"24 saat cehennem hayatı yaşadım"

[sparki]

"24 saat cehennem hayatı yaşadım"

G.Saray'ın Kolombiyalı file bekçisi Mondragon, her zaman kurtarışlarıyla gündeme gelmişti. Ancak G.Saray’ın Şampiyonlar Ligi’ndeki ’tamam ya da devam" maçında PSV Eindhoven karşısında yediği ilk gol hala unutulmadı. O karşılaşmada tel tel dökülen file bekçisi, Kayseri Erciyesspor maçında kendisini affettirdi. Ancak Kolombiyalı kaleci, kupa maçı sonrası yaşadıklarını, sıkıntılarını hala unutamıyor.

Kaleciliğin kaderi

Hollanda ekibiyle yaptıkları maçı hala unutamadığını dile getiren Kolombiyalı, "Bu benim Galatasaray’da yaşadığım ikinci sarsıntı idi. Fatih hoca zamanında da kötü maçlar çıkardım. PSV maçındaki ilk golü nasıl yedim diye düşünmekten yoruldum. Maçı tekrar izlerken ben bile kendimi tanıyamadım. 24 saat cehennem hayatı yaşadım. Ama bu kaleciliğin kaderidir.

Ben profesyonelim

Çünkü kaleye geçtikten sonra arkanda kimse yoktur. Top ağlarla buluştuğu anda yapacak başka bir şey yoktur. Hele burada suçluysan yıkılıp kalırsın" diye konuştu. Çarşamba akşamı yaşadığı sıkıntıları ertesi gün unuttuğunu ve bunu da profesyonelliğine bağlayan Mondi, sözlerini şöyle sürdürdü: "Amatörce düşünüp, bir maçta takılırsan kaybedersin.

Geriye dönüş yok

O maç artık Galatasaray ve benim için geride kalmış demektir. Önümüzdeki haftaya bakmam gerekir. Ben bu maçın 24 saat ızdırabını yaşadım. Geriye dönüş yoktu. Yaşam devam ediyordu ve kendimi toparladım. Üzerimden o maçtaki sahneleri attım." Erciyes maçı öncesi eşiyle konuştuğunu ve iyi oynayacağına dair söz verdiğini söyleyen G.Saray’ın yıldız oyuncusu şöyle konuştu:

Eşimle konuştum

Erciyes maçındaki yaptığım kurtarışlar bana yakışan hareketlerdi. Bu maç sayesinde arkadaşlarımın yüzüne artık dik bakacağım. Çünkü PSV maçında onları mahcup etmiştim. Önümüzde daha birçok maç var. Ben ve eşim bunun mülakatını yaptık. Toparlanmam şarttı ve bunu başardım. PSV maçını düşünseydim, stresten kaleye dahi geçmeye cesaret edemezdim.

Asla pes etmem

Aklımdan o 24 saati çıkardım. Çünkü ben son adamım. Hatalarımın telafisi olmaz. Kendime güvenim vardı. Bunu bırakmak istemedim. Oynadığım ekip, hedefleri olan bir takım. Bu hedefin içinde en büyük görev, bana düşüyor. Pes etmek bana düşmez. Zaten bu kişiliğime de yakışmaz. İnanıyorum ki, PSV maçındaki gibi bir hatayı bir daha yapmayacağım."