Ela Quality’de Türk’e de yabancıya da aynı fiyat

[Shekil]

Özellikle Antalya'da son yıllarda ardı ardına pek çok otel açılıyor ama Antalya Belek'te hizmete giren ve bölgenin lüks otellerinden biri olan Ela Quality Resort diğerlerinden pek çok noktada ayrılıyor. Türk kültürünü ve dokusunu taşıyan mimarisi ve hizmet anlayışıyla yabancılara kendi kültürümüz tanıtılırken, yerli turiste de rahat ve keyifli bir tatil geçirme imkanı sunuluyor. Oel için tam 110 milyon dolarlık bir yatırım yapılmış. Açılalı 2 buçuk ay olmasına rağmen yüzde 90'ları aşan doluluk kapasitesiyle çalışan Ela Quality Resort’ün genel müdürü Ahmet Çolakoğlu'yla otelcilik sektörünü konuştuk.

Bu oteli kimler için yaptınız?

30-55 yaş grubunda yer alan B sosyo ekonomik gelir seviyesi ve üzerine sahip, bir veya iki çocuklu ya da çocuksuz aileler için planlandı. Otelin genel planlaması bu kesimin ihtiyaçları doğrultusunda.

Kısa zamanda popüler bir otel oldunuz. Nasıl başardınız bunu?

Doğru konsept olduğu için bence. Doğru planlama, doğru yatırım. 110 bin dolar deli bir para. Bu paraya, bu ayarda 4 tane otel yapabilirsiniz. Yine ihtişamlı görünür ama 3 sene sonra kendisini salmaya başlar ve ne olduğu ortaya çıkar. Birinci sebep sıkı yatırım. İkincisi bana göre doğru ve içi dolu bir konsept, Türkiye'de ve yakın çevrede örneği olmayan bir konsept.

Avrupalı, yerli turistten çok daha ucuza kalıyor Türkiye'deki otellerde. Ama siz kendi oteliniz için durumun böyle olmadığını söylüyorsunuz...

Bir nüans var burada. Türkiye'deki otellerin hiç biri dışarıya direkt satış yapmaz. Yaptıkları satışlar marjinaldir. Türkiye'de durum böyle değil. Türkiye'deki turiste verilen fiyatların içinde tur operatörün komisyonu var, reklam parası var. Bunlar düşüldüğünde ortaya başka bir rakam çıkıyor. Benim cebime giren rakam bu. Türkiye'de oteller yerli turisti kazıklıyor inanışı var ya, ben kimseyi kazıklamıyorum. Ben yurtdışında ne fiyata satıyorsam, Türkiye'de de aynı fiyata satıyorum, 3 dolar, 5 dolar fark eder en fazla. Yurtiçindeki operatörler benden komisyondu, reklamdı her şeyin parasını alıyor, buradaki nüans bu.

Rekabete asla inanmıyorum

Zengin turisti mi çekmeyi amaçlıyorsunuz?

Amaç o. Ücretle rekabet etmek kötü bir şey ki bu sektörün sonunu getirebilir. Rekabete asla inanmıyorum, kapitalizmin birinci koşullarından biridir ama bu bence safsata. Rekabete girdiğiniz zaman yenileceksiniz. İki sene kazandınız mı, üçüncü sene biri gelip sizi yenecek, bu kaçınılmaz. Ne zaman klasikleştin, marka bağımlılığını yarattın, o zaman senin ayakta kalma şansın daha yüksek. O 100'e satıyorsa ben 70'e satayım, bir başkası 70'e, bir başkası 45'e derse kalite düşer. Çünkü '45 satıyorsa para kazanmam lazım, müşteriye 25 lira harcayayım' diyecek. Bu da ürünün kalitesini düşürür