Kurbanlık
Doldu o sayılı günler
Gündü, döndü geldi ardı sıra
Ona kara, sana ak birgün
Gözlerini bağladın ya
Yere de yatırırsın birazdan
Çırpınmasına aldırma
Ellerinde çırpınadursun
Titresin yüreği, yalvarsın
Ayaklarından tutunca iki kişi
Boynunda bıçağın gezinsin
Sakın aldırma melemesine
Kurbandır nasılsa...
Bıçağın bileli akşamdan
Geceden almışsın dersini
Boynunda, bir ileri bir geri
Adettendir, peş peşe üç kere
Soğukluğunu hissettir kurbana
Gözlerini güldürsün
Besmeleye ne gerek
Gün günün arkasında
Geçip gidiyor zaman
Bastır bıçağını kan fışkırsın
Kanına batır parmağını
Alnına yapıştır kurusun
Görsünler
Kurban nasıl verilir...
Ercan Cengiz
|