Konu: Hİkayem
Tek Mesajı Görüntüle
Old 03-23-2006, 12:48 PM   #3
Bostandere
Forum Aşığı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Mesajlar: 4,764
Teşekkür Etme: 111
Thanked 1,308 Times in 803 Posts
Üye No: 4863
İtibar Gücü: 3040
Rep Puanı : 65437
Rep Derecesi : Bostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond reputeBostandere has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan

18-) Sonra yıllar geçti. İlköğretimimi başarıyla tamamladıktan sonra liseye başladım. Liseye ilk başladığım günü hiçbir zaman unutamam: En yakın arkadaşım Mülayim Filhakika ile takım elbiselerimizi giyip hemen fotoğrafçıya koşmuş ve artist gibi pozlar vermiştik:


19-) Fakat lise günlerimin başlarda çok iyi geçtiği söylenemez. Zayıf, sıska ve ürkek olmamdan yararlanan çocuklar her gün beni dövüyorlar, elimden harçlığımı alıyorlardı. Ben de bunun üzerine bir vücut geliştirme salonuna gittim ve her gün çalışmaya başladım:


0-) Bu arada benim zavallı halimi duyan ve arkadaşım Mülayim Filhakika'yı dolaylı yoldan tanıyan mafya babası Tapir Pamir, "gelsin, onu bizim çeteye alalım, ilim irfan öğretelim" demiş:


21-) Ben de bunun üzerine çeteye girdim ve okul yıllarım boyunca bana sataşmaya kimse cesaret edemedi. Aşağıdaki fotoğrafta arkadaşlarımla ölümsüzleştirdiğim bir anı görüyorsunuz:



22-) Ve işte o unutulmaz an: Hayatımın kadını Şehriye Tellikıpçak ile karşılaştığım gün. Fakat çok kısa sürdü bu evlilik nedense. 3 yıl evli kaldıktan sonra boşandık:



23-) Bu boşanmanın nedenlerinden biri de karımda kompleks olmasıydı sanırım... Her şeyin en büyüğüne sahip olmak istiyordu. Bu yüzden gittiğimiz mobilyacılarda filan çok sıkıntı çekiyorduk. Hadi yine dev mobilyalar filan bulabiliyorduk ama bu mobilyalar evin kapısından sığmayınca duvarları filan yıktırmamız hiç de hoş olmuyordu:


24-) Hatta eşyalar evimize rahat sığsın diye eviminizin tavanını yıktırdığımız bir günün gecesinde evimize bir göktaşı bile düştü. Bereket versin ki; o anda dışardaydık:



25-) Aslında karımdan boşandıktan sonra çok mutlu olmam gerekirdi; çünkü artık ütüyü, çamaşırı ben yapmıyor, bulaşıkları ben yıkamıyordum ama yine de bir garip hissettim kendimi. Düştüğüm boşluktan kurtulmak için kendimi içkiye verdim. Her gün içiyor, nereyi bulursam orada sızıp kalıyordum:


26-) Fakat zamanla içki yüzünden halusinasyonlar görmeye başlayınca doktora gitme vakti geldiğine karar verdim:


27-) Doktorum bir gün içkiyi azaltmamı yoksa öleceğimi söyledi. Günde yalnızca bir kadeh içki içebileceğimi söyleyince fotoğrafta gördüğünüz gibi ben de günde yalnızca bir kadeh içki içmeye başladım:



28-) İçimdeki boşluğu doldurabilmek için yeni arayışlar içine girmiştim bile: Önce boğa güreşçisi olmaya karar verdim, fakat şansıma her türlü yaratıkla güreşmeme rağmen hiç boğayla güreşemedim:
__________________




Bostandere çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla