular, nefretim neden varsa,
kırık kanadım uçar belki,ecele çare olsa,
Ürkek oldum, kahreder her güneşin batışı,
Ağıtı bırakıp,duaya durmalı dilin yakarışı,
Sabra esir özler,ayaklar sılaya varmaz,
Hasret yakarda acı acı,yürek dayanmaz,
*
Akşamın kızılı ,kan dök der gibi oluk oluk,
Gel der, meçhul mezarı süsleyen çimenler,
Gözümün önünde o çukur ,soğuk mu soğuk...
Akmaya susamış tortu, içimde bir yumak kan..
Vade dolmuşsa gam yeme, uçar gider can..
Geriye baksan yaş boşalır,ilerde karanlık,
Sakince ölmek bile zor bak..
Huzursuzluk sarmış ortalık...
*Azrail zaman kollar,başımda nöbetçi asker,
Ne kadar severmişsin aldın kollarına,
Sıkma yüreğimi, vicdansız kanser....

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:02 PM

Son

Soğuk iklimlerin sıcak günleriydi sevdamız
Karanlık gecede tek ışığımdı gözlerin
Hayat adil değil güzelim
Beni yıkandı yalan 'SÖZ' lerin...

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:02 PM

Ayşe Çilesiz'e Serzeniş

Tozlu bir pencere ardında hatıralar
Okşanmış saçlar, kirli dudaklar...
Kirli camlara sinmiş ıslak nefesler
Duvarlarda titrek arzulu sesler...
Mazi mi cam mı kirli olan - bilmiyorum
Tanrım! Her şeyi kirli görüyorum.
Masamda toz, kadehimde buz
Nerdesin ruhumu çalıp giden kız?

Bir zamanlar bu salonda Bolero çalardı
Bir kız dizimde sabaha dek ağlardı
Masada gözyaşları kurumuş kalmış
Gözbebekleri kadehimde kalmış
Kül tablasında yarım sigaralar
Ve içeride hala o günlerin acı dumanı...
Girişte sol köşede bizim masamız
Bak! Hala sen-ben beraber oturuyoruz
Peril perişanız sevgili yalnızlıkla
Söyle bu çöplükte ne arıyoruz?

Gözlerin kötü, gözlerin kibirli bakıyor
Gözlerinden ruhuma karanlık akıyor
Dudaklarının suskunluğu daha güzel
Bir söz söylesen hep içim acıyor
Kahreder lakin suskunluğun ölesiye
İçinden ne düşündüğünü bilirim de...
Ben ipsizim çirkinim kuruşumda yok
Sevilmediğimi biliyorum, 'Seviyorum! ' diyorsun.

Yıllardır bitiremediğimiz bir trajedi bu
Aynı bakışlar, aynı suskunluk, aynı acı
Masamızda yıllar sonra iki yabancı
Kızın gözleri kirli, kız sosyete, kız kibirli
Erkek zavallı, erkek bildiğin biri
Şarkımız değişmiş, sen değişmemişsin
İşte o bitmeyen ölüm sahnesi yine
Perdelerin bu son kapanışı değil tabi ki
Gözkapaklarımız bir ırmağa devriliyor yine
Biten acıklı oyunun sonunda...

Bir rüzgar esiyor kırık bir camdan içeri
Hayalimizi alıp gidiyor küçük masadan
Şimdi her şey daha uzak ve daha eski
Unutmuşsundur beni de belki...
Bu kirli mekanda yalnız mıyım?
Yoksa sen misin yine başımda dönen?
Bu camda senin nefesin mi buğulu?
Yoksa içtiğim şarapta mısın yine Bolu'lu?
Kadehimde sen - kadehimde acı
Aynalara bakma - aynalar yalancı
Ben hala o eski benim görmüyor musun?
Değişen sadece zaman, sen de değil
Dudaklarında yine ruj, gözlerinde o çılgın sürme
Uzak dur sensiz dünyama bir daha girme
Ne acılar tattım bu viranelikte sensiz
Öğrendim sonunda yaşamayı ÇİLESİZ...

Neden sonra gelmişsin gelmemişsin
Gelirsen de görmeye gel beni
Bilmediğin bir şey var görmediğin bir şey
Sen gideli bu çöplükte yaşıyorum...

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:02 PM

Otuzyedi

Akarsu’yu yakamazsın,
Nesimi’yi üzemezsin,
Bizi Hasret koyamazsın,
Ateşler seni de yakar.

Asım size n’eylemişti,
Arif doğru söylemişti,
Pir Sultan’ı seslemişti,
Ateşler sizi de yakar.

Hak ışığı söndürülmez,
Hak aşığı öldürülmez,
Engin gayri güldürülmez,
Ateşler sizi de yakar

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:02 PM

Pazar Gününü Hiç Sevmem

"Ilhami Vardi'ya"

Amik'ta agustos aylari cehennemdir.
Sicagin kemikleri erittigi saatte
Günesi renklerine hapsetmis arabada
ceketine sarilmis, sigara içiyor.

"Agabek" diyor;

Çako dayinin
Ahiska günlerinden kalma hüznüyle.

"Agabek;
Ben hiç sevmedim pazar gününü
Mapusane yadigaridir bana."

Ve biçkin delikanlilik günlerini,
Ve keskin devrimci yanilgilarini
Ve Mapuseneyi anlatti ilhami Usta...

Cehennem sicaginda
Üsüyen adam,
derin bir oh çekiyor
Sigaranin tadina varip.

Anlatir hüznün

ve yalnizligin
ve üsümenin öyküsünü...

Mapusanelerde pazar günü

yalnizliktir,
hüzündür,
gözyasidir.

Mapusanede en sicak günes
üsütür körpe, biçkin bedenleri.

Ve ben yillardir
sicak bölgelere hasretim.
Üsüyorum.
Sicak akdeniz koylarini düslüyorum.

Ne gelen olur pazar günleri,
ne giden olur mahkemelere,
umutlar ertelenmistir.
kimi yanik türküler okur,

Ben siire sarildim,
Ustalarin siirlerine
Yalnizlik buzdagidir bedenlerimizin,

simdi üsüyorsak,
Pazar günlerindendir "Agabek"

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:02 PM

Görüşüm

Dolaştım sokaklarda felekten birgün çaldım
Kırk tarikata giripte çıkanları gördüm
Dostların kapısını çalıp ziyaretine vardım
Onun bunun arkasından hep atanları gördüm

Oturduk sandalyelere donattırdık masayı
Yavaş yavaş kaldırdık kadehi çektik kafayı
Ekrana getirdik dini müftüyü ve hocayı
Sarhoş kafayla çocuklaşan insanlar gördüm

İnşaatçısı bakkalı sarrafı esnafı tüccarı
Nereden geldiği belli değildir bunların karı
Doğrultmak için enfilasyonu ettiği zararı
Büküle büküle yemin edenleri gördüm

Büyükler kahvelerde işyerinde çıraklar
Para kazanıyor daha tüyü bitmedik çocuklar
Toz toprak çöplük dolu cadde ve sokaklar
Üstelik düşünmeden yerlere tükürenleri gördüm

Oysa ey ejdadı ile öğünen kahraman insan
Artık kendine çeki düzen ver ve toparlan
Bitsin bu aldatmaca oyun ve yalan dolan
Sinirlenip pire için yorgan yakanları gördüm

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:02 PM

Senin Derinliğinde

Seneler önce bin dokuz yüz seksen birde,
Yuvadan boşluğa çekildi ayaklarım;
Boynumun büküklüğü,o zamandan iç çekerek
İlk gözlerimi açtığımda feryat figandım......

Zamanla alıştı zamanla benliğim,
Uyduruk dünyayı uydurdu kendine.
Rüyalar gördü zamanla gözler rengarenk rüyalar,
Yanaklara kondu, dudaklarım allı ,pembeli
Öptüm zamanla öptürdüm yanaklarımı,
Böyle kovaladı yıllar, çocukluk günlerimi.
Ancak öpülmenin manasını,
Dudaklarımda dudaklar duyunca anladım.

Gerdanının kokusu, sinmişti bıyıklarıma
Damlarken alnımdan göğüslerine terler
Sersenişler yaşardım tek vucut halinde.
Sıcaklığının, nefesinin, sesinin derin manasını
Seninle hissettim,
Seninle sevgilim......

Sana soğuk diyenler vardı seninleyken,
Sıcaklığın ne olduğunu bilmeyenlerdi,
Zaten bilseler lafta idi ...
Beni senin gibi ısıtamayanlardı....

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:03 PM

Bakire Düşler

ilk günden son güne hasrete koyul
el pençe divan dur önünde eğil
bu gönül işine akıl kâr değil
sevilmez sevdiğin el kaıir sana

sen gelecek için durma hayal kur
o ayrılmak için bahane bulur
her seşim dediğin bir hayal olur
gözde boz bulanık sel kalır sana

bir hayat başlar ki sessiz ve durgun
kalırsın ona hep sevdalı vurgun
sonunda bakarsın aslında yorgun
bir kaç tane beyaz tel kalır sana

acı elem keder sabrın taşırır
isyankar duygular yıkar yıktırır
hasret bağdaş kurup efkar bastırır
gurbete uzanan yol kalır sana

gurbet yüreğinde sen diyar diyar
mutlu gün görmeden olacaksın ihtiyar
onun ömrü sendir günü bahtiyar
ızdırap, gözyaşı bal kalır sana

hiç gelmez ayrılık aklına önce
gerektigi gibi düşünemeyince
ayrılık bahtınla bütünleşince
bir kırılmış kanat kol kalır sana

mutlu zannedersin kendi yanında
sırtını döner en zayıf anında
hasretle tarumar isin sonunda
çesmeden farksız iki göz kâr kalır sana

hasretle atesle yanmakta sine
bedduam tarumar dönersin yine
dilerim bir ömür kendi kendine
bakire düşlerin dul kalır sana

вσυя∂¢αη 10-15-2007 03:03 PM

Dövün

Ben ölünce etsin dostlarım bayram;
Üstüste tam kırk gün, kırk gece düğün!
Açı doyurmaksa kabirde meram,
Yemeğim Fatiha, günde beş öğün.

Hey gidi, gölgeler ülkesi dünya!
Bir görünmez şeyin gölgesi dünya!
Boşlukta ayrılık bölgesi dünya!
Bu dünyada yeme, içme ve dövün!


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:37 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.