[jockeя]

Şemdinli’de 9 Kasım’da Umut Kitabevi bombalamasının ardından yaşanan olayların en önemli tanıklarından İlçe Emniyet Müdürü Tacettin Aslan’ın Şemdinli Olaylarını Araştırma Komisyonu tutanaklarına yansıyan ifadeleri olayların boyutlarını ortaya koydu. Aslan’ın açıklamaları şöyle:

ARTIK BİZE YAZIK

28 Eylül günü bombayı yiyince sinirlerimiz gerildi. Emniyet’in bahçesine kadar gelip bomba koyduktan sonra, ’Artık bize yazık’ demiştim. 9 Kasım günü Ankara’dan bölgeye bir heyet geldi; ’Teknik ve techizat incelemesi için’ dendi bana. Daire Başkanım vardı. Ben onlarla konuşurken bomba sesini duyduk. Hemen yanıma bir komiser aldım. Şemdinli küçük bir yer koşarak olay yerine gittim. 10-15 kişi bombalamadan sorumlu tutulan Renault marka otomobilin üzerine çıkıp tekmeliyor, içerideki adamı linç etmeye çalışıyordu, ’Elinde bomba var’ deniliyordu.

Linç girişimi yapılırken gücüm yetmez hale geldi. Telefon ettim, Özel Harekat ekibi geldi. Arabadaki şahsı kurtarmak için bir koridor yaptık. Şahıs çıkar çıkmaz yüklendiler. Bir anda 300-500 kişi oldu. Özel harekat timi havaya seri silah sıktı. Ben de bu arada kendimi yere attım. Özel Harekatçılar şahsı aldılar. Kalabalık kaymakamın gelmesini istedi. Ben de telefonla çağırdım, o da halkı yatıştırmaya çalıştı. Bu arada bir grup yaralanmış. Hastaneye giderek bir ölüyü ellerine aldılar ve harekete geçtiler. Bir anda 700-800 kişi oldular. Kaymakam da, ben de kalabalığı önlemek için çıktığımız arabanın üzerinden uçtuk. Çekip attılar bizi. Kalabalığı görünce bir ara ’Tamam gittik!’ dedim. Emniyet’in içine kadar geri çekildik. Panzere yağ ve mazot döktüler. Ölüm olmasın diye panzeri geri çektim. Çünkü panzerin üzerinde su yok, sadece silah var. ’Kesinlikle ateş edilmeyecek’ dedim. Ateş açtırmadım. Tam karşıdaki jandarma lojmanına girmeye başladılar. Lojmanlardan çığlıklar yükseliyordu. Dağ komando taburu son anda yetişti. Tabur komutanı bir yarbay gelerek onları kurtardı. 3 uzman çavuşun evine girilmiş. Zarar verilmiş.

1.5 GÜN KALDILAR

3 polis hastaneye kaçmışlar. Doktorlar bodruma sakladılar. 1.5 gün bodrumda kaldılar. Özcan İldeniz’e halktan biri, "İşte birisi de bu!" deyince Emniyet’e kaçmış, "Başçavuşum" demiş, kimliği yokmuş. İçeri alıyorlar. Ali Kaya da jandarmaya kaçıyor. Bu arada polisin kurduğu nokta düşüyor. Biz koştuk. Hastaneden bir doktor arayıp, "5 yaralı var, 1’i ağır" dedi.

HABER VERMEZLER

Aslan, komisyon Üyelerinin "Ali Kaya ve Özcan İldeniz, Şemdinli’ye 16 kez gelmiş, haberiniz nasıl olmadı?" sorusu üzerine ise şu yanıtı verdi: "Onlar kendi kurumlarına iletirler istihbaratlarını, benimle paylaşmazlar."