www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 10-23-2007, 08:36 AM   #1
KoJiRo
Aşmış Üye
 
KoJiRo Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21
Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8775
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi : KoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan 'Yaşamın Kıyısında' sırat köprüsü gibi bir şey! / 23 Ekim

Nurgül Yeşilçay; Fatih Akın'ın yazıp yönettiği, Cannes ödüllü son filmini GÜNAYDIN'a anlattı: "Hayatın tam içine girememiş bazı insanlar vardır ya, ince bir ipin üzerinde yürürler; tutunmakla tutunamamak arasında, ölümle kalım arasında... 'Yaşamın Kıyısında' böyle felsefi bir film işte!"..

Baştan, peşin peşin uyarıyorum; bu taraflı bir röportajdır! 'Yaşamın Kıyısında' filmini gösterime girmeden izleyen şanslı biri olarak söylüyorum; müthiş bir film izleyeceksiniz... Fatih Akın isminden büyük beklentilerle yerinize oturacak ve istediğinizi de bulacaksınız. Bir yanıyla politik, bir yanıyla felsefik, bir yanıyla duygusal bir film. Kendinizi sorgulayacak, 'hayatta önemli olan nedir?' sorusuna cevap arayacaksınız! Örgüt üyesi Ayten; yani Nurgül Yeşilçay siyasi nedenlerle Türkiye'den kaçıp annesini bulmak için Almanya'ya gidiyor, deşifre olunca da iltica talep ediyor. Almanya'da kendisine yardım eden Alman öğrenci Lotte ile yakınlaşıyor. Ancak sınırdışı ediliyor. Türkiye'ye dönüşü, Lotte ile yaşadıklarından sonra da değişmeye başlıyor. Altından kalkılması zor bir rolün üstesinden hakkıyla gelmiş Nurgül Yeşilçay ve sinema grafiğinde müthiş bir yükseliş kaydetmiş bu filmle... Cannes Film Festivali'nde 'En İyi Senaryo' ödülünü alan filmi için Fatih Akın; şöyle diyor: "Filmim dünyanın değişeceğini umut ediyor, o zaman bu film politik mi? Belki politik olmaktan çok felsefi diyebiliriz ama galiba günümüz dünyasında her şey politik! İnsanlar neye inanırsa inansın dini ya da politik- her şeyin bir sınırı, gittiği bir yön var. Bütün bunların ötesine geçen bir film yapmak istedim..." Film bütün bunların ötesine geçiyor, evet! Nurgül Yeşilçay'la bu gece Altın Portakal Film Festivali'nde galası yapılacak filmi ve bence etkisinde kalacağınız performansını konuştuk...

"BU FATİH AKIN FARKIDIR"

* Daha önce konuştuğumuzda 'Bu film özünde arabesk' demiştin. Ama çok da farklı; nedir bu fark? Farkı Fatih Akın bence! Fatih'in durduğu yer ne Almanya, ne Avrupa, ne de Türkiye. Yani Fatih'e ne Alman diyebiliriz, ne Türk! Ortada bir yerde duruyor, belki dünyalı diyebiliriz. Tabii ki bu işi çok iyi biliyor, eğitimini almış. Film seyirciyi istediği zaman avucunun içine alıyor, istediği zaman serbest bırakıyor. Ne çok ağlatıyor, ne çok güldürüyor ve bunların hepsini bilinçli yapıyor. Bence yönetmenlik olarak çok başarılı bir film. O yönetmenliğin içine oyuncu yönetmenliğini de eklersek, iki kere başarılı!

* Filmin siyasal yanı mı ağır basıyor, duygusallığı mı? Bence felsefi yanı! Şöyle bir felsefesi var; ölüm insanın hayatında çok önemli şeyler değiştirebiliyor. Eskiden 'evet' dediğin bir şeye 'hayır' diyebiliyorsun ya da tersi oluyor. Ölümün hayatı değiştirip dönüştürdüğü bir durum var. Ölümle ve yaşamla ilgili bir film anlatmak istemiş Fatih Akın. Onları anlatırken de gerçekçi ve süslü şeyler bulmak istemiş. Nedir bunlar? Oradaki kadının ****** olması, benim örgüt üyesi olmam, lezbiyen olmam, öteki kızın lezbiyen olması, bunların birbirine aşık olması gibi süsler kullanmış. Bundan ibaret!

* Sivri, siyasi, alışık olmadığımız sertlikte bir rolün var. Fatih Akın "Nurgül, kadının siyasi kimliğinden rahatsız oldu ve değiştirdik biraz" demişti. Neydi rahatsız olduğun şey? Daha sert bir karakterdi...

* Neydi seni rahatsız eden? Tam olarak söylemek istemiyorum. Karakterin sertliği çok fazlaydı. Okuma provalarında 'o karakter bunu yapmazdı, bunu yapan karakter onu yapmaz' gibi şeyler çıktı. Karakterin bir matematiği ve iniş çıkışları vardır. O karakterde de bir sıçrama vardı. O yüzden olmayacaktı, değiştirdik.

* Senariste müdahale yani! Hayır, Fatih herkesin görüşünü alıyor zaten. 'Sen olsan bunu nasıl söylersin, o karakter nasıl söyler?' diye kostümcüsüne de, görüntü yönetmenine de soruyor.

* Türkiye'de, Türk yönetmenlerde rastladığın bir şey mi bu? Türkiye'de genelde herkes işini çok önemser. Halbuki karakteri çıkaran oyuncu ve yönetmen. Orada kostümcü sana soruyor, 'Sence bu pantolonu giyer mi bu karakter, sence daha bol paça mı olmalı?' falan diyor. Herkes birbiriyle işbirliği içinde çünkü asıl olan iş! Ama bizde egolar ön planda!

* Filmdeki öpüşme ön plana çıkarıldığı, youtube'a düştüğü için rahatsız olduğunu söylemiştin. Neden? Hiç rahatsız olmadım. Bu konuda da hiçbir şey demedim, uydurmuşlar! Tabii ki fragmanda da kullanılacak, youtube'a da düşecek. Bunu ya baştan kabul etmem ya da kabul edersem her şeyiyle kabul ederim. Ben bu rolü iyi oynadığımı da düşünüyorum, gelecek her eleştiriye, tepkiye de açığım.

* Bir kere cesur bir sahne. Film gösterime girdikten sonra çok konuşulacak. Derdini nasıl anlatacaksın? Şöyle düşünüyorum: Fatih'le yola çıktığımız zaman bir aşk hikayesini çok iyi vermek istedik. Bu, bir kadın bir erkek de olabilirdi... Ama iki kadının aşkını tercih ettik, çok da iyi oldu. Kızlardan birinin ölümü üzerine diğer kızın bütün fikirlerinin yüzde yüz değişmesi gerekiyordu, o aşk o yüzden çok önemliydi. Sadece o aşkı vermek adına yapılan şeyler bunlar...

* Sence bir erkekle bir kadının aşkı bu kadar vurgulu ve tutkulu olmaz mıydı? Bu tamamen Fatih'in bileceği bir şey; belki o böyle bir şey görmek istedi, belki marjinal bir şey yapmak istedi, belki o yüzden arabesk bir durumun içinde postmodern duran bir film. Kız annesini aramaya gider ama annesi aslında ******dur, biri aşık olur, sonra görüşünü değiştirir falan... Çok basit konular ama bunlar çok güzel süslenmiş.
__________________
KoJiRo çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 10-23-2007, 08:36 AM   #2
KoJiRo
Aşmış Üye
 
KoJiRo Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21
Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8775
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi : KoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Tutkuyla bağlandığım şeyler var, demek ki seksi biriyim!



* 'Yaşamın Kıyısında' şöyle dışında durup izlediğinde nasıl bir tat bıraktı? Hayatın tam içine girememiş bazı insanlar vardır ya... 'Yaşamın Kıyısında' bence sırat köprüsü gibi bir şey, ince bir ipin üstünde yürüyor hepsi, ölümle kalım arasında, tutunmakla tutunamamak arasındaki karakterler bunlar...

* Lotte annesine 'İlk kez hayatımda anlamlı bir şey yapıyorum' diyor filmde. Peki sen ne kadar yakınsın oynadığın Ayten karakterine? Çok yakın değilim açıkçası. Zamanında YÖK'ü protesto ettim falan; haksızlığa tabii ki benim de tahammülüm yok ama silahla bir şeylerin çözülebileceğini düşünmüyorum. Ayrıca o kadar sert olmayı da çok doğru bulmuyorum çünkü bizim üstümüzde birtakım insanlar bir şeyler yapıyorlar ve altta biz eziliyoruz. O taraf, bu taraf, şu taraf... Doğru bulmuyorum bunları.

* Fatih şöyle diyor: "Bir şey için tutkuyla mücadele etmek seksidir, ben de bu yüzden bu film için seksi bir karakter istedim." Sen oynadığın rolün tarifini nasıl yapıyorsun? Ben o kadar seksi olduğunu düşünmedim, o Fatih'in fantezisi herhalde (gülüyor). Mesela 'Eğreti Gelin'de oynadığım kadın, tek kelimeyle seksiydi ama Ayten dışarıdan sert görünüyor ama içerden çok acınası biri.

* Ve siyasi anlamda kullanılıyor... Bir boşluk doldurma Ayten için aslında yaptıkları. Yani insan bir yere ait olmak ister ya; Ayten'de de böyle bir şey var. Kesinlikle siyasi bilinci var ama hayat bilinci yok. Yavaş yavaş öğreniyor; eziliyor, kimse sahip çıkmıyor, annesini bulamıyor ve Lotte ölüyor... Bunlar onun hayata karşı bilinçlenmesini sağlıyor.

* Sen hayatta hiçbir şey için bu kadar tutkuyla mücadele ettin mi? Ben seksi biri değilim! Hiçbir şeye tutkuyla bağlanmadım. Fatih'e mesaj yollayayım buradan. (gülüyor) Evet, şimdi tutkuyla bağlandığım bir şey var, Nejat. Aileme, işime tutkuyla bağlıyım. Demek ki çok seksi biriyim!
__________________
KoJiRo çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 10-23-2007, 08:36 AM   #3
KoJiRo
Aşmış Üye
 
KoJiRo Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21
Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8775
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi : KoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

'Sigara içmeyi bile çalıştım'



* Karakteri nasıl böyle iyi tanıdın? Tabii ki Fatih'in de etkisi oldu. Çünkü ben önce çok daha basit düşünüyordum. 'Biraz erkek gibi olurum, aşkı yaşayışını da, üzüntülerini de erkeksi oynarım, olur biter' diyordum. Yani 'Monster' filmindeki Charlize Theron'un biraz daha azı... Sonra Fatih'le konuştuk; 'Daha dolu bir şey istiyorum' dedi. 'Yeri geldiğinde çok seksi bir kadın da olsun, çok duygusal da olsun, çok erkeksi de olsun, çok cool da olsun' dedi. Onun üzerine çalıştım. Hiç makyaj yapmadım filmde, sıfır! Daha yapılı durması gerekiyordu, üç ay Alaçatı'da sörf yaptım ve yüzdüm. Kamerada sigara içme, bakış çalıştım.

* Filmle ilgili beklentin ne? Fatih Akın'ın filminde oynamak mı önemliydi, böyle sıradışı bir rolü canlandırmak mı? İkisi de öncelikliydi. Çok iyi ve zor bir roldü; onun altından kalkıyor olabilmek ve bunun verdiği özgüven güzel bir şeydi.

* Beklentin ne bu durumda? Sadece insanlar beğensin istiyorum. İnsanlar seyretsin, 'Ne güzel oynamış Nurgül, ne güzel çekmiş Fatih' desin, bütün isteğim bu. Her yönetmenin, her sanatçının bence istediği şey budur; alkışlanmak, insanların hoşuna gitmek.
__________________
KoJiRo çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 10-23-2007, 08:36 AM   #4
KoJiRo
Aşmış Üye
 
KoJiRo Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21
Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8775
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi : KoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

'Ezo Gelin AB'ye karşı!'




* 'Filmde AB'ye güvenmiyorum' deyip küfür savuruyorsun. Gerçek düşüncen? Hamburg'dayken ZDF kanalı benimle röportaj yaptı. En çok da AB'ye küfür etmeme takılıyor Avrupalılar, 'siz ne düşünüyorsunuz, sizce Türkiye AB'ye niye giremiyor?' gibi şeyler soruyorlar. Şunu söylemek istedim onlara da diyemedim; bizim basın genelde ayakkabıya takıyor, başka yerlere takıyor, ben bu konulara çalışmadım, ben aslında sarışınım! (gülüyor) Biz bir şeyleri AB'ye girmek için yaparsak çok ödün veririz, AB'nin çok paranoyak bir oluşum olduğunu düşünüyorum.

* Neden? Rolünün, Ayten'in etkisinde kalmış olabilir misin? Olamam çünkü yıllar geçti Ayten'in üstünden, 'Ezo Gelin' falan oldum artık; Ezo Gelin AB'ye karşı! (kahkahalar) Şaka bir yana; mesela Amerika bir şeyler yapıyor, bir yerleri bombalıyor falan... AB neden o zaman 'dur' demiyor. İşine geldiği gibi davranıyor. Yani AB'nin çok işe yarar bir şey olmadığını düşünüyorum.

* Bazı şeylerin değişeceğine inanmıyor musun? Ben bunların AB için yapılmaması gerektiğini düşünüyorum!
__________________
KoJiRo çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 10-23-2007, 08:36 AM   #5
KoJiRo
Aşmış Üye
 
KoJiRo Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21
Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8775
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi : KoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

'Dalga geçtim çok pişmanım'




* Fatih Akın'ın senin sinematografindeki yeri ne? Fatih sayesinde Cannes'a gittik, her şeyden önce orayı gördük, ne oluyor, ne bitiyor baktık. Başka nasıl görürdüm bilmiyorum, çok sağolsun Fatih. Kimsenin gitmediği George Clooney partisine gittim, daha ne olsun (kahkahalar). Herkesle beraber aynı otelde kalmak, onlarla beraber akşam yemek yemek, Kustirica'lar, Jane Fonda'larla aynı kuaföre gitmek falan insanı onore eden şeyler.

* 'Bir filmde oynayacağım, Cannes'e gidecek ödül alacak sonra Oscar aday adayı olacak' deseler inanır mıydın? Hiç! Piyango çıktı. Ama Fatih başından beri 'Ben bu filmi Cannes için yapıyorum' diyordu. 'Tabii tabii' dedim ben de!

* İnanmadın mı gerçekten? İnanmadım evet. Heyecanına ve gençliğine verdim (kahkahalar). 'Tabii tabii Oscar'a da gideriz' diyordum...

* Tükürdüğünü yaladın mı? Yaladım! Çok pişmanım!
__________________
KoJiRo çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:38 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.