Toprağın Türküsü Yada Yoğunsöğüt de Üç Mevsim (Kış)
Sert eser rüzgar
Beyaz yüksek bulutların gölgesi altında
Boz toprak hızla akar
serçeler yaylanır
çıplak dalların ucunda
Korkak fındık faresi gibi yapraklar
Oradan oraya atlar
Yoğunsöğüt de kış başlar
Kar yağar üçüne
Şiir, gönül, yar üstüne
Gün doğar kar kalkar
Hasretliğin suçu ne?
Yazdan kalma
kara kuru çocuklar
Çürümüş kavak kökleri üstünde
nemli güz yaprakları arasında
Topraktan göğe
el gibi uzanan
sütbeyaz mantar
ararlar
ve iri zeytin gözleri
İki doru kurşun gibi
yoksulluğunu
insan yüreğine saplarlar
Kar yağar kar içine
Ay doğar kar üstüne
Mendil beyaz kar beyaz
Mendilin suçu ne?
Elbistan’dan Malatya’ya kadar
kayalar,
bulutların içinden göğe akar
ve yırtıcı kuşun en geniş kanatlısı
bu kayaların üstünde kanat açar
ve gölgesi düştüğünde yere
En gözü kanlı kurt bile tarla sıçanı gibi kaçar
Böylesine çetin çoğrafyada
en yürek burkan
insan
korkak boz tavşan gibi yaşar
Kar yağar çayır üstüne
Çiçekler küstü mü ne?
Ben cahil sen cahil
Kardeşliğin suçu ne?
Dam boyu yağan kar
Güneşin altında
beyaz bir derya gibi
insanın gözbebeklerini yakar
Zemheride
karın altından
gümüşten şırıl şırıl çay akar
ve ayın altında
sadece aç kurtlar
bütün gece av arar
yani bir an zaman
duracak
donsa akan çay
nefesini tutsa aç kurtlar
ve tütmese bacalar
Kalender Sever
|