Dağın Sevdası
Everest’in tepesinde açılmış bir naif gül.
Uzansam tutulmazım,
Baksan görülmezim..
Karların bağrında,vermişte sürgün.
Açarmış her sabah,her yeni doğan gün.
Duman mı olsam,gelsem başına.?
Kar mı olsam yağsam,hemen yanına?
Nedir seni yaşatan,o öfke doruklarında?
Yer yok mu sanırsın be hey kardelen?
Sana açılan uçsuz bucaksız sevda ovalarında..
Everest’in tepesinde açılmış,bir naif gül
Dağ,sevdalanmış içinde açılan o güle.
İnanmamış ilk önce,susmuş sessizce.
Gül,kara sevdalı,kar dağa.
Dağın başında kar,içinde gül.
Hem kara sevdalı,hem güle.
Everest’in tepesinde açılmış bir naif gül..
Bir dağcı görmüş bir gün o yerlerde.
Uzatmış elini,gelmez.! Nafile..!
Kıskanmış kar,çığ olup indirmiş dağcıyı.
İçinde yarım kalan sevdası,o son nefeslerde.
Gül kara sevdalı,
Dağcının üstünde kar,içinde umut.
Hem dağa,hem güle sevdalı.
Everest’in tepesinde açılmış bir naif gül.
Bir bulut görmüş,sevdalanmış o güle.
“Uzak diyarlardan sevgiler getirdim sana”
“Selam getirdim sıcaklardan,umut getirdim”
“Ey kardelen! Canımı vereyim hemen dile”
Gül kara sevdalı,
Senin canından kime ne?
Bulutun içinde kar,aklında gül,
Hem yele sevdalı,hem güle..
Everest’in tepesinde açılmış bir naif gül.
Bir kuş görmüş,sevdalanmış geçerken.
“Sana kalbimi getirdim,özlemi getirdim”
“Göçmen sevdasını getirdim,yorgun kanatlarımda”
Bir avcı görmüş kuşu,
Kurşun olup ta saplanmış.
Gül kara sevdalı..
Karın üstünde bir damla kan.
Düşmüş gülün dibine.
Kalbinde hem kurşun,hem sevda yarası.
Söyleyemeden güle,canı başının belası.
Gül,kara sevdalı..
Kuş....Sadece güle..
|