Tek Mesajı Görüntüle
Old 03-07-2006, 10:46 PM   #3
bluekeys™
Forum Demirbaşı
 
bluekeys™ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Nov 2005
Konum: Ç.KALE/BİGA
Yaş: 44
Mesajlar: 5,907
Teşekkür Etme: 594
Thanked 2,624 Times in 685 Posts
Üye No: 3332
İtibar Gücü: 3948
Rep Puanı : 132808
Rep Derecesi : bluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond reputebluekeys™ has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan

H
HABİBE: Sevgili,seven dost.

HALE: Ayın çevresindeki ışık halkası.

HALENUR: Kutsal ışık

HANDAN: Güleç, sevinçli,şen şakrak.

HANDE: Gülüş,gülme. Açılma. Eğlenme.

HANİFE: Allah'ın birliğine inanan; Hz. Muhammed zamanından önce tek tanrıya inanan

HARİKA: Sıradanlığın üstündeki nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran

HASİBE: Değerli,soyca temiz,soylu.

HASLET: Doğuştan gelen güzel huy

HAVVA: Yaratılan ilk kadın.

HAYAL: Varmış, olmuş gibi zihinde canlandırılan imge, görüntü

HAYAT: Ömür, yaşam

HAZAL: Kuruyup dökülen ağaç yapraklarının güzelliği

HAZAN: Sonbahar

HAZAR: Barış

HENNA: Kına ağacı.

HERA: Mitolojide analığın yüceliğini temsil eden tanrıça

HESNA: Güzel,hanımefendi kadın.

HEVES: Bir şeye duyulan istek

HEVİN: Aşk, sevda

HELİN: Yuva

HİCRAN: Ayrılık,bir yerden ayrılmak. Ayrılığın sebep olduğu dayanılmaz acı.

HİLÂL: Ayın yay biçimindeki görünüşü,yeni ay,ayça.

HİLDE: Kurtulmak, yükselmek, ilerlemek

HOŞSEDA: Hoşa giden ses

HÜLYA: İnsanın kurduğu tatlı düş; Sevda

HÜMA: Efsanelerde geçen, yere konmayıp sürekli gökte kaldığına inanılan cennet kuşu

HÜMEYRA: Kızıllık, pembelik

HÜNER: İnce ve şaşırtıcı ustalık

HÜRREM: Sevinçli, güler yüzlü

HÜSNA: Pek çok güzel

HÜSÜN: Güzellik


I
IĞIL: Çok yavaş akan su

ILGAZ: Atın dört nala koşması. Hücum,akın.

ILGIM: Serap

ILGIN: Beyaz ya da pembe, çiçekli, çok hafif yapraklı bir ağaççık (genellikle küçük akarsu kıyılarında bulunur)

ILGIT: Esinti ve akış için kullanılan yavaş yavaş anlamında

ILIM: Uzlaşmacı yumuşaklık

IRMAK: Akarsuların en büyüğü

IŞIK: Cisimleri görmeyi, renkleri ayırt etmeyi sağlayan fiziksel enerji. Aydınlık,nur.

IŞIL: Pırıltı, parlaklık, ışık, aydınlık

IŞILAY: Işıltılı ay, parlayan ay

IŞILTI: Parıltı,titrek ışık.

IŞIN: Bir kaynaktan belli bir doğrultuya giden ışık çizgisi

IŞINBIKE: Aydınlık saçan kadın.

ITIR: Güzel koku; El ve yüze sürülen çiçek özü, esans


İ
İCLAL: Ağırlama,ikram. Büyüklük,ululuk.

İDİL: Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir; Volga ırmağına Türkler'in verdiği ad

İDİLSU: Su için yazılmış şarkı.

İLAYDA: Su perisi

İLBÜKE: İlbey hanımı, seçkin hanım

İLCAN: Ülkenin canı,sevdiği.

İLGİ: İki şey arasındaki ilişki; Bir şeye duyulan merak; Eğilim

İLGİN: Yabancı,gurbette yaşayan.

İLGÜN: Ülke güneşi. Başkaları,yabancılar.

İLKAY: Ayın ilk hali.

İLKBAHAR: Yılın ılık mevsimi

İLKCAN: İlk doğan çocuklara verilen ad.

İLKE: Temel alınan düşünce, kural

İLKGÜZ: Eylül ayı

İLKİM: İlk çocuğum anlamında

İLKİN: İlk çocuklar için kullanılan adlardan. Önce,öncelikle.

İLKNUR: İlk ışık

İLKYAZ: İlkbahar

İLMA: Parlatma. Belirleme,işaret etme.

İLSEL: İlle ilişkili, yurtla ilişkili

İLSU: Ülkenin suyu,bereketi.

İLTER: Yurdu koruyan, yurtsever.

İMER: Zengin,varlıklı.

İMGE: Düş, hayal, görüntü, tasarım

İMRAN: Evine bağlı, evcimen anlamında

İMREN: İmrenmek fiilinden, görünen şeyi edinme isteği.

İNANÇ: İnanılan şey

İNCİ: Süslemede kullanılan, istiridyede yetişmiş değerli madde

İNCİLAY: Parlama,ışıldama

İNCİNUR: İnci gibi ışıklı,parlak.

İPAR: Yüksek dağların kar tutmayan yerlerinde yetişen çiçek

İPEK: İpekböceği kozasından elde edilen ince, parlak kumaş. Kibar,zarif.

İREM: Bahçeleriyle ünlü masal kenti

İREN: Özgür, serbest

İRİS: Mitolojide Tanrıların elçisi

İSMİHAN: Hükümdar ismi

İYEM: Güzellik,iyilik.

İZEL: El izi anlamında

İZEM: Büyüklük, ululuk

İZGİ: Güzel, adaletli, zeki

İZLEM: İzlemek eylemi

İZİM: Önceden bulunduğum yerde bıraktığım belirti anlamında


J
JALE: Çiğ, kırağı. Sabahları otların üzerinde olan su damlaları

JALENUR: Parlayan,ışıldayan çiğ.

JANSET : Güneşin Doğuşu (Çerkez ismi)

JANSELİ : Güneşin Doğduğu Yer (Çerkez İsmi)

JASMİN: Yasemin

JEYAN: Kızan, kükreyen

JİNSAL: Çağ, yaş, dönem

JÜLİDE: Dağınık,karmakarışık.


K
KADER: Alınyazısı,yazgı. Talih.

KAİNAT: Var edilen şeylerin hepsi, yaratılanlar

KAMELYA: Pembe,kırmızı,beyaz çiçekler açan bir süs bitkisi.

KAMER: 1. ay; Mecazi parlak ve güzel anlamında

KAMİLE: Tam,eksiksiz. Kemale ermiş. Bilgin,bilgili.

KAMURAN: İstediğine ulaşmış,mutlu.

KARACA: Rengi karaya yakın, esmer; Avrupa ve Asya'nın ılıman bölgelerinde yaşayan kısa ve çatallı boynuzlu bir memeli hayvan

KARANFİL: Kokulu bir çiçek.

KARDELEN: Kar kalkmadan çiçek açan süs bitkisi

KARMEN: Parlak kırmızı.

KAYRA: Yüksek tutulan ya da sayılan birinden gelen iyilik; Tanrıdan geldiğine inanılan iyilik; İhsan, lütuf

KERİME: Cömert. Ulu,büyük. Kız çocuk.

KEVSER: Cennette bulunduğuna inanılan su.

KIVANÇ: Sevinç

KIVILCIM: Yanmakta olan bir maddeden sıçrayan küçük ateş parçası

KIZILTAN: Kızıl renk almış tan

KÖSEM: Sürünün önünden giden,yol gösteren koç. Cildi temiz,pürüzsüz.

KUĞU: Beyaz tüylü bir su kuşu

KUMRU: Sevgilisine düşkünlüğüyle bilinen güvercin benzeri bir kuş

KUMSAL: Kumla örtülü deniz kıyısı

KUTAY: Kutlu,uğurlu ay

KUTSAL: Güçlü bir dinsel saygı uyandıran kimse

KUZEY: Bir yön

KÜBRA: Büyük, ulu; Büyük önerme


L
LAL: Parlak, koyu kırmızı renkte olan

LALE: Çan biçiminde bir çiçek

LALEHAN: Lalelerin sultanı.

LALEZAR: Lale yetiştirilen yer,lale bahçesi.

LAMİA: Parlayan, parlak.

LATİFE: Yumuşak,hoş,güzel,nazik. Güldüren güzel söz,şaka.

LEMA: Parıltı,parlayış.

LEMAN: Parlama,parıltı.

LEMİS: Dokunma,elleme.

LERZAN: Titreyen,titrek

LEYAN: Parlayan,parlayıcı. Konfor. Lüks hayat.

LEYLA: Saçları gece gibi simsiyah olan kadın; Çok karanlık gecede görülen ışık.

LEYLİFER: Geceışığı

LİLA: Açık eflatun

LİNET: Sürgün.


M
MAHİRE: Hünerli,becerikli.

MAHPERİ: Güzeller güzeli.

MAİDE: Üzerinde yemekler bulunan sofra; Yemek, ziyafet

MANOLYA: Bir süs bitkisi

MARAL: Dişi geyik

MAVİSU: Deniz

MAYIS: Bir bahar ayı

MEBRUKE: Kutlu kadın ("mübarek kelimesinin dişisi")

MEDİHA: Övülen,beğenilen,sevilen kadın.

MEHİR: Ay parçası

MEHPARE: Ay parçası gibi güzel.

MEHTAP: Ay ışığı,dolunay.

MEHVEŞ: Ay gibi güzel kadın

MELDA: İnce ve taze bedenli

MELEK: Tanrı katında bulunan ruhani varlıkların her biri; Pek güzel, yumuşak huylu ve masum (mecazi)

MELİHA: Güzel,şirin,sevimli.

MELİKE: Kadın hükümdar,padişah eşi.

MELİS: Bal, bal arısı

MELİSA: Oğul otu

MELTEM: Yazın karadan denize doğru esen yel

MENEKŞE: Mor beyaz renkli, kokulu, yuvarlak yapraklı bir çiçek

MERAL: Dişi geyik,ceylan.

MERCAN: deniz dibine ağaç gibi kök salarak büyüyen, hayvan gibi duyguya sahip, kırmızı renkli, kalker iskeletli bir canlı türü

MERİÇ: Bulgaristan'dan çıkıp Edirne yakınlarında Arda ve Tunca ile birleştikten sonra Türk-Yunan sınırı boyunca akarak Enez yakınlarında Ege Denizi'ne dökülen ırmak

MERİH: Mars gezegeni

MERVE: Mekke'de Safa dağının karşısındaki kırmızı renkli tepenin adı

MERYEM: İsa peygamberin annesinin adı

MERZE: Mercan.

MEYYAL: Meyleden,aşırı istekli. Fazlaca eğilen. Eğik.

MISRA: Manzumenin satırlarından her biri,dizeler.

MİHRİBAN: Dost,sevgili,yarendeş. İyi yürekli,güler yüzlü.

MİHRİCAN: Dost,sevgili. Sonbahar.

MİHRİGÜL: Güler yüzlü,dost,sevecen,güzel.

MİHRİNAZ: Çok nazlı.

MİHRİNUR: Güldüğünde ışıklar saçan.

MİMOZA: Bir süs bitkisi

MİNA: Mine. Liman. Şişe,cam,billur. Şarap şişesi.

MİNE: İnce ve parlak nakış; Madenler üzerine vurulan renkli cam tabakası; Şişe, cam, billur sırça

MİRAY: Yılın ilk aylarında doğan

MİRCAN: Güneş gibi aydınlık.

MÜGE: İnci çiçeği

MÜJDE: Sevindirici haber; İyi haber getirene verilen bağış

MÜJGAN: Kirpikler.




N
NADİDE: Az bulunur,görülmemiş. Çok değerli,eşsiz.

NADİRE: Az bulunan.

NAĞME: Güzel uyumlu ses, ezgi; Birinin yalandan ve nazlanarak söylediği söz

NAHİDE: Venüs gezegeni. Ergenlik çağında genç kız.

NARİN: İnce, ince yapılı, kibar

NAŞİDE: Şair,şiir okuyan ve yazan.

NAZ: İsteksiz gibi görünen, çekingen davranış

NAZAN: Cilve yapan,nazlanan,nazenin.

NAZER: Nazar

NAZGÜL: Gül kadar güzel olan,nazlı.

NAZLI(M): Naz yapan; İşveli(m), edalı(m)

NAZLIHAN: Naz yapan han anlamında

NECLA: Evlat,çocuk. Soylu.

NEFİSE: Çok güzel,değerli.

NEHAR: Gündüz anlamındadır

NEHİR: Akarsu, ırmak

NEHİRE: Gereğinden fazla.

NERGİS: Bir süs bitkisi

NERMİN: Yumuşak,narin,ince.

NESLİ: Soylu.

NESLİHAN: Han soyundan. Sevgi ile hükmeden.

NESLİŞAH: Şah soyundan

NESRİN: Yaban gülü

NEŞE(M): Gönül açıklığı(m), sevinc(im)

NEŞVE: Keyif,neşe.

NEVA: Ses, ahenk; Güç, zenginlik, servet; Nasip; Türk müziğinde bir makam

NEVAL: Talih,kader,kısmet.

NEVADE: Torun anlamında

NEVBAHAR: İlkbahar, ilkyaz

NEVESER: Türk Müziğinde Dede Efendi'nin bulduğu bileşik bir makam

NEVGECE: Yeni yeni oluşan gece

NEVGÜL: Yeni açmış gül

NEVİD: Yeni, yepyeni

NEVRA: Beyaz çiçek. Işıklı olma,parlaklık.

NEVRES: Yeni yetişen.

NEYİR: Işıklı, aydınlık, parlak

NİGAR: Resim kadar güzel sevgili; Nakış; Resim

NİHAL: İnce ve düzgün vücutlu sevgili. Fidan,taze sürgün.

NİHAN: Saklanmış, gizli olan; Sır

NİL: Çivit. Mısır'da bir nehir

NİLAY: Işıklı mavi,ışıklı lacivert.

NİLGÜN: Lacivert renkli, çivit renginde

NİLÜFER: Durgun sularda yetişen, değişik renkli ve uzun ömürlü su bitkisi

NİRAN: Nurlar,aydınlıklar,ışıklar. Ateşler. Cehennem.

NİSA: Kadın,kadınlar.

NİSAN: Gelin çiçeği; İlkbaharın ilk ayı

NUR: Aydınlık, parıltı, parlaklık

NURAN: Nurlu,ışıklı.

NURAY: Işık saçan.

NURCAN: Aydınlık insan.

NURFER: Işık veren,aydınlatan,ferahlatan.

NURGÜL: Nur+Gül

NURGÜN: Nur+Gün

NURPERİ: Bir peri kadar göz kamaştırıcı güzelliğe sahip olan.

NURSAL: Işıksal ışıkla ilgili

NURSAY: Işık gibi say, ışık gibi bil anlamında

NURSELİ: Işık seli (yağmuru) anlamında

NURSEZA: Nura layık, ışığa, aydınlığa layık anlamında

NURTEN: Işık gibi duru tenli anlamında

NUTİYE:Gökyüzündeki en parlak yıldız

NÜKET: Nükte, zarif, güzel sözler

NÜKHET: Güzel koku

NÜKTE: İnce anlamlı, düşündürücü şaka söz
__________________



[sakın] bana bulaşma kalp kırarım bazen]
bluekeys™ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla