Zamanlama manidar ifadeler çok üzücü / 29 nisan

[Spy_MasteR]

Zamanlama manidar ifadeler çok üzücü

29 Nisan 2007


Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Başbakan Tayyip Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın dün öğleden sonra "verimli ve faydalı bir konuşma" yaptığını belirttiği konuşmasında, Genelkurmay açıklamasını çok sert bir dille eleştirdi.

Açıklamayı "Son derece yanlış", zamanlamasını "Manidar" olarak nitelendiren Çiçek, "Genelkurmay, hükümete bağlıdır, hükümetin emrindedir" dedi. İşte Çiçek’in açıklaması ve satır arasında söyledikleri:

HABERİMİZ YOKTU

Genelkurmay’ın açıklaması gece yarısı verilmiş ve Genelkurmay internet sitesinde yayınlanmıştır. Açıklama hükümete karşı bir tutum olarak algılanmıştır. Demokratik bir düzende bunun düşünülmesi dahi yadırgatıcıdır. Bu metnin basın yayın organlarına verilmesi ve Genelkurmay’ın internet sitesinde yayınlanmasındaki zamanlama manidardır.

Satır arası: Hükümet, Genelkurmay açıklamasından tamamen habersiz olduğunu ve şaşkınlığını ortaya koyuyor.

HÜKÜMETİN EMRİNDE

Başbakanlığa bağlı bir kurum olan Genelkurmay Başkanlığı’nın, herhangi bir konuda hükümete karşı bir ifade kullanması demokratik bir hukuk devletinde düşünülemez. Genelkurmay Başkanlığı, hükümetin emrinde, görevleri anayasa ve yasalarla tarif edilmiş bir kurumdur. Anayasamıza göre, Genelkurmay Başkanı görev ve yetkilerinden dolayı Başbakan’a karşı sorumludur.

Satır arası: Başbakan ile Genelkurmay Başkanlığı’nın Cumhurbaşkanlığı sürecindeki diyalog eksikliği ortaya çıkarken, Büyükanıt’a ’görev sınırı’ anımsatılıyor.

ŞEMDİNLİ İMASI

Bu hassas dönemde Anayasa Mahkemesi eksenli tartışmalar yapılırken ortaya çıkması, yüce yargıyı etkilemeye yönelik bir girişim olarak algılanacaktır. Devletimizin yüce makamı olan 11. cumhurbaşkanlığı sürecinde böyle bir metnin ortaya çıkması dikkat çekicidir.

Satır arası: Şemdinli davasında da yargıyı etkilemekle suçlanan Büyükanıt, dün bu kez hükümet tarafından Anayasa Mahkemesi’ni etkilemeye çalışma suçlamasıyla karşılaştı.

LAİKLİK RESTİ

Herkes şunu açıkça bilmelidir ki, hükümetimiz, devletimizin, Anayasa’nın 1., 2. ve 3. maddelerindeki temel ve vazgeçilmez ortak değerleri, Türkiye’nin laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olma niteliği konusunda herkesten daha fazla taraftır ve hassastır. Cumhuriyetimizin temel niteliklerine, Anayasa ve yasalara aykırı, gerçek ve tüzel kişiler tarafından zaman zaman ortaya konan hiçbir tutum ve davranış tasvip edilemez.Gereğini yapmak, cumhuriyet savcılarının vazifesidir.

Satır arası: Genelkurmay’ın laiklik konusundaki ’tarafız’ çıkışına, ’biz daha fazla tarafız’ vurgusuyla yanıt veriliyor. Laiklik konusunda rest çekiliyor.

KARŞI UYARI

İlgili metinde, Genelkurmay Başkanlığı’nın hükümetle ilişkileri bakımından son derece yanlış ifadelerin yer alması üzücü olmuştur. Devletimizin tüm temel kurumlarının bu konularda daha dikkatli ve özenli olması gerektiği, Türkiye’nin güçlenme, modernleşme ve demokratik standartlarını yükseltme sürecinin sağlıklı yürümesi bakımından zorunludur. Aksi halde devletimizin güçlenmesine, ülkemizin huzur ve refahına telafi edilemez zararlar verilmiş olacaktır.

Satır arası: Genelkurmay’a, özenli ve dikkatli olmamasının istikrarı bozacağı belirtiliyor, bir nevi "karşı uyarı" yapılıyor.

TAVİZ VERMEYİZ

Devletimizin temel değerlerini koruma konusunda birinci görev hükümetindir. Hükümet, bu konuda tavizsiz bir şekilde taraf olduğu için hükümete bağlı tüm kurumların da bu doğrultuda taraf olmaları zaten eşyanın tabiatı gereğidir.

Satır arası: Devleti korumada asli görevin, askere değil siyasi otoriteye ait olduğu belirtiliyor.

DARBE OLMAMALI Türkiye’nin her sorunu, hukuk kuralları ve demokrasi içinde çözülecektir. Aksi bir düşünce ve tutum, asla kabul edilemez. Herkese ve her kuruma düşen görev, bu sürecin işlemesini kolaylaştırmaktır. Bunun dışındaki arayışların ülkemize ve milletimize ne kadar zarar verdiği, geçmişte yeteri kadar acı biçimde tecrübe edilmiştir.

Satır arası: Çok açık bir şekilde, askeri darbe ihtimalinin asla söz konusu olmaması gerektiği, bunun ülkeye zarar vereceği belirtiliyor.

ARAYI BOZANLAR

Bu bağlamda, bazı iyi niyetli olmayanların hükümetimiz ile Türk Silahlı Kuvvetlerimizi karşı karşıya getirme çabalarını da boşa çıkarmalıyız. Türkiye’nin uluslararası toplumda itibarını zedeleyen, çağdaş dünyadaki konumuna zarar veren, Türk ekonomisinin istikrarını tehdit eden, demokrasiye aykırı davranışlardan tüm sorumluluk sahiplerinin kaçınması gereklidir. Güven ve istikrarı zedeleyenler, sonuçların sorumluluğunu da yükleneceklerini bilmelidirler.

Satır arası: Gelinen noktadan doğrudan askerin sorumlu olmadığı belirtilerek, darbe çağrısı yapanlara karşı çıkılması isteniyor.