Tek Mesajı Görüntüle
Old 04-21-2010, 09:09 PM   #43
styla45
Forum Kalfası
 
styla45 Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2005
Konum: ManisA
Yaş: 39
Mesajlar: 7,075
Teşekkür Etme: 5
Thanked 16 Times in 15 Posts
Üye No: 4
İtibar Gücü: 3567
Rep Puanı : 67186
Rep Derecesi : styla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond reputestyla45 has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARINDA BESLENME
Beyinin gelişiminde beslenmenin önemi büyüktür. Yeterli ve dengeli protein alamayan
bebeğin büyümesi yanında gelişimi de etkilenmektedir.
Sinir sistemi oluşumu ve gelişimi anne karnında başlar ve yaşamın ilk yıllarında
tamamlanır.
Sinir hücrelerinin çalışması için B grubu vitaminlere, azotlu (bazı amino asitlere), lipitli
maddelere ve elektrolitlere özellikle gereksinim vardır.
Ayrıca beynin çalışması için de enerjiye gereksinim vardır. Bu nedenle sinir sisteminin
oluşması ve düzenli çalışması için yeterli ve dengeli beslenmek gerekir.
Malnutrisyon ve ayrıca bebeklik döneminde ortaya çıkan metabolizma hastalıkları (fenil
ketonüri gibi), beyin gelişimine ve sinir sistemine olumsuz etki yapmaktadırlar.
Nöritis ve polinöritis: Sinir yaralanmaları, tümör veya infeksiyonlarla ortaya çıkabilen bu
hastalıklarda, genellikle B grubu vitaminlerinin yetersizliği gözlenmiştir. Bu nedenle diyet Bgrubu vitaminlerden zengin olmalıdır. Ancak B grubu vitaminlerinin verilmesinin tedavide
önemli yeri olduğu kesin söylenemez.
Serebrovasküler hastalıklar: Merkezi sinir sistemi hastalıklarının en önemlilerindendir.
Nedenlerin başında ateroskleroz ve hipertansiyon gelir.
Bu hastalıklarda beslenme dördüncü bölüm birinci ünitede söz edilmiştir.Bu hastaların
diyetlerinde tuz azaltılır, şişmanlık varsa normal kilosuna inmesi sağlanır, fiziksel aktiflik
arttırılır.
Bu tedbirlerin çoğu hastalık öncesi alınmalıdır. Ancak hastanın serebrovasküler bir
rahatsızlık geçirmesinden sonra da zayıflatılıp diyetinde tuz oranının azaltılması hastalığın
tekrarlamaması için önemlidir.
Epilepsi: Bireyin serebral fonksiyonlarının geçici olarak bozulup nöbetler şeklinde şuur
kaybı ile ortaya çıkabilen bir hastalıktır.
Hastanın tedavisinde ketojenik diyet uygulanabilir.
Ketojenik diyet yüksek yağ içerir.
Epileptik nöbetlerin azaltılmasında ketozisin iyileştirici etkisi gözlenmiştir.
Ketozisin oluşturulması için açlık arkasından ketojenik diyet uygulanır.

Bu diyette protein sınırlanır, meyve ve sebze dışında karbonhidratlı besinler verilmez.
Mayonez, tereyağ, sıvı yağ verilir.
Menü üç eşit öğünde düzenlenir.
Diğer sinir sistemi hastalıklarında örneğin migrende ağrı nöbetlerinin başlamasından önce yenilen bazı yiyeceklerin önemi vardır.
styla45 çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla