Resul Üstün
.... Bırak Yakıştığı Yerde Kalsın Öpüşlerim
Sıradağların yeşil örtüsü gibi duruyordum göğsünde.
Alaca bir bakıştım,
Belki de yıllanmış bir sarılış…
Cesur bir dokunuştum,
Mezopotamya’nın kınalı koynunda saklı bir sırdım.
Senle başlamasın kaygılarım.
Ve kaygılarım umutların olmasın sakın.
Sakın, sakın, sakın haaaaa!
Sakın ola ki dokunmayasın.
Bırak,
Bırak, öpüşlerim yakıştığı yerde kalsın.
Bırak, yârin el değmemiş al yanağında da bir gül bahçem olsun.
Yüreğimin en kanlı yerinde bir yediveren gibi yeşersin dokunuşlarım.
Zaten bir serçenin atmacadan kaçışı değil midir sevda?
Yüreği kafesine sığmayan alaca tavşanı düşün hele.
Avın avcıdan kurtulduğu an değil midir hasretlerin toplamı?
Ne kır çiçeği vazgeçer kokusundan,
Ne karanfil kızıl renginden....
Dokunma,
Bırak yakıştığı yerde kalsın öpüşlerim.
Resul Üstün
__________________
'' Efsaneler Olmez , Shekil Degistirir ''
|