www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 04-11-2006, 12:22 PM   #1
aLeMDaR
Guest
 
Mesajlar: n/a
Üye No:
Cinsiyet :
Varsayılan Senİ Sana Yaziyorum..

SENİ SANA YAZIYORUM..

Güneşin başka iklimleri aydınlatmaya, başka gönülleri ısıtmaya gittiği şu saatlerde, kâğıdı, kalemi elime alıp, seninle dertleşmek, yalnızca sana yazmak ve yalnızca seni özlemek geçiyor içimden. Sana yazmak. “Sana Seni Yazmak”.

Seni ve yüreğimde anlam bulan duyguları. sana ait yüreğimin derinliklerinden kopup gelen artçı şokları anlatmak. ve toprağı alnından öperken yağmur taneleri, tüm benliğimle sana yağmak istiyorum.

Bu gece dudaklarımdan dökülen her kelimede sen varsın ve yine sen varsın, yarım kalan sevdamın eksik taraflarında. bomboş ve sessiz kaldırıkmlarda yürürken seni haykırıyorum sensizliğin inadına. bu sensizlik gecesinde sevdamın en ücrâ köşelerine seni yazıyorum.

Bu gece gene yağmur yağıyor. Yağmur yağıyor gönlümün sensizlikle yanan her yerine. Yağsın, yağsın ki saklasın sensizliğimde döktüğüm gözyaşlarımı. Ve yine saklasın sensiz geçen bomboş hayatı.

İşte seni haykırıyorum sensizliğe alışamamış sine-i püryanıma, işten seni yazıyorum.

Bu gece gene yağmur yağıyor. sen yoksun oysa biliyorum ve üşüyorum sensiz kaldığım saatlerde. göz yaşlarımı efkârıma kattım bu gece. sevdamı, umudumu ve seni kızgın bir sel gibi kalbime akıttım.

Bu gece yağmurla birlikte göz yaşlarım yağıyor ve ismini yazıyor sensizliğin acısı ile kıvranan kaldırımlara. süzülen her damlada sen vardın ve yine sen vardın gecenin en karanlık anında. O, doya doya bakamadığım gözlerin, gözlerimin içine bir kez daha değseydi ve tebessümünden bir gül açsaydı yanaklarında, yetmez miydi? Bir bakışın bir ömre değmez miydi, ey!

İsmini kazıdığım kaldırımlara sanki sen yağıyorsun yağmurla birlikte ve sevgin yağıyor yüreğime. yalnız ve bomboş odamda sen varsın hâlâ. Hâlâ sensizliğim duruyor yanıbaşımda.

Bu gece gözyaşlarım yağıyor sensizliğimle birlikte kaldırımlara. Seni arıyorum, erimekteyim. karanlık geceye inat ay bu akşam gökyüzünde.

Ve gökyüzü, yüreğimde..


Mehmet Çoşkundeniz
  Alıntı ile Cevapla
Old 04-18-2006, 05:16 PM   #2
Sereniti
Müstakbel Üye
 
Sereniti Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Nov 2005
Yaş: 40
Mesajlar: 183
Teşekkür Etme: 50
Thanked 72 Times in 46 Posts
Üye No: 3860
İtibar Gücü: 1503
Rep Puanı : 3617
Rep Derecesi : Sereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan Aşkımız

Aşkımız
Aşkımız iki gözlüklünün öpüşme çabasıydı;
gözlükleri çıkarmak hiç aklımıza gelmedi.

Hiç düşündün mü belkiyi
Belki, eline en yakışan takı benim elim.
Belki de en belli olacak yalan, benim söylediğim...
Belki sen ve belki ben...

Yoksulluk, kirden rengi tanınmayan
bir beyaz tutsaklık...
İnsan kendine iltica edebilir mi?

Ölü olarak ele geçiriliyor en sıcak insan sözleri..
Ve hüznüm bir kamu morgunda işe başladı.
Sereniti çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-21-2006, 09:59 PM   #3
Sereniti
Müstakbel Üye
 
Sereniti Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Nov 2005
Yaş: 40
Mesajlar: 183
Teşekkür Etme: 50
Thanked 72 Times in 46 Posts
Üye No: 3860
İtibar Gücü: 1503
Rep Puanı : 3617
Rep Derecesi : Sereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond reputeSereniti has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan Ayrılırken...

Dinle sevdiğim bu ayrılık saatidir
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk
Ergeç içeceğimiz bir ilaç gibi
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk

Bu saatte gözyaşları, yeminler
Boş bir tesellidir inandığımız
Perde kapanıyor, film bitiyor işte
O hiç bitmeyecek sandığımız

Görüyorsun konuşacak bir şeyimiz kalmadı
Sadece bakışlarımızda hüzün
İşte ayrılık bu; hiç beklemediğimiz
O ikiz kardeşi ölümün

Anlıyorum bir daha görüşemeyeceğiz
Bu son buluşmamızdır seninle
Yeni bir hayata başlıyacaksın artık
Onunla, o yeni sevgilinle.

Anlıyorum artık o öpecek ellerini
Kulağına aşkı o fısıldayacak
İçinde bir pişmanlıktan başka
Benden eser kalmayacak.

Sigaranı söndür, kalkabiliriz
On adım sonra yollarımız ayrılmalı
Sakın ağlama ve bir şey söyleme bana
İnsan ayrılırken bile büyük olmalı...
__________________
ARMAMIZDAKİ AY YILDIZ
FORMALARDAKİ TÜM YILDIZLARA BEDELDİR
Sereniti çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-22-2006, 07:33 AM   #4
sürgündeki_prens
Yeni Üye
 
sürgündeki_prens Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Apr 2006
Konum: C_E_H_E_N_N_EM
Mesajlar: 21
Teşekkür Etme: 1
Thanked 1 Times in 1 Post
Üye No: 12417
İtibar Gücü: 1406
Rep Puanı : 60
Rep Derecesi : sürgündeki_prens will become famous soon enough
Cinsiyet :
Varsayılan Esrarlı Gözler

Seni ilk tanıdığımda...
Güneş batmak üzereydi...
Gözlerinden etkilenmiştim adeta...
Esrarlı gözler koydum adına...
Bir gün benim olacağına emindim adeta...
Ama nerden bilirdim sen de de yalanmış sevgi,,,
yalanmış gözler sen de Rol yapmışsın...
Oysa bende hiç yalan olmadı...
Sevgim hiç alçalmadı sana...
Her geçen gün daha da vurgundum sana...
Nerden bilirdim beni düştüğümde kaldırmayacağını...
Bende gerçeğim şimdi gerçek sevgilere döneceğim...
Bundan sonra hep kendimi seveceğim sana da elveda...!
Ben hep yalnızdım şimdi yine yalnızım....
__________________
گẽήί گẽήℓε Ўαگαмακ √αяκεή گεήگįz hαگяεŧįήℓε Ўαگαмακ zoяuмα GįdįЎoя...!!!
sürgündeki_prens çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-22-2006, 09:01 AM   #5
CaKaLBoT
ÇaKaL Üye
 
Üyelik Tarihi: Jan 2006
Mesajlar: 1,791
Teşekkür Etme: 0
Thanked 88 Times in 15 Posts
Üye No: 26295
İtibar Gücü: 2549
Rep Puanı : 76884
Rep Derecesi : CaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Varsayılan SUSARAK (azız nesın)

SUSARAK

Güneş altında söylenmedik söz yokmuş..
Bu yüzden geceleri söylüyorum sevdiğimi..
Ne gece ne gündüz yokmuş söylenmemiş söz..
Bende söylenmişleri söylüyorum yeni biçimde..
Hiç bir biçim kalmamış dünyada denenmedik...
Bende susuyorum sevgimi saklayıp içimde....
Duyuyorsun değil mi suskunluğumu nasıl haykırıyor...
Susarak sevgisini ilan eden çok var sevgilim ...
Ama bir başka seven yok benim sustuğum biçimde ...

Aziz NESİN
__________________
CaKaLBot Banlanmış ve üyeliği iptal edilmiş üyelerin mesajlarını tek nickte toplayan bir bottur.
CaKaLBoT çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-26-2006, 10:21 PM   #6
CaKaLBoT
ÇaKaL Üye
 
Üyelik Tarihi: Jan 2006
Mesajlar: 1,791
Teşekkür Etme: 0
Thanked 88 Times in 15 Posts
Üye No: 26295
İtibar Gücü: 2549
Rep Puanı : 76884
Rep Derecesi : CaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond reputeCaKaLBoT has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Exclamation Sevgİİ...

SEVGİ
>>Adam yeni kamyonuna bakmak için evinden çıktığında, üç yaşındaki
>>oğlunun
>>gayet mutlu bir biçimde elindeki çekiçle kamyonunun kaportasını
>>mahvettiğini
>>görmüş. Hemen oğlunun yanına koşmuş ve çocuğun eline çekiçle
>>vurmaya
>>başlamış. Biraz sakinleşince oğlunu
>>hemen hastaneye götürmüş.
>>
>>Doktor, çocuğun kırılan kemiklerini kurtarmaya çalıştıysa da
>>elinden bir
>>şey gelmemiş ve
>>çocuğun iki elinin parmaklarını kesmek zorunda kalmış. Çocuk
>>ameliyattan
>>çıkıp gözlerini
>>açtığında,bandajlı ellerini fark etmiş ve gayet masum bir ifadeyle,
>>"Babacığım,kamyonuna zarar verdiğim için çok üzgünüm." demiş ve
>>sonra
>>babasına şu soruyu sormuş:
>>"Parmaklarım ne zaman yeniden çıkacak?" Babası eve dönmüş ve
>>hayatına son
>>vermiş...
>>
>>Birisi masaya süt döktüğünde ya da bir bebeğin ağladığını
>>işittiğinizde bu
>>öyküyü hatırlayın.
>>
>>Çok sevdiğiniz birine karşı sabrınızı yitirdiğinizi anladığınızda,
>>önce
>>biraz düşünün. Kamyonlar onarılabilir, ama kırılan kemikler ve
>>incinen
>>duygular hiçbir zaman onarılamaz; genellikle kişiyle performansı
>>arasındaki
>>farkı göremeyiz. İnsan hata yapar.
>>Hepimiz hata yaparız. Fakat öfkeyle ve düşünmeden yapılan şeyler ,
>>insanı
>>sonsuza kadar rahatsız eder. Harekete geçmeden önce durun ve
>>düşünün.
>>Sabırlı olun. Anlayış
>>gösterin ve sevin.
__________________
CaKaLBot Banlanmış ve üyeliği iptal edilmiş üyelerin mesajlarını tek nickte toplayan bir bottur.
CaKaLBoT çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 04-27-2006, 09:43 PM   #7
aLeMDaR
Guest
 
Mesajlar: n/a
Üye No:
Cinsiyet :
Varsayılan Bİr BaŞkadir Yaz AŞki

Baharı yaşıyoruz ama yazın gelmesine de bir şey kalmadı. Yazın yaşanan aşkın tadı başkadır. Bu aşklar yaz kadar kısa da sürebilir, ömür boyuda devam edebilir. Ama dikkatli olmanız gereken noktalar var.

Güneşin ve sıcağın yüreğinizi kıpır kıpır ettiği yaz aylarında aşka karşı daha korumasız olur insan. Uzun süren kış günlerinden çıktıktan sonra yeni heyecanlara yönelmek çok normal. Ancak yaşayacağınız yaz aşkı eğer dikkat etmezseniz hayatınız boyunca yüreğinizde taşıyacağınız bir acıya dönüşebilir. Bunu engellemekte sizin elinizde.

Ya tek taraflıysa

Tatilde Fethiye'ye gittik. Otelde bir gençle tanıştım ve ona bağlantım. Ancak döndükten sonra ona defalarca mektup yazmama rağmen o bana hiç yazmadı. Sonunda telefonda beni sevmediğini sadece hoşlandığını söyledi. Sonrada başkasıyla sözlendi. Bir daha yaz aşkı yaşamamaya yemin ettim.

Limon

Bu mektup bir yaz aşkının nasıl tutkulu bir sevdaya döndüğüne örnek. Ancak ne yazık ki tek taraflı bir aşk bu. Yazın yaşanan ilişkileri bir taraf geçici olarak görürken, diğer taraf kendini kaptırabiliyor. Bu durumda acı çekmesi çok normal. Bu yüzden özellikle tatilde başlayan ilişkilere biraz daha mesafeli yaklaşmak gerekiyor. Kendinizi her sonuca hazırlamalısınız. Ancak yaz aşkı yaşamamaya yemin etmek doğru değil. Kim bilir, belki de gelecek yaz siz terk eden taraf, o acı çeken taraf olacak.

Güvensizlik başlayınca

Geçen yaz hayatımın en güzel aşkını yaşadım. Çok kısa sürdü bahaneler, yalanlar ve aldatma vardı. Şimdi hayatımda başkası var ama biten aşkımın etkisiyle ona yakın olamıyorum. Çok iyi bir insan onu da kırmak istemiyorum.

Gizem

Yazın yaşanan aşklar kötü bitse bile bunu hayatın bütün dönemlerine taşımamak gerekiyor. Kötü şeyler yaşanmış olsa da, onları biten yaz aşklarına gömüp hayata yeniden dönmeli. Aksi taktirde hem güvensizlik başlar hem karar vermekte zorlanırsınız. Bu yüzden yaz aşklarını güzel yanlarıyla hatırlamakta fayda var. Bir yaz aşkının etkisiyle aşkı tamamen küsmenin alemi yok. Hayatınızda mutlu başka insanlar da olacaktır ve onlarla mutlu olabilirsiniz.


Tatilden sonrası

Geçen yaz bir çocukla tanıştım ve aşk yaşamaya başladık. Yazın sonlarına doğru ondan soğudum. Yaz bitti ve ben diye düşünüp döndüm. Döndükten iki gün sonra beni aradı. Şok olmuştum. Ve telefonda beni sevdiğini söyledi.

Derbeder

Bütün yaz aşkları kötü bitecek diye bir şey yok. Yazın sadece hoşlandığınızı düşündüğünüz, geçici bir ilişki gözüyle baktığınız aşk, tatil dönüşü yine kapınızı çalabilir. Bu durumda bir tercih yapmak durumundasınız. Ya o aşkı geçmişte bırakacaksınız, ya da ilişkiyi tatil sonrası da yürüteceksiniz. Eğer gerçekten bir şeyler hissediyorsanız bunu yürütmenizde sakınca yok. Ama içinizde bir şey yoksa ve sadece ısrar üzerine bu ilişkiyi yürütmek zorunda kalırsanız hem kendinizi hem de karşınızdakini mutsuz edersiniz.

Peki doğru insan mı?

Yazın başladığım ilişki üç ay sürdü. O bana sevdiğini söylerken arkadaşlarına 3-4 kızla çıktığını söylüyormuş. Sonuçta ayrıldık. Şimdi bana yeniden aşk mesajları atıyor. Bende ondan hoşlanıyorum ne yapmalıyım?

Karavicdanlı

Yazın sizi etkileyen, yüreğinizi hoplatan, heyecandan ellerinizin terlemesine neden olan kişi acaba sizin için doğru insan mı? Onunla başladığınız ilişkiyi gerçekten tatil sonrası sürdürebilecek misiniz? Bu soruların yanıtını bulabilmek için oturup düşünebilmek gerekiyor. Tatil ortamıyla, çalışma yada okul ortamı farklıdır. Tatilde hiçbir kaygı duymadan ya da onun kişiliğini sorgulamadan geçen günler bitince gerçekler ortaya çıkmaya başlar. O bir yalancı olabilir. Sahtekar olabilir. Hoşlansanız bile bu tür bir insanla ilişkinizi nasıl sürdürebilirsiniz ki? Ama yine de karar sizin. '' Ben her şeye razıyım'' diyorsanız, size kimsenin bir şey söyleme hakkı yoktur.

Unutmak için

Yaz tatilinde birini sevdim. 4 ay çıktık daha sonra beni aramadı başkasıyla beraber oldum. Bana onu unutturdu. Şimdi ne olduysa o da eski sevgilisini unutamadığını söylüyor. Önceden öyle demiyordu. Ben onu seviyorum ama acı çekiyorum.

Baldız

Bir yaz aşkını unutabilmek için yapılabilecek en kötü şey başkasına sarılmaktır. Bu durumda acınız azalmayacağı gibi bu mektupta da görüldüğü gibi daha büyük acılarla karşılaşma olanağınız çok büyüktür. Aşkta her zaman çivi çiviyi sökmez. Yaz aşkını unutmak zorunda değilsiniz. Elbette güzel yanlarıyla yüreğinizde her zaman yaşayacaktır. Ama normal yaşamınıza devam etmelisiniz. Yaz aşkınız kötü bittiyse bir süre ilişkiden uzak durun. Ancak kendinizi bir başka ilişkiye hazır hissettiğinizde başlayın. Tatil güzel şey. Aşk da öyle. Yaşayabileceğiniz kadar yaşayın ama asla abartmayın.

alıntıdır
  Alıntı ile Cevapla
Old 04-27-2006, 09:47 PM   #8
aLeMDaR
Guest
 
Mesajlar: n/a
Üye No:
Cinsiyet :
Varsayılan İlk Adimi Atmak

Gözleriniz o mükemmel insanın gözleriyle buluştuğunda kanınızın tutuştuğunu vücudunuzdaki adrenalinin yükseldiğini hissedersiniz. Ve sıra işin en zor kısmına, ilk adımı atmaya gelir. İşte bunu kolaylaştıracak formüller.

Alışveriş yaptığım markette bir kız vardı.
Ben içeriye girdiğimde hep benimle ilgilenirdi.
Ama ben o ilgiye cevap vermeyip kaçtım,
başka marketten alış veriş yaptım. Daha böyle
çok fırsat kaçırdım.
Polat

Onu iki yıl önce iş yerime bilgisayar
tamir etmeye geldiğinde tanıdım.
Oda bana kayıtsız değildi. Ama bir türlü
bana açılamadı. Bende reddedilmek
korkusuyla onunla konuşmaya cesaret
edemedim.
Senem

Kendimden on üç yaş büyük birine aşığım.
Onu görünce elim ayağım birbirine karışıyor.
Benim bu halimi herkes anladı, bir o anlamıyor.
Deli Divane

Biz sürekli iki kız iki erkek arkadaş dolaşıyoruz.
Ben gruptaki bir gençten çok hoşlanıyorum.
Git gide ona daha çok bağlanıyorum.
Aşkım tek taraflı mı onu da bilemiyorum.
Bvlgari

Mahallede bir gençle 7 yıldır bakışıyoruz.
Beni görünce eli ayağına dolaşıyor ve kaçıyor.
Bakışlarından ve davranışlarından beni
sevdiğini anlıyorum. Ama bana niye
açılmadığını anlamıyorum.
İlk adımı ondan bekliyorum.
İlayda

Bunlar, aşkın elektriğini yaşayıp ilk adımı atamayanlara sadece birkaç örnek. Evli ya da bekar, 15 yada 45 yaşında olun, hiç fark etmez. Onu gördüğünüz anda gözünüzün önünde kelebekler uçuşur. Elleriniz karıncalanır, mideniz kasılır. Aşkın o ilk elektriği sizi çarpar ve ne olduğunu tanımlayamadığınız bu his sizi tuhaf bir şekilde mutlu eder. Peki ilk kez gördüğünüz, hiç tanımadığınız ve hakkında hiçbir şey bilmediğiniz bir insan sizi nasıl bu kadar etkileyebilir?

Yabancının Çekiciliği

Bir elektrik aniden ve tamamen görsel acıdan beğenmeye bağlı çekimin sonucu oluşur. Düşünsenize... hiç beklemediğiniz bir ortamda, ilk bakışta çok güzel ya da yakışıklı, seksi ve çekici bulduğunuz biriyle bakışlarınız kilitlendi peki ama o nasıl bir insan? Neleri sever, nasıl yaşar, nasıl bir karaktere sahip?

Aslında bütün bu sorunların tek ve çok basit bir yanıtı var. Onu çekici kılan şey zaten tanımıyor olmanız. Cazibesi yabancı oluşundan kaynaklanıyor. Peki şimdi ne yapacaksınız? Böyle bir bakışma sonsuza dek dürmeyeceğine göre bir şeyler yapmanız gerekiyor. Önünüzde iki seçenek var. Ya tanışmaya yönelik bir adım atacaksınız, ya da bakışlarınızı kaçırıp bundan önceki yaşantınıza devam edeceksiniz.


Bu İşin Riski de var

Onunla tanışıp yakınlaşmaya başladıktan sonra ilk andaki mutluluğunuzun devam etmesi olasılığı var. Ancak büyük bir hayal kırıklığına da uğrayabilirsiniz. Bu yabancı tanıştıktan kısa süre sonra sıradan, sıkıcı bir insana dönüşebilir. Ağzını açıp konuşmaya başladığında sizde yanından kaçma isteği uyandırabilir. Bu son derece normaldir. Çünkü bir insanı sadece dış görünüşü ile değerlendirmek konuşmalarını fikirler ve karakter yapısı da işin sadece değerlendirmekle konuşmaları, fikirleri ve karakter yapısını da işin içine katarak değerlendirmek arasında büyük fark var. Herkes kendisini başkalarını en iyi özelliklerini ön plana çıkararak tanıtmayı çalışır.

Asla Çekingen Davranmayın

Diyelim ki tanışmaya karar verdiniz. Öncelikle çekingen davranmayın. Tek yapmanız gereken her uygar insan gibi onun yanına gidip merhaba diyip adınızı söylemek.

Tanıştıktan sonra rahat ve neşeli olmaya gayret etmelisiniz. Çünkü bu tavrınız onu etkileyecektir. Tanışma faslının ardından sohbete devam ettirmekte zorlanıyorsanız, içinde bulunduğunuz mekanı kullanın. O mekan hakkında konuşun. Bir süre sonra laf lafı açacak ve siz kendinizi koyu bir sohbetin içinde bulacaksınız.

İlişkiye Dönüşmesi

Konuşmalarınız sonucu onun dış görünüşü kadar mükemmel bir insan olduğuna karar verdiniz. Eğer aranızdaki çekimin aynen o ilk andaki gibi devam ettiğinde ve birbirinizi tekrar görmek istediğinize karar verirseniz, aranızdaki bu ilişki başlamış demektir.

Böyle bir ilişkinin ne kadar süreceğini ve sizi ne kadar tatmin edeceğini baştan bilemezsiniz. Çünkü onu bu ilişki sürecinde tanıyacaksınız. Tanıdıkça onunla olup olmamayı siz karar vereceksiniz.

Peki ya Tanışmazsanız ?

O bakışma anı bitip karar aşaması geldiğinde şüphelerinizi bir kenara atıp onunla tanışmazsanız onun kim olduğunu asla öğrenemeyeceksiniz. Belki de güzel bir ilişki yaşama fırsatını baştan tepeceksiniz. Unutmayın, en büyük risk riske girmemektir.


Alıntıdır
  Alıntı ile Cevapla
Old 04-27-2006, 09:48 PM   #9
aLeMDaR
Guest
 
Mesajlar: n/a
Üye No:
Cinsiyet :
Varsayılan KiskaÇlara Özel

Her insanın doğasında var kıskançlık. Ancak fazlası hem kendimize hem de sevgilinize zararlı. Peki bu duyguyu nasıl kontrol altına almalı? İşte size kıskançlığı tatlı bir duyguya dönüştürecek formüller

Kadın yada erkek fark etmez,aşkın en doğal ve belkide en tehlikeli duygusudur kıskançlık.Sevdiğiniz kişinin ilgisini başkasına yöneldiğini gördüğünüzde ister istemez bu duyguya kaptırırsınız kendinizi.Elbette,küçük kıskançlıklar aşka hoş tadlar katar.Ama işi biraz abartırsınız ve kıskançlığın esiri olursanız hiç de hoş olmayan olaylar yaşarsınız.

Neden kaynaklanıyor?

Aşırı kıskanç insanlara şöyle bir bakın.Bunların çoğu hiçbir konuda kendine güvenemeyen insanlardır.Başkalarının kendilerinden üstün olabileceği fikri onları deli eder .Sevgilisinin kendinden üstün birisine kapılabileceği duygusuyla çıldırırlar.Sonuç olarakta çeşitli baskılarla onun başkalarıyla iletişimini engelleyip dünyasındaki tek insan olmanın planlarını yaparlar.Akılları sıra sevgilileri kimseyi görmezse yada kimseyle konuşmazsa sonsuza dek kendileriyle olacaktır.Bir de çevrenin yada içinde bulunduğu toplumun baskısıyla kıskanç davrananlar vardır.Ancak ben aşkın hiçbir şekilde sınır ve kural tanımadığını savunduğum için 'cesaretsiz ve zayıf' olarak nitelendirdiğim bu insanları ciddiye almıyorum.

Nelere mal olur?

Şimdi sevgilinize nasıl aşık olduğunuzu ,onun en çok hangi davranışlarını sevdiğinizi bir kez daha düşünün.Diyelim ki onu kalabalık bir ortamda,onlarca kişiyla sohbet ederken tanıdınız.Ve sosyalliği,ataklığı,cana yakınlığı ilginizi çekti.Ama birlikte olmaya başladıktan sonra onun aynı tavırlar içinde olması sizi rahatsız ediyor .Çünkü onu kıskanıyorsunuz ve değişmesini istiyorsunuz .O da yine sizi çok sevdiğinden değişmeyi kabul ediyor .İşte en büyük hata ...Bir süre sonra göreceksiniz ki o sosyal,o atak o cana yakın insan gitmiş ,yerine sizin sözünüzden çıkmayan yada öyle görünen biri gelmiş.Baskı sonucu meydana gelen bu değişim bir süre sonra her iki taraf içinde çekilmez hale gelecektir.Çünkü değiştiren kişi "Sen eskiden böyle değildin" deyip yakınmaya başlayacak,değişen kişiye eski günlerin özlemini duyacaktır.Ve kaçınılmaz sonuç olan ayrılıkçok geçmeden kapıyı çalacaktır.Oysa aşkta baş koşul karşınızdaki kişiyi olduğu gibi kabullenmektir.Her haliyle,her hareketiyle ve her düşüncesiyle...Unutmatınki değişim sadece iyiye doğru olduğunda değişimdir.

Nasıl engellenecek?

Öncelikle kendinize her konuda güvenmeniz gerekiyor.Unutmayın ki,siz sevgiliniz tarafından seçilmiş bir insansınız.Sadece bu bile başkalarından farklı olduğunuzu ortaya koyar. Üstelik o sizi kırasınız yada baskı kurasanız diye seçmedi. Ama yine de içimizde ki kıskançlık duygusunu bir türlü engelleyemiyorsunuz, bunu hafifletmnekten başka çareniz yok. Örneğin o çok sevdiği dekolte bluzü giymesini istemiyorsunuz. Bunu ona kesinlikle bu bluzu giyemezsin sözleriyle değil de bu bluz sana hiç yakışmıyor diyerek belli edin. Ama onunda karşılığında boğazına kadar kapalı siyah bir kazak giymesini beklemeyin.

Siz de katılın

Diyelim ki onun görüşlerini istemediğiniz bir arkadaşı ya da arkadaş grubu var. Onlarla buluşacaksınız siz de gidin. Kendinizi tanıştırın onun sevgiliniz olduğunu belli edin. Aynı şekilde katılmak istediği toplantılarda bulunun. Böylece o ortamlarda ne yaptığını kimle konuştuğunu görebilirsiniz. Aklınızda her hangi bir kuşku kalmayacağı gibi de kendinizi rahat hissedeceksiniz.

Ya Güvenilmezlik

Peki ya kıskanan değil de kıskanılan tarafsınız? Elbette kıskançlık duygusunun yok edilmesinde kıskanılan tarafın da çabası gerekiyor. Kıskançlığından yakındığınız sevgilinizi deiştirmek biraz da sizin elinizde. Öncelikle aşkta kararlı olmanız, ona sevdiğinizi hissetirmeniz, sevdiğinizinde size güvenmesini sağlayacaktır. Bunun en iyi yolu sevgi sözcüklerini bolca kullanmaktan geçer. Her fırsatta, her ortamda onu ne kadar çok sevdiğinizi, onunla ne kadar mutlu oldğunuzu söyleyin

Aşkı Kaybetmemek İçin

Kıskançlığı aşkı süsleyecek kadar yaşayın daha fazlası mutsuzluğun ilk adımı olacaktır. Kıskançlığınız önce sevgilinizi, sonra da sizi mutlu edecektir. Unutmayın, aşk hayatı zehir etmek için yaşanmaz. Şimdi sevgilinize sarılın ve onu sevdiğinizi bir kez daha söyleyin ve bugünden itibaren daha sağlıklı bir ilişki için de kıskançlığın sizi esir almasına izin vermeyin.
  Alıntı ile Cevapla
Old 04-27-2006, 09:51 PM   #10
aLeMDaR
Guest
 
Mesajlar: n/a
Üye No:
Cinsiyet :
Varsayılan Terk Edİlmek De Var

İlişkiler biter ve terk edilirsiniz bu dünyanın sonu değil. Hayat devam ediyor. Üstelik yalnız olmanın bir sürü avantajı var. İşte size silkinip kendinize gelmeniz için birkaç ipucu...

Aylarınızı hatta yıllarınızı harcadığınız sevgiliniz sizi terk edip gitti. Şimdi aşkın acı çağı başladı. Peki bu acıyı nereye kadar yaşayacaksınız? Hayatınızın bundan sonraki bölümünü sadece onu düşünerek geri dönmesi için dua ederek geçirmek istiyorsanız buyurun yapın. Yok eğer hayatın insana her zaman seçenekler sunduğuna inanıyorsanız o zaman gözlerinizdeki yaşı silip bir an önce yaşama dönmelisiniz.

Kabullenin Artık

İlk yapmanız gereken şey, giden sevgilinin asla geri dönmeyeceğini kabul etmek ve yaşamınızı buna göre yönlendirmek. Bu fikri bir kez kabullendiniz mi yolun yarısını geçmişsiniz demektir. Ama sizi bu fikirden uzaklaştıracak her şeyi bertaraf etmelisiniz. Önce , onunla birlikte çektirdiğiniz fotoğrafları da yırtın atın ya da kıyamıyorsanız öyle bir yere saklayın ki siz bile bulamayasınız.

Sadece fotoğraflar değil tabii verdiği hediyelerde her gördüğünüzde size onu hatırlatacaktır. O hediyeleri bir kenara kaldırın. Onunla gittiğiniz yerlere gitmemeniz gerekiyor. Bir zamanlar birlikte hoş anlar geçirdiğiniz o mekanlar sizi eğlendireceği yerde üzer. Yani onu hatırlatacak her şeyden uzak durmalısınız. Böylece yeni hayatınıza ilk adımları attığınız günlerde cesaretinizin silinmesini engellersiniz.

Yalnızlığın Keyfi

Artık yalnızsınız dilediğiniz her şeyi kimseye hesap vermeden yapma özgürlüğünüz var. Bu ne büyük bir şans düşünsenize... Dilediğiniz filmi görebilirsiniz. Canınız istediği zaman istediğiniz yere gide bilirsimiz. Örneğin sabah kahvaltıyı küçük bir çay bahçesinde yaparken gazete ve dergilerinizi ' bırak artık o gazetesi benimle ilgilen' diyen biri olmadan rahatlıkla okuyabilirsiniz. Uzun yürüyüşlere çıkar, yarım bıraktığımız spor faaliyetlerinizi sürdürebilirsiniz. Sevgilinizin hoşlandığı ama sizin yapmaktan çok zevk alıp da yapmaktan vazgeçtiğiniz her şeyi yeniden hayatınıza yerleştirme imkanınız var artık.


Yeni Arkadaşlar

Sevgiliz varken ihmal ettiğiniz eski arkadaşlarınız size bir telefon kadar yakın. Onlarla buluşmanızı engelleyecek hiçbir şey kalmadı. Ama dikkat etmeniz gereken bir nokta var. Arkadaşlarınızla eski sevgilinizi ya da ilişkinizin bitme nedenlerini hiç konuşmayın. Bu, tekrar başa dönmekten başka hiçbir işe yaramaz. Onlarla günü keyifli geçirecek aktiviteler de bulunun. Oyunlar oynayın, gitmediğiniz yerlere gidin kısacası gününüzü gün edin.

Artık yalnız olduğunuza göre yeni insanlar tanımak, yeni arkadaşlar edinmek için engel yok. Yeni bir insan hayatınızda yepyeni bir ufuk açabilir. Ama bir hataya düşmemeniz gerekiyor. Her yeni tanıştığınız kişi sizi yalnızlıktan kurtaracak potansiyel sevgili adayı olarak görmeyin. Böyle bir durumda hayal kırıklığına uğrama şansınız büyüktür. Yeni bir aşka hazır değilsiniz daha. Bu yüzden bırakın bu yeni insanlar sizin arkadaşınız olsun. Zaman içinde aranızdaki elektriklenme onunla bir aşk yaşayıp yaşamayacağınızı gösterecektir. Ama daha baştan ' Aşık olmalıyım diye ' diye bir fikre kapılırsanız. O elektriği yakalayamadığınızda hep aynı şey olur. Keşke eski sevgilim dönse demeye başlarsınız.

Öç almaya Kalkmayın

Sevgiliniz terk etti diye kızgınsınız. Ağladınız, bağırdınız çağırdığınız ama yatışmadınız. Aklınızda çok tehlikeli bir düşünce var: Öç almak. Onun en yakın arkadaşlarınızdan birini gözünüze kestiriyorsunuz. Sonra da baştan çıkartmak için bütün kozlarınızı kullanıyorsunuz. Başarıyorsunuz da... Peki sonra? Her açıdan zararlı çıkacak olan sizsiniz. Birincisi döneceği varsa da artık onun kankasının sevgilisi olduğunuz için dönemeyecektir. İkincisi sizi gerçekten sevmediği için terk ettiyse umurun da bile olmayacaktır. Ve siz hiç hazır olmadığınız halde zorla bir ilişki sürdürmeye çalışacaksınız. Üçüncüsü, bir insanı sırf egolarınızı tatmin etmek için kullanmış olacaksınız. İyisi mi böyle bir şeye kalkışmayın.

Peki Ya Dönerse

Siz yeni bir yaşam kurmaya çalışırken var sayalım ki döndü. Böyle bir durumda tercih tamamen sizin. Bunu yaşamın size hazırladığı bir sürpriz olarak alıp onunla ilişkinizi kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Yok yeni hayatınızda ona yer yoksa bunu da yüzüne açık açık söyleyebilirsiniz.




Alıntıdır
  Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 
Konu Araçları
Görünüm Modları

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Sana olan sevgimi bir sana söyleyemedim, GooD aNd EvıL Eskiler (Arşiv) 0 05-07-2008 09:28 PM
( tek sana susuzdum tek sana aç , başım sanki dağ başı tek sana muhtaç GooD aNd EvıL Eskiler (Arşiv) 0 02-11-2008 06:21 PM
İmkansiz AŞkim Sana Yaziyorum Son SÖzlerİmİ gσσ∂-gƒв Eskiler (Arşiv) 0 10-12-2007 07:52 PM
Senİ Sevİyorum OkO-1970 Eskiler (Arşiv) 8 12-01-2006 04:16 PM
Senİ Sevİyorum aLeMDaR Eskiler (Arşiv) 1 06-10-2006 10:08 PM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:44 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.