![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57909
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() gelincikler tek tek göründü mü çayırlarda
işi iş kasabanın su yüzlü çocuğun işi iş bir de poyraza döndü mü hava başlar masmavi damarlar fışkırmaya yanaklarından faytonların turuncu tekerlekleri yansır gaz tenekeleriyle çevrili bahçelerde asılı çamaşırlarından bir tutam çivit kokusu alıp gider gelincikler tek tek göründü mü çayırlarda. saat onikilerde postanede mektup yazan adamlara bakar bir semt delisi durmadan bakar ki o mektuplar nereye giderse gitsin öylesine uzundur ki kasaba gelinciklerden bükülmüş bir ibrişim gibi gidip gelen mektup zarflarıyla tarif edilebilir ancak içlerinde kar serpintisi içlerinde bozkır içlerinde herkesin bir güneyi olan ve marangozlar upuzun kayıklar yaparlar bunun için kesersiz, çivisiz, elsiz sadece ruhlarından o kayıkları içinde domates doğranan bir akşamüstünde yüzdürürler canlanır suya değince hemen bordalarındaki nakışlar bir derya gülü alıp başını gider. yeter ki görünsün gelincikler önce tek tek görünsün sonra topluca usta bir doğramacı gibi kırmızılar doğrar kasaba gelincikler indi mi çayırlardan su bardaklarına, berber dükkanlarına girdi mi duvarlara sicimle tutturulmuş şişelere girdi mi bir kere -aynaları boğacak neredeyse -taşlıkları basacak sel gibi o zaman... tam o zaman marangozlar mis gibi rakılar içerek kayıklarında konuştukça binlerce kayık konuştukça binlerce köpük, binlerce kıyı olurlar ve nedense bir vapur bizi alıp götürecekmiş gibi bakarız birbirimize unuturuz sonra alıp başını gitmeyi de yeter ki iki dudak arasına konsun gelincikler ipince bir ıslığa yerleştirilsin türküler süzsün tüveyçlerinden kahveler eski renklerine boyanır yeniden biralar çığ ışıkta bile parlak yıkanır tertemiz oluncaya kadar yaşamak. gerçekte bir sevinç, bir mutluluk yok değildir yüreklerimizde sevgiler umutlar yok değildir öyleyse neden çabuk küseriz birbirimize çabuk öfkeleniriz durup durup böyle hüzünlenmemiz neden anlamıyoruz da ondan mı yoksa bir bütün olduğunu mutluluğun umudun bir bütün olduğunu seziyor muyuz yalnızca baktıkça gelincik tarlalarına uzaktan öyle bir arada güzel yaşamanın lezzetini kanımızı tutuşturdukça gün günden buğusunu saldıkça bir tütün dumanı gibi yaktıkça genzimizi
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|