NASREDDİN HOCA
Nasreddin hoca köyde kadın ve kızları çalışması için tarlaya götürürmüş o gün yinegötürmüş giderkende yanında tam süzülmemiş bir kese yoğurt götürmüş yoğurdu dala bağlamış biraz zaman geçtikten sonra uykusu gelmiş ağacın gölgesine uzanmış tam uyuyacakken süzülen yoğurttan bir damla su hocanın yüzüne damlamış bir iki üç derken hoca artık dayanamayıp yoğurt damlama mikerim haaa demiş bir iki üç hoca yapmış yapacağını
öğle yemeğine tarladaki kadınlar kızlar gelmiş getirdiklerini yemeye başlamışlar içlerinden tam evlenme yaşında güzel bi kız yoğurdu parmaklamış yemiş ve hocaya: hoca yoğurdun pek tatlıymış demiş
hoca da:
onun yediğini sende yesen sende pek tatlı olurdun demiş
OMRUM YETERSE
Hoca, küçük yasta da beklenmedik sakalar yapar, etrafindakileri sasIrtIrmIs. AnasI terzi çIraklIgIna vermis onu. Bir, iki yIl derken, kadIncagIz sormus:
"Oglum neler ögrendin? Anlat da sevineyim."
"Olur, anacIgIm." demis Hoca. "Simdilik isin yarIsInI ögrendim. Dikilmis seyleri söküyorum. Ömrüm de yeterse, elbise dikmeyi de tez zamanda ögrenecegim."