ÇaKaL Üye
Üyelik Tarihi: Nov 2005
Konum: ÖLüm
Yaş: 37
Mesajlar: 1,043
Teşekkür Etme: 216
Thanked 223 Times in 126 Posts
Üye No: 3361
İtibar Gücü: 1748
Rep Puanı : 11059
Cinsiyet :
|
BİLMECE
Ahlak ve Mantik hocasi yeni ders yilinda sinifa bir bilmece ile girmis:
"Saridir safran gibi,
Okunur kuran gibi,
Ya bunu bileceksin,
Ya bu gece oleceksin."
En on sirada Ahmet el kaldirip bagirmis..
"Altin!.."
"Aferin oglum" demis hoca.. "Altin tabii. Besibiryerdenin uzerinde Arap
harfleri vardir, onu da biliyorsun. Altini bileceksiniz ama kolesi
olmayacaksiniz. Para sizi esir alirsa, iste o zaman olursunuz."
Sonra da Ahmet'e "Otur" demis.. "On!.."
Ertesi derse gene bilmece ile girmis:
"Carsidan aldim bir tane,
Eve geldim bin tane.."
Ayse el kaldirip ayaga firlamis bu kez:
"Nar!.."
"Aferin kizim" demis Hoca.. "Nar tabii. Ama adina bakip nari narenciye
sanmayin sakin. Bilimsel adi Punica Granatum olan nar, nargiller
ailesinden gelir. Narenciye ile arasindaki isim benzerliginden ibarettir."
Sonra Ayse'ye donmus..
"Otur kizim.. On!.."
Ertesi ders icin kapidan iceri girmis ki hoca, sinif karisik. Bagiran,cagiranlar.
Siralarin uzerinde kosusanlar falan..
Hocalarini gorunce toparlanir gibi olmuslar.
Hoca sert bir ifade ile bakmis cocuklara ve acmis agzini:
"Nush ile uslanmayani etmeli tekdir
Tekdir ile arlanmayanin hakki kotektir."
Temel firlamis en arka siradan, simsek gibi..
"Ceviz!!!..."
HIRSIZ
Olayin kahramani Karadenizli bir vatandasimiz...
Yillar once istanbul'a yerlesen bu vatandasimizin evine gece evde bulunmadigi bir sirada hirsiz girer.
Ertesi gun polis gelir; hirsizin eve nasil girdigini arastirmaya baslar.
Zemin kattaki eve, kapinin ust tarafindaki camda bir el buyuklugunde delik acilarak,
buradan da ic taraftaki kapi koluna uzanarak girildigi anlasilir...
Polisler zabit tutmus, evi terkedecekler...
O an.. Yaklasik yarim saattir camdaki delige bakip derin dusunceler icinde kafasini kasiyan ev sahibi dikkatlerini ceker.
Polislerden biri dayanamayip sorar:
- Hemserim, delige nicin boyle uzun uzun bakip dusunursun?..
Anlayamadigin birsey mi var? Karadenizli yurttasimiz:
- Hacan der, herseyi anladim anlamasina da...
Koca adam nasil oldu da bu kucucuk delikten iceriye girdi, onu anlamaya calisayrum!..
TEMELE MEKTUP
Annesi Temel'e mektup yazmis. Soyle..
Sevgili oglum Temel,
Senin hizli okuyamadigini bildigim icin bu mektubu yavas yavas yaziyorum.
Artik, senin buyuksehre gittigin sirada yasadigimiz evde yasamiyoruz.
Baban bir gazetede, insanlarin basina genellikle evlerinin 2 kilometre civarindaki bolgelerde kaza geldigini okumus; o yuzden tasindik.
Sana yeni adresi veremiyorum cunku yeni evimizde bizden once oturan hemsehrilerimiz,
tasininca adresleri degismesin diye cadde adini ve kapi numarasini sokup goturmusler.
Bu evde garip bir camasir makinesi var.
Gecen gun icine 4 gomlek koydum calistirmak icin duvardaki zinciri cektigimden beri bir daha o gomlekleri gormedim.
Gecen hafta sadece iki kez yagmur yagdi. Ilki uc gun surdu, ikincisi ise dort gun.
Benden istedigin yelegi postaya verdim, ancak halan, o koca dugmelerle paketin cok agir olacagini soyledi;
o yuzden dugmeleri kopartip yelegin cebine koyduk. Orada bulabilirsin.
Sevgiler,
Annen
SİNEMA
Temel ile Idris sinemaya gitmisler.Filmde bir at yarisi sahnesi varmis.
Bizimkiler 500,000 lirasina iddiaya girip at yarisi oynamaya karar vermisler.
Sonunda Idris`in tuttugu at birinci gelmis ve iddiayi kazanmis.
Daha sonra Idris dayanamamis ve gercegi soylemeye karar vermis.
"Temel al parani ben filmi daha once seyretmistim, hangi atin birinci gelecegini pileydum da"
"Onemli teguldur Idris pende seyrtmistim de bu sefer surpriz oynadim daa!
BREZİLYA
Temeli patronu cagiriyor ve diyor ki..
-Temel sen en iyi elemanlarimdan birisin ..
bunun icin seni brezilyadaki buromuza mudur yapiyorum .
oraya tayin oldun diyor.. tabi temelin yuzu asiliyor...
patron soruyo oglum ne bu hal sevinsene lan..
temel diyo:patron ben orayi sevmem hic..
brezilyada fahiseler ve futbol takimlari vardir diyo..
patron hiddetleniyo..bagara bagara..
-ne diyosun lan sen ?..bilmiyomusunki benim karim brezilyali..
Temel hic caktirmiyo tabi..
-Ciddi mi patron kariniz hangi futbol takiminda oynuyor?
KANO
ingiliz,alman,fransiz ve laz bir adaya dusuyolar.
bunlari bir kabile yakaliyor ve bagliyolar direklere.
kabile sefi gelip bunlara..
-benden getiremiyecegim birsey isteyen kurtulur, eger getirirsem derinizden kano yaparim diyor ve suda yuzen kanolari gosteriyor bir yandan
--ingiliz: bana manchester united takiminin kalecisinin imzaladigi bir futbol topu getir..
sef cadirdan cikariyo bi top..
İngilizin istedigi top. ingiliz daha "ama nasil olur falan" demeye kalmadan yuzuyolar dooru suya
--fransiz:bana 1820 napolyon sarabi getir diyo..ve kis kis guluyo..
sef giriyo cadira bi sise sarapla cikiyo..fransizin istedigi sarap.
fransizda aynen oda yuzulup suya..
--alman:bana bir limuzin getir diyor.
bi bes on dakka sonra ormandan bi limuzin gelip parkediyo..
fransizla ayni akibete ugruyor. laza geliyor sira..
-- laz diyor "bi cataliniz varmi"?
-- sef:salak mi lan bu herif? istiycek bisey bulamamis mi diye dusunurken bir yandan da bi catal alip geliyor veriyor laza.
laz catali vucuduna batirmaya basliyo ..
biyandan da diyorki.
--"alin lan size kano alin size kano hadi bakiim"
SAFARİ
İdris methini cok duydugu icin Afrika'ya safariye gitmis.
Ufak ufak avlanmaya baslamislar.
Aksam safariye cikanlarkonusuyormus.
Uste, ben bir aslan vurdum, ben iki kaplan vurdum...
Bizimkine sira gelmis:
- Pen ici tane nobum furdum
Safariciler, herhalde bir sey vuramadi, kafadan atiyor, diye gecistirmisler.
Ertesi gun av donusu yine sunu vurdum, bunu vurdum diye konusulurken İdris yine dokturmus:
- Pen ici tane daha nobum furdum.
Avcilar, bu adam yine atiyor diye dusunmusler.
Daha ertesi gun sira bizimkine geldiginde yine;
- Pes nobum daha furdum, deyince dayanamamislar.
Yahu kardesim nasil bir seydir su nobum?
- Valla, pen elimde tufek ile dolasayrum.
Calularun arasundan -Noo buumm, noo buumm diye kara kara pi seyler pagura pagura cikayi, pen de furayrum....
ALTILI GANYAN
Veli efendi hipodrumuna giden Temel atlara start alır almaz favorisi olan atı elinde dürbinle takip ederek bir yandan da
-Ulanım benum ya bak nasıl da yel gibi gidey diyerek atını teşci eder.
Gerçekten de Temel in atı en öndedir.Etraftakiler gıpta ile Temel e bakarlar,Temel dört köşedir.
Fakat bir süre sonra atlar teker teker Temel in atına yetişip geçmeye başlarlar.
Derken Temel in atı en sonuncu duruma düşer.Temel etrafın alaylı bakışlarına aldırış etmeden tezahürata devam eder
-Uy aslanım benum ya bak nasılda hepsini önine katti getiriy.
CÖZLERİMUZ GÖRMİY
Temel Uzun Sokak(Trabzon'da bir sokak) ta yürürken kaldırımda dilenci bir kadına rastlar kadın,
-Allah razı olsun yedi dene uşağım var kocamında benımde gözlerumuz görmiy , geçinemeyruk aç kaliyruk.
Temel açır elini cebine atar birazda fazla para çıkarır ve kadına verir. Ama
söylenmedende edemez.
-Be kadın hem geçinemisınız hemde o kadar uşağınız var niye bu kadar uşak yaptınuz. Kadın
görür gibi başını kaldırır Temel'e doğru bakar
-Gözlerumuz görmiy dedum ya ! Ne ettuğumuzi bilmeyruk ki.
MÜEBBET
Zamanin en buyuk Mayfa Babasi cok agir bir suctan yargilanmaktadir ve idami istenmektedir.
Juri uyelerinin icinde Temel de vardir.
Mafyanin adamlari mahkemeden once Temeli bir kenera cekerler ve soyle derler:
- Temel ne yap et Babanin idam kararini muebbet'e cevir yoksa bu senin sonun olur
derler!!!
Temel'in icine korku dusmustur acep ne yapsamda bu adami kurtarsam diye dusunur.
Dava baslar gunlerce devam eder ve nihayet Jury uyeleri karar vermek uzere odalarina gecerler.
Aradan uzun bir sure gectikten sonra jury geri gelir ve kararini okur:
- Muebbet hapis derler
Bunu duyan Babanin adamlari ne yapacaklarini sasirilar dogru Temel'e gidip afferim sana Temel simdi gozumuze girdin derler. Ehh be Temel iyi guzel de bu isi nasil basardin diye sorarlar:
-Temel : Sormayin usaklar der, millet Beraat Beraat diye tutturdu Muebbete cevirne kadar aklan karayi sectim
**********
SUSUZLUK
Temel çölün ortasında kalmış, susuzluktan geberecek hale gelmiştir...
Aşırı sıcaktan bayılmak üzereyken birden yarısı kumlara kadar gömülü bir lamba bulur.
filmlerden hatırladığı kadarıyla lambayı oğmaya başlar.
.O da ne birden içinden bir cin çıkar, ve cin dile benden ne dilersen der..
Temel bir an şaşırır bir iki kez yutkunur. bana su bul, evet evet su bul çok su bul diyerek cin'den dileğini yerine getirmesini ister.
Cin bir el hareketi ile bir cam sürahi dolusu berrak, tertemiz,buz
gibi, su peydah eder.
Temel sürahiyi kafasına dikerek içmeye başlar ama ne içiş, içer , içer , içer ama oda ne temel içtikçe sürahi kendiliğinden doluyor.hiç bitmiyor.
Yaklaşık 10 dakikalık bir su içişten sonra cin artık sıkılmaya başlar, hadi kardeşim bizimde işimiz gücümüz var, hadi diğer iki
dileğinide söylede gideyim...
Temel biraz düşünür, sürahiye şöyle bir bakar, evet der sen bana bundan 2 tane daha getir....
KAZA
Bir TIR soförü kaza yapip Temel'in evinden iceri girmis.
-Yolumu şaşirdimda... Rize'ye nasil cideceğum, demiş.
Temel de,
-Koridoru geceysun, salondan saga sapaysun, tümdüz cideysun, diye cevap vermis.
PARANOYA
Temel ailesi yürüyerek bir yere giderken Temel yerde muz kabuğu görmüş,
- Ha uşaklar Tikkat edun, pirazdan yine tuşecağuz, demiş.
KACAK YOLCU
Bir Fransiz,bir Ingiliz ve bir de Temel bir gemiye kacak olarak binmisler ve ambarda saklaniyorlarmis...
Ambar memuruda kacak yolcu varmi diye ambari kontrole gelmis.
Bizimkiler de hemen gordukleri uc cuvala saklanmislar...
Ambar memu ru gezerken birden uc cuval dikkatini cekmis ve birinci cuvala bir tekme atmis cuvaldan miyav miyav diye sesler gelmis.
Ambar memuru herhalde kedidir demis ve ikinci cuvala bir tekme atmis cuvaldan havhav diye ses ler gelmis.
Herhalde bu da kopektir diye dusunmus.
Sonra ucuncu cuvala bir tekme atmis ordanda patates patates diye sesler gelmis
ambar memuruda herhalde bu da temeldir demis ve gecmis gitmis...
KARAR
Temel bir davada avukatlık yaparken yüksek sesle konuşuyordu...
Derken dışardan bi eşek anırmaya basladı.
-Hakim : -Biriniz konuşsun...Deyince Temel susar...Ve eşeğin anırması kesilince
-Hakim Temele buyur anlat ,der.
-Temel:
-Ne anlatayum ikimizu da dinledun ver kararini.
KAVGA
Temel apartmanin önündenden gecerken balkonda bir kari koca nin kavga ettiklerini görür,
giderken adam balkondan karisini asaği atar,atar atmasina ama kadin temelin önündeki çöp bidonuna kafa üstü çakılır
Temel hemen kadının yanına gider çöp tenekesinde kadının cansız yatmakta olduğunu görür,ve kendi kendine mırıldanır
Ula bu daha kullanılırmış, ne diye salak adam çöpe attı bu karıyı anlamadum demiş.
AJAAAEENN
Fransa'da çok ünlü bir lokanta. Bir hayir kurumu yararina bir gece düzenlenmis, giris oldukca pahali..
Bizim Temel jilet gibi giyinmis, sinek kaydi tras olmus, kapidakileri atlatip, iceri
sizmanin yollarini ariyor.. Bir bakiyor ki, top sakalli, asker kilikli biri, kapiya yaklasiyor.
Elinde davetiye falan yok..
"Ajaaaeenn" (Fransiz aksaniyla) diyor, kapi gorevlisi iki buklum egilip selam veriyor.
Iceri aliyor, top sakalliyi.. Az sonra bir top sakalli daha.. O da "Ajaaaeenn" diyor.. O da
iceri.. Biri daha.. Biri daha.. Bizim sinek kaydi trasli Temel, kendinden emin adimlarla kapiya
yaklasiyor. Davetiye soran gorevlinin kulagina egiliyor..
"Ajaaaeenn" diyor.. Gorevli ofke ile bagiriyor:
"Hadi ordan ulan.. Bu nasil teskilat?.. Sakalin bile yok!.."
Temel pantolonunun fermuarini asagi indirirken isaret ediyor:
"Gizli Ajaaaeenn!.."
BAKIRE
Efendim, minik bir koyde, evde kalmis bir kiz yasarmis. Cok yasliymis..
Ve de hala bakire kalmakla fena halde ovunurmus..
Olumun yaklastigini hissedince, muhtara para birakmis..
"Bu para ile bana mezar yaptir.
Mezar tasima da 'Bakire dogdu, bakire yasadi, bakire oldu' diye yazdir" demis.
Bir sure sonra da olmus.. Muhtar para ile cenazeyi kaldirtmis.
Mezar tasini da, mermerci Temel'e ismarlamis..
Bir Karadenizli'den beklenmeyecek kadar tembel Temel
"Bunca yaziyi yazmak gunler surer" demis icinden.. "Ben bunu ozetlerim.."
Muhtar bir hafta sonra, mezarliga gelmis ve mezar tasini okumus:
"Acilmadan geri iade!."
İYİ MUAMELE
Temel evleneceğini açıklamış, kiminle diye sormuşlar. Soy lemis. İyi araştırdın mi, sorup soruşturdun mu, evlilik ciddi istir, demişler.
- Valla, demiş, mahallesindeki telikanlilara sordum, tas gibi kizdir, muamelesi çok iyidir, dediler.
OROSPİLİK
Temel, Cemal'in evinin önünden geçerken onun karisini pencereden görmüş.
- Cemal evde midur?
- Yok.
- Al penu içeru
- Peni orospi mi sandun?
- Para vereceğumu cim söyledu?
************
MASKE
Temel bir maskeli balonun yarismasinda kompozisyonuyla birinci gelmis.
Cirilciplak, kafasinda gaz maskesi, elinde bir demet cicek ve orasinda sallanan bir prezervatif.
Juriye gore:
ciplaklik fakirligi; Gaz maskesi hava kirliligini; Prezervatifde bedensel kirliligi, bir demet cicek ise dogayi simgeliyormus.
Hayir diye itiraz etmis Temel.
- Punu temek istemistum. Kaput kullanmak, cicegi gaz maskesiyle koklamaya penzer.
DİREK
Iki boyaci olan Temel (kisa boylu) ile Idris (uzun boylu), bir bayrak diregi boyama isini almislar.
Bu is icin ne kadar boya alacaklarini hesaplamak icin diregi olcmeye calismislar.
Capini olcmek kolay olmus ama yuksekligi??
Onu olcmek icin Temel Idris'in omuzlarina cikmis ama diregin tam tepesine ulasamamis.
Idris; "Ben senden uzun boyluyum. Bir de ben deneyim" deyip Temel'in omuzlarina cikmis ama gene ayni sonuc...
Oturup ne yapacaklarini dusunurken yanlarina iri-yari bir adam yaklasip ne yaptiklarini sormus.
Temel'le Idris sorunu anlattiktan sonra, adam diregi yerden guc bela sokup yere yatirmis.
Boyunu olcup tekrar yerine diktikten sonra yoluna devam etmis.
Gittikten sonra Idris'le Temel bakisip gulusmusler:
"Aptal herife bak! Biz ona yuksekligini sorduk o bize uzunlugunu verdi."
GARDOLAP
Marangoz Temel evin gardrobunu monte ediyor.
Is bitmis, ama menteselerinden biri gicirdiyor gardrobun. Farkediyor ki yoldan
gecen otobus, kamyonun sarsintisindan. Evin hanimina diyor, ben iceri gireyim,
sarsinti oldugunda gicirtinin nereden geldigini bulayim.
Gelgelelim bir iki dakika sonra iriyari, kizgin bir adam aciyor gardrobun kapisini.
Ne ariyorsun, diyor karimin yatak odasinda.
Temel bir adama bakiyor, bir de korkudan bembeyaz olmus karisina bakiyor,
yahu diyor, otobus bekliyorum diyecegum amma inanmacaysun.
SİNYAL
Temel'e bak bakalım arabanın sinyalleri çalışıyormu, demişler.
- Çalisayi,
Çalismayi,
Çalisayi,
Çalismayi.....
FEMİNİST
Feminist kongresinde Amerikali kadin kursuye cikmis
* Ben cok iyi bir sirketin genel muduruyum, bir gun alisveris
yapmaktan biktim ve kocama dedim ki bundan sonra alisverisi sen
yapmalisin. Birinci gun yapmadi, ikinci gun yapmadi, ucuncu gun yapti.
ingiliz kadin kursuye cikip,
* Ben uluslararasi bir sirkette ust duzey yoneticiyim.
Bir gun kocama dedim ki bulasik islerine artik sen bakmalisin.
Birinci gun yapmadi, ikinci gun yapmadi, ucuncu gun baktim yapti.
Fadime cikmis kursuye,
Ben de bir gun kocama dedim ki, ben bu camasir isinden biktim,
bundan sonra camasirlari sen yika. Birinci gun gormedim, ikinci gun
gormedim, ucuncu gun gozum yavas yavas gormeye basladi.
KRİKO
Japon'u biri Rize'de bir kahveye girmis ve herkese kafa tutmus:
- Var mi aranizda delikanli, varsa ciksin disari!
Tahmin Edeceginiz uzere Temel kapiya dogru yurumus.
- Cikiyorum ulan, gorelim bakalim erkekligini!
Birkac dakika sonra Temel agzi burnu dagilmis kahveye geri donmus.
Pesinden de Japon kasilarak iceri girmis. Temel'i gosterek soylenmis:
- Kore - Teakwon Do! Ertesi gun Japon yine gelmis. Yine meydan okuma.
Yine Temel'den rest. Ve birkac dakika sonra kapida yine agzi burnu dagilmis bir Temel!
Ve pesinden kasilarak yaptigi oyunu aciklayan Japon:
- Cin - Kung Fu! Ertesi gun yine ayni hikaye:
dayak yemekten ayakta duramaz hale gelmis Temel ve hergun degisik bir stil kullanan Japon:
- Japon - Karate! Ve bir sonraki gun Japon yine kahveye gelip, yine herkese kafa tutmus.
Japonun restini goren yine Temel olmus.
Birkac dakika sonra herkes surati dagilmis bir Temel beklerken bu defa Japon her tarafi kanlar icinde kapida belirmis!
Temel de hemen arkasindan gelmis, Japon'u gosterek gulumsemis:
- Toyota - Kriko!
GOLF
Ingiliz, Fransiz ve Laz gene beraberler..
Ingiliz
- Golf için bir sopa, bir top ve bir delik gerekir, bende bir sopa var.
Fransiz:
- Bende de bir top var.
Temel:
- Ben oynamiyorum.
VAMPİR
Ingiliz vampir, Fransiz vampir, bir de Laz Vampir gecenin korkaranliginda ucmaktalardi.
Cok aciktigini sezinleyen ingiliz vampir pike yapti ve asagi dogru suzuldu. Birkac dakika sonra agzi kan icinde geri dondu.
- Asagida bir agil vardi. 20-30 inegin kanini emdim, Nefisti.
Bir sure sonra Fransiz vampir de pike yaparak asagi suzuldu. Geri dondugunde agzi yuzu kan icindeydi. ingilize bakarak,
- Hani senin az once girdigin agil vardi ya...
- Evet..
- Onun yaninda bir ahir vardi, gordun mu?
- Evet gordum.
- iste orada en azindan 40 tane atin kanini emdim. Nefisti.
Bu konusmalar sonucunda tabii Laz vampirin de cani beslenmek istiyordu. O da pike yapti, suzuum suzum suzuldu.
Aradan 5 dakika gecti, Laz vampir her yeri kan icinde geldi... Onun bu hali digerlerinin,
muthis bir ziyafet cektigini dusunmelerine neden oldu.
Tabii oldukca meraklanmisti Ingiliz ve Fransiz vampirler...
- Eee? Nasildi?
- Ula usaklar, hacan asagUda pir agil vardi daa, gordinuz mu?
- Eveet, gorduk.
- Hacan onun yaninda da pir ahur vardi daa, oni da gordinuz mu?
- Eveet, gorduk.
- Hacan o ahurun yaninda da pir elektruk diregu vardi daa, oni da gordinuz mu?
- Eveet, gorduk.
- Hacan pen oni gormedum daa..
DÜN BURADA YOKTU
Temel boğazda tekneyle turist gezdiriyor birgün bir Amerikalıyı alıyor başlıyolar gezmeye...
Amerikalı bir saray görüyor.
-Bu ne kadar zamanda yapılmış, diyor
Temel :
-5 yılda, diye cevap veriyor...
Amerikalı :
-Yazık bizde olsa 1 yılrda yapılırdı.
Biraz sonra bir cami göruyor.
-Bu ne kadar zamanda yapılmış, diye soruyor...
Temel :
-2 yıl, diye cevap veriyor.
Amerikalı :
-Yazık be bizde olsa 3 ayda biterdi, diyor.
Temel uyuz oluyor duruma...
Biraz sonra bi tarihi yapı daha göruyolar..gene soruyor Amerikalı...
Temel :
-2 ay, diyor.
Amerikalı yine :
-Yazık be bizde olsa 1 haftada biterdi, diyor.
Temel iyice kıllanıyor.Tam o sırada Boğaz Köprüsü'nün altına geliyorlar...
Amerikalı yukarıyı göstererek :
-Bu köprü ne kadar zamanda yapıldı, diyor.
Temel şaşkın şaşkın bakışlarla kafayı kaldırıp :
-Hangisi? Bu mu? Bu dün burada yoktu yaa...
BUZDOLABI
Eve geç saatte zilzurna sarhoş gelen Temel, yatmadan önce tuvalete gider.
Daha sonra yatak odasının ışığını yakar kapıya dayanır.
Gözleri kamaşarak uyanan Fadime'ye :
-Ula kari der, sana helal olsun.Sen Trabizon'un en iyi karisusun.
İltifata alışık olmayan Fadime :
-Ne oldi herif nereden icabetti bu laflar?
-Daha ne olsun.Biraz önce tuvalete su dökmeye gittum.
Tuvaletin kapisuni ne güzel yaptirmişsun öyle,
kapiyi açunca elekturuk kendiluğundan yanayi, deyince,
Fadime yataktan fırlar ;
-Ula herif sen buzdolabuna işedun ya!
**********
BOMBA
Askeri hastanede yatan Temel ve arkadaşlarının aletleri kopmuş.
ebebini soranlara Temel anlatıyor :
-El pombasu talimu yapayuduk,
pimi çektuktan sonra ona kadar sayup atmamuz emredildi,
piz de parmaklarumuzla saymaya paşladuk, pir, içi, uç, tört, peş,
öpür ele geçmek için pompalaru apuş arasına koyalum tedük,
alti, yeti, seçiz, tokuz...Bummm!!
BİZİM EV
Temel evlenemiş.Kızın babasının evine ziyarete gitmişler.
Gece Fadime sevişmek istememiş.
-Neden kaçaysun, diye sormuş Temel.
-Ha pura pabamın evii, demiş Fadime.
-Purası pabanın evi de, pizim ev çerhane midur?
BİZ DÖNMEYİZ
Temel ile Dursun bir gün felekten bir gece çalmak için iki roman ayarlamışlar.Daha sonra Romenleri arabaya atıp dağlara doğru gitmeye başlamışlar.Şehirden iyice uzaklaşınca Romenler korkmaya başlamış
'Buradan kurtulmalıyız' diyerek konuşmaya başlamışlar aralarında.Birden akıllarına bizden iğrenirlerse bırakırlar diye bi fikir gelmiş.Temel ile Dursun'a :
-Arkadaşlar kusura bakmayın biz dönmeyiz, demişler.Bunun üzerine Temel ile Dursun Romenlere dönüp :
-Bu kadar yol geldikten sonra artık bizde dönmeyiz, demişler.
BIYIK
Lazistan'ı gezmekte olan turist :
-Allah Allah, burada herkesin bıyığı var, demiş.
Temel, burnuna dikkat çekerek :
-Piz önemli ve değerli şeylerin altini çizeruz.
BEYAZ AT
Temel ile Dursun iki tane at almışlar. Fakat devamlı karıştırıyorlarmış.
Hangisi kimin atı belli değil.
O yüzden Temel'in aklına parlak bir fikir gelmiş ve atın bir tanesinin kuyruğunu kesmiş.
Dursun'un ona inat o da diğer atın kuyruğunu kesmiş.
Temel bu sefer atın bir tanesine boya ile işaret koymus.
Dursun'da ona inat aynı yere aynı boya ile diğer ata işaret koymuş.
Bakmış ki böyle de olmuyor. Temel Dursun'a :
-Ha Tursun bak bu böyle olmayacak Beyaz at benimki, siyah at da seninki olsun, demiş.
8 FOTOĞRAF
Temel'in vesikalık fotoğraf çektirmesi gerekir.Arkadaşı Dursun Temel'e :
-Sen şuraya bir çukur kaz ben fotoğraf makinesini alıp geliyorum, demiş.
Bir süre sonra Dursun gelmiş bir de bakmış ki Temel 8 adet çukur kazmış.
Dursun şaşırmış.
-Niye 8 tane çukur kazdın deyince.
Temel :
-8 adet fotoğraf çekmeyecekmiyiz.İşte onun için demiş.
Dursun ise :
-Hiç gerek yoktu.Ben zaten 8 tane fotoğraf makinesi getirmiştim, demiş.
AYAKKABI
Temel işe girmek için sözlü sınava giriyor.Çok heyecanlı, bir önceki adaya soruyor :
-Ne sorayiler?
-Ayakkabı.
Temel’in sırası geliyor, bilsin diye kolay soruyorlar :
-Dört ayaklıdır, miyav miyav der.
Temel soruyor :
-Bağcıkli midur?
TELSIZ TELEFON
Temel bilim adamı iken bir arkeoloji araştırmaları konferansına davet edilir.Amerikalılar anlatmaya başlar :
-Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 25 metre aşağı indik ve telefon kabloları bulduk.
Öyleyse bizim atalarımız asırlar önce telefon kullanmışlardır.
Sıra Türkiyeye gelir ve Temel başlar anlatmaya:
-Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 50 metre aşağı indik ama birşey bulamadık.
Öyleyse atalarımız telsiz telefon kullanmışlardır.
ASMAK
Dursun evinden çıktığında birde bakar ki komşusu Temel kendini belinden ağaca asmış halde duruyor.
Hemen gidip ipi ağaçtan çözer.
Komşusunu ağaçtan indirdikten sonra merakla sorar :
-Ha sen ne yapayudun öyle?
-Hiç kendimi asaydum...
-Ha uşağum, penum pildiğum insan poynundan asılayi.
Temel üzgün ve çaresiz bir halde komşusu Dursun'a baktıktan sonra cevap verir :
-Ben de öyle yapmişudum.Ama ipu poynima pağladığum zaman bi türlü nefes alamayrum.
AKŞAM YEMEĞİ
İkisi de fakir olan Temel ile Fadime evlenirler.Aralarında şöyle anlaşırlar :
-Her icimizde aşk içun yaşiyacağuk.
Bir hafta sonra Temel evine geldiğinde Fadime'nin radyatörün üzerine oturmuş olduğunu görür ve sorar :
-Ne yapayisun orada kariciğum?
Fadime :
-Akşam yemeğini ısıtıyirum sevgilum, der.
__________________
''EL_aLem''
|