www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 10-04-2006, 02:08 AM   #1
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 2996
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan Bazen kendinizi çok yorgun hissedersiniz

Bazen çok yorgun hissedersiniz kendinizi; -hadi psikologçuluk yapmayayım!- yorgunsunuzdur da... güz kadar yorgun. Sanki yıllardır üzerinizde tepinilmiştir de, bereleriniz o kadar derinleşmiştir. Ya da öyle uzun süredir koşuyorsunuzdur ki durunca devrileceğinizi hissedersiniz. Belki de kalabalık bir deniz kıyısı gibisinizdir; yaz(lar) boyu kulaçlanmış, dalınıp çıkılmış, durmadan taşlar atılmış, kahkahalar ve çocuk çığlıklarıyla kulaklarınız neredeyse sağır olmuş, içiniz bulanmıştır. Koskoca gemiler geçmiştir içinizden belki kim bilir, içinin ve içindekilerin tüm pisliğini boşaltarak. Yaşam kaynağınız olan güneşe fazla maruz kalmış, farkında olmadan yanıp kavrulmuşsunuzdur yaz boyu! İstediğiniz şeyler yaşayıp istemediğiniz sonuçlara tosluyor ya da istediğiniz sonuçlar için istemediğiniz bir sürecin bitmek tükenmek bilmez zamanlarını arşınlıyorsunuzdur. Kısacası şöyle ya da böyle çok yorulmuşsunuzdur. Psikolog Yeşim Akbulut, Mynet okurları için yazdı.

Aklınız durmak ister böyle zamanlarda; tüm sosyal ve kişisel görevlerden azad edilmek istersiniz. Hatta şairin dediği gibi çişim gelmese... bile dersiniz! Yüreğiniz yarı kapalı gözlerle, soluk soluk bakar etrafa; pırıltısı kara güz bulutlarının ardında kalmıştır sanki. Öyle ki, al bak sana aşk deseniz üfff, şimdi kim uğraşacak... diyecek! Para... deseniz burun kıvıracak, koyuver şuraya işareti yapacak başıyla! Böyle zamanlarda kalkmak, yatmak, oturmak, işe gitmek, eve gelmek, çocuğunuzla ilgilenmek, yemek yemek, konuşmak bile... her şey birer mecburiyetmiş gibi gelir insana.

Böyle zamanlarda neşeli ve faal arkadaşlarınıza ve yerli yersiz kikirdeyen gençlere iyice sinir olursunuz. Sağlığınıza dikkat etmeniz gerektiğini söyleyenler ve umut- istek- bakış açısı- motivasyon-çabadan filan bahsedip duran çokbilmiş psikologlar en büyük düşmanlarınızdır; hastasın sen , al ilacını, yat aşağı veya sonbahar... biyoritminiz ve siz” diyenlerse melekleriniz!.. Ama en çok da, o sırada sizden ilgi bekleyenleri ve bir de size sen güçlüsün diyenleri boğmak istersiniz! Eşiniz, sevgiliniz veya arkadaşınız bu akşam seni nereye götüreyim? bile dese çileden çıkarsınız; çünkü işte yine birisi sizden bir şey istemektedir –bu, seçim yapma özgürlüğü olsa bile!-

İstersiniz ki her şey sizin yerinize, üstelik de sizin en istediğiniz şekilde gerçekleş(tiril)sin. İstersiniz ki ruhunuzun yaraları da, tıpkı bedeninizdekiler gibi, başkalarının/ yumuşak, şefkatli ellerin süreceği merhemlerle iyileştirilsin. Hatta "ne olur, birisi öyle bir şey söylesin ki/ öyle dokunsun ki, birden tüm bu acılar, tüm bu yorgunluk geçsin!"... Mucizelere karşı en talepkar ve en duyarlı olduğunuz haller ve zamanlardır bunlar öte yandan; zira gerçeklerle aranız bozuktur o sıra! Ruhunuz felçli gibi davranmak ister, ama felç değildir. Oysa koskoca bir bilgi, kucağınızda tür farkına aldırmaksızın, inanılmaz bir güvenle uyuyan kedi yavrusu gibi uyuklamaktadır bilincinizin bir yerlerinde: Ya bu deveyi güdeceksin... ya bu deveyi güdeceksin!

Benim önerim hazır güzelim güz de gelmişken, bir kez daha şu deve'yi gözden geçirip, olabilecek değişiklikleri yapıp, olamayacaklara/ şimdilik yapamayacaklarınıza gülümseyerek yola devam etmek. Schopenhauer diyor ki, "büyük dertler, daha küçüklerin görülmesini engeller; ama büyük dertler olmadığında, daha hafif sıkıntılar ve sorunlar çok büyük görünür ve öyle yaşanırlar."

Evet, güz etkiler doğanın parçalarından biri olan insanı; işte bu yüzden ve bunun bilinciyle, güze yakışır hüzünleri, büyük kahırlara dönüştürmemeniz dileğiyle...
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Eski Bugün   #n/a 
Teşekkür Botu
Bot
bot Çevrimiçi

Avatar

Giriş Tarihi: Ocak 2005
Yaş: 0
Mesaj : 0
Üye No: 0
Rep Power: Çok
classic11 (11-05-2006) bu konu için teşekkür ettiler...
bot Çevrimiçi Tesekkur botuna Rep veremezsiniz. Yinede Tesekkurler. Kurallara Aykırı Mesajı Bildir  
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Aşk bazen hiçbirşey bazen her şeydir Raichu10 Şiirler Ve Güzel SözLer 0 07-08-2010 10:47 AM
Gülmekten kendinizi durduramayacaksınız... CaKaLBoT Eskiler (Arşiv) 6 04-30-2007 02:54 PM
Kendinizi Keşfedin DHeMLy-CHaY Eskiler (Arşiv) 0 02-11-2007 07:17 AM
Kendinizi çizebilirmisiniz? CaKaLBoT Eskiler (Arşiv) 14 10-16-2006 02:06 AM
Siz kendinizi ne sanıyosunuz!!! rhn.inc Eskiler (Arşiv) 12 05-19-2006 11:33 AM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:07 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.