![]() |
![]() |
#1 |
Forum Aşığı
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Mesajlar: 4,764
Teşekkür Etme: 111 Thanked 1,308 Times in 803 Posts
Üye No: 4863
İtibar Gücü: 3037
Rep Puanı : 65437
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() Okinawa, Güney ve Merkez Ryukyu adalarından oluşur, modern Japonya’nın ayrılmaz bir parçası niteliğinde olup, politik kontrolü de Japonya’ya aittir. Ryukyu Adalarından en önemlisi kültürel bakımdan olduğu kadar ekonomik bakımdan da Okinawa adasıdır. Ada, geniş değildir, toplam olarak 1.256 km² alanı kapsar, uzunluğu yaklaşık 108km. ve genişliği ise 5 ila 24km. arasında değişen mesafededir. Sub-tropikal deniz iklimi, Filipin kıyılarını süpüren Kuroshio sıcak akıntısından etkilenir, bu akıntı Mart ve Eylül ayları arasında sıklıkla tayfunları getirir. Kuzey Okinawa sık ormanlarla kaplıdır ve seyrek nüfusludur. Oysa güney sıktır ve yakın zamanda bir ekonomik atılım yaşamış ve birkaç kozmopolit şehir kurulmuştur. Bunlardan en genişi yayılmakta olan Naha Bölgesi bugün, Naha bölgesi, Shuri ve Tomari’nin eski kasabalarını kapsar ki, Karate Orijinini buradan almıştır. OKİNAWA’NIN TARİHİ Ryukyu krallığı, Çin, Kuzeydoğu Asya, Kore ve Japonya ile ticaret yaparak büyüyüp gelişmiştir, ancak 1609’da Kuzey Kyushu’dan gelen Satsuma Klanı tarafından saldırıya uğradı. Ondan sonra, yarı bağımsız bir ticaret toplumu halinde kalabildi ve Çin ile sıkı ilişkilerini muhafaza ettiyse de, Satsuma’nın Ryukyu’nun ekonomisini sağması sebebiyle refah düzeyi yavaş, yavaş azaldı. Orijinal olarak Sho Shin tarafından dayatılmış olan “Silahlarla ilgili bildiri”yi Satsuma daha da sertleştirdi ve 1699’da tüm bıçaklı silahların alımını yasakladı. 1724’de Ryukyu’nun (Shizoku) üst sınıflarının Shuri’de aşırı derecede gelişmesi nedeniyle, bunların ticaret yapmasına izin verildi, el işleri yapmaları veya sayfiyelerde ya da çevredeki adalarda öncü çiftçiler olmalarına izin verildi, onlarda kültürlerini beraberlerinde bu yörelere taşıdılar. Ryukyu Adaları, 1879’da Japonya’nın Restorasyon hükümetine bağlanıncaya ve Ryukyu Kralı olan Sho Tai, Tokyo’ya sürgün gönderilinceye kadar çok çalıştırılan köylüler ise köleliğe yakın bir pozisyonda sabit konumda tutuldular. Yeni Meiji hükümeti, Okinawa adasını, Okinawa Yönetiminin bir parçası haline getirdi ve eski Okinawa alışkanlıklarını Japonlaştırmaya çalıştı. Bu eğilim Taisho ve erken Showa Eras döneminde de devam etti. Gittikçe daha militarist hal aldı ve ancak II. Dünya savaşında Japon’ların bozgunuyla son buldu. Ryukyu adalarının Amerika tarafından istilası, sosyal ve ekonomik devrimi beraberinde getirdi; bu durum Amerikan gücünün 01 Nisan 1945’te istilasıyla başladı ve Okinawa yönetimi için politik kontrolün, yeni barış ve başarı çağı vaat eden Japonya’ya iade edilmesine kadar sürdü. OKİNAWA’DA KARATE Tode’ye Karate denilmesi 20. yüzyılın ilk yarısına rastlar ve ortaya çıktığından beri bir süreklilik gösterdiği halde bugün öğretilen Karate’nin çoğu halkın genel kanısının aksine, 1850–1950, yılları arasında Okinawa’ya tanıtılan Çin Boks’una dayanır. 1879’dan önceki dönemlerde Okinawa’da savaş sanatının tümüyle üst sınıftaki ailelerde bir ayrıcalık olduğunu belirtmekte yarar vardır, hatta bu tarihten sonra dahi, ancak nadiren halktan biri kendi isteği ile öğrenebilmiştir. Sıklıkla öne sürüldüğü gibi Okinawa köylülerinin Satsuma hükümdarlarından kurtulmak için geliştirdikleri bir dövüş sistemi olduğunu ima edecek kadar bile olsa en ufak bir tarihi kanıta rastlanmamaktadır. Tam tersine görüleceği üzere tüm kanıtlar, 1609’dan sonra bu sanatın kendini korumak ve asaletiyle kendini geliştirmek için yapıldığını göstermektedir. Tode’ye yakışan tarihi, takiben geç 19. ve erken 20. yüzyıllarda Shizoku sınıfı ve nesli arasında gelişmiştir. Bu gibi romantik mitlerin neşredilmesindeki suçun bir kısmını Okinawa’lıların kendilerinde aramak gerekir. Çünkü savaş öncesi askeri Japon yönetimi yıllarında, karate’nin, askerlik mekanizmasında bir rol oynayabileceğini sezerek tipik bir töresellik duygusuyla Çin’den gelen kökenini maskelemişlerdir. Buna ilaveten Çin Boksu isyanının (1900) yarattığı karışıklık ve tarihlerde ezeli belirsizliklerde gerekli malzeme sağlanmıştır. (Mukashi terimi edebiyatlarında, bir zamanlar, uzun zaman önce – 10 yıl için veya 10.000 yıl öncesi içinde kullanılmaktadır.) Diğer faktörler; kaynağını Konfüçyüsizm’den alan ve toplumun ileri gelenleri ya da ölüleri hakkında alçaltıcı, sözlerin dile getirilmemesi gerektiğini öğreten kültürel eğilimler ile yanlış tahminler yürüterek her soruya mutlaka cevap verme alışkanlığı olur; oysa basit bir “bilmiyorum” cevabı çok daha doyurucu olabilecektir. Araştırmalar sırasında bir öğretmenin kendi stili hakkında bilmesi gereken her şeyi bildikleri halde, diğerleri hakkında neredeyse hiç bir şey bilmemelerini görmek insanı hayrete düşürmektedir. Çoğu karate öğretmenleri hala “Ti” nin mevcut olduğunu bile bilmemektedir. Uzak geçmişte bulanık bir dönemde Karate içinde soğurulduğunu düşünmektedirler. ‘’Ti’’ tarihsel olarak Shuri’de yaşayan Ryukyu’lu krallar, prensler ve anjilerin savaş sanatı iken, Karate, daha önce de bahsedildiği üzere Naha, Tomari ve Shuri’nin kalabalık merkezlerindeki Shizokular ve onların nesilleri tarafından geliştirilmiştir. Lokal halk tarafından Naha-te, Tomari-te ve Shuri-te gibi karmaşık terimlerle anılan kategorilere ayrılmıştır: Örneğin; Ti değil, fakat Karate, öncelik sırasına göre Naha, Tomari ve Shuri’de öğretilmiştir. Bugün Karate denilince boş ellerin anlaşıldığı söyleniyorsa da, Okinawa’da çoğu modern sitillerde de silahlı uygulamalar (Kobudo) da programlarının bir parçasını oluşturur. Günümüzün birçok Karatesi sitili Naha-te, Tomari-te veya Shuri-te olarak sınıflandırılamayacağı için bu güncelliğini yitirmiş terimlerin kullanılmamasına karar verilmiştir. Gerçekte Karateyi bu isimlerle ifade etmemek için yer verilmemiştir. Ki zaten hiçbir zaman ve hiçbir nedenle tesadüfen bile bunlar birleşmemiştir. Birçok stilin adı II. Dünya Savaşı sonrasındaki sosyal karmaşada verilmiştir. Bu dönemde finans baskısı altındaki Okinawa’lılar, Karatenin ticari değerini fark ederek yıkılmış özel jimnastik salonlarını donatarak açmışlardır. Vietnam Savaşı sırasında U.S. askeri gücü için bu bir temel malzeme olmuştur ve askerler arasında daha da popüler olmasını sağlamıştır. Bunlardan bazıları stillerini U.S. ve başka yerlerde tanıtmıştır. Okinawa’lıların öğretmek için deniz aşırı ülkelere yayılması ile Okinawa karatesi daha da yayılmıştır. Ancak şu unutulmamalıdır ki Batı’da en çok tanınan stillerin “popüler” olması mutlaka “En iyisi” olmalarını gerektirmez. Bilindiği gibi bir stilin iyiliği, bazen yapan kişinin iyi olmasına bağlıdır. Yeterli bilgiyi tedarik edildikçe, daha az bilinen stillere daha çok çaba ve yer temini için gayret etmek gerekir. Okinawa sanatları üç ana bölümden oluşmaktadır. 1) Goju-ryu, orijinal olarak Shorei-ryu olarak adlandırılır ve bölgesel olarak Naha-te diye bilinir. 2) Shorin grubu stiller, Bu stillerin tarifi için Okinawa’da kullanılan genel terim Shorin-ryu Karate ve görüleceği gibi bu stiller çoğunlukla Tomari- te ve Shuri-te olarak bilinen karışımıdır. Kimi stilleri, ayrıca Naha-te karışımını da içerir, örneğin Goju-ryu. Günümüzde Tomari-te ticari olarak ayrı bir stil şeklinde öğretilmemektedir, ama burada tarihi önemi nedeniyle ilave edilmiştir. 3) Kobudo/Kobujutsu ve ti stillerini içerir. Her ne kadar Kobudo’nun tüm stilleri silah ve silah kataları kullanmak üzerinde yoğunlaşmakta ise de, birçok Kobudo federasyonu bu iki stile ilaveten çıplak elle Karate eğitimini de programları içerisine alır. ‘’Ti’’ sanatının kendine has bir silah sistemi vardır.’’ Tehlikeli gizli tekniklerin çoğu, gizliliğin temini için sır olarak verilmektedir. Araştırmacı Yazar; Mark Bishop Resmi Okinawa Sanatları / Sitilleri ( Karate ve Kobudo) Ryuei-ryu, Kojo-ryu, Ishimine-ryu, Chubu Shorin-ryu, Shorin-ryu (Kobayashi), Kenwa Mabuni Shito-ryu, Motobu-ryu, Goju-ryu, Ryukyu Shorin-ryu, Shorin-ryu (Shaolin), Honshin-ryu, Matsumura Ortodoks Shorin-ryu, Shorinji-ryu, Isshin-ryu, Kushin-ryu, Shinpan Shiroma Shito-ryu, Okinawa Kenpo, Ryukyu Kobudo/Kobujutsu, Bugeikan, Seidokan (Motobu-ryu), Seidokan (Shian Toma), Uechi-ryu, Matsubayashi-ryu, Seidokan (Seiki Toma), Matayoshi Kobudo NOT; ‘’Bilginin saklanmasının çoğunlukla verilmesinden daha tehlikeli olduğunu unutulmamalıdır’’. Ayrıca bazen bir insan için çok gizli olan bilgi, bir diğer insan için bu bilgi çok genel bir bilgi olabilir. Bu nedenle de çok dikkatli olunması gerekir. “Gizli Teknikler” terimi altında anlatılan “Gizli Prensipler” kimi stillerde yer alan nefes alma, gevşeme ve içteki (gerçek) enerji dolaşımı egzersizleri bazı durumlarda herhangi teknikten daha fazla önem taşır ve dikkatle çalışılmalıdır. Her zaman kişilerin kendileri tarafından bilinmeyen veya kendilerine “yeni” gelen yöntemleri veya sanatları ve bu sanatlarla uğraşanları haksız yere eleştirmek ve reddetmek eğilimi vardır. Hatta bu eğilime Okinawa’daki Karate öğretmenlerinde bile sıklıkla rastlanmaktadır. Adnan Şafak Yüksel
__________________
|
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|