![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: ιѕтαηвυℓ
Yaş: 33
Mesajlar: 14,099
Teşekkür Etme: 125 Thanked 197 Times in 120 Posts
Üye No: 44060
İtibar Gücü: 4227
Rep Puanı : 10060
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Dil Nedir?
Bir sesli işaretler sistemi olan dil, aynı toplulukta yaşayan veya aynı milletten olan insanların anlaşabilmelerini sağlayan en gelişmiş iletişim aracıdır. Dilin kaynağı çok eskilere dayanır ve dilin kendinden doğma kuralları vardır. Dil, toplumun ortaklaşa meydana getirdiği ve kullandığı canlı bir varlık, sosyal bir kurumdur. Ana dil Bugün ses yapısı, şekil ve anlam bakımından birbirinden az ya da çok farklılaşmış bulunan dil veya lehçelerin, kök bakımından bilinmeyen bir tarihte birleştikleri ortak dil: Ana Türkçe, Ana Moğolca, Ana Altayca, Lâtince vb. Ana dili İnsanın doğup büyüdüğü aile ve soyca bağlı bulunduğu toplum çevresinden öğrendiği, bilinçaltına inen ve kişilerle toplum arasındaki ilişkilerde en güçlü bağı oluşturan dil. Lehçe Bir ana dilin tarihî, siyasî, sosyal ve kültürel sebeplerle değişik bölgelerde, zamanla ses yapısı, şekil ve kelime hazinesi bakımından önemli farklılıklarla birbirinden ayrılan ve bu ayrılma zamanları yazılı metinlerle takip edilemeyen kollarıdır. Türkçenin Çuvaşça ve Yakutça gibi iki uzak lehçesi vardır. Şive: Ana dilden yazılı metinlerle takip edilebilen zamanlarda ayrılmış olan, ses ve şekil farklılıkları gösteren, ama lehçe kadar anlaşılmaz olmayan kollarına şive denir. Şiveler, milletin değişik boyları tarafından kullanılır. Türkçenin Anadolu, Azeri, Özbek, Kazak, Kırgız, Türkmen vb. şiveleri vardır ki bunlara bazı dil bilimciler yakın lehçeler de derler. Ağız Bir ana dilin herhangi bir lehçesi ve ya şivesi içinde var olan ve sadece ses (telâffuz) farklılıklarına dayanan söyleyiş şekli. Gramer ve kelime farklılığı göstermez, yazı dili aynıdır. Ancak bazı sesler, değişik şekilde söylenir. Rumeli ağzı, Karadeniz ağzı vb. Dilin Önemi Dil, sadece iletişim kurmakla kalmaz, aynı zamanda bu iletişim sonucu doğan kültür unsurlarının da nesilden nesle aktarılmasını sağlar. Dilin Özellikleri 1. Dil canlı bir varlıktır: Bunu, dilimizdeki bazı kelimelerin zamanla yok olmasıyla (budun), bazı kelimelerin anlam değişikliğine uğramasıyla (yavuz: kötügyiğit), başka dillerden kelimeler alınmasıyla (misafir), sonradan türetme yoluyla yeni kelimeler oluşturulmasıyla (bilgisayar) açıklayabiliriz. Öyle ki, artık Türkçenin lehçeleri arasındaki ortaklıklar fark edilemeyecek kadar azalmış, Türkçenin kolları anlaşılmaz derecede büyük değişikliklere uğramıştır. 2. Dil sosyal bir kurumdur: Sosyaldir, çünkü milletin veya halkın ortak varlığıdır. O halk, dilindeki kelimeler ve anlamları üzerinde anlaşmıştır. Dil, sosyal yapıdaki değişmeleri yansıtır. Kurumdur, çünkü temel kuralları vardır. 3. Dil, düşüncenin göstergesidir. Bir insanın düşünce dünyasını konuşmasından anlayabiliriz; biz de konuşmalarımızı düşünce dünyamızın el verdiği ölçüde ayarlayabiliriz. Dilin Millet Hayatındaki Yeri ve Önemi Dil, ulusal birliği kuran en önemli ögedir. Dil, milletin kültürünü ve tarihini gelecek nesillere aktararak tarih bilinci oluşturur. Dil sayesinde toplumu derinden etkileyen acı olaylar kalıcılaştırılır. Milletin özellikleri dil kullanılarak yeni nesillere öğretilir. Sanat (özellikle edebiyat) eserleri dille oluşturulur ve milletin estetik anlayışını ortaya kor. Dil kendi canlılığı ve sosyal oluşu ile milleti de canlı ve bir arada tutar. Başlıca Dil Grupları ve Türkçenin Dünya Dilleri Arasındaki Yeri Dil Grupları: Diller, kelime yapılarının ortak ve farklı özelliklerine göre üçe ayrılır. Bunlara dil grupları denir: 1. Tek heceli diller Kelimeler tek hecelidir. Yapım ve çekim ekleri yoktur. Kelimeler cümledeki kullanım yerlerine göre anlam kazanırlar. Çince, Japonca 2. Eklemeli (bitişken) diller Kelimelerin kökleri değişmez, Kullanımda kelimeye getirilen ekler, kelimelerin anlamlarını ve görevlerini belirler. Türkçe, Moğolca, Macarca 3. Çekimli (bükümlü) diller Kelimeler kullanımda değişiklerle uğrar. Ön-ek, iç-ek, son-ek kavramları vardır. Bazılarında ünsüzler değişmez, ünlüler değiştirilerek yeni kelimeler yapılır. Yani kökler ünsüzlerden ibarettir. Arapça, Farsça, İngilizce, Hintçe vb. Dil Aileleri: Diller, köken bakımından aralarında bulunan akrabalık bağlarına göre ailelere ayrılırlar. Burada esas alınan, “ana dil”dir. Akraba diller bu ana dilden ayrılmıştır. Ana dilden ayrılan diller farklı birer dil olduktan sonra bu diller içerisinde lehçeler, şiveler ve ağızlar oluşabilir. Başlıca dil aileleri şunlardır: 1. Hint-Avrupa Dilleri a. Asya Dilleri: Hintçe, Farsça b. Avrupa Dilleri: Germen Dilleri (Almanca, İngilizce), Lâtin Dilleri (İtalyanca, Fransızca, İspanyolca), Slav Dilleri (Rusça, Bulgarca, Sırpça) 2. Hami-Sami Dilleri: Arapça, İbranice 3. Çin-Tibet Dilleri: Çince, Tibetçe 4. Ural-Altay Dilleri: a. Ural Dilleri: Fince, Macarca b. Altay Dilleri: Türkçe, Moğolca, Mançu-Tunguz dilleri 5. Bantu Dilleri: Habeşçe, Afrika dilleri Türkçenin Dünya Dilleri Arasındaki Yeri 1. Türkçe Ural-Altay dil ailesinin Altay koluna mensuptur. 2. Türkçe eklemeli (sondan eklemeli) bir dildir. Değişmez kökler, yapım ve çekim ekleri vardır. Öncelik yapım eklerinindir. Yapım ekleri anlam; çekim ekleri de görev belirler. 3. Türkçede kalınlık-incelik ve düzlük-yuvarlaklık uyumları vardır. Ünsüzler arasında da sertlik-yumuşaklık uyumu vardır. 4. Söz diziminde kelimeler yardımcı öğelerden ana öğeye doğrudur. |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|