![]() |
![]() |
#1 |
Forum Demirbaşı
![]() Üyelik Tarihi: Nov 2005
Konum: Ç.KALE/BİGA
Yaş: 44
Mesajlar: 5,907
Teşekkür Etme: 594 Thanked 2,624 Times in 685 Posts
Üye No: 3332
İtibar Gücü: 3943
Rep Puanı : 132808
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() Türkiye, Ali Dinçer'i 12 Eylül'den önce başardı bir mühendis, dinamik bir belediye başkanı ve siyasetin haşarı çocuğu olarak tanıdı. Ankara'ya metro yapmak için kolları sıvadı, dönemin Başbakanı'nın evinin önünde sabahladı, metronun temelini attı, temel daha sonra kapatıldı. Türkiye'nin müthiş sesiyle tanıdığı Bulgar sanatçı Yıldız Ibrahimova ile hayatı paylaştı, kızı Suna aralarına katıldı. CHP barajın altında kalınca uzak kaldığı Parlamento'ya dönüş yapmak için 2002 seçimlerinde milletvekili adayı oldu. Bursa'da günlerce gece gündüz demeden ve birkaç kez ağır grip geçirmesine rağmen çalıştı. Parlamentoya giren Dinçer'in önünde yeni bir süreç başlıyordu. Ama bu, onun düşündüğü gibi bir başlangıç olmadı. Çünkü siyasi rakiplerinden önce "yenmesi" gereken bir hastalık karşısına çıktı; Lenfoma. Üç yıl kanserle boğuşan ve onu alt eden Dinçer, artık tam olarak sağlığına kavuştu. Dinçer, "hastalık serüvenini" her yönüyle ilk kez VATAN'a anlattı.
'Griptir geçer' dedim, kanseri konduramadım Hastalığınız ne zaman ortaya çıktı? Son seçimler (2002) öncesinde, Bursa'da dört aya yakın yoğun bir kampanya süreci yaşadım. Ağırlıklı olarak da sorumluluk benim üzerimdeydi. Geniş de bir bölge. Uludağ yakınlarında kasabalar, köyler, Mudanya, Gemlik... İklim farklılıkları da olan geniş bir bölgede, gece gündüz demeden dolaşırken iki, üç kez grip oldum. Hepsini ayakta atlattım. Yatmadan 7 günde, yatarak bir haftada derler ya, bu çok yanlış. Grip olduğunda yatıp, dinlenmek gerekiyor. Çünkü dinlenmediğiniz zaman bağışıklık sisteminiz zayıflıyor. İşte o zaman ciddi rahatsızlıklara bile uğrayabiliyorsunuz. Ne tip şikayetleriniz vardı? Seçimi atlattık, Ankara'ya geldik, yemin ettik. Meclis çalışmaları başladı. Kısa bir süre sonra çenemin altında küçük, fındık kadar bir kitle oluştuğunu fark ettim. İltihaptan kaynaklanıyor olabilir, geçer diye düşündüm. Meclis'te olduğumuz bir gün Haluk Koç fark etti. Eliyle muayene etti. O ünlü bir hemotolog aynı zamanda, profesör. "Bu ciddi bir şey olabilir Ali, bir kontrol ettirelim" dedi. Bu sırada Meclis'teki bazı doktor arkadaşlar, "Tükürük bezlerinde bazen kireçlenme olabilir", "Bünye yapabilir, geçer merak etme" diyorlardı. Haluk ise "Seni ciddi bir kontrolden geçirelim" diye ısrar etti ve beni Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne gönderdi. Şimdi Ibn-i Sina Hastanesi'nin başhekimi olan Prof. Muhit Özcan tetkiklere başladı. Doktor nedir bilmezdim Neler yapıldı? Detaylı muayene yapıldı. Kan tahlilleri sonrasında, çenemin altındaki kitleden parça alınıp, patolojiye gönderildi. Kemik iliğinden örnekler de aldılar. Nükleer tıbba girdim, arka arkaya tomografiler çekildi. Teşhis için gerekli tüm veriler toplandı. Başlangıçta da doktorlar olayın ciddi olduğunu bana söylediler. Sonra kulak-burun-boğaz, hematoloji ve ilgili diğer bölümlerin öğretim üyeleri konsültasyon yaptı. Teşhisi koydular, tedaviyi de belirlediler. Lenf kanseri olmuştum. Kanser ihtimali aklınıza geldi mi? Haluk Koç, "Lenf sistemiyle ilgili olabilir" demişti. O tabii çok tecrübeli... Ama benim o güne kadar hiç ciddi bir hastalığım olmamıştı. Doktora bile gitmemişim. Doğru dürüst ilaç kullanmayan bir adamım. Bünyem sağlam. Kolay kolay yorulmayan, 2-3 gün uykusuzluğa dayanabilen, 40 yıla yakın bir süredir siyasi çalışmalara dayanabilmiş bir adamım. Bu yüzden kanseri kendime konduramadım. Teşhis konduğunda kaç yaşındaydınız? 58 yaşındaydım. Kabullenmek mümkün değil ama belli, var bu hastalık. Niye hasta oldum diye şaşırdım. Eşiniz ne tepki verdi? Doktora birlikte gittik. Lenf kanseri olduğumu duyunca şaşırdı, ne diyeceğini bilemedi. Gözleri doldu, dudağı sarktı. "Niye sen?" diye sordu. Ona daha ağır oldu. Ben bir ölçüde önce kabullenemedim ama zaten analizler yapılırken parça parça öğreniyordum. "Aaa kaşsız mı olacaksın" Kızınız Suna küçük. Hastalığınızı ve tedavi sürecinde ona fazla yaklaşamayacağınızı nasıl anlattınız? Çok açık ve net söyledim. O zaman 6 yaşındaydı. "Böyle bir hastalık var, buna yakalanmışım" dedim. O yaramaz çocuk, akıllı akıllı beni dinledi. "Şimdiye kadar olduğu gibi fazla iç içe, kucak kucağa, sarmaş dolaş olmayacağız. Ben uzun bir tedavi süreci yaşayacağım. Bu süreçte tüylerim dökülecek. Saçlarım gidecek, kaşlarım kaybolacak" diye anlattım. İlk tepkisi' "Aaa kaşın mı olmayacak baba, kaşsız mı olacaksın?" oldu. Sonra ne fark ettim biliyor musunuz? Suna'nın o sorusunda bir gerçek payı var. Yumurta gibi olmuştum Kaşsız olmak saçsız olmaktan daha mı kötü? Kemoterapi ilaçları, hızlı üreyen kanserojen hücreleri yok ediyor. Temel görevi o. Ama bu arada kurunun yanında yaş da yanıyor. İnsan bünyesinde hızlı üreyen diğer hücreleri de yok ediyor. Saç hücreleri de hızlı üreyen hücrelerden. Aynı şekilde deri hücreleri, tırnak hücreleri, parmak uçlarında sinir hücreleri hızlı üreyenlermiş. Kemoterapi ilaçları kanserli hücreleri yok ederken bu, hızlı üreyen hücreleri de azaltıyor. Deri inceü'yor, zaten bu yüzden güneşe çıkmamak gerekiyor. Saç hücreleri gittiği için bütün tüyler dökülüyor. Kaşlar, kirpikler... Böyle yumurta gibi cascavlak çıkıyorsunuz ortaya. Hiçbir şey kalmıyor, ne kaş, ne kirpik, ne de saç. Fakat en çok kaşlarını kaybetmek etkiliyor. Eskiden neredeyse tek kaştım ben, gür kaşlarım vardı. Aynaya baktığın zaman kaşsız halini çok yadırgıyorsun. Anladım ki kaş insana bayağı hava veriyor, karakter veriyor. Adam acayip bir şey olur, kaşsız, kirpiksiz... Belki de bu yüzden Suna, saçım, kaşım, kirpiğim gidecek dediğimde bir tek kaşımı sordu. Ama yeniden çıkıyor... Tabii sonra tekrar yerine geliyor. Benim tedavim haziran ayında bitecekti ama sürmesi gerekti. O sırada giden saçlarımın yerine yaz aylarında kıvırcık saçlar geldi. Fakat aralık-ocak aylarında, son kemoterapi seansında yeniden döküldüler. Şimdi diken diken yine çıkmaya başladılar. Artık tedavim bitti kaşım -eskisi gibi gür olmasa da- çıktı. Saçlarım çıkıyor, bıyıklarım terliyor. Çok mutluyum... |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Forum Müdavimi
![]() Üyelik Tarihi: Jan 2006
Konum: Uzak diyarlar
Yaş: 41
Mesajlar: 2,516
Teşekkür Etme: 17 Thanked 126 Times in 56 Posts
Üye No: 7388
İtibar Gücü: 2206
Rep Puanı : 28094
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() verdiğin metin için çok teşekürler kankam
__________________
Haraket Zamanı |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Forum Demirbaşı
![]() Üyelik Tarihi: Nov 2005
Konum: Ç.KALE/BİGA
Yaş: 44
Mesajlar: 5,907
Teşekkür Etme: 594 Thanked 2,624 Times in 685 Posts
Üye No: 3332
İtibar Gücü: 3943
Rep Puanı : 132808
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() bişi değil kankam
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Forum Aşığı
![]() Üyelik Tarihi: Oct 2005
Yaş: 40
Mesajlar: 4,030
Teşekkür Etme: 202 Thanked 922 Times in 234 Posts
Üye No: 3160
İtibar Gücü: 3280
Rep Puanı : 103395
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() sağol kanka
|
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Mide Kanseri :Ülkemizde İlk Sıradaki Sindirim Sistemi Kanseri | ÇaKıR- | Eskiler (Arşiv) | 0 | 02-13-2008 12:42 AM |
Prostat kanseri nasıl belirlenir? | DHeMLy-CHaY | Eskiler (Arşiv) | 1 | 12-06-2006 05:23 PM |
Kanseri yendim ama sensizliği yenemem | aLeMDaR | Eskiler (Arşiv) | 1 | 05-21-2006 12:15 AM |
'Testis kanseri' muayenesi nasıl yapılır? | Karizmatix | Eskiler (Arşiv) | 1 | 04-09-2006 11:12 AM |
akciğer kanseri | ALİen | Eskiler (Arşiv) | 0 | 02-08-2006 02:35 PM |